bu matematik... bu uzay... bilimleri, hendesesi... hepsi bizim yaw. biz, babamız, dedemiz, endülüs medeniyeti... bizim islam medeniyetimizin insanlığın faydasına sunmaya çalıştığı, insanlığa "daha ben nasıl faydalı olurum" düşüncesiyle icat ettiği şeyler bu matematik. eğer benim dedem bu matematiği, mühendisliği icat etmemiş olsaydı bugün bu alman, bu amerikan, bu trump'ın... mesela trump'a git şuradan, new york'ta oturduğun yerden, "bakkaldan, bir sepet," işte "bir torba, kahvaltılık al, gel ve kahvaltılığın hesabını çıkar" deseydin, benim dedem bu matematiği, bu ilmi, bilimi, teknolojiyi icat etmemiş olup, olduğu bir halde, "trump efendi git şuradan," "macron, git şuradan bir kahvaltılık al kahvaltı yapalım, sonra da bana bir hesabını çıkar" deseydik, vallahi billahi şu duvar kadar tahtaya ihtiyacı olurdu ki onun hesabını çıkartsın, çünkü o romen rakamları var ya, bildiğimiz, bir kazık, iki kazık, üç kazık, sonra v, sonra çarpı, on, efendim yanına bir kazık daha koy, bir ..si (c) çiz, felan filan bunlarlan uğraşırdı. benim dedem ona dedi ki "bre grezikalı, bak bu iş böyle olmaz, al şu sıfırı, çarpmayı, bölmeyi de, hesap yapmasını öğren" dedi ve dedemi de öldürdü. bütün bu ilim, bilim, teknolojiyi dedemin kütüphanesinden çaldı ve bir tane orada adam bırakmayacasına, endülüs, endülüs, ispanya'ya gidenler bilir. bir tane o tarihten kalma müslüman yoktur orada. hepsini katletmiştir, teknolojisini almıştır, bilimini almıştır çünkü o teknolojiyi üretecek, icat edecek kafa yok, sarhoş adam, sarhoş bir adam yani. sarhoş ve adam öldürmeye endeksli. adam elinde su var, bir yumruk suyu alır böyle uğraşmaz ben bu suyu kazanayım diye. kökeni itibaren böyledir. ha, biz burada kayıplarımız var, kaybetmişiz, bizim ayıplarımız ayrı ama bunların kökeni böyledir. ha şimdi bunu hatırlatmak için böyle çok konuşuyorum genç kardeşlerle, "sen" diyorum "bunlara bakarken böyle yukarıdan değil de aşağıdan yukarı bak. yukarıdan aşağı bak." biz büyük bir milletin çocuklarıyız. büyük bir ecdadın, büyük bir tarihin, insan soyunun, insanlığın, biz hak tarafıyız. insanlığın habiloğlu tarafıyız. insanlığın üreten, insanlığa faydalı olan tarafız. bu bilindiği için, bu küresel hırsızlar ve zalimler tarafından bilindiği için, bütün ömrümüz bunlarla düşm.. bunların husumetini yaşamaklan geçmiş. sürekli üzerimize t... taarruz etmişler. niye? e çünkü adalet istiyoruz biz kardeşim. hırsızlık istemiyoruz biz ve bizim olduğumuz yerde hırsızlık olmaz, bizim olduğumuz yerde adaletsizlik olmaz, bunu bildiği için sürekli hedefine koymuş bizi, bizle savaşıyor. içimize fitne ekiyor. birimize diyor ki siz sağcı olun, birimize diyor ki "siz solcu olun, birimiz kürtçü olsun, birimiz türkçü olsun, birimiz, bir kısmımız alevi olsun, bir kısmımız sünnici olsun, ne olursan olun bir olmayın ve birbirinizi yiyin"i empoze etmiş bize. biz de zayıflamaya başladığımız işte osmanlı'nın o son süreçlerinden itibaren ele alırsan, zayıflamaya başladığımız süreç içerisinde, kurtuluşu bu hastalıklarda bulmuşuz, bu hastalıklara yapışmışız, parçalanmışız, perişan olmuşuz, yüz sene, yüz elli senedir daha bir dikiş makinesi bile yapamamışız. şu üstümdeki ceketin kumaşlarını birbirlerine dikecek bir dikiş makinemiz yok. ama solculukta bizden ileride kimse yok. sağcılıkta bizden ileride kimse yok. kimseye mangalda kül bırakmayız. birbirimizi yemede kimse bize, ama bir tane dikiş makinemiz yok. ha bu gavurun makinesi olmasa çırıl çıplak gezeceğiz sokaklarda.
https://www.facebook.com/bowyer54/vi...1972534152592/
Tamam tarihin en büyük katliamı endülüste yapıldı. Endülüs o zamanlar bilimin merkeziydi ve müslümanı, hristiyanı, musevisi kardeşçe yaşıyordu, doğru ama işte olay bu kadar basit değil. Etnik ve siyasal ayrılıklarda da haklısın ama kardeşim, avrupanın 800 sene önce yaşadığı karanlık çağı biz şimdi yaşıyoruz. Adamlar din ile bilimi savaştırmayı bırakmış barıştırmışlar... biz hala ..neyse ...
