Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı
4. sayfa BirinciBirinci ... 2345 SonuncuSonuncu

Özgür Suriye Ordusu

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #61
    kashmar54 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Mayıs 2008
    Şehir
    sakarya
    Alıntı erro adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    La hemen hakarete geçmede cevap ver ben de merak ettim...bu tayfanın da ilk cümlesi "mel' un senin ne haddine böyle sorular sormak"
    onların hepsinin cevabı var sen merak etme. öğrenmek isteyen öürenmek için sorar bizde anlatırız.
    islama hakaretten başka kastı olmayan akılhastaslarına(ateistler) söze hacet yok.

    bi söz var hani "nus ile uslanmayanı etmeli tekdir tekdir ile uslanmayanı hakkı kötektir"
    bazıları bu cihetten.

    yukarıyı biraz okuyayım dedim okuyamadım. gözüm karardı resmen
    bu kadar iğrenç ,alenen sarhoş kusmuğu gibi sözler.
    burda lağım patladı sandım.


    küfrünüzü, içinizde saklayın beyler. burda biz kimsenin inancına hakaret etmiyorsak
    sevdiğine hakaret etmiyorsak bir şey bilmediğimizden değil ha
    bizimde dilimizde elimizde gayet iyi çalışır
    "Son gün olmasın dostum, çelengim top arabam;
    Alıp beni götürsün tam dört inanmış adam!”


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #62
    Shrieker - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    25 Mart 2006
    Motosikleti
    var bi şeyler
    Alıntı kaldera adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    teşekkür ederim yazdıklarınız aslında doğru şeyler. fakat bunların mükemmel olması ve işleyişinde hiç bir kusur olmamasıda yine 20.yüzyıl biliminin tesbitleridir.
    Mesaj uzun olduğu için fazla yer kaplamaması için sadece ilk kısmını alıntıladım. Bilimsel ıspatların (yıldızların işleyişi, evrenin genişlemesi, büyük patlama, kütle çekimi ve galaksiler vs.) mükemellik iddiası yoktur, sadece bütün bu yeni bilgilere anlam yükleme çabasıdır sıfat yakıştırmak. Krauss'un önceki sayfada kalan konuşmasını izlerseniz astronomi ve fizikteki bilimsel keşiflerin bilge bir yaratıcının varlığını kanıtlamak bir yana dursun, herşeyin bir tesadüf sonucu ortaya çıktığını açıkladığını görürsünüz. Bunun için de biyolojiden çok basit bir örnek vermiştir. Bal arıları çiçeklerin renklerini ayırt edebilirler; bu akıllı ve bilge bir yaratıcının varlığına kanıt olarak gösterilemez ( "allah arıları böyle yarattı" düşüncesi), bilakis doğal seçilimin ıspatıdır. Çiçeklerin renklerini ayırt edemeyen arılar milyonlarca yıl boyunca elenerek yok olmuşlardır, günümüze ise sadece bizim görebildiğimiz türler ulaşabilmiştir.

    Bilimsel konuları lütfen dini konularla karıştırmayınız. Her yeni keşifte "bu kuranda yazıyodu zaten !!1!1!!" diyen garibanlar ne acı bir haldedir. Öyleyse adama sorarlar evrenin kurvaturu (eğriselliği), genişleme hızı, yüzde kaçının karanlık madde/enerji olduğu kuranın neresinde yazıyor diye. Lütfen "yazıyodur da belki biz görmüyoruz" gafletinde bulunmayın, gerçekçi olalım, kendimizi kandırmayalım. Bilimde üretken bir ülke olmak istiyorsak din kitabını bir kenara bırakacağız, orada bilime dair hiçbir şey yok, dini bilime karıştırmayacağız. Yoksa 100 yıl geçer, "bu gavurlar var ya bu gavurlar, herşeyi kurandan incilden felan okuyup yapıyolarmış bu uçan arabaları" kafasından kurtulamayız.

  3. #63
    Motosiklet Eğitmeni COQ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ocak 2008
    Şehir
    France
    Motosikleti
    Honda
    Ortadoguda yillardan beri süre gelen vahseti Emocan gelip dine dayamis ama yaniliyor.
    Evet genellikle islam ülkelerinde yillardir insanlar en ilkel ve vahsi sekilde birbirlerini bogazliyorlar.
    Ama bu islamin suçu degil.
    Bu insanlar, herhangi baska bir dine de inansalar bunu yapacaklardi.
    Hatta hiç bir dine veya Allah'a inanmasalar da.

    Din bu isin kilifidir.
    Taraftar toplama sistemlerinden biri hatta ilkidir.
    Yillardir bizim ülkemizde de bu gâye ile kullanilmakta ve süphesiz basari saglamaktadir.

    Bir insanin canini alabilecek seviyede olan birinin o cani nasil aldigini konusmanin bir anlami yoktur.
    Sorgulanmasi gereken sey,
    o insanin o seviyeye nasil geldigidir.

    Evet belki din de karakterin gelismesinde bir etkendir ama tek basina bir etken degildir.

  4. #64
    kashmar54 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Mayıs 2008
    Şehir
    sakarya
    Alıntı Shrieker adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Bilimsel konuları lütfen dini konularla karıştırmayınız. Her yeni keşifte "bu kuranda yazıyodu zaten !!1!1!!" diyen garibanlar ne acı bir haldedir. Öyleyse adama sorarlar evrenin kurvaturu (eğriselliği), genişleme hızı, yüzde kaçının karanlık madde/enerji olduğu kuranın neresinde yazıyor diye. Lütfen "yazıyodur da belki biz görmüyoruz" gafletinde bulunmayın, gerçekçi olalım, kendimizi kandırmayalım. Bilimde birşeyler üretken bir ülke olmak istiyorsak din kitabını bir kenara bırakacağız, orada bilime dair hiçbir şey yok, dini bilime karıştırmayacağız. Yoksa 100 yıl geçer, "bu gavurlar var ya bu gavurlar, herşeyi kurandan incilden felan okuyup yapıyolarmış bu uçan arabaları diye" bakar dururuz.
    bu noktaya bi vurgu yapmak lazım. sen kuran hakkında kulaktan dolma dışında bir bilgiye sahip olmadığın belli
    yoksa bukadar basit yazmazdın
    kuranda eğer senin dediğin gibi herşeyi alenen açıkça yazılsaydı o kitap 23 senede tamamlanmaz
    tamamlandığı zaman hayal edilemiyecek ciltte kitap olurdu.
    Halbuki Allah kuranı özetleyip sıkıştırılmış bir pamuk balyası gibi yaptıki
    kağıt kalemin kısıtlı olduğu bir dönemde ezberlenmesi kolay olsun
    bir ikincisi eğer herşey o zaman yazsaydı açıkça iman etmek güçleşirdi
    o dönemdeki bir insana bugüngü bilim ve teknolojinden bir örnek verilse bunu onun içinde bulunduğu zaman dolayısıyle aklı almaz kabul etmezdi

    halbuki bu şekilde gizlenmiş olması her yeni icadın veya keşfin kurana uyum sağlaması onun hak kitap olduğunun apaçık kanıtıdır.(anlayabilene)

    çok metedilen büyük biritanica zaman zaman bir ek cilt çıkarır hataını düzeltir yada eksiğini doldurur
    "biz şu bilinmiyordu demiştik ama o artık biliniyor, biz buna böyle demiştik ama bu aslında şöyleymiş giibi"
    kaldıkı o ansiklopediyi hazırlayanlar hepsi kendi dalında uzman olmuş profesör olmuş kişler olmasına rağmen,
    bu günkü teknolajiye rağmen zaman zaman ek cilt çıkarıp kendini düzeltiyor/ yeniliyor.

    kuranı kerim ise arabistan çölünün ortasında ümmi bir pergamberden gelmiş bir kitap.
    şuana kadar yapılan hiç bir keşif kuranı yalanlayamamıştır. bilakis yapılan her keşfin kuranda işaret edildiği mana anlaşılarak inananların imanını güçlendirmiştir
    güneşin döndüğü ne zaman keşfedilmiş? 1400 yıl önce buna iaret edilmiş. arapça bilenler bilir güneşten bahsederken limüstekarrin leha derken oradakilama yüklenen mana
    hareket ettiğine işaret olunmuş. ama o dönemde bunu anlaşılması elbette mümkün değil

    demiri gökten indirdik derken o zamanki insanlar nereden bilebileceklerdi demirin gerçekten bu dünyaya ait olmadığını vs.vs. misal çokta anlamak için sormak lazım
    yoksa anlamak istemeyene ne yazsak bi kılıf bulur
    "Son gün olmasın dostum, çelengim top arabam;
    Alıp beni götürsün tam dört inanmış adam!”

  5. #65
    KALDERA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    25 Haziran 2005
    Şehir
    TÜRKİYE
    Motosikleti
    visal 125 DOMİNAR 400 UG-HERO XPLUS 200 4V
    Alıntı Shrieker adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Bilimsel konuları lütfen dini konularla karıştırmayınız. Her yeni keşifte "bu kuranda yazıyodu zaten !!1!1!!" diyen garibanlar ne acı bir haldedir. Öyleyse adama sorarlar evrenin kurvaturu (eğriselliği), genişleme hızı, yüzde kaçının karanlık madde/enerji olduğu kuranın neresinde yazıyor diye. Lütfen "yazıyodur da belki biz görmüyoruz" gafletinde bulunmayın, gerçekçi olalım, kendimizi kandırmayalım. Bilimde üretken bir ülke olmak istiyorsak din kitabını bir kenara bırakacağız, orada bilime dair hiçbir şey yok, dini bilime karıştırmayacağız.
    Gerçekten bana açıklama fırsatı verdiğiniz için teşekkür ederim. böyle seviyelli olduktan sonra hiç bir sorun yok ve cevabı olamayan da soru yok.
    evrenin genişlemesi çok enteresan bir konudur kuran bu konuda 1400 yıl öncesi tek cümle ile noktayı koymuş..

    Ve Evren’i (Göğü) kuvvetimizle kurduk, muhakkak ki onu genişletmekteyiz.
    Zariyat Suresi 47

    Ayette "Evren, gök" diye çevirilrn kelime Arapça "sema" kelimesidir. Bu kelime
    aynı Türkçe’deki "gök" kelimesi gibi hem Evren’i, hem Dünya’nın tavanını ifade eder.
    Yeryüzünün üstünün tümü "sema" diye adlandırılır.

    Evren sonsuz mudur? Yoksa Evren sınırlarla çevrili durağan veya sonlu bir yapıda mıdır ? işte
    size insanlığın büyük dehalarının tarihin en başından beri en hararetli tartıştıkları konulardan
    biri.

    Diyebiliriz ki insanlık tarihinde çok az konu bu kadar hararetle tartışılmış ve tüm
    uğraşlara rağmen bu konuda işin içinden çıkılamamıştır.
    ilk önce felsefenin içinde, daha sonra
    ise felsefeden bağımsızlığını ilan eden fizikte, Evren’in sınırlarının sonsuz olup olmadığı
    tartışılmıştır.
    Tarihin en parlak simalarının bir kısmı Evren’in sonsuz olduğunu, buna karşın
    birçok ünlü düşünür de Evren’in sınırlarla çevrili bir şekilde sonlu olduğunu söylemiştir.
    Oysa Kuran bu iki görüşün dışında sürekli genişleyen dinamik bir Evren modeli çizmiştir. Kuran’ın
    çizdiği model, Evren’in her an bir sonu olmakla sonsuz Evren modelinden, sürekli genişlemekle ise durağan sınırlı Evren modelinden ayrılmaktadır.
    Böylece insanlığın bu en büyük tartışmasında Kuran tüm düşünürlerin dışında üçüncü bir modeli tarif etmiştir.

    işte Kuran’ın Allah tarafından indirilip indirilmediğini anlamak isteyenler için bir test imkanı.
    Bir tarafta ne felsefe, ne fizikle uğraşmış çöldeki Hz Muhammed. Diğer tarafta felsefenin, fiziğin ünlü düşünürlerinin iddiaları.

    işte Aristo, işte Ptolemy, işte Giordano Bruno, işte Telesio Patrizzi, işte Galieo Galilei, işte Isaac Newton...

    Dünya tarihinin bu en büyük dehaları gözlemleriyle, formülsel uğraşlarıyla Evren’in sınırlı, sonlu veya sonsuz olduğunu iddia etmişler, fakat hiçbiri genişleyen dinamik Evren modelini çizememişlerdir. Ancak 20. yüzyılda Edwin Hubble’ın gelişmiş teleskobuyla gözlemleri, tüm yıldız kümelerinin hızla birbirlerinden uzaklaştığını tespit etmiş, böylece genişleyen dinamik Evren modeli doğrulanmıştır.
    Evren’in genişlediği ilk kez 1900’lü yıllarda ortaya atılmıştır. 1900’lü yıllardan önce Kuran dışında bu iddiayı ortaya koyan
    tek bir kaynak bile yoktur. Tek bir kaynak bile!..

  6. #66
    Shrieker - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    25 Mart 2006
    Motosikleti
    var bi şeyler
    Alıntı kashmar54 adlı üyeden alıntı Mesajı göster


    halbuki bu şekilde gizlenmiş olması her yeni icadın veya keşfin kurana uyum sağlaması onun hak kitap olduğunun apaçık kanıtıdır.(anlayabilene)
    ????????????????????????????????????????????
    Alıntı kashmar54 adlı üyeden alıntı Mesajı göster

    şuana kadar yapılan hiç bir keşif kuranı yalanlayamamıştır. bilakis yapılan her keşfin kuranda işaret edildiği mana anlaşılarak inananların imanını güçlendirmiştir
    Kusura bakmayın ama komik şeyler yazmışsınız. Güneşin Dünya'nın etrafında döndüğü kurandan binlerce yıl önce biliniyordu. Mısırlılar büyük piramitin yüksekliğini Güneş ve Dünya arasındaki ortalama mesafenin milyonda biri olacak şekilde tasarlamışlardı. Yani aradaki mesafeyi trigonometriden faydalanarak kabaca hesaplayabiliyorlardı. Hiçbir bilgi gökten inmemiştir. Bilimin de kuranda veya herhangi başka bir dini kitapta anlatılanları onaylamak veya yanlışlamak gibi bir endişesi yoktur. Kuranın ortaya çıkışından yüzyıllar hatta bin küsür yıl geçtikten sonra bile yapılan bilimsel keşiflerin kuranda yazdığı iddiasındasınız. O zaman sizi henüz yapılmamış bir bilimsel keşfi kurandan bulup çıkarmaya davet ediyorum. Sizin düşüncenize göre bilimin kuranı doğrulamak/yanlışlamak gibi bir endişesi var ise, o zaman ben de sizi bilimi doğrulamaya/yanlışlamaya davet ediyorum. Bulun, çıkarın, getirin kurandan. Tarihte böyle bir hadise yoktur. Kurandan bilimsel icat yapılmamıştır. Bilim soruları cevaplama ve cevapları sorgulama döngüsü üzerine kuruludur, bu da sadece bilimsel yöntemle olur.

    Sevgili kaldera, kashmar54'e yaptığım teklifin aynısını size de yapıyorum. Ama bence zamanınızı boşuna harcamayın. Onun yerine ilgi alanınıza giren bir bilimsel araştırma konusunda çaba sarfederseniz kim bilir; belki de daha önce kimsenin dikkatini çekmeyen birşeyler bulursunuz
    "Geçmişini hatırlamayanlar onu tekrardan yaşamaya mahkumdurlar". -Santayana

  7. #67
    erro - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    13 Haziran 2008
    Şehir
    Ankara
    Motosikleti
    tracer 900
    Alıntı kashmar54 adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    kuranda eğer senin dediğin gibi herşeyi alenen açıkça yazılsaydı o kitap 23 senede tamamlanmaz
    tamamlandığı zaman hayal edilemiyecek ciltte kitap olurdu.
    Halbuki Allah kuranı özetleyip sıkıştırılmış bir pamuk balyası gibi yaptıki
    “Kuşku yok ki, biz, akıl edesiniz, anlayasınız diye Kur’an’ı Arap diliyle meydana getirdik” (Zuhruf Suresi, ayet 3)

    yani kitapta anlaşılmayacak bi nokta yok...benim anladığım bu, senin demen gibi benim bu kitapta yazanı anlamam için senin gibi alimlere ihtiyacım olmadığını anlıyorum...yanlışsam da benim alah ın verdiği akılla okuduğumdan anladığım bu...

    sen bence biraz insanları ve düşünce sistemlerini araştır, oku...biraz felsefe de bakabilirsin...sonrasında da ağzını köpürte köpürte konuşmayı bırak...kimsenin kimseye hakaret ettiği yok...

  8. #68
    Arda_Karaca - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Kasım 2011
    Şehir
    Foça
    Motosikleti
    BMW F650GS
    Alıntı kashmar54 adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    bu noktaya bi vurgu yapmak lazım. sen kuran hakkında kulaktan dolma dışında bir bilgiye sahip olmadığın belli
    yoksa bukadar basit yazmazdın
    kuranda eğer senin dediğin gibi herşeyi alenen açıkça yazılsaydı o kitap 23 senede tamamlanmaz
    tamamlandığı zaman hayal edilemiyecek ciltte kitap olurdu.
    Halbuki Allah kuranı özetleyip sıkıştırılmış bir pamuk balyası gibi yaptıki
    kağıt kalemin kısıtlı olduğu bir dönemde ezberlenmesi kolay olsun
    bir ikincisi eğer herşey o zaman yazsaydı açıkça iman etmek güçleşirdi
    o dönemdeki bir insana bugüngü bilim ve teknolojinden bir örnek verilse bunu onun içinde bulunduğu zaman dolayısıyle aklı almaz kabul etmezdi

    halbuki bu şekilde gizlenmiş olması her yeni icadın veya keşfin kurana uyum sağlaması onun hak kitap olduğunun apaçık kanıtıdır.(anlayabilene)

    çok metedilen büyük biritanica zaman zaman bir ek cilt çıkarır hataını düzeltir yada eksiğini doldurur
    "biz şu bilinmiyordu demiştik ama o artık biliniyor, biz buna böyle demiştik ama bu aslında şöyleymiş giibi"
    kaldıkı o ansiklopediyi hazırlayanlar hepsi kendi dalında uzman olmuş profesör olmuş kişler olmasına rağmen,
    bu günkü teknolajiye rağmen zaman zaman ek cilt çıkarıp kendini düzeltiyor/ yeniliyor.

    kuranı kerim ise arabistan çölünün ortasında ümmi bir pergamberden gelmiş bir kitap.
    şuana kadar yapılan hiç bir keşif kuranı yalanlayamamıştır. bilakis yapılan her keşfin kuranda işaret edildiği mana anlaşılarak inananların imanını güçlendirmiştir
    güneşin döndüğü ne zaman keşfedilmiş? 1400 yıl önce buna iaret edilmiş. arapça bilenler bilir güneşten bahsederken limüstekarrin leha derken oradakilama yüklenen mana
    hareket ettiğine işaret olunmuş. ama o dönemde bunu anlaşılması elbette mümkün değil

    demiri gökten indirdik derken o zamanki insanlar nereden bilebileceklerdi demirin gerçekten bu dünyaya ait olmadığını vs.vs. misal çokta anlamak için sormak lazım
    yoksa anlamak istemeyene ne yazsak bi kılıf bulur
    Kashmar merhaba;

    Demirin dünyaya ait olmadığı ile bilimsel bir kaynak var mı? Merak ettim okumak istiyorum.
    Bilge değil sadece ahmaklar her şeyi bilir.

  9. #69
    KALDERA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    25 Haziran 2005
    Şehir
    TÜRKİYE
    Motosikleti
    visal 125 DOMİNAR 400 UG-HERO XPLUS 200 4V
    yazdıklarımın tamamen bilimsel olduğunu ifade ediyorum olmuyor.ünlü fizikçileri örnek veriyorum olmuyor.
    tamam o zaman daha fazla birbirimizn zamanını almayalım.

  10. #70
    kashmar54 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Mayıs 2008
    Şehir
    sakarya
    Alıntı Arda_Karaca adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Kashmar merhaba;

    Demirin dünyaya ait olmadığı ile bilimsel bir kaynak var mı? Merak ettim okumak istiyorum.
    herşeyi devletten beklemeyin kardeşim. elinizin altında internet var araştırın görürsünüz.
    "Son gün olmasın dostum, çelengim top arabam;
    Alıp beni götürsün tam dört inanmış adam!”

  11. #71
    Shrieker - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    25 Mart 2006
    Motosikleti
    var bi şeyler
    Konuya geri dönersek. Hükümet ne idüğü belirsiz afgan mıdır libyalı mıdır çeçen midir sözde islam adına savaşan kana susamış katillere bizim vergilerimi saçıyor. Bu mahluklar resmen insanlık suçu işliyorlar gittikleri yerlerde, biz de elimiz kolumuz bağlı seyrediyoruz. Bu adamların elindeki kanın bir kısmı sesini çıkarmayanların, onlara destek verenleri engellemeyenlerin ellerindedir bunu aklınızdan çıkarmayın.

  12. #72
    kashmar54 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Mayıs 2008
    Şehir
    sakarya
    Alıntı Shrieker adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Kusura bakmayın ama komik şeyler yazmışsınız. Güneşin Dünya'nın etrafında döndüğü kurandan binlerce yıl önce biliniyordu. Mısırlılar büyük piramitin yüksekliğini Güneş ve Dünya arasındaki ortalama mesafenin milyonda biri olacak şekilde tasarlamışlardı. Yani aradaki mesafeyi trigonometriden faydalanarak kabaca hesaplayabiliyorlardı. Hiçbir bilgi gökten inmemiştir. Bilimin de kuranda veya herhangi başka bir dini kitapta anlatılanları onaylamak veya yanlışlamak gibi bir endişesi yoktur. Kuranın ortaya çıkışından yüzyıllar hatta bin küsür yıl geçtikten sonra bile yapılan bilimsel keşiflerin kuranda yazdığı iddiasındasınız. O zaman sizi henüz yapılmamış bir bilimsel keşfi kurandan bulup çıkarmaya davet ediyorum. Sizin düşüncenize göre bilimin kuranı doğrulamak/yanlışlamak gibi bir endişesi var ise, o zaman ben de sizi bilimi doğrulamaya/yanlışlamaya davet ediyorum. Bulun, çıkarın, getirin kurandan. Tarihte böyle bir hadise yoktur. Kurandan bilimsel icat yapılmamıştır. Bilim soruları cevaplama ve cevapları sorgulama döngüsü üzerine kuruludur, bu da sadece bilimsel yöntemle olur.

    Sevgili kaldera, kashmar54'e yaptığım teklifin aynısını size de yapıyorum. Ama bence zamanınızı boşuna harcamayın. Onun yerine ilgi alanınıza giren bir bilimsel araştırma konusunda çaba sarfederseniz kim bilir; belki de daha önce kimsenin dikkatini çekmeyen birşeyler bulursunuz
    işte sabitlenmiş kafaya ne deyilebilirki.
    mırsırlılar dünyanın güneş etrafında dönüşündenmi yoksa güneşinde kendi yörüngesindeki hareketindenmi hesaplamışlar.? hiç bişey anlamadım yazdığından şunu bi net anlatta anlıyalım bakalım.

    elbette kuranın kendisini bilimin doürulamasına ihtiyacı yoktur ama bu bilimin kuranı doğruladığı gerçeğini değiştirmez.
    eğer var olan bir keşif kuranda yazanın tam tersi olsaydı ki bu mümkün değil zil takıp oynardınız!!
    şimdi nedense bunu bir hakikat ve mücize olarak görmek istemiyorsunuz ne iş???
    "Son gün olmasın dostum, çelengim top arabam;
    Alıp beni götürsün tam dört inanmış adam!”

  13. #73
    Arda_Karaca - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Kasım 2011
    Şehir
    Foça
    Motosikleti
    BMW F650GS
    Alıntı kashmar54 adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    herşeyi devletten beklemeyin kardeşim. elinizin altında internet var araştırın görürsünüz.
    Araştırdım bulamadım. Neyse...
    Bilge değil sadece ahmaklar her şeyi bilir.

  14. #74
    Shrieker - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    25 Mart 2006
    Motosikleti
    var bi şeyler
    1) Karanlık maddenin en ufak yapıtaşı

    Bulun getir kurandan bekliyorum. Madem var. Millet araştıracak bulacak "ehi ehi var işte burda " diye beleşe yatmaca yok. Sabit fikirlilikten bahsetmişsin. Kitabın ululuğuna o kadar kendinizi kaptırmışsınız ki zannediyorsunuz yapılan bilimsel keşif kitabın bir köşesinde yazılan şey. Sabit fikir yanılabileceğine ihtimal vermeme üzerine kuruludur. Sizin de "yanılıyo muyum acaba" düşüncesi aklınızın ucundan geçmiyor malesef. Oysa ki bilimsel düşünce tamamen deneme yanılma üzerine kuruludur. Cevaplar her zaman sorgulanır ve ulaşılan sonuçlar üzerinden yeni sorular sorulur. Bir başka değişle bilim "sabit fikri" tamamen reddeder.

  15. #75
    kashmar54 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Mayıs 2008
    Şehir
    sakarya
    Alıntı Shrieker adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    1) Karanlık maddenin en ufak yapıtaşı

    Bulun getir kurandan bekliyorum. Madem var. Millet araştıracak bulacak "ehi ehi var işte burda " diye beleşe yatmaca yok. Sabit fikirlilikten bahsetmişsin. Kitabın ululuğuna o kadar kendini kaptırmışsınız ki zannediyorsunuz yapılan bilimsel keşif kitabın bir köşesinde yazılan şey. Sabit fikir yanılabileceğine ihtimal vermeme üzerine kuruludur. Sizin de "yanılıyo muyum acaba" düşüncesi aklınızın ucundan geçmiyor zaten. Oysa ki bilimsel düşünce tamamen deneme yanılma üzerine kuruludur. Cevaplar her zaman sorgulanır ve ulaşılan sonuçlar üzerinden yeni sorular sorulur. Bir başka değişle bilim "sabit fikri" tamamen reddeder.
    söz konusu iman olunca Allahın kudreti olunca elbette yanılma ihtimali vermem bu benim imanım gereği.

    bundan başta tırı vırı mevzularda elbette yanılabilirim.
    buna sabit fikirlilik değil itikat sahibi olmak denir.
    "Son gün olmasın dostum, çelengim top arabam;
    Alıp beni götürsün tam dört inanmış adam!”

  16. #76
    KALDERA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    25 Haziran 2005
    Şehir
    TÜRKİYE
    Motosikleti
    visal 125 DOMİNAR 400 UG-HERO XPLUS 200 4V
    Özür dilerim ama bir önceki sayfada pulsarlardan bahsetmiştiniz.detaylı açıklamasını eklemek durumundayım.

    1- Ve Evren’e ve Vuruşlu’ya(Tarık’a)
    2- Vuruşlu (Tarık) nedir kavrayabilir misin?
    3- O delici yıldızdır.
    Tarık Suresi 1-3 ayetler

    Kuran’ın 86. suresinin adı Tarık’tır. Tarık "tark" kökünden türeyen bir kelimedir. Kelimenin aslı "vurmak, çarpmak" anlamlarına gelir. "Yol" anlamına da gelen "Tarık", yolcular ayaklarını vurup yol aldığı için bu kökten türemiştir. Kuran çevirilerinin birçoğunda "Tarık" kelimesi özel isim gibi yazılıp, anlamı çeviride verilmemiş, fakat açıklamalarda anlam açıklanmıştır. Oysa kelimenin en temel anlamı olan "Vuruş" diye ayet çevrilirse, kozmolojik fizik ile ilgilenenler Kuran’ın bir mucizesine daha tanıklık edebilirler.

    1967 yılında ingiltere Cambridge Üniversitesi’nde Jocelly Bell düzenli ve ısrarlı bir radyo sinyali yakalar. Radyo sinyalinden kalbin vuruşları gibi düzenli vuruşlar gelmektedir. O zamanda Uzay’da böyle düzenli vuruşların kaynağı olabilecek bir gök cismi bilinmiyordu. Bu
    yüzden bu sinyallerin, başka gezegenlerdeki akıllı yaratıklar tarafından gönderildiğine kanaat getirilir. Büyük bir heyecanla davetiyeler bastırılır, basın kuruluşlarına haber verilir ve LGM adı verilen görkemli bir seminer düzenlenir. LGM (Little Green Men) "Küçük Yeşil Adamlar" demektir ve Evren’de akıllı yaratıklarla irtibat kurulduğunu simgelemektedir. Çok kısa bir süre sonra söz konusu sinyallerin kaynağının nötron yıldızlarının çok büyük bir hızda dönmeleri olduğu anlaşılır. Böylece nötron yıldızlarına bir ad daha takılacaktır: "Pulsarlar". Jocelly’in buluşu uzaylılarla irtibatı sağlayamamıştır ama Pulsarların keşfini sağlamıştır. ingilizce’de "pulsate", nabız gibi vuruşları ifade eden bir kelimedir. "Pulsation" da "vuruş, titreşim" demektir. Bundan da nötron yıldızlarına takılan "Pulsar" isminin Kuran’da geçen "Tarık" yani "Vuruş" ismiyle uyumlu olduğu anlaşılmaktadır.Tarık suresinin ikinci ayetinde "Vuruşlu yıldızın(Tarık’ın)" insan zihni tarafından kavranmasının zor olduğu vurgulanmaktadır. 2. ayette geçen "Ve Ma Edrake" ifadesinde geçen
    "edrake" kelimesi Türkçe’mize "idrak etmek" olarak Arapça’dan girmiştir ve "kavramayı, anlamayı" ifade etmektedir.

    Pulsar’ı incelediğimizde ayetin bu mucizevi yönüne de tanık olmaktayız. Pulsar’ın içinden alacağımız bir kaşık madde bir milyar ton gelmektedir. Pulsar’dan alacağımız çok ufak bir maddeyi eğer yeryüzüne bıraksak Dünyamızın öbür ucuna kadar bir delik açıp çıkardı. Oysa Dünya’da herhangi bir maddenin bir kaşığı birkaç gramı geçmez. Sırf bunu düşünmek bile
    Pulsar’ın kavranması ne kadar güç bir yıldız olduğunu ortaya koyar. Güneş’in bir kaç misli büyük yıldızlar sıkışarak Pulsar’ı oluşturur. Oysa bir Pulsar’ın çapı 15-20 km’dir. Dünyamızı aynı şekilde sıkıştırsak Dünyamız 100 metre çapında bir küre olurdu. Dünyamız 24 saatte kendi
    etrafındaki dönüşünü tamamlar, oysa Pulsar bir saniyede defalarca kendi etrafında döner. Pulsar’ın hem dönüşündeki hızı, hem tüm bu bilgiler Tarık suresinin 2. ayetinde "Vuruşlu yıldızın (Tarık’ın, Pulsar’ın)" kavranmasının ne kadar zor olduğunun belirtilmesinin ne kadar mucizevi olduğunu göstermektedir.

    HAYDi KAFADAN SALLAYARAK BiR MUCiZE ÜRETiN
    Ayette geçen yıldızın Saturn, Venüs gibi yıldızlar olabileceğine dair eskiden tahminler yapılmıştır. ilk Boşnakça Kuran tercümesini yapan Mustafa Mlivo bu tahminlerin hatalı olduğunu Tarık’ın Pulsar olduğunu söyleyerek özetle şöyle demektedir:
    86 Tarık suresi 1-3 ayetlerde şunlardan bahsedilir:

    “1-Vuruş yapmak

    2- Bir yıldız olmak

    3- Delmek

    Uzaydaki hiçbir gök cismi bu kriterleri karşılamaz (Pulsar dışında) çünkü;

    Hiçbir gök cismi vuruşlar şeklinde tarif edilemez

    Ayette bahsedilen yıldızdır.(Satürn, Venüs gibi gök cisimleri gezegenlerdir.)

    Pulsar güçlü radyasyon ve radyo dalgaları yaymaktadır. 3. ayette geçen "sakıb" kelime-
    sine "karanlığı delmek, yanıp tutuşmak, nufüz etmek" anlamları verilmektedir.”

    Görüldüğü gibi ancak 1970 yılına gelindiğinde yeni keşfedilen bir yıldızdan Kuran 1400 yıl önce bahsetmektedir. Vuruşları olan bir yıldızın ne anlama geldiğini 1400 yıl öncesinin insanları tahmin edemediğinden "Tarık" kelimesi özel isim gibi Arapça’sının aynısıyla çevrilmeden çevirilere yazılmış, ancak dipnotlarda, sözlüklerde ve tefsirlerde anlamı açıklanmıştır.

    Gökyüzünde çok ince hesaplarla, çok muhteşem olaylar oluşmaktadır. Hiç kimsenin kafadan iki cümle atıp da gökyüzünde oluşan olaylar hakkında isabetli bir tahmin yapabilmesi, dediğine uyacak bir cismin gökyüzünde tesadüfen bulunması beklenemez. Kuran’ın her cümlesinde, her kelimesinde nasıl inceliklerin olduğu, Kuran’ın her sorusunda, her vurgusunda
    ("Vuruşlu nedir, kavrayabilir misin?" örneğinde olduğu gibi)
    nasıl derin anlamların saklı olduğu Kuran ne kadar çok araştırılırsa o kadar iyi anlaşılmaktadır.
    [Turan] bunu beğendi.

  17. #77
    Motosiklet Eğitmeni COQ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ocak 2008
    Şehir
    France
    Motosikleti
    Honda
    Alıntı Arda_Karaca adlı üyeden alıntı Mesajı göster

    Demirin dünyaya ait olmadığı ile bilimsel bir kaynak var mı? .
    Var tabi.
    Asagidaki arkadas.



    Bu arkadas Harun Yahya adiyla kitaplar, makaleler yazar.
    Imani zayif arkadaslarda bu ve bunun gibileri okuyup inandiklari dini bilimsel yollarla ispat etmeye kalkar.
    Halbuki Islam dini bilimle falan ugrasmaz.
    Yani kendini inandirmak için yok demir uzaydan geldi,
    yok günes dönüyor, dünya da dönüyor gibi salakça islerle ugrasmaya gerek yok.
    Bir türlü inanamiyorsan sal gitsin yani.
    Ne ki bu,
    atom fizigi,
    kuantum?
    Ulem inanmiyorsun ama kendine bile itiraf etmekten acizsin.
    Inanmak için ayet bulup
    heheheee bak gördünmü Allah varmis
    kafasindaki adamin imanindan ne olur,
    insanligindan ne olur?
    Inanç lem bu!
    Ya inanirsin,
    ya inanmazsin?
    Bu kadar basit.
    Shrieker bunu beğendi.
    Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
    Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)

  18. #78
    tigermbz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Şubat 2006
    Şehir
    Samsun
    Motosikleti
    Ducati 797
    Kuran bilimsel bir kitap değil
    bilimselliğe önem veren ve göklere çıkaran bazı insanlar sadece, Allah değil, zaten o yarattı hepsini
    dün de aynı insanlar astrolojiye değer veriyorlardı
    ondan öncekiler de sihir ve büyüye
    hiç değişmedi inkarcılar anlayacağınız

    haa Kuranda anlatılanlar bilimsel verilerle çakışıyor mu, çakışmıyor
    bazı bulgular çok önceden Kuranda bildirildi mi? evet
    daha detaylı incelersek sonradan ortaya çıkmış bazı keşifleri de bulabilir miyiz? kesinlikle
    ama yine de Kuranın bilim kitabı olduğu sonucuna varamayız

    coq bir noktada haklı
    bu işte %100 ispat diye bir şey yok, ama güçlü işaretler var, seçim meselesi
    aksi olsaydı "bu bir imtihan dünyasıdır" diyemezdik
    Kurandan Rad suresini okuyun (sadece 3 dakika sürer), cevaplar orda
    bir kesit alalım
    Bismillah
    Ra'd 7. İnkâr edenler, “Ona Rabbinden bir mucize indirilseydi ya!” diyorlar. Sen ancak bir uyarıcısın. Her kavim için de bir yol gösteren vardır.

  19. #79
    otopsici - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    18 Nisan 2009
    Şehir
    van
    Motosikleti
    Yamaha tracer 900 - Yamaha tracer 700
    la ne pis geyik varmış sizde arkadaş özgür suriye ordusundan kuantum fiziğine nasıl geçtiniz
    Shrieker bunu beğendi.

  20. #80
    abeciMotoru - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    13 Ağustos 2013
    Şehir
    İzmir
    Motosikleti
    Cb125E-SymWolf-Inazuma-XJ6 F
    Alıntı otopsici adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    la ne pis geyik varmış sizde arkadaş özgür suriye ordusundan kuantum fiziğine nasıl geçtiniz
    pişman oldum yemin ederim bu ne arkadaş. kafa kesiyolar diyoruz millet adem havva'ya kadar gitti o kadar derine inmeyin yüzeye çıkın biraz te allam ya.
    Motosikletimin üstü açık..
    https://www.youtube.com/channel/UCp4K0dvqaCd6YAr_beEsudA/featured?view_as=subscriber


    REKLAM ALANI
4. sayfa BirinciBirinci ... 2345 SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)

Bu Konudaki Etiketler