Hep ertelenen bir an,hiç yaşanmamaya mahkumdur.Düşlerin bekleyişini yalnızca bir hüsran karşılayacaktır.Mevsimleri sayarsak,ömür baharsız tükenir gider.Sevdiğimizi bulmak yada bulduğumuzu sevmek tercihi en zor olan iki seçenektir bu sınavda .. Boşuna akan ırmaklar mı var yüreğimizde,sebebsiz mi çoşkun bir denizde maviye hasretliğimiz?ufukta görünen o ki
mutluluk tek kişiliktir aslında.Karşımızdakinin çabasına ihtiyacı yoktur mutluluğun.Aşkın da sevdiğin sürece meydan okur dünyaya.Hasretle beklenen gelmez hiçbir zaman.O hasreti yalnız tüketirsin.Karşılık bulmuyorsa sevda umut değil,kendini hükümdar sanan köleler üretir.Dönemezsin ama başa geçmemiştir.Dolan vakit heba olan şiirlerinde değildir.Şarkıların diliyle yas tuttuğun geceler sırdaşlığını hiç terk etmez.Kıymetini bilmediğin gönül çiçekleri yeniden açar o gül solarken.Ayrılanlar yıllar geçsede üstünden hep aynı acıyı çeker ama yollar hiç bitmez.Sonuna geldiğini zannettiğin yerler birer duraktır aslında ve sen yolculuğunu gönüllü olarak bitirmişsindir o durakta.Güneş hep geç doğarmış gibi gelir,şen bir havada mevsimlenecektir belki.. Hep bir umutla beklenirken, sevda habercisi yüreğini teselli etmek sana düşer.Herşeye rağmen ürkütmesin seni bu sevdanın ateşi...Her yangın önce düştüğü yeri yakar.Sana küçük kendime büyük gelen yüreğimde yıllar geçsede senin adın yazar ve bil ki sevdiğim uslanmaz ruhum yaşadıkça seni sever seni sevdikçe yaşar.....