Airfryer, robot süpürge, şarjlı diş fırçası, kahve manyaklığı, Nancy Momoland derken dünya çok kötü bir yere doğru gidiyor.
O Airfreyden sağlam kazık yedim.Hanım alda al diye tutturunca philipsin xxl modelini 9 bine yakın fiyata aldım daha ilk taksiti ödemeden 6 binler düştü.
Yeni modelmi çıkarıcaklar yoksa sosyal medyada hyplayıp bizemi çaktılar anlamadım.
Böyle konularda hanıma güvenmeyeceksin onlar çabuk gaza geliyor.
Robot süpürgeyi ben aldım mesela hem çevrediki kullananlarınkinden iyi hem daha ucuza aldım
İnce doğrayarakta denedim.fatih.met adlı üyeden alıntı
185°C da 5 dakka şeklinde ayarlıyorum.
Bitince çalkalayıp tekrar çalıştırıyorum.
Toplam, iki çalkalama, 15 dk, kupkuru çıkıyor.
Biraz kalın olursa çiğ kalıyor.
Şimdi hazır satılan patatesten deneyeceğim.
Bakalım bir fark olacakmı.
ben bizdeki fritözün tarifini verdim :D
fırında iş değişebilir, fırında yapacak olsam Lays Cips şeklinde doğrarım ama biraz kalın doğrarım ve salçalı sos yapıp arasına biber soğan ve kanat falanda ekler öyle fırına atarım, o şekilde mükemmel oluyor. bunun net tarifini bilmiyorum çünkü yengem yapıyor bunu...
Bizden zenginsin Fatih, çünkü bir fritözümüz bilem yok!
Kızartma için emaye kaplı demir döküm tencere ve onun için üretilmiş çelik sepet, ve yağın derecesini ölçmek için yandan asılan bir yemek termometresi kullanıyoruz. Her defasında 1.5-2 litre arası yağ gidiyor, ama filtreleyip üç kez falan kullanıyoruz.
Avantajı, içine ne koyarsak koyalım (hamsi, tavuk, karides, istiridye, vs.) 1.5-2 dakika içinde kızarıyor. Çünkü demir döküm tencere ısıyı kaybetmiyor. 200 derecede kızarttığımız için de ya ayçiçek, ya da fıstık yağı kullanıyoruz. Aslında en iyisi avokado yağı lakin fiyatı yüksek.
Laf aramızda tencere ve sepet çoğu fritözün 2-3 katı fiyatındadır muhtemelen ama bozulmuyorlar en azından, ömürlük aletler...
Airfryer olayına da girmedim daha, girmeyi de düşünmüyorum açıkçası. Hiç sevmiyorum ekstra mutfak aletini. Bir sürü yer kaplıyor. Temizlemesi kolay, iyi çalışan, kaliteli ve dayanıklı alet bulmak ta zor.
patates kızartması fiyatı uygun, lezzeti hoşuma gidiyor, yapması da en kolay yiyeceklerden. karbonhidrat olarak vücuda bol bol dayamaktan çekinmediğim bir gıda.
tek sorunum yağda kızartınca fazla yiyemiyordum, yani ben patates kızartmasını çok tüketen biriyim ve yağda kızartınca karnımı ağrıtıyordu, yani mideme oturduğu için fazla yiyemiyordum fakat bu ısı üfleyerek bir kaşık yağ ile kızartma yapan cihaz sayesinde şimdi 1 kg patatesi bile yesem tık demiyor midem.
sıvı yağ sağlığa zararlı mı faydalı mı pek araştırmadım bilmiyorum ama işte dediğim gibi benim karnımı ağrıtıyordu ve midemi bulandırıyordu. bu yüzden 2017 den beri kullandığım bu fritöz çok kıymetli benim için. hani bu bana bedava geldi ama şimdi kimse kimseye bunu bedava vermez sanıyorum.
hem sen patates kızarttığın tencerenin fiyatı kaç para? fiyatını göster de ona göre hangimiz büyükmüş, hangimiz zenginmiş görelim. en pahalı fritöz bende, fatih bey diyeceksiniz bana.
Airfryer falan hep dış güçlerin işi. Yiğit adam tavaya atar yağı, kızdırır, kızmış yağın içine löps diye patates dilimlerini atar. Yağlı yuğlu yer, ketçap sıkar, yine yer. Safi mayonez kullanan Hollandalıdır, bizlerden değildir. Yiğit adam dediğin 60 yaşını göremez.
Bizdeki fırında turbo özelliği varmış, fırının içinde pervane dönüyor, sıcak hava habire dolaşıyor yani fırın içinde. Patatestleri bir tasın içinde az biraz yağlayıp tepsiye fırın kağıdının üzerine dizinde kızartma gibi oluyor, kolay oluyor hem bir tepside köfte pişerken diğerinde patatesler aynı anda pişmiş oluyor, köfteler de turboyu açık pişirince mangaldakine yakın oluyor.
Ama yine de patates kızartması en güzel senin dediğin gibi tencerede bol yağı kızdırıp cozzz diye içine atınca güzel oluyor. Patates doğramaya üşendiğim için donmuş hazır patates alıyorum, hem zaman harcamamış oluyorum hem de güzel oluyor. ketçap sevmem ama deli manyak acı sos meraklısıyım, böyle scoville değeri yüksek chocolate ghost falan türü değişik acı biberlerden sosla nefis oluyor. Mayonez pek sevmediğim için acı sosla yoğurt karıştırıp bi sos yapıyorum, biraz yoğurt, biraz acı sos, bol pul biber falan nefis bir şey oluyor.
hiç bir şey kızarmış el kesimi patatesin yerini tutmuyor...
üsküdar'da bir aşk hikayesi.. çatlayana kadar patso.. ki böyle güzel patatesse de asla ketçap mayonez falan karıştırmam. tabaksa sade, sosisli patso ise sosisin sosu. pöf canım çekti.
Patatesi içi yumuşak dışı çıtır yapmak için iki kez kızartmak gerekiyor. Düşük sıcaklıkta bir kaç dakika, sonra çok az bekletiyorsunuz, sonra yüksek sıcaklıkta kızartıyorsunuz.
İlk kızartmanın sıcaklığı ve süresi çıtır kısmın kalınlığını belirliyor. İlk kızartma uzun sürerse yağ daha derine nüfuz ediyor ve tümden çıtır oluyor. Bunun tam aksi tek seferde kızartırsanız da aşırı ince bir çıtır kabuk oluşuyor.
Bir de patatesleri kızartırken kararmaması için öncesinde biraz tuzlu suda, ya da daha iyisi beyaz sirkede bekletirseniz süper oluyor.
Bir de deniz ürünü kızartıp yemeyi sevenler için "tempura" tavsiye edeyim. Bayağı güzel oluyor. Eminim internette bilgi mevcuttur.
Kızartma genelde sağlıksız olarak biliniyor ama doğru sıcaklıkta yapınca yağ yemeğin içine çok nüfuz etmiyor. Bilakis çabucak kabuk oluşturup yiyeceği kendi içinde, kendi aromasıyla yüksek sıcaklıkta kısa sürede pişiriyor. Haliyle bayağı lezzetli oluyor.
sadece soğuk suda bekletiyorum ben. hatta kahyanın vakti varsa buzlu suya koyup bir de dolaba atıyorum bir iki saat kdar.
sonra da anne işi direk yağa atıp kızartıyorum, tuzla gömmece. dışı çıtır içi yumuşak vs bir form beklentim yok, onu mc'te yiyorum zaten. evdekini ev tipi yapmak daha çok holuma gidiyor. kalan olursa (zor) buzdolabına. ertesi sabah yerim soğuk soğuk oh =)
Konnu aldı başını gitti de biz habire yemeyi seven insanlar olarak nasıl kilo vereceğiz? Tamam kilolarım sorun değil de motosiklet pantalonumun düğmesi zor kapanıyor, riderdenim pantalon fiyatlarına baktım 1800 küsür liralardan başlıyormuş, yemeği azaltıp kilo vermem lazım.
Bir de şimdi Trakya'da oğlak çevirme mevsimi. Tommy'nin sürekli gittiği köfteci'Nin bi 10km faan ilerisinde çevirmeci mekanı varmış.
Valla sıkıntı büyük. Nisan sonuna geldik, yakında pist günleri başlayacak. Kaybettiğim zamanı kenara koydum, azalan keyif ve kıyafetlerin zorlaması da artık can sıkacak boyutta. Geçen sene pist sezonunu kapatırken hiç farkında olmadan 5-6 kg vermiştim, çok rahat giydim çok mutlu oldum. Şu an denemeye korkuyorum.
Duzenli barfiks-sinav, kacamaklari metabolize edecek kadar kas edinmenize yetiyor. Yoksa belli bir yastan sonra sadece hareket ederek kilo vermek mumkun degil. Hele hele duzenli tatli, icki, cips vs. varsa mumkun degil.
Acikcasi kilo vermek icin guzel yemek yapmaya basladim. Yedigim seyin kalorisinin bana verdigi lezzete degmesi gerekiyor. Patates kizartmasi, bira, kurabiye bu sarti saglamiyor benim icin. Ama karides kizartmasi, votka-limon, acibadem kurabiyesi sagliyor mesela.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
