Tıbbi amaçlı kullanımın günlük dozla sınırlandığını da söyleyelim. Bütün bunların haricinde ot çekip araç kullanmanın da tehlikeli olduğu gibi bir gerçek var. Koordinasyon ve tepki süresi üzerinde olumsuz etkileri olduğu iyi biliniyor. Bunun bir şekilde düzenlenmesi gerekiyor. Artık kandaki thc oranını ölçen alkolmetre benzeri bi şeyler mi kullanırlar, orasını bilemem. Sanırım var böyle cihazlar, bi kaç ay önce okumuştum sanki.
Esrarın yasal olması bundan kazanılan paranın devlete gitmesi demek, böylelikle terör örgütlerinin para kaynaklarını öldürmek demektir.
Esrar resmi olarak hiç kimseyi öldürmemiştir. Her sene yerfıstığı bile esrardan daha fazla insanı öldürmektedir. (araştırma var bu konuda)
Esrarın yasallaştırılmasındaki ana amaç bundan para kazanan illegal örgütlerin maddi gelirlerini kesmektir. Kaldı ki alkol size esrardan daha fazla zarar vermektedir.
Haklı bulmuyorum, kullanmıyorum ama mantıklı bir düşünce olduğu görüşündeyim, insanların agresif olmasını engelleyecektir.
Cocaine İntelligence Agency i bildin mi?
acunlar, oprah winfrey ler yetmiyor demek
artık, mevcut yöntemlerle uyuşturamadıkları kölelerini gerçek uyuşturucuyla koparacaklar dünyanın gerçeklerinden
ve müthiş bir pazar daha oluşacak (doğrusu daha da gelişecek)
bağımlılık yapan her şey çok zararlı ve tehlikelidir. sigara dahil, lakin aklı örtmez. uyuşturucular aklii melekeleri gölgelediğinden bir o kadar daha zararlı. derin bilimsel araştırmaya gerek yok, biraz sosyoloji ve ekonomiden anlamak yeterli
serbest bırakılırsa içmeyenler de alışacak, peynir ekmek gibi bollaşacak, belki sigara gibi ucuzlayacak ta
yine de içenler kafayı bulacaklar ve insana ait en önemli şeyi kaybedecekler, yani akıllarını
Esrarı öcü yapan şey insanların hakkında kulaktan dolma bilgiler hariç hiçbir şey bilmemesi. Sigaranın ve alkolün uzun süreli kullanımda sağlığa olumsuz etkileri esrardan fazla desek çokta yanlış olmaz. Hatta belki hiç yanlış olmaz. Bu konuda tarafsız ve ciddi bilimsel araştırmalara ihtiyaç var.
---------- Mesajlar birleştirildi - 23:32 ---------- bir önceki mesaj zamanı 23:26 ----------
İçmek isteyen gene içiyor ? Üstüne üstlük haftada veya ayda yılda bir içen adamın aklı akacak gidecek gibisinden bir durum da yok ortada. Fiziksel bağımlılığın oluşması için de sık ve fazla miktarda kullanım gerekiyor (aynı alkol gibi).tigermbz adlı üyeden alıntı
Hakkında en hayırlısı doğru düzgün bilimsel araştırmalar yapılıp belli bir yaşın altında kullanımının (18 veya 21 gibi) yasaklanması. Hacı bizde hiç okumamış veya en fazla 5 sene ilkokula gitmiş 33 küsür milyon insan var. Ülkenin yarısı neredeyse. Hepimiz içsek ne olur, içmesek ne olurBu böyle devam ettikçe adamlar başımızdan istediğini götürür, istediğini getirir. Sen ister çek, ister çekme.
Aslinda bu esrar muhabbeti kapitalizmin nasil bir musibet oldugunun da en büyük kaniti.
Aynisini biz 70 li yillarda hashas ekimine getirilen yasak kararlari ve o zamanin basbakani Ecevit'in bu yasaga uymamakta diretmesi ile yasamistik.
Isin arkasinda yine amerika vardi tabi ki.
Simdi ne demek istedigimizi anlatmak zor.
Daha dogrusu ikna etmek zor çünkü siyaseten tarafiz.
Bir çok arkadasimiz eger bu adam bunlari yaziyorsa kesin bir durum vardir algisiyla okuyacak yazdiklarimizi ama yine de yazalim.
Esrar denilen maddenin kaynagi hint keneviri denilen bir bitki.
Bu kenevir bitkisi sadece esrar yapmaya yaramiyor.
Dokumacilikta da kullaniliyor.
Tabi dokumacilikta ve benzer alanlarda kullanilan baska bir bitki daha var.
Pamuk.
Tabi hayvanlardan saglanan ürünler de var ama konumuzla alakasi yok.
Neyse efendim.
Eger kapitalist bir ulke iseniz ve pamuk üretiminiz costuysa,
onun rakibini yani keneviri yok etmeniz gerekir.
Amerika bunu yapmistir.
Kenevir ekimi kisitlanmis böylece amerika elindeki pamugu dünyaya rahatça pazarlama olanagi bulmustur.
Yillar geçtikçe bu tür yasaklama mevzulari baska ürünlerde de ortaya çikti.
70lerde hashas ekimi yasaklanmaya kalkisilmis fakat o dönem basbakan olan Ecevit,
bir çok köylünün tek geçim maddesi olan hashasi yasaklamayacagini söylemis,
gelsin tüp kuyruklari,
gelsin gaz ,mazot, sanayag kuyruklari,
böyle bir dönem yasamisizdir.
Üstünede Kibris harekati tüy dikmistir.
Neyse mevzu sadece bu degil.
Amerika'nin tarim mevzusu sadece bununla kalsa bisey demeyecegim.
Adamlar neyi fazla üretirse,
bu tüm dünyada kendisinin ya da rakip ürünlerin üretilmesinin yasaklanmasi durumuna dönüsüyor.
Kenevir ve hashas örnekleri ile olayin bittigini zannediyorsaniz yaniliyorsunuz.
Sonra tütün ekimi almistir sirayi.
Muhtemelen bir çogunuz bilmez ama tevellutu eski olanlar hatirlayacaklardir.
Bizim memleket tütün cennetiydi,
elinde igne ve iplikle tütün dizmemis kiz-oglan yoktur bizim kusakta.
Simdi tütün tarlasi gören var mi?
diye sorsam muhtemelen cevap gelmez.
Bitmedi.
Ayçiçek yagi zararli,
misirözü kullanin mevzularini hatirlayan var mi?
Ya da zeytinyagiyla kizartma yapilmaz kanser yapar geyiklerini hiç mi duymadiniz?
Evet anladiniz,
o yillarda amerikanin misir üretimi cosmustu.
Hala coskun seller gibi ve hala aslinda tereyaginin ne kadar karaktersiz,
misir yaginin ne kadar babacan olduguna dair geyikler çevriliyor.
Yetmedi konserve misir yiyin,
o da olmadi bardakta sadesi baharatlisi var.
Bitti mi?
Nerdeee
findik mevzusuna girmeyecegim.
Hayati boyunca bir agaçtan nar koparip yemis kaç kisi var lem aranizda?
Kisa keseyim.
Sizin sagliginiz kimsenin seyinde degil.
Yarin kapitalist patronlarin patates üretimi tütün üretimini geçsin,
sigara dünyanin en zararli maddesi ilan edilip yasaklanmazsa ben de bisey bilmiyorum.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
