Alaturka pislik, uygun değil.
Alaturka pislik, uygun değil.
Bu konu patlar gider biraz yorumları okuyayım :D Evet gerçekten sıkıntı otururken bende heryeri peçete ile kaplarım sol elimle de kavrarım.
Sabah ereksiyon halinde ikende dışarıda elimle bekletirim. Daha sonra içeri alırım. Yoksa dışarıya sıçrıyor.
Bu nasıl konu ya :D
Lan millette ne takım taklavat varmış.
İngiliz anahtarı sanki...☺
Alaturka candır tıp bu konuda tuvalete iş bitince hemen terkediniz der yoksa büyük sıkıntılar bizi bekliyor olucaktır
CENNET UCUZ DEĞİL CEHENNEM LÜZUMSUZ DEĞİLDİR..
şöyle bişi versek
Tam sanalkahve.com muhabbetine dönmüş olay.
Not: Var mı öyle bir site, bilmiyorum.
Siz şundan arıyorsunuz:
tabi malzeme büyük olunca böyle sorunlar olabiliyor evet tek elimle malzemeyi taşa değmesin diye gerekli konumda tutuyorum yani aynı sorundan bende rahatsızım.
şu klozetin giderini 5 santim geriye yapsalar olmaz mıydı? diye az kızmadım içimden ama yapmamışlar işte.
alaturkaya karşıyım çünkü küçük abdest sırasında etrafa sıçramaya sebep oluyor nokta nokta, alafranga en iyisi.
Ya Ankara'da olan varsa benim yaşadığım inanılmaz deneyimi belki yaşamışsınızdır. Klozet tam olarak bahsettiğiniz gibi önden bombeliydi de oradan aklıma geldi. Ama sadece bu kadar mı? Hayır. Anlatıyorum.
Şehir dışından bir arkadaş geldiğinde beni beklemek için Çukurambar'da bilmediğim etmediğim bir cafeye gitmiş, ben de gittim neyse... Bu arada ben ev haricinde mümkün değil büyük hacet gideremeyenlerdenim. 10 yaşındayken falan gittiğimiz tatilde 8 gün tutup eve geldiğimde babamdan dayak yiye yiye beton gibi şeyapmışlığım vardır. Ehrm. Dönüyoruz konuya...
Bu cafede otururken miniği boşaltayım diye tuvalete gittim. Alt kattaymış, indim. Ne göreyim? 1 tane değil, 10 12 tane ayrı kapı var yarısı kadın yarısı erkek. Fötr şapkalı ve pipolu kapılardan birini açtım, içerisi bildiğin banyo. Bir pisuvar, bir klozet, kocaman bir lavabo, işte kulak çöpü jöle pamuk neyim var. Bunlardan dolayı az önce içtiğim çayların, yediğim profiterolün falan hesabını öderken mütevazı cüzdanıma epey kalın bir kazığın gireceğini de anladım. Efendime söyleyeyim, niyet ettiğim gibi pisuvara işeyip gidecektim ama klozet denen nane şu elektrikli teknolojik olanlarından. Yanında kontrol paneli falan var, bana melül melül bakıyor "abi gel ağzıma ..." der gibi. Ben de ona karşı boş değilim (eheh), temiz de görünüyor. "Lan" dedim "ben buraya yapacağımı biliyorum..."
Usulca yanına vardım, baktım içinde su yok. Kontrol panelinde "ön temizlik" tuşu. Bastım, bi bişeyler oldu, foşş diye bi kendini temizledi, bi havalar püskürdü falan, çemberdeki naylon da dönüp temiz yer gelince döndüm, kaba yanaklara eller vasıtasıyla yeterli açıklığı verip çöreklendim. (Nasıl olsa aramızda hiç kadın olmadığı için geniş geniş anlatıyorum). İşe koyulduktan sonra Türk olduğum için kontrol panelini kurcalamaya karar verdim.
Önce bir güneş simgesi olan tuşa bastım. Başta bişey olmadı, sonra -lan?- oturduğum yer ısınmaya başladı. Acayip hoşuma gitti. Sonra arabalardaki rezistans simgesine benzeyen üstüste iki zikzak çizginin olduğu butona bastım, alttan titreşim vermeye başladı. Lan zevkin doruklarındayım, alttan hem sıcağı hem titreşimi yedikçe bağırsak coşuyor, bağırsak coştukça ben coşuyorum, zevk çığlığı atıcam neredeyse...
Neyse konuya son noktayı koydum, temizlik aşamasına geçtim, "taharet" başlığı altında bir kadın simgeli buton, bir erkek var. Erkek simgesinin olduğu butona bastım, "vııızz" diye taharet musluğu çıktı geldi, ne yapsa beğenirsiniz? Sıcak su! Hem de nereye? Bak çok afedersiniz 35 yıllık kendi g.tüm, bana göster desen odak noktasını bu kadar isabetli bir şekilde parmağımla gösteremem. Tam olması gereken yere, tam olması gereken tazyikle tam olması gereken sıcaklıkta yarabbim ölüyorum mutluluktan... Neyse bu da bitti ama zevk bitmedi. Klozetin içinde fön makinesi var! O tuşa bastım, siz marabalar gibi ne kağıtla kurulıycam olm? Sıcak havayla değerli popomu bir güzel kuruttu, bir ak pak etti beni bu... Ben böyle bir şey yaşamadım arkadaş...
Ayağa kalktıktan sonra da son tuşa bastım, kendini köpürte köpürte yıkadı, bütün suyu çekti, yine baştaki gibi kuru kaldı, benden sokraki vezir-i azam'ı beklemeye başladı zaar. Kendisine teşekkür ettim, birbirimizin telefonlarını aldık ve ellerimi yıkayıp oradan ayrıldım.
Tabi işim bi 10 dakika kadar sürdüğü için yukarıdaki arkadaşları beklettiğimi düşündüm, masaya geldim, dediler ki 45 dakikadır yoksun... Uyudum mu rüya mı gördüm ne yaptım o kadar zaman bilmiyorum. İnanılmaz bir deneyimdi onu biliyorum. Çok acayipti çok...
O klozette önde bombe vardı işte. Bunu söylemek için yazdım :/
Her şey güzel de hacılar, sizin bu klozetle münasebet esnasında ereksiyondan ereksiyona koşmanız kafamda bir miktar soru işareti erekte etti. N'abıyonuz oğlum siz tuvalette, bakın benden habersiz çok eğleniyosanız çok pis bozuşuruz ha!
[QUOTE=inshroud;4334666]Ya Ankara'da olan varsa benim yaşadığım inanılmaz deneyimi belki yaşamışsınızdır. Klozet tam olarak bahsettiğiniz gibi önden bombeliydi de oradan aklıma geldi. Ama sadece bu kadar mı? Hayır. Anlatıyorum.
Şehir dışından bir arkadaş geldiğinde beni beklemek için Çukurambar'da bilmediğim etmediğim bir cafeye gitmiş, ben de gittim neyse... Bu arada ben ev haricinde mümkün değil büyük hacet gideremeyenlerdenim. 10 yaşındayken falan gittiğimiz tatilde 8 gün tutup eve geldiğimde babamdan dayak yiye yiye beton gibi şeyapmışlığım vardır. Ehrm. Dönüyoruz konuya...
Bu cafede otururken miniği boşaltayım diye tuvalete gittim. Alt kattaymış, indim. Ne göreyim? 1 tane değil, 10 12 tane ayrı kapı var yarısı kadın yarısı erkek. Fötr şapkalı ve pipolu kapılardan birini açtım, içerisi bildiğin banyo. Bir pisuvar, bir klozet, kocaman bir lavabo, işte kulak çöpü jöle pamuk neyim var. Bunlardan dolayı az önce içtiğim çayların, yediğim profiterolün falan hesabını öderken mütevazı cüzdanıma epey kalın bir kazığın gireceğini de anladım. Efendime söyleyeyim, niyet ettiğim gibi pisuvara işeyip gidecektim ama klozet denen nane şu elektrikli teknolojik olanlarından. Yanında kontrol paneli falan var, bana melül melül bakıyor "abi gel ağzıma ..." der gibi. Ben de ona karşı boş değilim (eheh), temiz de görünüyor. "Lan" dedim "ben buraya yapacağımı biliyorum..."
Usulca yanına vardım, baktım içinde su yok. Kontrol panelinde "ön temizlik" tuşu. Bastım, bi bişeyler oldu, foşş diye bi kendini temizledi, bi havalar püskürdü falan, çemberdeki naylon da dönüp temiz yer gelince döndüm, kaba yanaklara eller vasıtasıyla yeterli açıklığı verip çöreklendim. (Nasıl olsa aramızda hiç kadın olmadığı için geniş geniş anlatıyorum). İşe koyulduktan sonra Türk olduğum için kontrol panelini kurcalamaya karar verdim.
Önce bir güneş simgesi olan tuşa bastım. Başta bişey olmadı, sonra -lan?- oturduğum yer ısınmaya başladı. Acayip hoşuma gitti. Sonra arabalardaki rezistans simgesine benzeyen üstüste iki zikzak çizginin olduğu butona bastım, alttan titreşim vermeye başladı. Lan zevkin doruklarındayım, alttan hem sıcağı hem titreşimi yedikçe bağırsak coşuyor, bağırsak coştukça ben coşuyorum, zevk çığlığı atıcam neredeyse...
Neyse konuya son noktayı koydum, temizlik aşamasına geçtim, "taharet" başlığı altında bir kadın simgeli buton, bir erkek var. Erkek simgesinin olduğu butona bastım, "vııızz" diye taharet musluğu çıktı geldi, ne yapsa beğenirsiniz? Sıcak su! Hem de nereye? Bak çok afedersiniz 35 yıllık kendi g.tüm, bana göster desen odak noktasını bu kadar isabetli bir şekilde parmağımla gösteremem. Tam olması gereken yere, tam olması gereken tazyikle tam olması gereken sıcaklıkta yarabbim ölüyorum mutluluktan... Neyse bu da bitti ama zevk bitmedi. Klozetin içinde fön makinesi var! O tuşa bastım, siz marabalar gibi ne kağıtla kurulıycam olm? Sıcak havayla değerli popomu bir güzel kuruttu, bir ak pak etti beni bu... Ben böyle bir şey yaşamadım arkadaş...
Ayağa kalktıktan sonra da son tuşa bastım, kendini köpürte köpürte yıkadı, bütün suyu çekti, yine baştaki gibi kuru kaldı, benden sokraki vezir-i azam'ı beklemeye başladı zaar. Kendisine teşekkür ettim, birbirimizin telefonlarını aldık ve ellerimi yıkayıp oradan ayrıldım.
Tabi işim bi 10 dakika kadar sürdüğü için yukarıdaki arkadaşları beklettiğimi düşündüm, masaya geldim, dediler ki 45 dakikadır yoksun... Uyudum mu rüya mı gördüm ne yaptım o kadar zaman bilmiyorum. İnanılmaz bir deneyimdi onu biliyorum. Çok acayipti çok...
O klozette önde bombe vardı işte. Bunu söylemek için yazdım :/[/QUOTE
muamele efsane.
Bu kadar cevher var iken sormazsam çatlarım , Cezalandırıcı filmindeki " 3 deniz kabuğu " nasıl şe ettirilyor , bu kadar sene geçmiş tuvalet hakkında zihnimi kemiren tek sorunum bu olmuştur..
hocam ben bu zevki bir kere tattıktan sonra bir kereyle bırakır mıyım? Sonra tekrar gittim oraya. Adı değişmiş, tuvaletler değişmiş (Hala ayrı ayrı 10-12 kapı şeklinde duruyor ama) o eski dostum orada değil artık Marco Pasha mıdır nedir işte adı böyle mi yazılıyor bilmiyorum. Şimdi adı o.
Aa üstat bilmiyor musun? Ben izlediğimde hemen araştırıp bulmuştum. Bunu herkesin bildiğini sanıyodum ben de...
Evrim her zaman dört ayaktan iki ayağa doğru olmuştur...
Ya Beyler işin şakası esprisi bir tarafa bu fakirin de gerçek problemidir. Beni en iyi Dr Tayfun hocamın anlayacağını ümit ediyorum . Her 2
gözden dekolman, 1 bel fıtığı, 1 sekiz buçuk saat süren paraganglioma, 1 menisküs , son olarak da iki damar değişimli bypass. Bu gün 63 yaşımda
6 büyük operasyon sonrası şükürler olsun ki turp gibiyim . Arkadaşlarım da , rendelenmiş turp gibisin diyolar. Halbuki her iki hacetten herhangi
biri için klozeti rahatsız ettiğimizde, sanki o cihazı benim için değil de , 10 yaşındaki torunum için üretmişler zehabına kapılıyorum. Bazen de
klozetle kapağı arasından bir miktar ürik asit pontile sirayet ediyor. Haydi işin yoksa pantolonu orada çıkar, temizle ,kurut tekrar giy. Boy 1.80 kilo 120 olunca çok da fazla kıvırma payı kalmıyor. Esenliklerle.
---------- Mesajlar birleştirildi - 06:21 ---------- bir önceki mesaj zamanı 06:14 ----------
Aynen Hoka'nın yazdığı gibi erkeklere özel , alet edevatın bir yerlere takılmadan hareket edebileceği bir sistem üretilmek zorunda.
Yurt dışında uzun oval klozetlere geçeli çok oldu. Türkiye'ye geldiğimde hep alaturka kullandığımdan çok da bilgim yok, ama yeni klozetler bu uzun oval türlerden değil mi artık?
Bu arada alaturka şahsi tercihim. Japonya'da bile hâlâ kullanıyorlar, ki elektronik klozetin doğum yeridir. Gerçi onların alaturka daha acaip bir sistem.
Bu arada elektronik olanların parfümlü, müzikli ve hatta pudralı olanları bile mevcut.
Bi de, malum burası erkek forumu değil, az daha dikkat etsek yazdıklarımıza, mümkünse başlığa ve ilk paragrafa uyarı eklesek... İyi olmaz mı?
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)