https://www.sozcu.com.tr/2018/yazarl...drami-2687042/
Bugünün Türkiye'sinde bunların olması utanç verici.
https://www.sozcu.com.tr/2018/yazarl...drami-2687042/
Bugünün Türkiye'sinde bunların olması utanç verici.
Burada olay baya karışık. Neye itiraz ediliyor, yazar yasızında tam olarak neye itiraz etmiş ben anlamadım. Anne masum olduğu halde hapiste tutuluyor diye mi? yoksa çocuklu bir annenin çok ciddi bir suç işlemesine rağmen engelli çocuğu olduğu için affedilip salınmamasına mı?
Eğer ortada işlenmiş bir suç varsa, kadının kaç çocuğu olduğu veya çocuklarının sağlık durumu serbest bırakmak için yeterli şart mıdır?
Suçlanan kişinin kadın, erkek, anne, baba, kayınço, enişte vb olması benim için bir anlam ifade etmiyor. Suçlanan kişi masum mudur? yoksa gerçekten kendisine yöneltilen suçları işlemiş midir? buna bakılması kafi.
Yazı tamamen drama ve ajitasyon kokuyor. Bizim ülkede yargının düzgün işlemediği bir gerçek, bunu kabul ediyorum. Adamın biri silahla sağa sola sıka sıka geziyor, aynı günün akşamı karakoldan tutuksuz yargılanmak üzere salınıyor. Ama çocuklu bir kadın neden tutuksuz yargılanmıyor? Bunun sorgulanması doğal. Ancak kadının suç örgütüyle ilişkisi nedir? çocuklarıyla birlikte yurt dışına kaçma ihtimali var mıdır? Belki de bulunduğu örgütte çok üst makamda bulunan kritik birisi? Bunları bilmiyoruz ve yazar da bunları sorgulama ve araştırma gereği duymamış.
Tek yazdığı çocuklu annelerin dramı. O şerefsiz kansız fetö örgütünün kaç masum çocuğu öksüz ve yetim bıraktığına, kaç anneyi evlatsız bıraktığına hiç değinilmemiş.
Bu kadar da şerefsizler.. Salya sümük ağlarken timsah gözyaşları dökerler.
"...çeşitli operasyonlarda yakalanan uyuşturucu maddeleri adliyeye teslim edeceği sırada içinden bir kısmını alarak yerine başka maddeler eklediğini, bu uyuşturucu maddeleri bir şebekeye vererek satışını yaptırdığını kabul ettiği öne sürüldü. Buna göre Kudret T. satıştan kendisine düşen payı ise kendisinden sorumlu kişiler aracılığıyla ‘FETÖ’ye yollamış."
SuleymanE'ye katılıyorum. Eğer kişi suçluysa, çocuğu olup olmadığı önemli değildir. SüleymanE'nin diğer dediklerine de katılıyorum. Sadece şunu ekliyorum. Devlet, suçlunun çocuğu var diye affetmemelidir, ancak o çocuğun sağlıklı yetişmesi için herşeyi yapmalıdır.
emremm ise konuyla alakasız bir şey yollamış. Baktım belki mektubu yazan kişiden bahsediyordur diye ama uzaktan yakından alakası yok.
Çok muhterem hoca efendileri için hizmet-mizmet ayağına topladıkları paralar yanında nerelerden cukka yapmışlar diye gönderdiydim.
Acımayacaksın, acınacak duruma düşersin.
Tabii ki cocugu var diye suclu insanlar serbest birakilmamali.
Ancak bu durumda olan biri icin yapilacak makul karar tutuksuz yargilanmasi ve yurt disi yasagi. Zaten o cocuklarla baska bir sey yapmasi da mumkun degil. En kotu ihtimal ev hapsi verilmeli.
Ki bunlar buyuk ihtimal sudan sebeplerle hapse atilmis insanlar. Direk suc varsa baska, ancak bank asyada hesabi olmak, veya cocugunu cemaatin okuluna yollamis olmak diye bir suc olamaz. Cemaate sempati beslemek te suc olamaz, sohbetine katilmak ta, yurduna hayir icin yardimda bulunmakta. Darbe'de gorev almak diye suc olur, sinav sorularini calmak siye suc olur, organize sucu bilerek finanse etmek diye suc olur.
---------- Mesajlar birleştirildi - 21:17 ---------- bir önceki mesaj zamanı 20:59 ----------
Allah bilir muslumansinizdir. Her cuma hutbesinden sonra imam "Allah Adaletli Olmayı Emreder" diye soze basliyor degil mi? Anlasilan kimsenin umrunda degil...
Konuyla alakasiz seyler yazmissiniz. Anladigim kadariyla makul bi aciklamada bulunamamakla beraber destekliyorsunuz bu durumu.
Insanliga sigmayacak bu zulmu "Oh ne iyi" diye destekleyebilenlerin bulundugu bir ulkeysek eger, daha cok kotu gunler bizi bekliyor demektir. Hakkediyoruz demektir cunku.
Bir zamanlar Fethullahçıların 1 numaralı düşmanı olan Emin Çölaşan şimdi de sözcüsü mü olmuş?
Bir zamanlar Fetö'nün 1 numaralı dostu olanların şimdi düşmanı olması gibi. Hayat çok ilginç.
Tabii şu konu var. Mahkumiyeti kesinleşmişleri ayrı tutarım, mahkumiyeti kesinleşmemiş kişiler hakkında birşeyler söyleyenler o kişi beraat ederse kul hakkı yemiş oluyor mu, olmuyor mu?
İşte kafalarda bir dünya soru işareti var ama cevap yok. Ben cemaat dersanesine gitti diye görevden atılan, cemaate selam verdi diye suçlu ilan edilen görmedim çevremde. Ama torpille jandarma, polis olup sonra işinden kovulan çok gördüm ve duydum. Elbet arada bazı masumlar da haksız veya orantısız cezalandırılmıştır ve bu da yanlıştır.
Emin Çölaşan kendisine gazeteci veya yazar falan demesin valla böyle köşe yazısı mı olur. Gazetecilik son yıllarda iyice ayağa düştü. Azıcık bilgi kırıntısı bile içermiyor yazısı.
En azından şu bir kaç sorunun cevabını araştırsaydı;
Bu kadın ve kocası kimdir? Cemaatle ilişkisi var mıdır? Varsa yakınlık derecesi nedir?
Akrabaları ve yakın arkadaşları kendileri hakkında ne diyor?
Darbe öncesi ve sonrası darbeye destek olmuşlar mıdır?
Çocukların durumu şu anda nedir? Çocuklara kim bakıyor? Devlet çocuklara sahip çıkıp ilgilenmiş mi?
Hepsine cevap versin demiyorum ama hiç değilse çocukların durumuyla ilgili azıcık bir araştırma yapsaydı. Ama kim kaldıracak totosunu da 2-3 yere telefon edecek. Çocuklar kimin umurunda, maksat muhalif bir köşe yazısı yazmış olsun yeter.
İki tane de radikal muhalifin gönlüne hitap ettiyse yazı ne mutlu ona. Köşesi garanti altında demektir, misss.
Her şeyi geçtim bu haberi paylaşan kişinin (hasmetin) de iddialar yüzde yüz doğruymuş gibi paylaşması çok ilginç. Kadına niye tutuksuz yargılanma verilecekmiş? Belki kadın terör örgütünün yaşadığı şehirdeki kasası ve çok kritik bilgilere sahip? Belki ergenekon davalarında yüzlerce kişinin haksız yere hapse atılmasında rol oynadı? Aksini ispat edebiliyor musunuz?
Belki de gerçekten masum. Bunu kanıtlayabilir misiniz peki?
Bence yeterli bilgiye sahip olmadığınız konuları paylaşmanın anlamı yok. Bu kadın 2 yıl tutuklu yargılanıp sonra da masum olduğuna kanaat getirilip salınırsa işte o zaman gelin beraber eleştirelim, bağıralım çağıralım, sert şekilde muhalefet edelim.
İşin iç yüzünü bilmediğimiz hususları tartışmayı gereksiz buluyorum...
Emin Çölaşan kendine yollanan mektuplardan birini yayınlamış, ben de içeriğini önemli bulduğum için paylaştım.
Burada ne gibi uygunsuz bir durum söz konusu ki bunu yazmak zorunda hissettiniz?
Yoksa hâlâ fikirlerlerinden dolayı insanları değil, insanlardan dolayı fikirlerini destekleme hatasında mıyız? Malesef bu da bizi çok yanlış kararlar almaya iten büyük sorunlarımızdan biri tabii ki.
Fetönün klasik acındırma taktiği. Bir zamanlar bu taktikle insanları kandırarak paraları cukkaladılar. Şimdi de adaleti yanıltma derdindeler. Ama artık yemezler. Topunun Allah belasını versin.
Deneyimlerimiz farklı düşünmemize yol açıyor. Cemaat bağlantısını kullanıp haksız pozisyon ele geçirene şahit oldum. Şimdi durumu nedir bilmiyorum. Ancak hiç bir suç işlememiş olmasına rağmen, cemaatle mevhum ilişkisi sebebiyle işten atılıp, 1.5 sene hapis yatıp, sonra serbest bırakılan, Amerika doktoralı üç kişiye de şahit oldum. Bunlardan ikisinin küçük çocukları, geçindirmek zorunda oldukları aileleri vardı. Kim verecek bunların hesabını?
Hadi eleştirin bakalım sert şekilde. Ne faydası var? Ben ufakliktan 1 hafta ayrı kaldığımda gözümde tütüyor. Kim çocuğuna devletin bakmasını ister, hele ki özel bir ihtiyacı varsa? Hele ki ortaya çıkan rezaletler son yıllarda ayyuka çıkmışken? Biraz empati.
Belki yine aynı deneyim farkı sizi durumu aşırı sorgulayarak reddetmeye yöneltiyor. Ancak biraz insaf. Bahsi geçen mektup "Class 4 temiz odada çöp bulundu" demiyor, "çöplükte çöp bulundu" diyor. Yeni şafak'a göre hapiste 0-1 yaş arası 34, 1-2 yaş arası 161, 2-3 yaş arası 129 çocuk var. Bakın yandaş medyanın verisi bu. Bu insanlık dışı durumu ne modern hukukla, ne de İslam hukukuyla açıklayabilirsiniz. Zerre vicdanı insafı olan destekleyebilir mi bu durumu? Ev hapsi bu kadınlar için uygulanmayacaksa kimler için var? Sabıkalı tecavüz sanıklarının tutuksuz yargılandığı bir ülkede yaşıyoruz.
Bu kadın belki şöyleydi belki böyleydi... Belki de gerçekten masum... Ancak şüphe götürmeyen gerçek suçsuz olmalarına rağmen hapiste büyüyen yüzlerce masum çocuk ve bebek. İnsanlıkla bağdaşmayacak bu iğrençliğe ya yüzümüzü çevirdik, ya gözümüzü kapattık, hatta belki de içimizden "oh iyi olmuş" diyecek kadar insafsız, vicdansız ve nefret doluyuz. Siz böyle olmayabilirsiniz. Ancak böyle olanlar var ki bu utanç verici tablo bugün ülkemizde yaşanmakta, ve hepimizin alnını kirletmekte.
Bu duruma "banane" deyip motosiklet ve benzin fiyatına ah vah edenlerin yaşadığı bir ülkenin iflah olması mümkün değil.
adalet bir gün herkese lazım olur.
Valla uzaktan bakınca size çok sempatik sevgi kelebekcikleri gibi geliyor olabilirler. Ancak bu ülkede bu fetöcü şerefsizlerin zülmüne maalesef yıllarca mağruz kaldım/kaldık. Siz kalmadığınız için bu kadar rahat konuşabildiğiniz belli oluyor.
Madem münferit örneklere girdiniz bende örnekleyeyim. Daha geçen gün bizzat çevremden öğrendiğim gerçek olayı aktarayım. Hapse atılıp 6 ay sonra salınan bir fetöcü kadın yakın akrabamla konuşurken "yaptıklarımdan hiç pişman değilim, elime fırsat geçse yine yaparım" dediği için ailesi tarafından evlatlıktan reddedildi. Bizzat ablasının dediği de şu: "Kardeşim hapisteyken çok üzülüyordum, kandırılmış olduğuna inanıyordum, ancak bu saatten sonra benim böyle bir kardeşim yok" diyor.
Bakın bende münferit bir olaydan örnek verdim. Bu çocukları bu zihniyetteki vicdansız, insafsız ve canavarlaşmış kadınların eline bırakmaktansa devletin himaye altına alıp yetiştirmesinin çok daha iyi olduğunu düşünüyorum. Size göre bu kadıncağız suçsuz yere 6 ay hapis yatmış gibi görünüyor olabilir. Lakin kazın ayağı öyle değil.
Çocuklarını çok seviyorlarsa önce o suçu işlemeden önce iki kere düşünseymiş o kadınlar hasmetcim. Sizin amerikada ulusal güvenliği tehdit eden terörizme bulaşıp hatta cinayet işleyen 3 çocuklu anneleri "yahu çocuklara yazık salıverelim, tutuksuz yargılansın" diye salıyorlar mı? Eğer ameriaka öyleyse ve sende o yüzden Türkiyede de böyle olmasını istiyorsan eyvallah, temiz niyetlisin ama yanlış fikirdesin der geçerim. Ancak öyle olduğunu hiç sanmıyorum. Büyük ihtimal o kadını guantanamo hapishanesinde işkence ederek öldürülerdi. Amerikanın guantanamo hapishanesini bilmiyorsan onu da araştırmanı öneririm.
Ayrıca konu Türkiyedeki diğer davalar değil, yazarın; pardon yazar dedim özür dilerim, bir şovmenin kendisine gelen bir mektubu ne kadar doğru ne kadar yanlış, dava süreci ve çocuklar hakkında tek satır bilgi paylaşmadan yayınlamasına itirazım var. Sende tutmuş aynı yazıyı kaynak gösterip başka diğer olaylarla aynı torbaya koyup bir görmeye çalışıyorsun.
Yahu o kadının çocukları insan da biz karpuz muyuz? Darbe girişimi akşamında ölenler insan değil de patlıcan mıydı? Binlerce dürüst vatansever subayı hapsettirenler sevgi kelebeği mi oldu? hapislerde çürüyen subaylarımız, aşağılamalara katlanamayıp intihar edenler nedir hasmet allah aşkına azıcık akıl süzgecindne geçirip düşü yahu.
Neler neler yaşandı bu ülkede, haberin yok vallahi. Sırf bir kinle suçlu suçsuz hepsi gebersin demiyoruz burada. Ama bu kadar adiliği, şerefsizliği, pisliği, insan vicdanının kaldıramayacağı kadar haksızlığı yapanlar kimdi o zaman?
Suçsuz ise ispatlanır, suçlu ise de hapislerde sürünmeye devam eder. Bu kadar basit. Yargımız yüzde yüz düzgün mü işliyor? Elbette hayır. Ancak dünyanın hiçbir yerinde de yüzde yüz düzgün işlemiyor.
Hiç gelip burada ajitasyondan başka bir bilgi içermeyen bir mektubu kaynak göstererek bu kansız şerefsiz ahlaksız katilleri bana savunma hasmet.
Ölen ailelerin çocukları öksüz kaldı, yetim kaldı yetim!! Bir daha analarını/babalarını göremeyecekler. O hapisteki dua etsin en azından hala çocuklarını görebiliyor.
Bana başka olayları örnek gösterip de bu kadın da masumdur deme. Varsa delilin paylaş bilelim, somut delilin yoksa hala neyi savunuyorsun?
Sizin baktığınız pencereden bakmaya çalıştım, evet bir yerde haklısınız ancak sizin aradığınız belki Amerika'da gördüğünüz adalet burada ütopik oluyor.
İş fetöye gelince gram acıma duygum yok. Çünkü bu şerefsizler yüzünden benim gibi milyonlarca gencin geleceği boka sardı. Üzerine ergenekon vs gibi olaylar ile hain damgası yendi. O yüzden kendilerine üzülemiyorum. Haksız yere içerde yatanlara elbet üzülüyorum. Çarpık ülkemizin çarpık adalet sistemi yüzünden maalesef hayatımız yün ipine bağlı.
İşin trajedisi ise 16 yıldır iktidar yardakçıları yıllardır fetöyle yatıp kalkıp hatta para desteği verip yetmeyip oğlunu verenlerin, barış denilen hainliğin, alçaklığın zirve döneminde silahı bırakıp siyaset yapsınlar o zaman diyenler bugün hdp ye sallıyor ona buna hain fetöcü diyor
Haşmet ağa ülkemizin en iyi üniversitelerin den birinin adı dahi "Orta Doğu" bu coğrafya odun olsa yanmaz.
Emin çölaşandan sonrasını okumadım.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)