İnsan Tanımanın Bedelleri
Reklamlar
-
31 Ağustos 2016, 11:20
#1
Merhaba Arkadaşlar.
Hayatımızın en değerli varlıkları yine bizleriz farkında olanlarımızın da bildiği üzere günlük hayatımızda çeşitli tanıdık tanımadık, bildik bilmedik bir çok kişi ile sosyal bir bağlamda çeşitli ortamlarda iletişimde kalmak yetişkin bireylerin ihtiyaçları içerisinde....
#İnsan tanımanın bedelleri neler olabilir?
Bir önceki yazımda zamanın değerinden ve ne kadar az olduğundan bahsetmeye çalışmıştım yazılarda devamlılık olması açısından;
"iletişime geçilen kişiyi dinlemekte kullanılan süre değerli" diyerek ilk bedel örneğide vermek isterim.
Ve ayrıca insan tanımanın bedellerini öderken bizler;
#Nelere maruz kalıyoruz?
#Nasıl başarılı seçimler ile doğru zamanlar harçıyoruz yada tam tersi...
Bunları konuşabiliriz belki.
Reklamlar
-
31 Ağustos 2016, 11:59
#2
Bir insana bakarım insan mı diye, lafına bakarım laf mı diye. Notu mu verir geçerim. Zamanım olsa da kaybedecek kadar boş değilim.
-
31 Ağustos 2016, 14:19
#3
konu çok kaliteli ama düz bi cevap vereceğim.. popüler olucam herkesle tanışıcam çevre yapıcam karizma olucam vs. diyen bu içi dışı farklı tipleri tanımakla uğraşmayıp hiç zaman kaybetmiyorum. kızlar da tek tip olduğu için onları tanıyınca zaten bi bedel ödemezsin hepsinin içi dışı aynıdır anlayabilene.. ben sessiz sakin yanlız kalması gerekiyosa çırpınmayan, dürüst, kötü sözleri hak eden bi ruh barındırmayan insanları seviyorum.. o sizi görür siz onu göremezsiniz o da ayrı
-
31 Ağustos 2016, 15:13
#4
işe kendini tanımakla başlamalı.
en pahalısı bu.
gerisi kolay.
-
31 Ağustos 2016, 18:22
#5
ramcixx adlı üyeden alıntı
Bir insana bakarım insan mı diye, lafına bakarım laf mı diye. Notu mu verir geçerim. Zamanım olsa da kaybedecek kadar boş değilim.
Klişeler ile ilerlemek sizi zor durumda bırakmıyormu?
Hatalı anlamayın merakımdan sordum.
Sormamdaki neden ise hayatın kendisi dinamik ve Bazen kararları gözden geçirmek daha iyilerini almak için yardımcı olabiliyor
---------- Mesajlar birleştirildi - 18:18 ---------- bir önceki mesaj zamanı 18:15 ----------
DKN adlı üyeden alıntı
konu çok kaliteli ama düz bi cevap vereceğim.. popüler olucam herkesle tanışıcam çevre yapıcam karizma olucam vs. diyen bu içi dışı farklı tipleri tanımakla uğraşmayıp hiç zaman kaybetmiyorum. kızlar da tek tip olduğu için onları tanıyınca zaten bi bedel ödemezsin hepsinin içi dışı aynıdır anlayabilene.. ben sessiz sakin yanlız kalması gerekiyosa çırpınmayan, dürüst, kötü sözleri hak eden bi ruh barındırmayan insanları seviyorum.. o sizi görür siz onu göremezsiniz o da ayrı
Emin olun bahsettiğiniz karakterlerin nasıl olduğunu kendi kafanızda kategorize ederken bile zaman ve enerji harcıyorsunuz kararınızı kendinize deklare ederken
---------- Mesajlar birleştirildi - 18:22 ---------- bir önceki mesaj zamanı 18:18 ----------
KUVVETMİRA adlı üyeden alıntı
işe kendini tanımakla başlamalı.
en pahalısı bu.
gerisi kolay.
Bence başlangıç noktalarından bir tanesi ama soruların cevabı değil.
Örnek vermek gerekirse teknolojik jargonu oldu azcık ama
Biraz yazılımın ne olduğu değilde hangi kodla yazılacağının cevabı için harcanan emek ile alakalı dediğiniz bence
-
31 Ağustos 2016, 19:41
#6
kahve adlı üyeden alıntı
Emin olun bahsettiğiniz karakterlerin nasıl olduğunu kendi kafanızda kategorize ederken bile zaman ve enerji harcıyorsunuz kararınızı kendinize deklare ederken
yok öyle değil. göz beyine sinyal gönderemeden anlıyo artık
-
31 Ağustos 2016, 19:56
#7
@DKN ön yargılı olmak kişiyi zor durumlarda bırakmaz mı sizce?
Kaldı ki ön yargılı olabilmek için bile kişinin bilgiyi işlemesi gerek...
Çok da ciddiye almadan yazdığınızı var sayıyorum.
Aslında en doğrusunu yapıyorsunuz insanın kendini kati suretle yormaması lazım uzun yaşam böyle böyle ulaşıyor bünyemize
-
31 Ağustos 2016, 20:09
#8
kahve adlı üyeden alıntı
Bence başlangıç noktalarından bir tanesi ama soruların cevabı değil.
Örnek vermek gerekirse teknolojik jargonu oldu azcık ama
Biraz yazılımın ne olduğu değilde hangi kodla yazılacağının cevabı için harcanan emek ile alakalı dediğiniz bence
sanırım başka bir konu konuşmak istiyorsun ama yapacak bişey yok
bütün sorular kendinle başlar, kendinde biter.
kendini bilmekten kasıt; "kibar fakat çok sertim, ısrar eder, o biçim dans ederim" demek değil elbette.
kendini bilmek varlıkla benliği üstüste bindirip varlık üstünden benliği, benlik üstünden varlığı okumaktır.
o iş hallolursa "insan sosyal bir varlınktır" kisvesiyle yaşanan başka "benlik"lere olan açlık hissi yerini kuzu etiyle çoban salata yemiş gibi bir doygunluğa bırakır.
başka benliklere bağımlı ve bedel ödemeyle alakalı küçük hesaplar kaybolur.
kendini bihakkın bileni herşeyi bildi sayabiliriz netekim.
-
31 Ağustos 2016, 20:12
#9
kahve adlı üyeden alıntı
@DKN ön yargılı olmak kişiyi zor durumlarda bırakmaz mı sizce?
Kaldı ki ön yargılı olabilmek için bile kişinin bilgiyi işlemesi gerek...
Çok da ciddiye almadan yazdığınızı var sayıyorum.
Aslında en doğrusunu yapıyorsunuz insanın kendini kati suretle yormaması lazım uzun yaşam böyle böyle ulaşıyor bünyemize
yok önyargılı da değilim ama dışarıdan öyle göründüğünün farkındayım. şimdi nasıl anlatılır ki ? yetenek diyelim kendini yormayan biri cümle de kuramaz ama bir ağaç kadar yaşar
-
31 Ağustos 2016, 20:30
#10
KUVVETMİRA adlı üyeden alıntı
sanırım başka bir konu konuşmak istiyorsun ama yapacak bişey yok
bütün sorular kendinle başlar, kendinde biter.
kendini bilmekten kasıt;
"kibar fakat çok sertim, ısrar eder, o biçim dans ederim" demek değil elbette.
kendini bilmek varlıkla benliği üstüste bindirip varlık üstünden benliği, benlik üstünden varlığı okumaktır.
o iş hallolursa "insan sosyal bir varlınktır" kisvesiyle yaşanan başka "benlik"lere olan açlık hissi yerini kuzu etiyle çoban salata yemiş gibi bir doygunluğa bırakır.
başka benliklere bağımlı ve bedel ödemeyle alakalı küçük hesaplar kaybolur.
kendini bihakkın bileni herşeyi bildi sayabiliriz netekim.
@KUVVETMİRA Fark etmişinizdir ki başda söylediğim gibi bir bağlamda size katılıyorum..
bence düşüncenizi savunuş yönteminiz bize çerçevenin sınırları neresi olduğunu anlatıyor
nereden başlanacağının ve sonunda nasıl olunabileceği gibi.
son derece kısa ve öz anlattığınızı düşünüyorum.
işte bende tam o çerçevenin içinde sizlerin fikrinize danışıyorum;
yine sizin bahsettiğiniz başlangıç ve sonun arasındaki kaynaklarımızı nasıl
idareli ve optimum nasıl kullanabiliriz? nerelerde hata yapıyoruz? nasıl gelişebiliriz'in takibindeyim
üzgünüm ama "an" hiç bir zaman küçük bir bedel olmadı olmayacak da
bu konuda size katılamıyor olmamı anlayışla karşılarsınız diye umuyorum
fakat bunun karşılıklı fikir alışverişinde bulunamıyacağımız anlamına gelmemesi işin mental ve etkileyici yanı.
paylaşımınız için teşekkürler.
-
31 Ağustos 2016, 21:13
#11
-
31 Ağustos 2016, 21:16
#12
Beyin loblarim nedense bu konulara cok sig kalıyor basini okurken konunun kicini okuyasin gelio normal mi? Mental mi Unmental mi
-
31 Ağustos 2016, 21:28
#13
awesomee adlı üyeden alıntı
Beyin loblarim nedense bu konulara cok sig kalıyor basini okurken konunun kicini okuyasin gelio normal mi? Mental mi
Unmental mi
@awesomee aslında ben de biraz @KUVVETMİRA nın dedikleri üzerine düşünüyordum
çıkardığım anlam onun kast ettiği ile uyuşmadı inceden zamanını aldım :(
eleştirisi ve dünya görüşü ışık tutucu bana kalırsa
ama nereye bakıcam onu anlamaya çalışıyordum
hoş geldiniz.
gelişmek de bu olsa gerek
-
31 Ağustos 2016, 21:36
#14
Ben birisiyle konusurken beni dikkatli dinleyip dinlememesi, sağa sola bakip bakmamasi gibi konulari önemsiyorum mesela.
Bu karsinizdaki kisinin size ne kadar deger verdigini, düşüncelerinizi ne ölçüde dikkate aldığını gosteren guzel bir detay.
Insan biriktirme konusunda ise örneğin herhangi bir motosiklet kullanıcısı arkadasim ya da büyüğüm olmadığından baslarda cok sıkıntı cekmistim. Ama apaçi bir cevre kuracaginiza 1-2 bilincli arkadaş daha iyidir diye düşünüyorum. Onlari malesef hala ariyorum
-
31 Ağustos 2016, 21:54
#15
@Xavosa önemli bir ayrıntı insanların konuşma sırasında hal ve tavırları
konuşmayı sürdürmek istemesi yada aksine sizi dinlememek için yaptıkları.
iyi yakaladınız bana kalırsa
muhtemelen fark etmişinizdir bu kadar göre-bildiğinize göre;
birisine karşı konuşurken göz-bebeklerinin tam içine odaklandığınızda ilgilenen;
düşüncenizi dediklerinizi kaçırmaz, kaçırmak istemez gözleri sizi odaklıdır.
Az olsun öz olsun derler
umarım bulabilirsiniz bilinç sahibi arkadaşlarınızı
değerli bir şey aradığınız... ama çoğunlukla değerliler en ucuzların arasından çıkar
-
31 Ağustos 2016, 21:54
#16
Uzerine dusundugum meselerden birisi son zamanlarda.Son zamanlarda diyorum cunku ogrencilik hayatimdan is hayatina hizli bir gecis yaptim, simdilerde hayatima yeni insanlari katmanin neden bu kadar zor oldugunu dusunuyorum. Ortak ilgi alanlari, birlikte harcanan zaman, daha rahat iletisim imkanlari sundugu icin, yurt ve universite hayatinin kullanabilene cok iyi bir insan yelpazesi sundugunu dusunuyorum. Istersen omrunun sonuna kadar devam edecek insanlari gemiye katmak mumkun gibi.
Genel bir analiz yapacak kadar bilgi,deneyim sahibi birisi olmadigimdan kendimden gidecegim. Oncelikle insan olarak tahammulsuz birisi olarak goruyorum kendimi. Cogu zaman kimseye musade etmeden kendimi gomuyorum, sucluyorum, ve uzaklasiyorum ideallerimden. Hal boyle olunca cogalan kriterler tanisilan insan sayisi ile ters orantili oluyor. Gecenlerde bir yazi gormustum, minnet edecegine muaf kalmayi tercih ediyoruz, iste bu yuzden hep ayniyiz diye. Belki de insanlara onlari katlanilacak,cozulecek birer sorun veya maruz gorulmesi gereken birer varlik olarak bakmaktan vazgecmiliyim.
Isin bedel kismi, kisiye gore degisiyor sanirim. Bana nedense hep kabarik bir hesap cikiyor, ama zengin olanlar (kriterleri ve beklentileri az olanlar diyelim) cezamiz buymus demek deyip yola devam edebiliyorlar.
Bedel kelimesine takildim, genelde hep bunu topluma odedigimi (nefes alma vergisi gibi) dusunuyordum. Demek insanlar icin odenecek bedeller oldugunu dusunuyorsun abi.
Gunumuz insani `gel ne olursa olsun yine gel` diyecek kadar alcakgonullu ve genis yurekli olamiyor sanirim. Bir de buna ihtiyaci olmayanlar, ` beni boyle sev, seveceksen` deyip karakterlerinden odun vermek ( boyle bir feragat oldugunu dusunuyorum cunku) yerine isi tamamiyle kendi ozel dunyasina indirip, sinirlarini komsularina ve herkese kapatiyor.
Keske bir aksam vakti, bogaz manzarasi karsisinda konusabilseydim sunlari
-
31 Ağustos 2016, 22:22
#17
Sokollu adlı üyeden alıntı
Bedel kelimesine takildim, genelde hep bunu topluma odedigimi (nefes alma vergisi gibi) dusunuyordum.
Demek insanlar icin odenecek bedeller oldugunu dusunuyorsun abi.
Gunumuz insani `gel ne olursa olsun yine gel` diyecek kadar alcakgonullu ve genis yurekli olamiyor sanirim.
Bir de buna ihtiyaci olmayanlar, ` beni boyle sev, seveceksen` deyip karakterlerinden odun vermek
( boyle bir feragat oldugunu dusunuyorum cunku) yerine isi tamamiyle kendi ozel dunyasina indirip,
sinirlarini komsularina ve herkese kapatiyor.
Keske bir aksam vakti, bogaz manzarasi karsisinda konusabilseydim sunlari
@Sokollu Hoşgeldin öncelikle zor zamanlar seninle tahmin ediyorum... az çok... hem okuyup hem çalışmak
emek ve çaba ister herkesin başarabildiği bir şey de değildir takdir görür, görür de söylenmez bakma sen! düşürme süngüyü
aslında iş yaşamı tam bir orman okul da onun introsu gibi
neyse dönelim konumuza iş hayatımızda, özel hayatımızda karşımıza bir çok insan çıkıyor ve kurabildiğimiz
insan ilişkileri sayesinde problemlerimizi çözüyor, isteklerimizi gerçekleştiriyor,
hedeflerimize ulaşıyor yada erteliyoruz başka zamanlara...
ama aslında doğru kişi seçimi için bizler neler yapabiliyoruzu araştırıyoruz birazcık da konuşarak tartışarak eleştirerek
bunu yaparken saygılı kalmayı fikirlerin olumlu, olumsuz değerlerini bilmeyi de bir bakıma öğreniyoruz
oyle "karakterim benim bu!" "atarım tutarım , carttır curtdur" şeklinde yaklaşımlara sahip kişiye
yontulmamış tomruk muamelesi yaparlar da kişi anlamaz bile bana kalırsa ve belli eder kendini bulunduğu her yerde çünkü
çan vardır boynunda
boğaz diyorsan alırız düşünceleri denize bir bir atmaya gideriz )
gelen olursa da bekleriz elbet
-
Zamanında ben de birileri için dizimde 2cm boyunda bir yarık açtım ve üzerine sadece amonyaklı sargı bezi sararak o yarığın acısını hissetmeden 100 km kadar yol yaptım.
Ama eskisinin tam tersiyim şimdi... En son "stajını yakarım" diyen mühendisin önüne "Buyur yak" diye staj ve sgk belgemi atmıştım.
---------- Mesajlar birleştirildi - 00:20 ---------- bir önceki mesaj zamanı 00:17 ----------
kahve adlı üyeden alıntı
boğaz diyorsan alırız düşünceleri denize bir bir atmaya gideriz
)
gelen olursa da bekleriz elbet
abi bak bunu iyi dedin. Ben de gelirim.
"ONE DAY YOU WILL WALK ALONE"
-
Motosiklet Eğitmeni
İnsanları tanımanın değil, tanımamanın bedeli olur.
Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)
-
COQ adlı üyeden alıntı
İnsanları tanımanın değil, tanımamanın bedeli olur.
oo güzel laf... bayağı derin.
"ONE DAY YOU WILL WALK ALONE"
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
Bu Konudaki Etiketler