evet arkadaşlar bu kıbrıs sırtımızda koca kambur yanlış bilmiyorsam kullandıkları benzini bile biz subvanse ediyoruz kıbrısta çoğunluğun ne iş yaptığını dünya biliyor artık (moldovan) mallarını iyi pazarlıyorlar yanlışım varsa söyleyin
evet arkadaşlar bu kıbrıs sırtımızda koca kambur yanlış bilmiyorsam kullandıkları benzini bile biz subvanse ediyoruz kıbrısta çoğunluğun ne iş yaptığını dünya biliyor artık (moldovan) mallarını iyi pazarlıyorlar yanlışım varsa söyleyin
Çok doğru sölüosun.İki yerden para kazanıolar zaten biri kumarhaneler diğeri de pazarlama...ael320 adlı üyeden alıntı
Arkadaşlar iyi güzel hoş diyorsunuz da yanlış da konuşuyorsunuz... Bazı arkadaşlar öyle bir yazmış ki sanki hapishanede cehennem azabı çekiyorsunuz... Kıbrıs'tan bahsediyorsunuz farkında mısınız? Hani dört tarafı denizlerle çevrili yılın 8-9 ayı denize girilen altın gibi kumsalları olan tertemiz havası olan turistik adada okuyorsunuz... Özellikle cyprus_uA, Doğu Akdeniz üniversitesi'nde okuyorsun ve okulunun ne kadar harika bir okul olduğunun farkında değilsin öyle mi? Sen Türkiye'deki diğer okulları görmedin galiba... Hatta İstanbul üniversitesi'nin Avcılar'daki kampüsüne gittin mi hiç? Ya da İtü veya Marmara'nın kampüslerini gördün mü? Gördüysen okulunun kıymetini de biliyor olman lazım ama pek uğramıyorsun herhalde okuluna, yoksa görürdün ne kadar güzel bir okul olduğunu.
Kıbrıs'ta okumaya giden arkadaşlar orada nasıl bir öğrencilik yaşadıklarının farkında değiller anlaşılan. Ben de Kıbrıs'ta okudum, bir de ben gözlemlerimi söyleyeyim;
Kıbrıs'ta okumak bir sporcunun kampa gitmesi gibi birşeydir. Yani oraya okumaya gidiyorsunuz ve yapacağınız tek şey dersinize çalışmak ve arta kalan zamanlarınızda da yıl boyunca mükemmel bir tatil yapmak. Deniz, yılın 8-9 ayı emrinize amadedir. Ders çalışmaktan yorulduğunuzda huzur bulabileceğiniz koskoca bir ada... Hiç düşünmüyorsunuz ki Kıbrıs'ta ne öğrenci olayları vardır, ne sağcı solcu çatışması vardır, ne din istismarı vardır üniversitelerde.. Öyle iddia edildiği gibi herkes bakan oğlu zengin bebesi vs değildir. (Bu arada ben Kıbrıs'lı değilim, bilginize.. İstanbul'luyum...) Öğrenciler de orada lüks arabaya biniyor evet ama vergi ödemedikleri için Türkiye'de 50.000 YTL olan çok lüx bir arabaya orada 15.000 YTL ödeyerek biniyorlar. Türkiye'de bir BMW alacak parası olmayan biri orada zz plaka ile aynı BMW'yi rahatlıkla bir Şahin parasına alabiliyor. Kıbrıs'lıların hepsi birbirinin aynı değil, iddia ettiğin gibi düşünmüyorlar. Orada Fenerbahçe'lilerin Galatasaray'lılardan nefret ettiği kadar bile nefret ve kavga yok. Tabii ki her toplumda aykırı düşünceler vardır ama bunları genele vurmak çok ama çok yanlıştır. Kıbrıs'lıların çoğu Türkiye'ye duacıdır. Garantör olarak Anavatan'ı her zaman yanlarında hissetmenin şükran duygusu ile yaşarlar. Hepsi demiyorum. Ama kötü örnekler her toplumda vardır. Okullarda Türkiye'de rektörün odasına öyle kolay kolay giremezsiniz, orada böyle birşey yok... Öğretmeniniz her öğrencisini tanımaz Türkiye'de, orada öğretmenlerinizle arkadaş olursunuz, hepinizi tek tek tanır. Beş yıldızlı oteller, deniz, güneş, temiz hava... Trafik derdi yok... Evlerin fiyatları İstanbul'da daha mı ucuz sanıyorsunuz? Hayır..
Genç nüfus orada çok fazla.. Tam bir öğrenci şehri gibi koca ülke.. Bir şehirden diğerine 40 dakikada yarım saatte gidebiliyorsunuz.. Evet, hava sıcak, vantilatör de gayet güzel serinletiyor gerektiğinde. Okullarınızda klimalar var.. Çuvaldızı kendimize batırmak da gerekirse; eskiden orada Kıbrıs'lılar hırsızlık nedir, cinayet nedir bilmezlermiş.. Evden çıksalar bile kapılarını kilitlemek akıllarına gelmezmiş, kapıları hep açık dururmuş. Kıbrıs polisi silah taşımazmış.. Taa ki Türkiye'den işçiler göçmenler gelene kadar.. Türkiye'den gelen göçmenler ilk olarak cahil kesimden geldiği için inşaat işçileri, kör cahil kalabalıklar Kıbrıs'ta yaşamaya başladıktan sonra Kıbrıs'lı hırsızlıklarla cinayetlerle suçlarla tanışmış... Türkiye'lilerin Kıbrıs'ta lakabı "karasakal" dır. Karasakal denmesinin sebebi de sakallı paspal işçiler ameleler, tabiri caizse it kopuk takımı orayı istila edince böyle bir imaj oluşmuş. "Türkiye'liler" diyorum çünkü onlar Türk'ler - Kıbrıs'lılar olarak görmüyorlar. Çünkü kendilerinin de Türk olduğunun, Kıbrıs Türk'ü olduklarının farkında, kabulünde ve bilincindeler. Onun için "Türk'ler" diye birşey yok, "Türkiye'liler" diye bir kavram var.
Daha birçok şey var Kıbrıs'ın okumak için de yaşamak için de aslında ne kadar güzel bir yer olduğunu anlatmak için. İstanbul'un kargaşası ile, insan profili ile, pislikleri ile, trafiği, kirliliği, suç oranları, fiyatları ve bir sürü olumsuzlukları ile Kıbrıs'ı karşılaştırdığınızda orada öğrencilik yapan birinin aslında ne kadar şanslı olduğunu görebilirsiniz. Orada Kıbrıs'lıların Türkiye'liler için öyle böyle demelerini anlatırken Türkiye'lilerin de Kıbrıs'lılar için böyle sövmesi onları kardeş gibi sahiplenmemesi, oradaki şehitlerimizin ruhunu sızlatmaz mı? Onların sizlere bakışını bu kadar eleştirel anatırken dönüp bir de kendi dediklerinize bakarsanız o zaman ne farkınız var o beğenmediğiniz Kıbrıs'lılardan? Mezun olup geri geldiğinizde oraları çok özleyeceksiniz emin olun. Kumarhanelerden para kazanmaları ayıp değil ki.. Kumarhaneler dünyanın çok ülkesinde Turizm kapısıdır. Türkiye'de kumarhanelerin kapatılması ile beraber basın dahil çok yerden eleştiri almadılar mı? Kumar iyi birşey demiyor kimse. Ama kaybetme riskini göze alan birinin kumar oynama özgürlüğüne kim karışabilir? Öğrencilerin kumarhanelere girmesi zaten yasak. Madem o kadar bilinçli öğenciler, niye girmek için can atıyorlar? O zaman Motosiklet de riskli bir araçtır. Hayatınızı kaybetme riskinizin oranı arabadan daha fazla. Motosiklet de kumar gibi bir nevi hastalık... Motosiklet kullanmak da yasaklanabilir mi bu durumda? İsteyen biner, isteyen binmez. İsteyen dersine çalışır denizine girer gezer dolaşır, isteyen diskolardan barlardan çıkmaz. Türkiye'de farklı mı? çok şey var yazacak çoook... Şimdilik bu kadar yazıyorum, yoruldum... Bu arada kampüsleri de kıyaslayın isterseniz.. oradaki üniversitelerin bazılarının kampüsü Türkiye'de olsa Boğaziçi ile Koç ile Yıldız ile Bilkent ile yarışır, çok güzel imkanlar var... Kaç tane üniversitenin çim futbol sahası var, Ortadoğu'nun en büyük kütüphanesi Kıbrıs'ta bir üniversitededir, bilgisayar sistemleri ile modern bir kütüphanedir... Bu arada ben 1995 te mezun oldum, Kıbrıs'ta okuduğum için çok şanslıyım, Kıbrıs'lıları da çok seviyorum. Orayı da ikinci vatanım gibi görüyorum, aralarında kötüler olduğu gibi iyiler de var, hem de iyiler daha fazla.. Tıpkı İstanbul'da veya başka bir ilimizde de iyiler olduğu gibi kötüler de var. Her toplumda vardır böyle uçlar. Dezavantajlarını sayarken biraz da şükredip iyi taraflarını da görün.. Orada boşuna şehit vermedik, orası da bizim namusumuzdur, Kıbrıs'lıları kurtardık diye onları ezme hakkımız da olamaz. Yüzlerine sürekli vurmak da doğru değil. Ne istiyoruz yani kendi bağımsızlıkları olmasın, bize tapınsınlar mı istiyoruz? Kıbrıs'lılara hükmetmek mi istiyoruz? Onların da gururu var ve böyle şeyler söylendiğinde her insan gururuna yediremeyip artık seni istemiyorum diyebilir. O kadar da belden aşağı vurmayalım... Kıbrıs güzel bir adadır, cennet gibidir, problemlerden dolayı geri almıştır, işgal altında çok eziyetler görmüştür, yaraları hala sarılmamıştır. Maddi açıdan refahta gibi görünebilirler, refah içinde de olabilirler, sizin istediğiniz onların sürünmeleri mi, bizlere muhtaç olmaları mı? Yoksa gerçekten onları kendi ayakları üzerinde durur hale getirmek mi? İsterseniz daha çooook şey yazarım Kıbrıs hakkında ama yoruldum yani. Daha sonra isterseniz tartışırız güzel güzel. Ama bir ulusa "şerefsizler" vs gibi kelimeler kullanmanız çok yanlış. Atatürk bile başka bir ulusun onurunu zedelememek adına yunan da olsa bayrağa ve insana (düşman da olsa) saygıda kusur etmeyen bir kişişlikti. Biz ise kendi soyumuza el uzatacağımıza küfür edip çatışıyoruz.. Olmaz...
Bu arada "Lefkoşa sıcak olur deniz yok bişey yok, Allah yardımcısı olsun" diye durumu dramatize eden arkadaşıma küçük bir şey hatırlatayım: Lefkoşa ile Girne'nin yani denizin arası 15 dakikadır. Lefkoşa ile Magosa'nın arası ise 25-30 dakikadır. Yani İstanbul'da Maslak'tan Etiler'e 1 saatte gelemiyorsam, karşıya geçmek için iki saatimi köprüde geçiriyorsam, Şişli'den Maslak'a veya Taksim'den Beşiktaş'a 2 kilometrelik yolu bile zaman zaman en az 1 saatte milim milim gidiyorsam Lefkoşa-Girne arasındaki 15 dakikalık yolu trafik bile olmayan bir memlekette nasıl bu kadar dramatize edebiliyorsunuz anlamış değilim. Lefkoşa'da oturuyorsa denize uzaklığı 15 dakikadır. Atlarsın bir vasıtaya 15 dakika sonra denize atlarsın. İzmir'de en yakın denize girebileceğin yer kaç dakika?? Ya da İstanbul'da? Bırak denizi, İstanbul'da okuluna bile kaç dakikada gidebileceğini sanıyorsun? Boğaziçi üniversitesi'nde okusan ev tutmaya kalksan hangi semtte tutacaksın? Okul Etiler'de, en yakın yerler Bebek, Ulus vs gibi lüks semtler.. O evlerin kiraları kıbrıs'takinin kaç katı biliyor musun? Peki Beşiktaş'ta ev tutsan okuluna kaç dakikada gideceğini sanıyorsun İstanbul trafiğinde?? .. Neyse, tek söylemek istediğim şey kurusıkı sallamayın Kıbrıstaki yaşam üzerine.. Orada yaşayan ve farklı görüşleri olan insanlar da çıkabilir, meydan boş değil, haksızlık yapmayın lütfen.
Havalı tiplerin içi boştur çünkü "hava" boşlukları doldurur. Balonun içinde de hava vardır...
demek ki 11 senede burda baya bişi değişmiş.Abi burda okuduğuna göre çok iyi bilirsin toplu ulaşım yok denılecek kadar az.Her yere taxiyle gidiyosun.Diyelimki ben lefloşaya gitmek istedım.Eğer otobuse bınceksem sabah 7de kalkıp akşam en son olan 7 otobüsü ile geri dönmem lazım.Taxiye binersemde verceğim para 40 milyon gidiş 40 milyon geliş eder 80 milyon.Girne-Lefkoşa arası da hemen hemen aynı şey geçerli.60 milyon civarı bişi tutuyo.Bende burda öğrenci olduğum için o kadar parayı kolay kolay gozden çıkaramam her gün için.
Ben onların sürünmesini neden isteyeyim ki.Magosada bir tane sanayi bölgesi bile yokken bu paranın kaynağı ne?Mayıs-Ekim arası adamlar dukkanlarını saat 10 gibi açıp 12de öğle paydosu verip 2de bi daha acıp 5-6 gibi kapatıyosa ben bu para kaynağını sorarım.Abi sen türkiyede bi esnafın dukkanını en geç 9dan sora açtığını gördün mü,7-8den önce kaç tanesi evine gidip rahat rahat oturabiliyo???Adam benim memleketimden gelen parayı yicek sora gelip bize laf yapacak!!!Eğer adamın bir bakkalı varsa ve bunda 3 tane araba varsa;1998 model mercedes,2004 Nissan 350Z,bide son model mitsubishini küçük bi modeli (ismini bilmiyorum ilk kez burda gördüm.)ben bu parayı nerden buldun die sorarım.Bu adam karpazlı abi belki bilirsin hiç bir şey yok orda.Hayat saat 7de biter herkes evine çekilir.Marketi 10da acardı 4 de kapatırdı adam.Ben yurtla daha onceden anlaşmama rağmen 1 ay yatacak yer bulamadım burda bızı karpaza yolladılar.Günde iki servis vardı biri sabah 7 diğeri akşam 8.Mecburen bunlara bınmem lazım.Yoksa yine taxi parası bi gidiş 25 milyon bide dönüş kaçtı diyelim eder 50 milyon:(
Araba fiyatlarında da artık fark var.Tek 3 yaşına kadar yabancı arabalar trnin yarı fiyatında.İkinci el arabaların çoğu trden pahalı bile.Her gencin altında celica.Geçen satılıktı tekı aradık sorduk kaç para die.2000 model 23000 sterlin dedi adam.Bana en çok dokunan adamların yatarak para kazanıpda bize laf söylemesi.Tabiki de hepsi öle deil.Savastan sora buraya gelen türkler var.Onların cocukları burda doğup büyümüş.Bugun okulda bi muhabbet oldu.Kızın teki var ben kıbrıslı biliyodum bunu.Dedim buna sen kıbrıslıydın dimi kötü kötü baktı bana.Hayır ben Türkiyeliyim dedi.Neresinden dedim Karadeniz dedi.Ya vala cok benziosun kıbrıslılara kusura bakma falan dedim.Hadi ya gerçekten çok mu?Ben burda doğup büyüdüm ama Türküm dedi.İşte ben bunu duyunca baya bi duygulandım abi.Keşke hepsi böle olsada benim canımı alsalar.
Okuluma gelince.Okuluma kesınlıkle laf yok.Eger Türkiyede olsaydı kesınlıkle senın saydıgın okullarla kapışırdı.Okulun içinde ulaşımı okulun ücretsiz servisleri karşılıyo zaten.Baya büyük bi okul yani.Hocalar da çok çok çok iiler.Arada gece dışarı cıkarıs.Eğleniriz falan.Türkiyede böle bişeyi kesinlikle yapamayacağımı billiorumİstanbulda okusam gece rahat rahat dışarıya da çıkamayacağımı her türlü belanın pisliğin bulaşacağını da biliorum.Zaten benim kıbrısa bi tepkim yok.Her şey çok güzel burda Burda kendini bilmeslerin saçma salak konuşması benı deli edior
Abi aslında burda en çok sıkılmamın sebebi yapacak hiç bir şeyy yokkk.Bıktım artık her gün aynı şeyleri yapmaktan.Sonuçta ben buraya Bursadan geldım ve ilk geldiğimde kendimi köyde gibi hissettim.Magosanın nüfüsü 40000 bunun yarısı öğrenci zaten.Bir tane bowling salonu bile yok en basitiYeterince açıklayıcı olmuştur işalah abi
Mesajını okudum, şimdi vaktim yok, daha sonra yazacağım cevap... Seni kısmen anlayabiliyorum... Bu arada bowling salonu vardı eskiden... Lefkoşa'da da vardı... Tek derdin bowling olsun, hallolur... Kıbrıs'ta bowling salonu yoksa ve o kadar öğrenci var, iş yapacağına inanıyorsan (tabii ki iş yapar) neden bir finansör arayışına girip Kıbrıs'a bir bowling salonu açma girişiminde bulunmuyorsun? Türkiye'den finansör bul, yüzde ile ortak ol, projelendir, orada aç bir bowling salonu, o zaman sen de o saydığın arabalardan alır kendi evini bile alırsın.. Sonra da bir salon daha, sonra bir inşaat yaptırır sen de öğrencilere kiralarsın.... Bu örneğin aynısını Kıbrıs'ta halı saha yokken yalvardım insanlara halı saha açalım diye, çok aradım finansör, olmadı... Sonra bir adam 8 ay sonra dandik bir halı saha açtı.. 24 saat çalışıyordu saha.. Sonra bir tane daha, sonra bir tane daha, adam milyarder oldu, inşaat işine falan girdi sonra vs... Yani düzeni şikayet etmek yerine eksik gördüğün şeyleri düzeltmek için çalışabilirsin sevgili kardeşim. Krizlerden fırsatlar doğar, unutma. Kıbrıs'ın toplam nüfusu kışın 350 bin kişi idi.. Şimdiki nüfusu kaç oldu?
Not: diğer konular hakkında daha sonra da yazacağım ..
Havalı tiplerin içi boştur çünkü "hava" boşlukları doldurur. Balonun içinde de hava vardır...
abi bende okuldaydım daha yeni geldimbowling işin espirisiydi aslında ama bi salon açmak çok çok ii olur yanibiz bowling deilde başka şeyler düşünmüştük.Lokanta,kokare 1;çi,yurt falan filan işte.Tabi bunların hepsi para gerektiren şeyler.Zaten burda bi iş kurdun mu rahatına diyecek yok.Ama buraya ne kadar dayanabılırım orası ayrı
Abi şu anda nüfusa 400-450 bin arası bişi diolar.Çok fazla bi artış olmamış senın burdan ayrıldıgından beri..
bende kıbrısta okuorum..bi kaç aya kadar burda seçim oldu..dolayısıyla burdada mitingler oldu...suraya bağlıcam;eğer bir millette 350-400 kişi rumlarla birlikte yaşayalım die bağırabiliosa hep bir ağızdan, ben o insanların milliyet duygusuna sahip olabileceklerinden süphe duyarım..kaldı ki rumların 74 teki savaşta kıbrıslılara neler çektirdiklerini hepimiz bilioruz..tarihlerini görmezden gelip,şehitlerimizin kıbrıs için döktükleri kanları görmezden gelip düşmanlarıyla bir olmak isteyen milletin Türk olmadıklarını her zamanda idda ederim.o sewdikleri saydıkları rumlar suanda doğu akdeniz üniverstesinin Avrupa da geçerli olan mavi diplomasını elinden aldı.rumlar sürekli kıbrıslıların alehine işler yapmaya çalışırken,bu adamlar hala rum yalakalığından vazgeçmiolar.soruorum o türk kaşığıyla rum b..ku yiyenlere;hangi rum, türklerle beraber olalım die sloganlar atıo..bu kadar gurursuz bu kadar haysiyetsizlik olamaz benim kanımca..haysiyetsizlik diorum çünkü savaş sırasında ''Türkiye bizi kurtar rumların elinden'' dien adamlar şimdi ''türkler şöle kötü böle kötü ,rumlar gelişmiş,ii insanlar ve biz onlarla yaşamak istioruz'' die biliolarsa bence haysiyetsizdir.super dude a atfen;kıbrısta annattığınız gibi herkes ii,herkes sütten çıkmış akkaşık deil.. kıbrıstada tabiki türk yanlısı,daha doğrusu soyunu inkar etmeyen vatanına milletine minnettar biçok adam var ama en az onlar kadar rum yanlısı, soyunu sopunu tanımayan, rum yalakası adam var.şimdiye kadar edilen tüm hakaretler bu adamlar için.hiçbi zaman türküm dien kıbrıslıya sözümüz olamaz hatta taktirimiz olur..bu arada kıbrısın cennet olduğundan söz ediyosunuz ve sadece istanbulla karşılaştırıosunuz sanki türkiyede tek şehir istanbulmuş gibi..türkiye nin biçok sehrindede aynı rahata sahip olabilirsiniz.mesela türkiyedeki biçok sehirlerde hayat kıbrıstan ucuzdur..ev fiyatları bursa'dan örnek veriorum lüx denebilcek bi evde ayda 500 milyon ödeyerek yaşayabilirsiniz.kaldı ki kıbrıs cennetse bursa kıbrısın yanında 10 tane cennete bedel.74ten bu zamana kadar gelişememiş, hatta teknoloji olarak 74 te kalmış bi ülkeye için çok fazla iltifat etmişsiniz.zırt pırt elektrikler kesilir,suların tadını geçtim,bugün varsa yarın yok.internet desen 1 saat bağlı kal, daha 2. saate adım atamadan offline..daha su elektrik problemini çözememiş bi ülke, türkiyenin hiç bi şehriyle karşılaştırılamaz.sölediğiniz gibi türkiyenin herşehrinde bi semtten bi semte 1-1.5 saatte gidilmiyor.diğer kentlerimizdede ulaşım en az kıbrıstaki kadar kısa zamanda halledilebiliyor.hava şartlarıda öle sölediğiniz kadar ii deil bence.tamam yılın bi çok ayında denize girebilmek bi avantaj ama yılın 4 ayı 40 derece sıcaklığı çekmek her baba yiğidin harcı deil.güzel ülkemde 4 mewsimi güzelce yaşayabilmenin avantajı daha büyüktür bence.size katıldığım tek nokta eğitim ve okulun kalitesidir..son olarak biz kafamıza göre kuru sıkı atmıoruz..gördüklerimizi ve yaşadıklarımızı annatıoruz..burda kıbrıslıları aşşalasam ne kazanırım yüceltsem ne kazanırım..ama bu yaşananları ve görülenleri göz ardı etmemek lazım...
m.q nun açılımı Mehmet Qübra..lütfen ön yargılı davranmayalım
kübra mı qübramı bırak allahını seversen ya
arkadaşım senin anladığın nick a.q ... bu ne fesatlık yaa..yalan mı sölicez..
peh peh gıdığıma anlatta gülem
keşke soruma cvp verseydin
neden kübra değilde qübra
...................
özürünü kabul ettim
ama türkçeye özür borcun var
daha önemli süper vatandaş
edit yanlış yazmak ayrı ama bile bile bastıra bastıra yazmak başka bişey
umarım anlamışsındır ne demek istediğimi basit sandığnız şeyler
kendi dilimiz için ne şehitler ne kanlar döküldü gös kırpılmadan verildi yazıkki anlamıyorsunuz
üzüldüm adına özentin olduğun dili kullan hatta orda yaşa
arkadaşım benim kullandığım dil türkçe..türküm türkiyede yaşarım..kullandığım konuşma tarzını bilmeden sadece yazdığım nikten dolayı kimi yargılıosun sen..ilk önce ismini adam gibi kullanda mustafa yaz.isminin ne kadar büyük bi insanın ismi olduğunuda unutma..senden daha türküm canım ben..sen türkiyede kendi vatandaşlarınla otururken biz burda bi sürü türk düşmanıyla yaşıoruz.türklüğü annatmaya çalışıoruz..küçük seylerle millete laf sokmaya çalışma...türkçeyi yannış kullanana karşıyım havasıyla küçük açıkları yakalamayada çalışma..bu vatan için neler yapıldığını ,ne kanlar döküldü emin ol senden ii biliorum ve anlıorumdur..bi kere bi harften dolayıda türklüğümü yargıladın..benim için ağır bişey bu.. bende senin özrünü kabul ediorum..bundan sonrada bi polemik çıkarmada ,daha dolu muhabbetler edelim..
tam bi saat düşünmüş bunları yazmak için
qübra değil kübra
nato mermer nato kafa..söleyecek söz yok
Muhabbetin cılkı çıktı, ama gene de son bir mesaj yazayım.. (önceki mesajımda "yazacağım" dediğim için..)
Külliyen yanlış bir yaklaşım, her cümlesi demogoji. Bursa'yla Kıbrıs'ı karşılaştırmak, İstanbul'dan başka şehir mi yok demek abesle iştigal.
Demişim ki "Kıbrıs'lıların hepsi birbirinin aynı değil, iddia ettiğin gibi düşünmüyorlar. Orada Fenerbahçe'lilerin Galatasaray'lılardan nefret ettiği kadar bile nefret ve kavga yok. Tabii ki her toplumda aykırı düşünceler vardır ama bunları genele vurmak çok ama çok yanlıştır." demişim zaten, ama sen benimle aynı şeyi söylediğinin farkında değilsin.
Hatta demişim ki; "aralarında kötüler olduğu gibi iyiler de var, hem de iyiler daha fazla.. Tıpkı İstanbul'da veya başka bir ilimizde de iyiler olduğu gibi kötüler de var. Her toplumda vardır böyle uçlar. Dezavantajlarını sayarken biraz da şükredip iyi taraflarını da görün.. " demişim... Bunlara rağmen bana diyorsun ki: "super dude a atfen;kıbrısta annattığınız gibi herkes ii,herkes sütten çıkmış akkaşık deil.. " dyorsun... Ya dikkatli okumadın yazdıklarımı, ne anlatmaya çalıştığımı anlamadın, ya da öylesine cevap vermiş olmak için söylüyorsun... Ben bundan farklı birşey söylemedim ki... Orada herkes sütten ççıkmış ak kaşıktır dememişim gördüğün gibi. Objektif bir şekilde "her toplulukta iyi de vardır kötü de" demişim. Tıpkı bizde de iyiler ve kötüler, etnik çatışmalar olduğu gibi...
kıbrıs cennetse bursa kıbrısın yanında 10 tane cennete bedel. diyorsunuz.. Sanki ben Kıbrıs Türkiye'den güzel dedim. Ya da sanki "Türkiye cennet gibi bir yer değil" dedim sanki... Bu yaklaşımın da laf kalabalığı. Suların tadı vesaire hep laf kalabalığı.. Sanki İstanbul'da çeşmeden su içiliyor. İstanbul deyince de Bursa diyorsun. Sen bursa dersen ben de Kayseri'nin suyu daha güzel derim.. Ama bunların konuyla hiçbir alakası yok. Teknolojisinden geri kalmışlığından bahsediyorsun, ben ise sadece bir öğrenci için sanki hapishanede yaşıyormuşcasına şikayet edecek bir yer olmadığını, gayet güzel, cennet gibi bir ada olduğunu söylüyorum. Bunu söyleyince de "Bursa daha güzel" diyorsun, komik oluyor. Bursa kötü diyen mi var, Bursa nereden çıktı şimdi? Kıbrıs'tan başka bir yerde okumak kötü birşeydir diyen yok ki burda. Bursa için şikayet eden olsa ona da derim Bursa cennet gibi bir yer, avantajları şunlar şunlar, niye şikayet ediyorsun derim. Ama Sias'ta okuyana aynı şeyi söylemem. Türkiye'nin her yeri eğitim cenneti sanki. Her ülkenin her şehrin kusurları var, bizim yok mu sanki? Konuyu odağından saptırmamak lazım. Su elektrik problemini çözememiş bir ülke diyorsun.. O beğenmediğin koca ülke bizim sadece bir adet ilimizin büyüklüğü civarında bir ülke.. Yüzölçüme vurduğunda Türkiye'de de Kıbrıs'tan çok daha büyük bir alanların su ve elektrik hatta internet problemi çözülmemiş durumda, bunun farkında mısın? Yani şimdi Türkiye az gelişmiş ülke mi oldu? Biz bunları konuşmuyoruz ki zaten... Bizim ülkemizde sessiz iç savaşlar, etnik problemler, din istismarı vs vs yok mu? Her ülkenin problemleri olur, biz ülkeleri kıyaslamıyoruz ki burda. Konuyu çarptırmayalım. Ona bakarsan orada nüfusun yüzde 70'i şakır şakır ingilizce konuşuyor, bizde okuma yazma oranı bile tartışılan bir konu. Şimdi Kıbrıs bizden daha kültürlü ve medeni bir ülke mi oluyor? Münferit örneklerle demogoji yapıyorsun sevgili arkadaşım. Konuştuğumuz konu bu değil ki... Hava şartları... ben diyorum ki "ne güzel işte denize girer tatil de yaparsınız dersten yorulunca deniz her yere yakın" diyorum sen diyorsun ki "yılın bi çok ayında denize girebilmek bi avantaj ama yılın 4 ayı 40 derece sıcaklığı çekmek her baba yiğidin harcı deil" diyorsun.. E senin mantığınla gidersek o zaman ben de buradan bir örnek veririm; aylarca eksi 20 derecede okula gidip gelmeye çalışmak, karlarla kapalı olan yollardan dolayı dış dünya ile iletişimin kesilmesi, hastaneye gitmek için kara kışta aylarca eziyet çekmek, sağlık hizmeti alamamak, kış şartlarında soğuktan donarak her sene ölüm sınırına gidip gidip gelmek de her babayiğidin harcı değil derim o zaman. Halbuki konu bunlar değil. Ben Kıbrıs'la Türkiye'yi, iki ülkeyi birbiriyle kıyaslayıp Kıbrıs Türkiye'den iyidir falan iddiasında değilim ki... Sadece orada okumanın öyle sanıldığı iğrenç birşey olmadığını söylüyorum o kadar. aralarında kötüler olduğu gibi iyiler de var, hem de iyiler daha fazla.. Hatta demişim ki "Tıpkı İstanbul'da veya başka bir ilimizde de iyiler olduğu gibi kötüler de var. Her toplumda vardır böyle uçlar. Dezavantajlarını sayarken biraz da şükredip iyi taraflarını da görün.." demişim.. Daha anlaşılır şekilde nasıl ifade edebilirim bilmiyorum. Daha dikkatli okuyun ne demek istediğimi lütfen. Arkadaşı Lefkoşa'da oturduğu için "orda deniz yok" diyen arkadaşa diyorum ki lefkoşa'da olan kişinin denize ulaşması 15 dakikadır diyorum, sen de diyorsun ki Bursa'da evler ucuz... Ona bakarsan Bayburt'ta daha ucuz Bursa'dan... Bunu mu tartışıyoruz ki? Bence arkadaşım en güzel şeyi söylemiş satır arasında: demiş ki; "Türkiyede milyonlarca insan okumak için can atıyo.Onlar aklıma gelınce buraya dayanması biraz daha kolay oluo" demiş... olay budur yani. Sizin bardağın boş tarafı yerine biraz da dolu tarafına bakmanizi sağlamaya çalıştım ama siz bunu Kıbrıs mı iyi Türkiye mi durumuna getiriyorsunuz. Ben olsam bu sözlerimi motivasyon aracı olarak kullanırdım, iyi tarafından bakmaya çalışırdım, şükreder dersime çalışıp sayılı olan öğrencilik yıllarımda yaşayacağım her şeyi dolu dolu doya doya yaşayıp tadını çıkarmaya çalışırdım. Benden bu kadar, siz ister bardağın dolu tarafına ister boş tarafına bakın. Nasıl isterseniz... Haydi kalın sağlıcakla, derslerinizde başarılar...
Havalı tiplerin içi boştur çünkü "hava" boşlukları doldurur. Balonun içinde de hava vardır...
dale don dale
donla giriyor denize
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)