Türkçe müzik dinleyemiyorum
Reklamlar
-
Arkadaşlar sizde de oluyor mu? Ben hiç severek Türkçe müzik dinlediğimi hatırlamıyorum. O kadar itici geliyor ki bana Rock olsun pop olsun hiç bana göre değil. Mesela amatör Amerikan müzik grupları bile bana daha iyi rock müzik ortaya koyuyor. Elektronik müzikleri bile daha iyi geliyor bana. Aranızda benim gibi düşünen varmı? Varsa bunun sebebini neye bağlamalıyız? Yada bütün sorun bende mi?
Reklamlar
-
öyle deme, eski parçalar arasında gerçekten iyi olanlar var.
şimdikiler ise tam bir çöp, leş gibi.
-
ben genelde karışık dinlerim. mesela son zamanlarda severek dinlediğim şarkıları sıralayacak olursam.
hintçe - "Yeh Hai Meri Kahani with English Translation" - "Chaiyya Chaiyya Bollywood Joint - Inside Man (film)"
ingilizce - "Akcent - That_s My Name" - "HAVANA BROWN - WE RUN THE NIGHT" - "Thurisaz - Past perfect" - "Thurisaz - Years of silence"
rusça - "Natasha Morozova - Prince Igor"
türkçe - "bir mayıs" - "grup yorum - Daglara Gel" - "Aleyna Tilki - Sen Olsan Bari" - "Ragga Oktay - Çukulata Kiz" - "bengü saat 3"
almanca - "Rammstein - Du Hast (Official Video)"
yani liste uzar gider, hatta çince de var; jackie chan söylüyor hemde bilmeyenler vardır belki o adam aynı zamanda şarkıda söylüyor. birde onu müslüman oldu diye duydum ama araştırmadım.
-
sadece eskileri dinlerim yeni yetme bacaksızlara hiç ilgi duymadım
-
80ler ve 90lar türkçe müzik dinlenir...
"ONE DAY YOU WILL WALK ALONE"
-
jimi_hendrix adlı üyeden alıntı
80ler ve 90lar türkçe müzik dinlenir...
90'lar çok iyidir
Sentis ad medullis!
Dengeliyorum.com
youtube.com/we2strom
-
Ben de genelde yabancı dinliyorum da Neşet Ertaş falan dinlemeden nasıl yaşıyorsunuz ya?
Rakı da mı içmiyosunuz arkadaş?
-
cem karaca - büyük ev ablukada - şebnem ferah - ahmet kaya - müslüm gürses - hayko cepkin
-
dediğiniz gibi yenilerde problem eskiler can ciğer
-
08 Aralık 2017, 01:50
#10
-Black- adlı üyeden alıntı
90'lar çok iyidir
"ONE DAY YOU WILL WALK ALONE"
-
08 Aralık 2017, 06:21
#11
2000'den sonra mikrofon tutan kişilere asla SANATÇI ŞARKICI demeye dilim varmıyor. Ne varsa eskilerde var.
Hiç bir yeni şarkıyı bilmem, gerek de duymam.
Şimdi aşağıya sadece 2 ŞAHESER bırakıyorum... Ara sıra dinlersiniz..
VEYA ŞÖYLE BİR ŞAHESER
-
08 Aralık 2017, 08:06
#12
Zevk meselesi. Sevmiyorsaniz sevmiyorsunuzdur.
Ama hoslandiginiz turlerden ve orneklerden biraz bahsederseniz, belki o kivamda bir Turk muzigi onerisinde bulunulabilir.
Yine de hoslanmamak en dogal hakkiniz.
Bu arada, yukarida bir arkadas sormus; gercekten raki da mi icmiyorsunuz?
Zira ben icerken Manowar, Maiden bile dinliyorum/dinlerim. Ama Neset'le raki icince olay farkli bir boyuta tasiniyor gercekten. Sofranin formati degisiyor.
Tekrar ediyorum; begenmemek hakkiniz..
-
08 Aralık 2017, 08:53
#13
şehre taşınınca tereyağı kokusundan tiskinen köylüler vardır,
toprak görmeye de dayanamaz, apartman bahçelerine beton filan dökmek isterler.
bu köylüler öykündükleri şeyin ne olduğunu tam olarak bilmediklerinden ya da yanlış anladıklarından; bilinçsiz bir şekilde eskiden hızla kopup yeniye sırıtmadan uyum sağlayabilmek adına "ekstra şeherli" bir kimliğe bürünürler.
size öyle kolayca dillerinden atamadıkları şiveleriyle "vallehi biz de çocugi baleye yazdırmışık" diyebilirler.
yapılan gözlemlerimde köyde hayvanlarla içiçe yaşayanların şehre göçle birlikte hayvanlardan abartılı bir uzak duruşa meylettiği anlaşılmıştır.
bu türk milletinin derin hastalıklarından biridir.
2 nesil öncesi tamamı köylü olan bir toplum için konuşursak aşağı yukarı tamamı bu hastalığın pençesinde olan bir toplumuz.
mesela türkiye'de "hayvanseverlik" iddiasındaki birey bir hayvana edilen eziyete karşı "bunu yapanı .ötünden tavana asalım" gibi alaturka bir magandalıkla tepki verebilir.
ya da türk solcusu hiçbir zaman solcu olamamakla beraber bazen elitist, bazen faşist, bazen din düşmanı, bazen militarist olabilir.
bu üzerine düşünülmüş, planlı, kontrollü bir hareket tarzı değil.
pek kimsenin kabul edebileceği birşey de değil.
sen bu olabilirsin, olmaya da bilirsin.
-
08 Aralık 2017, 09:17
#14
Fikret Kızılok, Bülent Sertaçgil, Cem Karaca, Barış Manço, Neşet Ertaş vs... eskiler kraldı.
-
08 Aralık 2017, 09:45
#15
twisten adlı üyeden alıntı
Fikret Kızılok, Bülent Sertaçgil, Cem Karaca, Barış Manço, Neşet Ertaş vs... eskiler kraldı.
Siz beni guldurdunuz, siz de gulesiniz.
-
08 Aralık 2017, 09:47
#16
twisten adlı üyeden alıntı
Fikret Kızılok, Bülent Sertaçgil, Cem Karaca, Barış Manço, Neşet Ertaş vs... eskiler kraldı.
serdar ortaçgil demek istediniz sanırım
-
08 Aralık 2017, 10:02
#17
Türk halkı şehirli olamadı, kasabalıyız biz; biraz ordan, biraz burdan
bağdaş kurmuş, tereyağlı ekmeğimi kemirirken, deep purple dinliyorum mesela
-
08 Aralık 2017, 11:41
#18
Arka planda hafiften tıngırdaması insanı rahatlatıyor
-
08 Aralık 2017, 12:03
#19
Zevkle ilgisi yok, konu tamamen endüstriyel/kitleseldir.
OrtadalgaTRT-Plak-kaset-FM-Mtv-CD-Mp3 türlerinin tamamına ermiş bir kişi olarak nedenlerini şu 3 noktada özetleyebilirim.
1. Plak-kaset çağında yapılan müzik düzeyi daha yüksektir çünkü geniş kitleler tarafından ve yavaşça tüketiliyordu. Kaliteli eserler önce plak-kaset olarak tüketilir bazıları radyoda da sıkça çalınırdı. Halkın kültür düzeyi daha yüksekti, sinemaya gider-kitap da okurlardı.
Televizyon her eve daha girememişti, oniki eylül olmamıştı, düzgün müzik yapanlar para kazanıyordu, kaset-plak alanlar da paranın karşılığını.
2. oniki eylül darbesi ile birlikte türk-islam(!) sentezi ve dinci DAYATMA başladı. Bu arada köyden kentlere göç başlıyordu. Her eve giren televizyon, radyoyu öldürdü, kitaplar zaten kenan paşa tarafından toplanıp sekaya gidiyordu, kitap okuyan anaşistti. TRT3 FM son yıllarını ve ALTIN çağını yaşadı. Dedeefendiden klasiğe, pop müziğe hepsinin en iyilerini çalıyordu. TRT tekti, korsanla zaten zorlanan müzik endüstrisi TELİF yasası ile darbe aldı ve plakçı-kasetçiler kepenkleri indirdi. Halk zaten fakirleşmişti, tv seyrediyor-kitap okumuyor, sinemaya belki gidiyordu ama tiyatroyu boşlamaya başlamıştı. Tiyatroda komedi oyunları ve siyasi taşlamalar bir süre daha gitti.
3. Özal ile beraber her şey ithal edilmeye başlandı, yeni özel tv ler kanunları bile yokken patır patır geldiler ve halkı iyice eve kapatıp dizi bağımlısı yapmaya başladı. Bu arada Uzan amerikan Mtv yayınlarını yansıtmakla beraber yerli pop klip oynatan bir tv kanalı daha açtı, 90larda bişeyler olduysa beğenin beğenmeyin bu adam sayesinde olmuştur. Ancak kliplerin dönme hızı tüketim alışkanlığını da değiştirdi. Üstelik çorabı kaçmış, kıl oldum abi- Hey corc versene borç gibi edebi-sanatsal ve duygusal endişe taşımayan, ilkokul çocuklarının harçlıklarını al-kaç şeklinde 2 spot şarkı gerisi FASARYA albumler patladı. Tabii ki de uzun zaman yaşayamazdı ve yaşamadı da. 1 veya 1.5 album yapıp kenara çekildiler veya televizyonculuğa döndüler, yaptıkları hem satmıyordu hem de artık mp3 denen şey icad olmuştu. Hızlı tüketen nesiller geldi, bir albümü tık tık tık hızında 2 şarkı dinleyip çöpe attılar.
İşte bu yüzden dinleyemiyorsunuz yenilerin çoğunu. İşte bu yüzden bit pazarında erkin koray-zeki müren kapış kapış gidiyor zafer dilek bir album daha yapsa, moğollar yeniden saza vursa diyoruz ama çıkmıyor..
-
08 Aralık 2017, 12:04
#20
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)