sat gitsin sat sat sat. devlet gıda toptancısı değil. şeker üretilecekse verirsin özel sektöre pancarı, özel sektör sana en âlâsını üretir.
zamanında kit'leri arpalık gibi değil de, adam gibi dürüst bir şekilde yonetseydik bunları yazmadım ama biz millet olarak kit'leri elbirliği ile batırdık. yedik bitirdik maalesef. müstahak bize.
Tekel tütün fabrikaları nerede? Sümerbank nerede? SEKA nerede?
bunların hepsi satıldıktan sonra kapatıldı, malları haraç mezat satıldı.
ama bir dk. lütfen, fabrika kapanmayacak, üretim yapacak... he canım he öyle olacak. bundan öncekiler öyle oldu çünkü. "yok ama şartnameye yazdık biz". oldu.
mesela ziraat bankası kar ediyor mu?hokahey adlı üyeden alıntı
örneğin TRT kar ediyor mu?
Tarım gibi, savunma gibi, bankacılık gibi, iletişim gibi devletin temel direkleri sübvansiyonlar ya da görev zararları bütçeden karşılanarak korunur kardeşim. sen devletin elini tarımdan tamamen çekersen, bankacılıktan çekersen, iletişimden tamamen çekersen, tamamıyla stratejik olarak kontrol altında tutulursun.
birileri gelir, kendisine rakip olmasın diye senin fabrikalarını kapatır (TEKEL). olan sadece o fabrikaya olmaz, ona bağlı tüm işletmelere olur.
ingiltere'nin avrupa birliğinden çıkmasının sebeplerinden biri neydi hatırlıyor musunuz? kendi balıkçılarına getirilen kotaydı. avrupa birliği ingiliz balıkçılara kota getirmişti, diğer ülke balıkçıları pastadan pay alsın diye. yani avrupa birliği üreticisini korumaya çalışmış.
İngiliz balıkçıların kota beklentisi
fransa'da daha 3 yıl önce çiftçiler eylem yaptı sübvansiyonlar az diye. nasıl sona erdi? ek 600 milyon euro sübvansiyonla:
fransa çiftçi eylemi
bugün türkiye dahil avrupanın bütün ülkelerinde bankalara yabancı sermayedar sınırı vardır. neden? çünkü stratejik sektör. çünkü devlet kontrolü gerekiyor.
yani devletler her işe kar zarar ile yaklaşmazlar. bazı sektörlerde zarar olsa bile devletin varlığı sürdürülür. bu ister sübvansiyon olsun, ister doğrudan kamu işletmeleri olsun.
kapitalizmin, hatta liberalizmin kalesi amerika birleşik devletlerinde kriz zamanı devletin finans kuruluşlarını nasıl kurtardığına bakalım, general motors'u nasıl kurtardığına bakalım. onlar bile duraksamadılar. bırakın artık şu "devlet herşeyden çekilsin" mantığını.
devlet işletmelerinin yeterince verimli çalışmadığının ben de farkındayım. yalnız bunun yolu satıp savmak değil. etkin denetim mekanizmaları.
5 yıldır hiçbir faaliyette bulunmuyordu
Kırşehir şeker fabrikası satılırken, fabrikayı satın alan şirketle ilgili olarak bir iddia dikkat çekti...
Ankara’daki Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nda, Cuma günü Kırşehir şeker fabrikası için bir ihale düzenlendi.
Kırşehir Şeker Fabrikası için 11 firma teklif verirken, kapalı zarf aşamasının ardından da dört elemeli tur yapıldı.
Bu fabrika için ihaleyi, 325 milyon lirayla Tutgu Gıda Turizm İnşaat İmalat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. kazandı.
Kırşehir Şeker Fabrikası satılırken, fabrikayı satın alan şirketle ilgili olarak çarpıcı bir iddia ortaya atıldı.
Fabikayı, 325 milyon liraya devletten satın alan işletmenin, naylon şirket olduğu ileri sürüldü.
5 YIL HİÇBİR FAALİYETTE BULUNMADI
Çanakkele'nin yerel bir sitesi olan Çanakkale'nin Sesi'nden Taner Arçukoğlu'nun haberine göre, 2013'ün Mart ayında kurulan şirketin, 300 bin lira sermayesini 1000 paya bölerek, sıfır riskle hareket ettiği belirtildi.
5 yıl boyunca hiçbir faaliyette bulunmayan şirket, her ay ve her yıl zorunlu olan vergileri öderken, hiçbir kazancının olmadığı iddia edildi.
5 yıl hiçbir faaliyet göstermeyen şirketin, 5. yılında, 300 bin lira sermaye ile 325 milyon liralık fabrikayı satın alması dikkat çekti.
Öte yandan, şirketin sahibinin İsmail Doğan olduğu belirtilirken, Doğan'ın tam olarak ne iş yaptığı da bilinmediği ifade edildi.
Türkiye genelinde faaliyet gösteren veya yeni kurulan ticari işletmeler Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayınlanır. İşte 2013 yılında gazetede yer alan, Tutgu Gıda Turizm İnşaat İmalat İhracat İthalat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi:
https://odatv.com/o-seker-fabrikasin...-08041835.html
Böyle bir metinin, bir şeylerin isptı adına hiç bir geçerliliği yok. Haber içeriğindeki tek bilgi, kamuyla paylaşılan bilgiler. Geri kalan %80 i iddiadan başka bir şey değil.
Tersi bir fikir iddia etmiyorum fikrim yok. Ama bunlar desteksiz atış sanki ne dersiniz?
Devletimizin borcu 250 milyar dolar, 500 milyar dolarda özel sektörün, hemde devlet bütün kitleri satmışken, bende zarar eden kit satılsın diyen arkadaşlara soruyorum ?
Cumhuriyet tarihinde en çok boçlanan devletimiz veya hükümet aynı anlama geldi artık, bu zarar eden devleti de satalımmı ?
Satamayacaksak zarar etmesini önlememiz gerekmezmi ?
ayrıca 3 imam atanmış v.s diyen arkadaşlar, çalışan memurların neredeyse 3.1 i yandaş diye atanmış ( savcı, polis, doktor, hakim hariç,bu kurumlarda kadro bile eksik)bunların maaşları zarar değilmi ?
Diyanetin imamlara ödediği maaş, hem dinen tartışmalı, hemde zarar değilmi ?
Her zarar eden kurum kit satılcaksa en başta devletin satılması gerekmezmi ?
Bunları geçelim madem zarar ediyor, neden zarar ediyor diye araştırılmış mı ?
Sokaktaki cahil adamı anlıyorum da bilgili okumuş diplomalı insanların bu tarz söylemlerini anlamıyorum, amaç haklı, haksız sadece bir şeyi savunmaksa insan olunamamış demektir, çünkü insan düşünen bir canlıdır kolay gelsin
çok detaya inmeden yazdım, satılan kitlerin işsizliğe etkisi, cari açığa etkisi, tekelcilik olayına etkisi gibi meselere girmeden
Çorum Şeker Fabrikası ihalesini Safi Katı Yakıt kazandı
Bugün iki şeker fabrikamız daha satıldı... Çorum Şeker Fabrikası ihalesine 8 firma katıldı. İhaleyi 528 milyon TL'ye Giresunlu Safi Katı Yakıt aldı. Yozgat Şeker Fabrikası 275 milyon TL'ye Doğuş Çay'a satıldı. CHP'li vekiller ihale salonuna alınmadı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağababa demir parmaklıkların üstünden atlayarak Özelleştirme İdaresi binasına girdi. Bina önünde basın açıklaması yaptı. Son iki iş gününde dört şeker fabrikası 1 milyar 469 milyon TL'ye satıldı.
Çorum Şeker Fabrikası ihalesi 8 teklifle başladı. İhaleye Tutgu, MBM Enerji, Albayrak Turizm, Kayseri şeker, Fernas İnşaat, Safi Katı Yakıt, Ekmekçi oğulları Metal ve Doğuş yiyecek içecek katılıyor.
İhale salonuna girmek isteyen CHP’li milletvekilleri içeri alınmadı.
-İhale 250 milyon TL ile başladı.
-Tutgu, Fernas MBM elendi.
-İhale 441 milyon TL ile açık artırma usulü devam ediyor.
-Yenişafak Grubu’nun sahibi Albayrak ihaleden çekildi.
-Ekmekçioğulları ihaleden çekildi.
-İhale 496 milyon TL’ye geldi. Doğuş Yiyecek İçecek mola istedi.
-Doğuş Yiyecek İçecek ihaleden çekildi.
-Giresun firması Safi Katı Yakıt ile Kayseri Şeker kaldı
-Safi Yakıt 552 milyon TL’ye çıktı. Kayseri Şeker mola istedi.
-Safi Katı Yakıt 528 milyon TL’ye ihaleyi kazandı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağababa Özelleştire İdaresi Binası’na gelerek ihaleyi takip etmek istedi. Ağababa ihale salonuna alınmayınca demir parmaklıklardan atlayarak kurumun bahçesine geldi. Ağababa’yı görevliler ihale salonuna almadı. Bunun üzerine Ağababa binanın önünde basın açıklaması yaptı.
YOZGAT ŞEKER FABRİKASI DA SATILDI
-İhale 175 milyon TL ile başladı.
-Bergiz İnşaat elendi.
-Fiyat 201 milyon TL'ye çıktı.
-İş Kaya elendi.
– Teklif 228.1 milyona çıktı.
-MBM elendi.
-244 milyon TL ile açık artırmaya geçildi.
-Albayrak çekildi.
-Doğuş Yiyecek İçecek ihaleyi 275 milyon TL'ye kazandı.
Biz üretmeyi biliyoruz, bu fabrikalar üretim yapıyordu.
Bir fabrikanın zarar etmesi sıkıntı değil. Fabrika zarar etse de üretim yapıldığı için yurtdışından ithalat yapılmıyordu, bu da ülkenin dış borcunu yükseltmeyen bir durumdu. Şimdi daha ucuza alacağız ancak paramız dışarıya gidecek.
Üretimi masraflı denilip, uçak fabrikası kapatanlarla aynı laflar söyleniyor hala.
kısa ve net söylüyorum Kütahya şeker fabrikası özelleştikten sonra etraftaki çiftçi yavaş yavaş şeker pancarı ekmeyi bıraktı,bırakıyor,sebebi şu çiftçi gidip kota yazdırıyor diyor ki ben 30 ton şeker pancarı vereceğim bu sene ancak umduğu gibi olmazsa özel şirkete ait olan fabrika 30 tondan fazlasına yarı fiyatını bile vermiyor,30 tondan aşşağı mal getirene de sözleşmesi gereği cezalı ödeme yapıyor,ayrıca adamın özel kantarda tarttırdığı 30 ton pancar fabrikada yüzde 25 e varan fireyle hesaplanıyor yani diyor ki fabrika senin getirdiğin malın çamuru toprağı çok senin malın 30 ton değil 22.5 ton işine gelirse diyor,sonra çiftçi si...rim ben hersene bunları kafama dert mi edeyim deyip pancar ekmeyi bırakıyor,nasıl ki hayvancılık kötü durumda yakında pancar da dışardan ithal edilecek,işte o fabrikaları çalıştıranlar ülkenin çiftçisini nasıl kazıklarım hesabı yaparken dışardan gelen 22.5 ton pancarı 30 ton saymak zorunda kalacak,şimdi çifçiyi gözüne kestiren zihniyet o zaman ithalatın kazığını seve seve yiyip bu kazığı şeker satın alan bizlere bölüştürecek,Hayırlı uğurlu olsun....
İlginizi çekebilir.
https://www.sozcu.com.tr/2018/ekonom...cildi-2345151/
""cargill : şeker fabrikalarını satın daha hızlı büyürsünüz(!)
cargill şeker fabrikalarının satışı sürecinde dahli olmadığı açıklamasını yaptıktan bir gün sonra sözcü firmanın yazdığı rapora ulaştı. ocak ayında yazılan raporda özelleştirme tavsiyelerinin verilmesi dikkat çekti.
hükümetin şeker kurulu'nu kapatıp hemen ardından da 14 şeker fabrikasını özelleştirme kararı almasında abd'li nişasta bazlı şeker (nbş) üreticisi cargill'in etkili olduğu iddia ediliyordu. cargill, şeker kurulunun kapatılması ve şeker fabrikalarının özelleştirilmesine yönelik konularda müzakereye dahil olmadıklarını açıkladı.
ancak bu açıklamanın hemen ardından cargill'in ocak 2018'de yayımladığı kritik rapor ortaya çıktı. raporunda kotaların kaldırılmasını, şeker fabrikalarının özelleştirilmesini ve kamunun yapacağı her türlü çalışmaya paydaş olarak katılmayı isteyen cargill'e göre, özelleştirme halinde türkiye daha hızlı büyüyecek, üretim, istihdam ve ihracat artacak, hükümet de daha fazla vergi toplayacak. aynı raporda özelleştirme halinde, halen yüzde 10'la sınırlanan nbş üretiminin yüzde 50'lere yaklaşacağı da itiraf edildi.
cargill, “şeker piyasası, mevcut durum ve değerlendirme raporu- ocak 2018” isimli raporunda şeker üretimi, kotalar ve özelleştirme konusunda türkiye'ye 3 farklı senaryo çiziyor. şeker üretiminin büyük bölümünün kamunun elinde olduğu mevcut şeker piyasası için ‘olabilecek en kötü durum' tanımlaması yapılan cargill raporunda türkiye'ye, ya kotaların tamamen kaldırılması, ya kamunun elindeki şeker fabrikalarının satılması ya da kotaların otomatik olarak arttırılarak nbş'nin önünün tamamen açılması şeklinde 3 farklı model önerildi.
fabrikaları satın daha hızlı büyürsünüz
cargill'in kendi ürettiği nbş'nin önünü açacak ve pancardan şeker üretimini önemli ölçüde azaltacak 3 önerisi arasında yer alan özellikle ‘tam serbestleşme ve özelleştirme' senaryosu adeta bugünkü özelleştirmelerle örtüşüyor. cargill'in raporuna göre, pancar fabrikalarının satılması halinde türkiye daha hızlı büyüyecek, işsizlik azalacak, hükümetin vergi gelirleri artacak. işte cargill'in şeker fabrikalarının satılmasını istediği rapordaki kritik öneri ve tespitler:
** bu modelde kota rejiminin bütünüyle kaldırılması ve kamu sermayeli türkşeker'in elinde bulunan şeker fabrikalarının özelleştirilerek devletin bu alandan bütünüyle çıkması sonucunda ortaya çıkacak ekonomik gelişmeler ele alınmaktadır.
** özelleştirme ekonominin büyüme performansı üzerinde pozitif bir etki yapacak, 2023 yılına kadar 32.7 milyar liralık reel büyüme etkisi, yüzde 0.1 ila 0.04 puan arasında bir reel büyüme hızı artışı sağlayacaktır.
** özelleştirme sonrası verimlilik artışının da etkisiyle 2023 yılına kadar toplam 184 bin 513 kişilik ilave istihdam artışı olacaktır.
**bu dönüşümün ihracat katkısı 4 milyar dolar, kamuya vergi artışı sayesinde sağlayacağı ilave kaynak 1.8 milyar lira olacaktır.
** kotaların kaldırılması ve özelleştirme halinde şekerin kilogram fiyatı 3.3 liradan 2023 yılında 2.1 liraya düşecektir.
özelleştirme nbş'ye yarıyor
cargill'in raporuna göre, kotaların tamamen kaldırılıp şeker fabrikalarının özelleştirilmesi halinde, halen 980 bin ton kapasiteye sahip türkiye'deki nişasta bazlı şeker (nbş) üretimi 700 bin ton artarak 2023 yılında 1 milyon 590 bine yükselecek. sağlık kurulu raporunda kısırlıktan kansere kadar bir çok alanda insan sağlığına zararlı olduğu belirtilen nbş, kota engeli nedeniyle bugün 260 bin ton civarında üretiliyor. bu da toplam şeker üretiminin yaklaşık yüzde 10'una karşılık geliyor. cargill'in önerisinin gerçekleşmesi, yani kotaların serbest bırakılıp pancar şekeri fabrikalarının özelleştirmesi halinde ise pancar şekeri üretimi 2.82 milyon tondan 3.28 milyon tona çıkacak, ancak nbş'nin pancar şekerine oranı yüzde 15'ten yüzde 48.5'e yükselecek. dolayısıyla nbş, türkiye şeker pazarının yaklaşık yarısını ele geçirmiş olacak.""
https://www.sozcu.com.tr/2018/ekonom...lasti-2257351/
Okuyamadım özet geç diyenlere; devamlı mücadele edildiği söylenen küresel çete ve nbş lobisinin tavsiyesi üstüne şeker fabriklarını sattık. yiğit bulut vardı devamlı nbş lobisiyle mücadele ediyordu yazdığı köşeden. Aslında ona sormak lazım bu konuyu.
Sarayda şeker yerine bal, beyaz buğday unu yerine badem unu kullanılıyormuş. Hazmı kolay oluyormuş ve kilo aldırmıyormuş.
Ayrıca satılan 2 şeker fabrikasından elde edilen gelir! (satarak gelir elde ediliyorsa) sarayın 1 senelik bakım maliyetini dahi karşılamıyor. Dolayısıyla; sıkıntı yok, 1 liraya hacete devam.
yiğit bulutun 2017 ağustos tarihli bir yazısından
"ÖNEMLİ NOT: “NBŞ LOBİLERİ” BÜTÜN DÜNYA GENELİNDE ÇOK GÜÇLÜ. BİRÇOK KURUMU BASKI ALTINA ALABİLİYORLAR, BAZI ÜLKELERDE FAZLASINA KALKIŞABİLİYORLAR! ŞİMDİ TÜRKİYE’DE YENİ BİR DALGA PEŞİNDELER! BU DOSYANIN ALTI ÇOK DOLU, ALLAH ÖMÜR VERİRSE, HEPSİNİ BİRLİKTE AÇALIM!"
2018 nisan: ...Bu konuda ilk somut sinyal Erdoğan’ın danışmanı Yiğit Bulut’tan geldi. “Nişasta bazlı şeker (NBŞ) lobisinin şeker fabrikalarını yok etmek istediği” yönünde binlerce mesaj aldıklarını belirten Bulut, Erdoğan’ın tıpkı otoyol ihalelerini iptal ettiği gibi şeker fabrikaları konusunda da gerekli adımı atacağını söyledi.
Bulut TRT Haber’de yayınlanan programda “Türkiye gerçek şeker yiyecekse, bu fabrikaların hayatta kalması gerekiyorsa, Sayın Cumhurbaşkanımız asla böyle bir şeye izin vermez. Sayın Cumhurbaşkanımız 5 milyar dolarlık otoyol ihalesini nasıl durdurdu? Milletimizin yararına ise bu konuda da gerekli adımı atacaktır” dedi.
reyiz tam batmadan şu kanal istanbulu da aradan çıkaralım diye çırpınıyor.
bir zamanalr tekel diye bir kit vardı bliyor musunuz?
tekel özelleştirmesi hatırlayanınız var mı?
2004 yılında "babalar gibi" satıldı tekel
ne kadara biliyor musunuz?
292 milyon dolara
şenlikler yapıldı, bayram havası estirildi
ne de olsa "zarar ediyordu", cahil tayfanın sorgusuz sualsiz kendisine söylendiği şekilde ezbere herkes aynı cümleyi söylüyordu "halkın üzerinde yük" idi tekel..kar etmeyen işletmeyi devlet nedne taşısın'dı!!
satıldı, devlet kar etmeyen işletmeyi sırtında taşımadı
ve sattı
devletimiz para kazandı.
tam 292 milyon dolar
bir hayırlı(!) işdamının yaptığı gibi cari açıkın yüzde bilmem kaçını finanse etmiyordu belki ama güzel para idi.
kimse satıldığını da söyleyeyim, konsorsiyum içinde limak da vardı. (taaa o günlerden belliymiş bu çocuğun okuyup büyük adam olacağı!)
bakın, sürekli yandaş medya takip eden gençler bilmez, tekel 2000 denen bi marka sigara vardı, hadi samsun filan onları görmeyelim, ama tekel 2000 marlboro kadar çok satardı, zira marlboro kadar kaliteli idi. tekelin ürünü idi. bugün o sigara yok.
peki, noldu tekele sonra, biliyor musunuz?
yerli ve milli bilinç içinde yerlilere satılan o tekel, sadece 2 yıl sonra
evet yanlış okumadınız, sadece 2 yıl sonra amariganyalılara satıldı
lan noluyo demeye kalamdan bir de fiyatı öğrendik dudağımız uçukladı.
koskoca tekel, doğru dürüst üretim makinelerini bile değiştirmeden yeni dev marka yaratmadan, yani ortlıkta görünür hiçbirşey yokken, tam 810 milyon dolara satılmıştı.
küçük dilinize bir şey oldu mu?
292 nire 810 nire diyebiliyor musunuz?
sadece 2 senede hem de.
yerli ve milli tekel, artık yabancı idi. öz be öz tekel rakısını amerikalılar üretmeye başladı
tekirdağ rakısı çıkardılar.
aradan beş sene geçti.
gazeteler bir tekel satışı haberi daha yaptı
tabii, o zamanlar birşeyler yazabiliyordu gazeteler, hiçbirisi satılmış değildi.
o satılmamış, onurlu gazetecelier akşam evlerine gittiklerinde eşlerinin çocuklarını yüzüne bakabiliyordu ve haber yaptılar.
tekel gene satılmıştı.
zarar ediyor diyen tekel, halkın üzerine yük denen tekel, satarım babalar gibi denen tekel,
tam tamına,
2 milyar 100 milyon dolara satıldı
yani özelleştiği fiyatın 7.2 katına
ortaya çıkan rantı, yerli ve milli duruşu, halkın boynuna vurulan gerçek prangayı varın siz hesap edin
bu yazı, "kar etmeyen işletmeyi devlet niye sırtında taşısın" adlı, dünyada gördüğüm en cahilce ve en biatçı yorumuna ithafen yazılmıştır.
sorun, araştırın, sorgulayın
koskoca işletmeleri bu kadar ucuz cümlelere heder etmetyin
nişasta bazlı şekerin ithalatında gümrük vergisi de kalktı. tam da şeker fabrikaları özelleştirilirken, neler kimlere peşkeş çekiliyor görün.
okumanız istenmiyor, araştın istenmiyor
rüya aleminde, matrix aleminde yaşayın isteniyor
ama kırmızı hap bu gençler
okuyun, araştırın.
biat etmeyin
sorgusuz sualsiz kişileirn peşinde koşmayın
yarın aç kalırsınız
açıkta kalırsınız
kişiler değil kurumlar olacaktır hep, kişiler fanidir.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
