Skullhunter adlı üyeden alıntı
Toprağım Paylaşım için Teşekkürler - (MT Babaeski)
Tarih: 1946 Yazan: Cahit Sıtkı Tarancı Şiir: Yaş otuz beş
yaş otuz beş! yolun yarısı eder.
dante* gibi ortasındayız ömrün.
delikanlı çağımızdaki cevher,
yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
gözünün yaşına bakmadan gider.
şakaklarıma kar mı yağdı ne?
benim mi allahım bu çizgili yüz?
ya gözler altındaki mor halkalar?
neden böyle düşman görünüyorsunuz;
yıllar yılı dost bildiğim aynalar?
zamanla nasıl değişiyor insan!
hangi resmime baksam ben değilim:
nerde o günler, o şevk, o heyecan?
bu güler yüzlü adam ben değilim
yalandır kaygısız olduğum yalan.
hayal meyal şeylerden ilk aşkımız;
hatırası bile yabancı gelir.
hayata beraber başladığımız
dostlarla da yollar ayrıldı bir bir;
gittikçe artıyor yalnızlığımız
gökyüzünün başka rengi de varmış!
geç farkettim taşın sert olduğunu.
su insanı boğar, ateş yakarmış!
her doğan günün bir dert olduğunu,
insan bu yaşa gelince anlarmış.
ayva sarı nar kırmızı sonbahar!
her yıl biraz daha benimsediğim.
ne dönüp duruyor havada kuşlar?
nerden çıktı bu cenaze? ölen kim?
bu kaçıncı bahçe gördüm tarumar.
n'eylesin ölüm herkesin başında.
uyudun uyanamadın olacak
kim bilir nerde, nasıl, kaç yaşında?
bir namazlık saltanatın olacak.
taht misali o musalla taşında.
Cahit Sıtkı Tarancı
* Dante : Dante hayatı 70ie kadar kabul eder.
Tarih: 29 Mayıs 1976 Yazan: İlkan San Şiir: Gel gör ki
yaş 35 yolun yarısı değil
o senin zamanındaydı tarancı
yollarımızı,yaşlarımızı şaşırdık
ne doğduğu belli güneşin,ne de batışı
ar damarı çatladı,değişti kalp atışı
yitirdik neyimiz varsa güzelden yana
bozuk para gibi harcıyoruz birbirimizi
doğru olanı terk ettik,yanlışa saptık
kardeş kanına buladık elimizi
kimse kurtaramaz tarancı,kimse bizi…
zamansız yağıyor şakaklara kar
mor halkalar koyu,çizgiler derin
içimizde özlemi güzel günlerin
sana dost olan aynalar bize yabancı
genç ile ihtiyar farksız şimdi tarancı
sular daha çabuk boğmakta insanları
gökyüzündeki renkler daha başkalaştı
ateş daha da çok yakıyor benliğimizi
dert üstüne dert ,acı üstüne acı
kıyamet kopacak,
kopmalıdır da tarancı
mevsimler değişti bir bir
ne kışın kış olduğu belli,
ne yazın yaz
cenazeler,tarumar olmuş bahçeler
o kadar çoğaldı ki tarancı
üzüntüler bir anlık
gözyaşları yalancı
senin dediğin taht misali o musalla taşına
konmaya değmez oldu insanlar
istemez bundan böyle bu toprak bizi
elimiz harama,
dilimiz yalana alıştı
insanlıktan ırak kıldık kendimizi
kimse kurtaramaz tarancı,kimse bizi…
İlkan San