Kapat
Üye Girişi
Motovento
Motomax
2. sayfa BirinciBirinci 12

Kendi ayaklarının üstünde durabilmek

    REKLAM ALANI
  1. #21
    teknikhoca - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Kasım 2006
    Şehir
    Adana
    Motosikleti
    Mondial 150 ZAT
    İyi akşamlar. Aslında güzel bir konuya deyinmişsiniz. Bu konuda birkaç kelimeyi sizinle paylaşmak isterim.

    Herkes gibi klişe bir söz ile başlamak istiyorum. "Bende senin zamanında aynı şeyleri istedik...yaptık...denedik...vs." gibi...ancak benim zamanım ile şu andaki zaman arasında ciddi farklılıklar var. Öncelikle değişmeyen kaide, 17-18 yaş grubu gençlikte aile yada çevreye, kendi kararlarını doğru yada yanlış olduğuna bakmaksızın kabul ettirme icgüdüsünün görülmesidir. Nihayetinde, çocukluktan çıkıp, ailemizin bizim için seçtikleri yerine, benliğimizi bulma sürecinde beğeniler yada nefretler sahibi olmak isteriz. Daha doğrusu buna ihtiyacımızın olduğuna inandırılırız. 10-12 yaşına kadar çocuklarda genelde ailenin kalemi ile çizilmiş bir senaryoda rol alırken, 16-18 yaş grubunda, kendi senaryomuzda kendi rollerimizi beğenme, verilen sufleler yada öğretilen ezberler yerine, bize ait beğeniler bize ait nefretlerimiz olsun isteriz...

    Hocam ne diyon diyorsun şimdi... Şöyle ki; çocukken ailemizin bizim önümüze koyduğu yemeği yeriz. Zamanla ailemizin dostlarımızın çevremizin etkisi ile damak tadımız oluşur. bunların içinde bizim için referans tatlar mevcuttur. Acı tatlı ekşi gibi. Zamanla bize diretilen ıspanak yerine, rengi kokusu reklamları sunuşu ve şekli ile daha çekici olan hamburgerin tadını merak ederiz. Hamburger dediğimiz seçenek de kendi içinde aslında 5 ayrı çeşide sahiptir. Peynirli, soğanlı, acılı v.s.....Ispanak yemek yerine hamburgeri tercih ederek KENDİMİZE AİT BİR SEÇİME SAHİP olduğumuz düşünmek isteriz. Çünkü onu ailemiz önümüze ısrarla koymak istemez (reklamlarda sunulan hamburgerleri kastediyorum). Oysa isteriz ki...biz de bir bireyiz ve bir birey olarak seçim hakkına sahibiz. Onu beğenmişizdir. Ispanağın yeşil ve itici görüntüsü yerine BİZE hitap eden ve aslında en sevdiğimiz renk olan kırmızı ile bezenmiş hamburger bizim tercihimiz...seçimimizdir.

    Ailemiz bizi ikna etme yoluna gider. Hayır onu yeme diye....Çünkü ona öğretilen....ona inandırılan da....hamburgerin zararlı olduğudur. Aile, birkaç kişi ye sorarak yada dinlediği gazetede gördüğü haberle etkilenerek bize en doğru seçimi yaptırmak niyetindedir.

    Peki hangisi doğru? Aile gerçekten yaşamı içinde kendine güvenen bir bireylermidir? Beğenilerini zevklerini, istek ve redlerini kendi emeği kendi uğraşı ve denemeleri sonunda mı elde etmiştir? Kırmızıyı "güzeldir" denildiği ve bize "kalbin rengi" olarak tanıtıldığı için mi beğenmekteyiz, yoksa....gerçekten mavi yerine bizde heyecan uyandırdığı için mi?


    Aslında, ailenizin sözünü tutması yada tutmamasını sorgulamanızdan önce, sizin bu kararı verirken sizi etkileyen nedenleri iyi gözlemlemeniz daha doğru olacaktır. Siz, ailenize ve çevrenize daha doğrusu öncelikle kendinize, büyüdüğünüzü ispat etmek ve sahip olduğunuz kararlar olduğunu insanlara anlatmak istiyorsanız, sizi anlamadığını yada kandırdığını düşündüğünüz insanlar gibi düşünmeyi de öğrenmek durumundasınız. Çünkü siz nasıl onların sizin anlamadığını düşünüyorsanız, onlarda sizin için aynı şeyi düşünüyorlar. Elbette ki....her aile bireyi en doğrusunu düşünüyor diyemeyiz. Ailelerde yetiştiriliş tarzları sonucunda bazı yanlış yada eksik bilgilerle donanmış olabilirler. Ama anlaşılmak istiyorsanız, onları anlamaya ve onların sizi ikna etmesinin yolunun ne olduğunu bulmaya çalışın. İşte o zaman, onları ikna etmenin yolunu bulacaksınız....

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 21:45 ---------- bir önceki mesaj zamanı 21:38 ----------

    Ayrıca.....ayakarının üzerine basmak....sadece hayatın içinde yanlız kararlar almak değildir. bir ev içinde, sevdiklerinizle, ailenizle, sizin sevenlerle, hayatın her zorluğunu, maddi yada manevi....her sıkıntısını birlikte aşabiliyorsanız, evet...ayaklarınızın üzerinde durabiliyorsunuzdur. Siz....sizi sevenleri üzmeden, onları asla yanlız bırakmadan onlarla birlikte mücadele edebiliyorsanız....evet ayaklarınızın üzerinde durabiliyorsunuz demektir. Hayallerini iyi analiz etmiş, isteklerini iyi belirlemiş, beğenilerini yada beğenmediklerini doğru şekilde ayırabilmiş kişiler, 420 milyona göre hayal kurmazlar. Siz...420 milyonu hayatınızdaki güzellikleri elde edebilmek için bir basamak olarak kullanmalısınız....Şu an siz...herhangi bir hedef yada beklentiniz olmaksızın burs adı altında verilen 420 milyona göre, hayallerinizi şekillendirmeye çalışıyorsunuz. Bence....hayallerinizi daha da net bir şekilde çizerseniz kafanızda....420 milyon bunun için sadece....bir basamak olacaktır.
    caner6776 ve acayüp bunu beğendiler.
    Jawa 350 TS...Asya 125 T


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #22
    Deli Çerkes - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    05 Mayıs 2007
    Şehir
    Dünya
    Senin ilacın zaman kardeşim. Biraz daha büyüdüğün vakit dünyanın senin zannettiğin gibi dönmediğini göreceksin.

    Ailen seni her türlü kötülüklerden korumaya çalışır.Hiç bir anna baba evladının kötülüğü istemez. Ne zamanki ayrı bir düzen kurmaya tek başına çalışacaksın. Ailenin sana sağladığı imkanları o zaman daha iyi anlayacaksın.

    Benim rahmetli babam ilkokul öğretmeniydi.Emekli olduğu zaman aldığı emekli ikramiyesi ( ki o zamanlar hakikaten ciddi paraydı ) ile ticarete başladı.

    Çocukluğumdan itibaren en yaz tatilinde bir başka ustanın yanına çırak diye verildim. O zamanki ustalar çok sertti.Şimdikiler gibi diploma ustası değil. Yılların insan sarrafı ustası.ne yalanı ne dolanı , kaşından gözünden uyduruk iş yaptığını anlıyor. hele kızmalarını bir görsen kaçacak delik bulamazsan kendim anında kazayım şuraya bir tane dersin.

    Her tatil farklı usta demek , geleni gideniyle yüzlerce binlerce farklı insanı görmek , dinlemek ,anlamak demek. Başkası tatilde, başkası oyun oynarken ben niye oynayamıyorum diyemezdim. Baba sözü emirdir. Gıkını çıkartamazdın. O zamanlarki babalarda babaydı hani.öyle babiş, babişko denilecek tipten değil.

    Babam büyük tüccar para ne ki ? kendimi bildim bileli evimde valizle nakit para olurdu.Benim harçlık kendime kalıyor haliyle.Al sana bugünün parasıyla 200 lira dese bana 1 gün yetmez.Hergün istesemde hergün de verir. Ama bir hafta cırmalayıp kazandığın 50 lirayı gelde harca bakalım harcayabiliyormusun.? Para kazanmanın ne demek olduğunu ve tadını almak varken ne yapayım oyunu çocuklarla takılmayı. Babamında öğrenmemi istediği asıl olayda buydu zaten. Bu yüzden evime halen boyacı , elektrikçi , tesisatçı marangoz vs vs kendisini usta zanneden zibidi sokmam.Kendimi usturayla kendim traş ederim.kendi arabamı kendim tamir ederim.

    Bunca insanı ve tecrübelerini dilemek , ister istemez hayatında genelleme yapmanı sağlıyor.öyle hikayede değil , hepsi birilerinin başına gelmiş , ibret dolu gerçek ve yaşanmış hayat öyküleri, ticari tecrübeler.

    16 yaşıma geldiğimde babam beni kendi yanına aldı. Toptan et tüccarıydı o zaman. İstanbul piyasasının en büyüğü ve dernek başkanı. Emekli öğretmen olduğu için hoca derlerdi. Çerkes hoca dedinmiydi miletin yüz rengi değişirdi.( nedenini az sonra anlayacaksınız) . Sırf ticareti öğretmek için işleri bir süreliğe bana bıraktı. yaş 16. öyle bir para batırdım ki şimdi elimde sırf batırdığım kısım olsa piyasayı hoplatırım. Ancak şimdiki aklım olsaydı lafı boşuna söylenmiyor. Geçmişte o acı tecrübeleri yaşacaksın ki şimdi aklın ve tecrüben oluşacak. Kıçınıza bir güzel kaçacak ve acısını yaşayacaksın ki ömür tillah unutamayacaksın.babamın elimnde öyle ekipler varki ki , öz oğlu olduğum halde i bana bir şey yapamayacaklarımı bildiğim halde ben bile tırsardım. ( beni tırsıtmak kolay iş değil ) Batırdığım parayı bunlara toplattı. yüksek cirolu ticarette bu tür ekipler şarttı. bunuda yaşayarak öğrendik.

    Babam nasihat vermez , olayı bizzat yaşatırdı.öyle bir dersler aldım ki babamdan, aynı şeyleri bir daha yaşamamak için. Bırakın ayaküstü nasihat vermeyi 24 saat kulağımın dibinden ayrılmadan konuş bu kadar öğretici olmaz adama.

    Babam bana maaş vermezdi.Bir miktar et bırakır bunların kar'ı senin derdi. İster kar'lı sat ister zararına sat. Kıymetlimisssssse doğru manevi kamçıyı öyle bir yemişimki , ne zararı ne kafa- kafayası , öyle satış taktikleri ve planlar yapıyorum ki devlet planlama teşkilatı bu kadar hain plan yapmaz. Borçmu takacaksın. hemde bana resmen kelle avcısı gibiydim o zamanlar.ya verirsin ya alırım.Azmı dayak yemedim , azmı adam dövmedim. Kimse yediklerini anlatmaz. Sopalarla bana dalan mı arasın. 35 lik kasap bıcağıyla kovayanmı.? bu dünya böyle bir dünya. babamada söyleyemiyorum. işi o kadar sevdim ki söylesem başka bir iş kurup bunun başına geçirecek ama ömür boyuda kafa bulacak ki , yaman ikilem. Çerkes adetlerine göre 13 yaşındaki erkek çocuğuna silah hediye edilip savaşçı ilan edilir. takmaya başladık mı makineyi. Zaten en büyük bela budur. yaş küçük , Akıl mantık gidiyor. Silah varya. Delikanlılık "varken çekmemek" zaten iki olayda bunuda yaşayarak öğrendim. onada tövbe ettik. Olay satabilmek değilm , paranı tahsi edebilmek. haraç değil sadaka değil. ya o parayı alırsın ya da köylüye bedelini kendi cebinden ödersin. bu kadar basit.

    Çünkü Dolandırıcı ben dolandırıcıyım demez. sen emaralerinden durumu çakacaksın. babamın korkusundan babama yaklaşabilen yok. Ama beni küçük görüp etrafımda dolanan çok.Dolandırıcı mıknatısı gibiyim. Rakamlar çok büyük. hakikaten aşırı yüksek meblağlar. Dolanırıcının hikayesini yersen ve balıklama atlarsan yoksa öyle bir çakıp kaçıyor ki adam 6 ay kendini maddi olarak toparlayamıyorsun. nqasıl yedim diye hayıflanma etkileri çok daha uzun sürüyor. Bu piyasa tam köpekbalıklarının piyasası , kurt sofrası neymiş. Kurt bile bu piyasada masum melek kalır. açlıktan ölür.

    18' ne gidiğim gün ehliyete başvurdum.Ehliyeti aldığım gün kendi paramla gittim etilerde ilk gördüğüm galeriye dalıp kendime son model mercedes aldım.en janjanlısından hemde.eee genç işadamıyız ya güya.Arkamızda kapı gibi babamız var. ee çok paramda var. millet milyarda kaç sıfır olduğunu bilmez , ben hesabımda kaç milyar var onu bilmem . vaziyet bu durumda.Şımardım ama farkında değilim. Hayatta büyük konuşmayacakmışsın. 18 yaşındayken atıp tutmayacakmışsın.Hayat dediklerini aynen yutturuyor insana

    Gayet doğal değilmi.? para benim keyif benim.istediğim arabaya binerim değilmi ? bundan iflas dolayı edilirmi.? edilmemesi lazım. ama ettim işte. mantıksızmı geldi ?. Göstere göstere binmeye başlayınca , müşteriler kıllanmaya başladı.demeek bu inek çok kazanıyor diye anormal pazarlıklar yapmaya ve yavaş yavaş elini eteğini çekmeye başladılar. bende hep işler böyle gidecek helikopter , tekne bile alırım modundayım.satışlar dibe vurdu.ve kaçınılmaz son iflas.

    Demek ki kafana göre her ne kadar kendine hak görüyorsan , bedelinide ödeyebilecek kadar maddi imkanın olsa dahi , tepki göreceğin , müşterini kızdıracak hal ve hareket ve hayat tarzını yaşamayacakmışsın .Söyleseler saçma gelirdi. başa gelince ömür tillah unutulmayacak bir tecrübe.Paraylada çok oynadım. yıllarca parasız kalıp süründüm de. Babam hiç bir zaman ağzını açıp gık demedi. Ya da al şu parayıda borçlarını kapat demedi. Hep beni bana bırakmıştır. Bu yaşıma kadar kaç mahkemede yargılandım sayısını bilmem.

    Babanız size istediğiniz motoru aldı diyelim. Kıymetini bilebilecekmisiniz.? O motorun parasını kazanabilmek için nelere katlandı anlayabilecemisiniz.? o motoru alabilmek için kendi hangi hayalinde vazgeçti tahmin edebilecekmisiniz.?

    Bu yüzden aileye isyan bayrağı çekmeden önce onlar olmazsa ne yapardınız bunu düşünün.15 yaşındaki çocuğa 50 kiloluk çimeto torbası taşıtamazsınız. çöker kalır. daha büyümesini ve güçlenmesini beklemeniz lazım.Aileden ayrılmak için bu kadar acele etmeyin.şartlar olgunlaşıp , ortam bunu gerektirdiğinde bu zaten olacak.Size sözler verilipte tutulmuyorsa bilin ki sizin bilmediğiniz veya göremediğiniz çok gelişme var. Hiç bir baba çocuğuna zaafını göstermez. istemekle yapmak arasında dünyalar vardır. Sözleyipte yapamıyorsa bilin ki aileniz sizden çok daha fazla bu duruma üzülüyordur. Hangi aile evladının isteklerini yerine getirememekten zevk alır.

    Kafanıza göre kapıya çektiniz motoru ee sonra ne olacak. ? Ailenizin rızası yoksa kapıyı vurup çıkacakmısınız.? Dediğim gibi kardeşim. Senin ilacın zaman . Biraz daha olgunlaşman gerekir.Senin yaşlarındayken ben ( 18 civarı olduğunu tahmin ediyorum) bırak ayrı eve çıkmayı, istesem kendime apartman alırdım.Olay sadece parada ile bitseydi.ama benim yetiştirilme tarzımla seninkinin arasında dünyalar var. çerkes adetlerine göre yetiştirildim ben. Anneye - babaya isyan çekmekmi? böyle bir şeyi rüyadan bile korkudan göremezsin. Babamın oturduğu odaya 30 yaşından sonra girebildim.35'inden sonra söz verirse konuşma hakkı kazandım.şaka gibi geliyor değilmi.?
    Belkide sizce yalan söylüyorumdur.hangi devirde yaşıyoruz yahu. Nerde yaşarsan yaşa adetlerine törelerine göre büyütüldüysen aynen yapman beklenir.

    Baba yardım et diyeceğim haa , babamdan geçtim ömür tillah dalga geçer sülalem.babam yolu gösterir,İster yap ister yapma karışmaz.Yanlış yaptığımı görse bile müdahale etmez. Gö göre göre zarar. umursamaz . Para her zaman her şekilde kazanılır. Ama ticari tecrübe böyle oluşur. Okumayla değil. yaşamayla. Başkasının hikayesini dinleyerek değil. Bizzat kıçıma " Anacondanın hası " kaçınca gözler öyle bir açılıyor ki . Adam daha merhaba dediğinde ağız kokusundan ne içtiğini , kıyafetinden nereli olduğunnu saati ve ayakkabısından gerçek sermayesinin ne kadar olduğunu , vücut dilinden ağzının söylemedikleri duyuyorsun. . Dolandırıcıysa kolpa hikayeyi anlatmasına bile gerek yok. yarısına kadar anlatsın gerisini ben tamamlayayım. O hale geldik.Dincisi, nurcusu , delisi , askeriyesi , oteli , kebapcısı , lokantası , tabldotcusu ne ararsan .Gıda sektöründe aklına geklen her işletmeden insanlarla muhatapsın.istiyorsan didikleme.

    .Bu yüzden erken yaşlarda çalışmak neymiş , eloğlu gözünün yaşına bakarmıymış anlayayım diye onun bunun yanına çırak verildim.Baba açır belki ama usta acımaz.Ekmek davası söz konusuysa kimse gözünün yaşına bakmaz. Gerçek dünyada işler böyle yürür.


    Aile herşeydir kardeşim.kızsanda babanın varlığı bile yeterlidir. hayatın bir kitabı yoktur . Başına bir şey geldiği vakit danışacak ve iyiliği en çok isteyen en güvenilir kaynak annen- babandır. Babanınm bir sırtını sıvazlaması Annenin bir sarılması gülümsemesi bile moral olarak güne başlamak için yeterlidir.

    Bu yüzden isyan bayrağı çekme planları şimdilik bir kenara bırak. 10 yıl sonra bunları hatrıladıkça gülüp geçeceksin.Allah annen babana uzun ömür versin. yoklukları hakikaten çekilecek çile değil.Dolar milyarderide olsan belki hayatta her şeyin olur ama bir anne babanın yerini dolduracak bir şey satın alamıyorsun.Kıymetlerini iyi bil.Bir şeyi yapamıyorlarsa hemen darılma.
    acayüp, asm, caner6776 ve 1 diğerleri bunu beğendiler..
    "“Kişinin namazına, niyazına değil; dinar ve dirhemle olan arkadaşlığına bakın”. Hz Muhammed ( S.A.V)
    "İnsanların en cahili, ahiretini başkasının dünyası için satandır." Hz.Ömer

  3. #23
    caner6776 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Eylül 2011
    Şehir
    İstanbul/ Kilyos
    Motosikleti
    Honda Cb125e '13
    Alıntı teknikhoca adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    İyi akşamlar. Aslında güzel bir konuya deyinmişsiniz. Bu konuda birkaç kelimeyi sizinle paylaşmak isterim.

    Herkes gibi klişe bir söz ile başlamak istiyorum. "Bende senin zamanında aynı şeyleri istedik...yaptık...denedik...vs." gibi...ancak benim zamanım ile şu andaki zaman arasında ciddi farklılıklar var. Öncelikle değişmeyen kaide, 17-18 yaş grubu gençlikte aile yada çevreye, kendi kararlarını doğru yada yanlış olduğuna bakmaksızın kabul ettirme icgüdüsünün görülmesidir. Nihayetinde, çocukluktan çıkıp, ailemizin bizim için seçtikleri yerine, benliğimizi bulma sürecinde beğeniler yada nefretler sahibi olmak isteriz. Daha doğrusu buna ihtiyacımızın olduğuna inandırılırız. 10-12 yaşına kadar çocuklarda genelde ailenin kalemi ile çizilmiş bir senaryoda rol alırken, 16-18 yaş grubunda, kendi senaryomuzda kendi rollerimizi beğenme, verilen sufleler yada öğretilen ezberler yerine, bize ait beğeniler bize ait nefretlerimiz olsun isteriz...

    Hocam ne diyon diyorsun şimdi... Şöyle ki; çocukken ailemizin bizim önümüze koyduğu yemeği yeriz. Zamanla ailemizin dostlarımızın çevremizin etkisi ile damak tadımız oluşur. bunların içinde bizim için referans tatlar mevcuttur. Acı tatlı ekşi gibi. Zamanla bize diretilen ıspanak yerine, rengi kokusu reklamları sunuşu ve şekli ile daha çekici olan hamburgerin tadını merak ederiz. Hamburger dediğimiz seçenek de kendi içinde aslında 5 ayrı çeşide sahiptir. Peynirli, soğanlı, acılı v.s.....Ispanak yemek yerine hamburgeri tercih ederek KENDİMİZE AİT BİR SEÇİME SAHİP olduğumuz düşünmek isteriz. Çünkü onu ailemiz önümüze ısrarla koymak istemez (reklamlarda sunulan hamburgerleri kastediyorum). Oysa isteriz ki...biz de bir bireyiz ve bir birey olarak seçim hakkına sahibiz. Onu beğenmişizdir. Ispanağın yeşil ve itici görüntüsü yerine BİZE hitap eden ve aslında en sevdiğimiz renk olan kırmızı ile bezenmiş hamburger bizim tercihimiz...seçimimizdir.

    Ailemiz bizi ikna etme yoluna gider. Hayır onu yeme diye....Çünkü ona öğretilen....ona inandırılan da....hamburgerin zararlı olduğudur. Aile, birkaç kişi ye sorarak yada dinlediği gazetede gördüğü haberle etkilenerek bize en doğru seçimi yaptırmak niyetindedir.

    Peki hangisi doğru? Aile gerçekten yaşamı içinde kendine güvenen bir bireylermidir? Beğenilerini zevklerini, istek ve redlerini kendi emeği kendi uğraşı ve denemeleri sonunda mı elde etmiştir? Kırmızıyı "güzeldir" denildiği ve bize "kalbin rengi" olarak tanıtıldığı için mi beğenmekteyiz, yoksa....gerçekten mavi yerine bizde heyecan uyandırdığı için mi?


    Aslında, ailenizin sözünü tutması yada tutmamasını sorgulamanızdan önce, sizin bu kararı verirken sizi etkileyen nedenleri iyi gözlemlemeniz daha doğru olacaktır. Siz, ailenize ve çevrenize daha doğrusu öncelikle kendinize, büyüdüğünüzü ispat etmek ve sahip olduğunuz kararlar olduğunu insanlara anlatmak istiyorsanız, sizi anlamadığını yada kandırdığını düşündüğünüz insanlar gibi düşünmeyi de öğrenmek durumundasınız. Çünkü siz nasıl onların sizin anlamadığını düşünüyorsanız, onlarda sizin için aynı şeyi düşünüyorlar. Elbette ki....her aile bireyi en doğrusunu düşünüyor diyemeyiz. Ailelerde yetiştiriliş tarzları sonucunda bazı yanlış yada eksik bilgilerle donanmış olabilirler. Ama anlaşılmak istiyorsanız, onları anlamaya ve onların sizi ikna etmesinin yolunun ne olduğunu bulmaya çalışın. İşte o zaman, onları ikna etmenin yolunu bulacaksınız....

    Öncelikle vakit ayırıp bu güzel yazıyı yazdığınız için çok teşekkür ederim.

    Konuya gelecek olursak. Benim ve ailemin içinde olduğu düşünceleri çok güzel açıklamışsınız. Doğrular evet. Kime göre doğru ama? Bana göre mi doğru? Yoksa anne babama göre mi doğru? Bunu öğrenmenin tek yolu empati kurmaktır evet. Yalnız belirtmek istediğim bir nokta var. Ben ve benim yaşımdaki gençlerin hayat tecrübesi elbette ebeveynlerimiz kadar olamaz. Elbetteki bizim görüş açımız onlar gibi olmaz. Hayatın zorluklarını çekmeyen biz tabi ki onların hangi bakış açısıyla baktığını anlayamayız.

    Ben ve benimle aynı dönemde olan gençlerin bakış açısı isteklerinden ibarettir kabul ediyorum. Ebeveynlerimizin bizi koruma isteği kadar doğal bir şey yoktur. Hepsini anlarım sonuna kadar haklılar. Ağzımı bile açmam bu noktaya kadar. Ancak zıt geldiğim noktalar tahmin edersiniz ki bundan sonrasıdır.

    Etraftan duyduklarıyla yola çıkan bir ailem var. Etrafımdaki çoğu insan "Motor şeytan icadı yavrucum" gözüyle bakıyor. Ben şu güne kadar bir kere bile kasksız motorun üstüne binmedim. Şu güne kadar bir kere bile korumalarımı takmadan çıkmadım yola. Bunu öne sürdüğümde gelen cevap. " Korumalar seni ne kadar koruyabilir ki." Tamam haklı olabilirler. Ama bide şu yönden bakalım. Her insanın belli bir ömrü vardır. Buna kader denir. Her insanın kaderi çizilidir. Tamam kabul ediyorum insanlar kendi düşünce ve hareketleriyle hayatına yön verirler ancak ne denmiş, kaderde varsa önüne geçilmez. Yani anlatmak istediğim şu. Öyle ya da böyle. Ölüm bizi bulacaksa yatakta da bulur, evde de bulur, hastanede de bulur. Ben önlemimi alır gerisini Allahın bana yazdığı kadere bırakırım.

    Ailemin düşünce tarzını kavramaya çalışıyorum. Onlara gösterilen ya da hayattan öğrendiklerini doğru kabul etmeleri kadar olağan bir şey yok, ki benim babam doğru bildiğinden asla şaşmayan bir insandır. Eğer onun için motor tehlikeliyse iş bitmiştir. Anlatmak istediğim şudur ki ailemi ikna edebileceğimi düşünmüyorum. Bir düşünceye körü körüne inanmış durumdalar. Ne yaparsam boş gibi şuan.

    Kafanızı ağrıttıysam kusura bakmayın. Saygılarımla.
    Caner KIRMIZI
    [Zonguldak-MT]

  4. #24
    Deli Çerkes - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    05 Mayıs 2007
    Şehir
    Dünya
    Özelden yazdıklarına buradan cevap vereyim caner kardeşim.

    Babanız için belki motorsiklet parası hiç bir şey değildir. Siz tam korumalı çıkıyorsundur 10 numara kullanıyorsunuzdur belki burada bir sıkıntı yok

    Sıkıntı trafikte araç çok. Sarhoşu, manyağı , dirftcisi , acelesi olanı, alkoliği, bayan şöförü, ticari olanı . elli türlü deli atmış kendisini yola.
    Sen çok güzel kullanırsında adam gelir yandan çakarsa . Birde bunu düşün.tamam 8/8 adam kusurlu senin her yerin kırık.ne olacak?
    tazminat alsan ne olacak? adamı cezaevine atsalar ne olacak ?

    Bizim şansımıza araba kullanmaya başladığımız vakit trafikte bu kadar çok araba yoktu. Trafik şubeden Ehliyet alabilmek çok zordu.
    Şimdi araç bol , ehliyet dağıtılıyor. İpini koparak , kazığını söken öküz sürüleri halinde , ne arasan var trafikte.

    Bu yüzden her zaman motor alacağım diyene araba ile trafik tecrübesi sorarım.Araba ile trafiği okuyamıyorsan motorlar hiç okuyamazsın caner kardeşim.Arkanda ne oluyor? önünde ne oluyor ?farkında olacaksın ve anlık kararlarla fren mi yapacaksın ? sıvışacakmısın ? bunun kararını vereceksin. Kaldı ki motorda ön fren arka fren mekanizmalarıda ayrı. panik frende insanların düşme sebebide bu zaten adı üzerinde öyle bir panikle basıyorsun ki arka kilitleniyor ve farkında değilsin.

    Babanız veya anneniz size güveniyor olabilir ama trafik magandalarına güvenmediklerinden böyle yapıyorda olabilirler.belki kötü arkadaşlarından da etkilenebilirsinler bunu görmüş olabilirler. ( zayıf ihtimal ama ihtimal )

    20 li yaşlarda araba kullanma tekniğime tokyo drift diye film çekiliyor artık. O zamanlar bunu marifet bildim. marjinal ve farklıyım ya ( kendimce ) "Bozhane tırmanmaya" katılıcam dedim, renç koçibeyin çarşaf çarşaf resimlerinin çıktığı zamanları , aklım çıkıyordu resmen bu olaya,Mümkün değil kazanabilmek ama amaç aynı atmosferi yaşamak.yoksa kazaylen bir kare resim çekilse babam bir görse beni Cnc hassasiyetiyle oyar hemde. Gizli gizli araç hazırlatacakken babamın korkusundan vazgeçtim.Bunlar hep arkadaş gazıyla oldu. Bu durumda motor aldığın vakit birlikte takılacağın kişiyide, çevreleride iyi seçecekmişsin Al sana yaşanmış tecrübe


    Özelden Yazıklarınız oluyunca babanız neden böyle yapıyor anladım.

    İstanbulda okuyacaksınız ve üniversite kazanmışsınız al sana motor diye çekecek motoru.Ammaaaaa tv lerde görüyor istanbul trafiğinde olan kazaları.trafiğin halini.zincirleme kazaları ve özellikle motor kazalarını görüyor. ölümlü kazaları seyrettikçe aklı çıkıyor .Bunu size söyleyemiyor ama dehşet içinde kalıyor.Bu durumda bende olsam izin vermem. en azından üniversite bitipte trafiği daha sakin olan bir yerde kullanacağınız garanti olana kadar. Silivri sakin bir yer belki ama siz değilsiniz. Genç adamın kanı kaynar. Alkol kullanıyorrsanız Hele hele yanınızda gaz veren birileri varsa mopet bile ölümcül olabilir. Bu yüzden Caner babanı üzme. İlerde çok pişman olacağın şeylerde yapma.

    Babam Türkiyede hakikaten ilk sayılı harley sahiplerinden, Zaten ne plaka ne ruhsat ne arayan var ne soran o zamanlar. Türkiyede 80'li yılların ortalarına kadar motorsiklet "fakirlerin ulaşım aracı" olarak görüldüğünden ve motor kullananlarda "parası araba almaya yetmediği için motorsiklet aldığı" şeklinde dile getirildiğinden . Dedemde anormal zengin bir adam , babamın motor kullanmasına kızmıyorda "fakir aracı kullanmasına" kızıyor. Bu durumdan babam bile bıkmış. çok sevdiği bir arkadaşına ücretsiz vermiş gitmiş. ( harley veriyor dikkatinizi çekerim ).

    Kendisine motor aldım dediğimde ilk sözü ( Allah rahmet eylesin ) "eşşoğlueşşek" olmuştur.

    Babalar böyledir Caner kardeşim.araba kullanırken yanında oturup nasıl kullandığına müdahale edebilir ama motorda tamamen yanlız sayılırsın. Senden emin değil ise veya diğer şöförlere güvenmiyorsa kolay kolay rıza göstermeyebilir. kızmamak lazım.



    Tahminim bu yönde. Yoksa babanız tahminice size alıyorum diye alıp. kendiside kullanmak "elbette" ister.
    caner6776 ve piyanist_irf bunu beğendiler.
    "“Kişinin namazına, niyazına değil; dinar ve dirhemle olan arkadaşlığına bakın”. Hz Muhammed ( S.A.V)
    "İnsanların en cahili, ahiretini başkasının dünyası için satandır." Hz.Ömer

  5. #25
    caner6776 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Eylül 2011
    Şehir
    İstanbul/ Kilyos
    Motosikleti
    Honda Cb125e '13
    Alıntı Deli Çerkes adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Özelden yazdıklarına buradan cevap vereyim caner kardeşim.

    Babanız için belki motorsiklet parası hiç bir şey değildir. Siz tam korumalı çıkıyorsundur 10 numara kullanıyorsunuzdur belki burada bir sıkıntı yok

    Sıkıntı trafikte araç çok. Sarhoşu, manyağı , dirftcisi , acelesi olanı, alkoliği, bayan şöförü, ticari olanı . elli türlü deli atmış kendisini yola.
    Sen çok güzel kullanırsında adam gelir yandan çakarsa . Birde bunu düşün.tamam 8/8 adam kusurlu senin her yerin kırık.ne olacak?
    tazminat alsan ne olacak? adamı cezaevine atsalar ne olacak ?

    Bizim şansımıza araba kullanmaya başladığımız vakit trafikte bu kadar çok araba yoktu. Trafik şubeden Ehliyet alabilmek çok zordu.
    Şimdi araç bol , ehliyet dağıtılıyor. İpini koparak , kazığını söken öküz sürüleri halinde , ne arasan var trafikte.

    Bu yüzden her zaman motor alacağım diyene araba ile trafik tecrübesi sorarım.Araba ile trafiği okuyamıyorsan motorlar hiç okuyamazsın caner kardeşim.Arkanda ne oluyor? önünde ne oluyor ?farkında olacaksın ve anlık kararlarla fren mi yapacaksın ? sıvışacakmısın ? bunun kararını vereceksin. Kaldı ki motorda ön fren arka fren mekanizmalarıda ayrı. panik frende insanların düşme sebebide bu zaten adı üzerinde öyle bir panikle basıyorsun ki arka kilitleniyor ve farkında değilsin.

    Babanız veya anneniz size güveniyor olabilir ama trafik magandalarına güvenmediklerinden böyle yapıyorda olabilirler.belki kötü arkadaşlarından da etkilenebilirsinler bunu görmüş olabilirler. ( zayıf ihtimal ama ihtimal )

    20 li yaşlarda araba kullanma tekniğime tokyo drift diye film çekiliyor artık. O zamanlar bunu marifet bildim. marjinal ve farklıyım ya ( kendimce ) "Bozhane tırmanmaya" katılıcam dedim, renç koçibeyin çarşaf çarşaf resimlerinin çıktığı zamanları , aklım çıkıyordu resmen bu olaya,Mümkün değil kazanabilmek ama amaç aynı atmosferi yaşamak.yoksa kazaylen bir kare resim çekilse babam bir görse beni Cnc hassasiyetiyle oyar hemde. Gizli gizli araç hazırlatacakken babamın korkusundan vazgeçtim.Bunlar hep arkadaş gazıyla oldu. Bu durumda motor aldığın vakit birlikte takılacağın kişiyide, çevreleride iyi seçecekmişsin Al sana yaşanmış tecrübe


    Özelden Yazıklarınız oluyunca babanız neden böyle yapıyor anladım.

    İstanbulda okuyacaksınız ve üniversite kazanmışsınız al sana motor diye çekecek motoru.Ammaaaaa tv lerde görüyor istanbul trafiğinde olan kazaları.trafiğin halini.zincirleme kazaları ve özellikle motor kazalarını görüyor. ölümlü kazaları seyrettikçe aklı çıkıyor .Bunu size söyleyemiyor ama dehşet içinde kalıyor.Bu durumda bende olsam izin vermem. en azından üniversite bitipte trafiği daha sakin olan bir yerde kullanacağınız garanti olana kadar. Silivri sakin bir yer belki ama siz değilsiniz. Genç adamın kanı kaynar. Alkol kullanıyorrsanız Hele hele yanınızda gaz veren birileri varsa mopet bile ölümcül olabilir. Bu yüzden Caner babanı üzme. İlerde çok pişman olacağın şeylerde yapma.

    Babam Türkiyede hakikaten ilk sayılı harley sahiplerinden, Zaten ne plaka ne ruhsat ne arayan var ne soran o zamanlar. Türkiyede 80'li yılların ortalarına kadar motorsiklet "fakirlerin ulaşım aracı" olarak görüldüğünden ve motor kullananlarda "parası araba almaya yetmediği için motorsiklet aldığı" şeklinde dile getirildiğinden . Dedemde anormal zengin bir adam , babamın motor kullanmasına kızmıyorda "fakir aracı kullanmasına" kızıyor. Bu durumdan babam bile bıkmış. çok sevdiği bir arkadaşına ücretsiz vermiş gitmiş. ( harley veriyor dikkatinizi çekerim ).

    Kendisine motor aldım dediğimde ilk sözü ( Allah rahmet eylesin ) "eşşoğlueşşek" olmuştur.

    Babalar böyledir Caner kardeşim.araba kullanırken yanında oturup nasıl kullandığına müdahale edebilir ama motorda tamamen yanlız sayılırsın. Senden emin değil ise veya diğer şöförlere güvenmiyorsa kolay kolay rıza göstermeyebilir. kızmamak lazım.



    Tahminim bu yönde. Yoksa babanız tahminice size alıyorum diye alıp. kendiside kullanmak "elbette" ister.

    Şöyle bi kendimi ailemin yerine koymayı denedim. Ben defalarca eve geldim baba kaza yaptım, baba motoru yan yatırdım diye. Bu kazalar bana hep normal geldi. Ama birde baktım ki bir insanın canının bir parçasının zarar görmesi kaldırabilir bi durum değil. Genciz kanımız kaynıyor. İsteklerimize, arzularımıza karşı çıkamıyoruz. Ama sanırım kendimi frenlemem gerek. Ailemi karşıma almamam gerek. En azından bu konuda. Sanırım kendi paramı biriktirene kadar tvs'em ile devam edeceğim. Burda satırlar boyunca yazı yazıp bana yardımcı olan, akıl fikir veren herkese çok çok teşekkürler. Sizi kırdıysam kusura bakmayın lütfen. Amacım sadece doğru bildiğimi savunmaktı. Bana gösterdikleriniz için teşekkür ederim. Sanırım hayallerimi biraz ertelemek en doğrusu
    Caner KIRMIZI
    [Zonguldak-MT]

  6. #26
    acayüp - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    24 Nisan 2007
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    cawa
    Ha birde senin mevcut motorunda var öylemii daha ne istiyorsun be kardeşim .
    Ben o tvs yi kilyosta görüyordum . Sanırım 50 cc bir scooter dı. Bir kaç kere bedaşın önünde görmüştüm seni ama hayal meyal hatırlıyorum.
    caner6776 bunu beğendi.
    Ucuz motor olmaz , Sorunlu motor olur.

  7. #27
    caner6776 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Eylül 2011
    Şehir
    İstanbul/ Kilyos
    Motosikleti
    Honda Cb125e '13
    Alıntı acayüp adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Ha birde senin mevcut motorunda var öylemii daha ne istiyorsun be kardeşim .
    Ben o tvs yi kilyosta görüyordum . Sanırım 50 cc bir scooter dı. Bir kaç kere bedaşın önünde görmüştüm seni ama hayal meyal hatırlıyorum.
    Yok abicim tvs Kdz. Ereğlide

    Ben kilyosta sarıtepe kampüsündeyim Gördüğünün ben olmadığına eminim
    Caner KIRMIZI
    [Zonguldak-MT]

  8. #28
    acayüp - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    24 Nisan 2007
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    cawa
    Alıntı caner6776 adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Yok abicim tvs Kdz. Ereğlide

    Ben kilyosta sarıtepe kampüsündeyim Gördüğünün ben olmadığına eminim
    Oralarda dolaşan mavi renkli bi gv 650 görürsen atla önüne durdur , senide gezdirsin biraz. (o benimdir kesin )
    caner6776 ve piyanist_irf bunu beğendiler.
    Ucuz motor olmaz , Sorunlu motor olur.

  9. #29
    caner6776 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Eylül 2011
    Şehir
    İstanbul/ Kilyos
    Motosikleti
    Honda Cb125e '13
    Önüne atlamak yerine bi gün yanına gelsem nasıl olur abicim )
    Caner KIRMIZI
    [Zonguldak-MT]

  10. #30
    dtahir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Nisan 2011
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    NC 700 S 2013 / Pcx 2019
    Ailen en güzelini yapmış.Motor gazıyla iyi bir üniversiteye girmişsin. Sabret biraz,karşılıklı olarak ne istediğiniz iyi anlayın. Unutma sabrın sonu hep selamet. Selametle.

    ---------- Post added at 00:20 ---------- Previous post was at 00:17 ----------

    Deliçerkes herşeyi çok güzel ifade etmiş ayrıca. Biz kalabalık yaptık.
    caner6776 bunu beğendi.

  11. #31
    acayüp - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    24 Nisan 2007
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    cawa
    Gelmene gerek yok havalar ısınsın ben hep kilyostayım . Haberleşir görüşürüz birgün. Konuşmak içinde bol zaman olur.
    Senin şuan da düşündüklerini fazlası ile zamanında yaptım ve sana tavsiye etmiyorum. Hani derlerya ben ettim sen etme şeklinde.
    İnşallah onlarıda konuşma fırsatı olur. ama bak abilerin uzun uzun yazmışlar üşenmeden oku. emin ol boşa yazmıyorlar.
    Onların şurada yazdıklarını kimi babalar çocuklarına anlatmaya üşenir. Kıymetlerini bil ve emin ol kimse seni tanımıyor ama senin iyiliğini istiyor.
    Birgün sende doğru bir motorcu olursa buralarda gençlere nasihat verirken bulucaksın kendini belkide. ama herşeyden önemlisi doğru zamanda doğru şekilde başlamak.

    Şimdilik derslerinle ilgilen sana yeter.
    caner6776 ve piyanist_irf bunu beğendiler.
    Ucuz motor olmaz , Sorunlu motor olur.

  12. #32
    caner6776 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Eylül 2011
    Şehir
    İstanbul/ Kilyos
    Motosikleti
    Honda Cb125e '13
    Alıntı dtahir adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Ailen en güzelini yapmış.Motor gazıyla iyi bir üniversiteye girmişsin. Sabret biraz,karşılıklı olarak ne istediğiniz iyi anlayın. Unutma sabrın sonu hep selamet. Selametle.

    ---------- Post added at 00:20 ---------- Previous post was at 00:17 ----------

    Deliçerkes herşeyi çok güzel ifade etmiş ayrıca. Biz kalabalık yaptık.
    Aa ne kalabalığı abicim. Fikir çokluğu benim için her zaman iyidir. Sonuçta yol göstermeye çalışan birileri var karşımda. Çok teşekkür ederim.

    Alıntı acayüp adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Gelmene gerek yok havalar ısınsın ben hep kilyostayım . Haberleşir görüşürüz birgün. Konuşmak içinde bol zaman olur.
    Senin şuan da düşündüklerini fazlası ile zamanında yaptım ve sana tavsiye etmiyorum. Hani derlerya ben ettim sen etme şeklinde.
    İnşallah onlarıda konuşma fırsatı olur. ama bak abilerin uzun uzun yazmışlar üşenmeden oku. emin ol boşa yazmıyorlar.
    Onların şurada yazdıklarını kimi babalar çocuklarına anlatmaya üşenir. Kıymetlerini bil ve emin ol kimse seni tanımıyor ama senin iyiliğini istiyor.
    Birgün sende doğru bir motorcu olursa buralarda gençlere nasihat verirken bulucaksın kendini belkide. ama herşeyden önemlisi doğru zamanda doğru şekilde başlamak.

    Şimdilik derslerinle ilgilen sana yeter.
    Tamamdır abicim anlaştık

    Şu hazırlığı bi geçeyimde sonrası kolay. Herkesin yorumunu tek tek okudum ve hak verdim. Herkesin bildiği söylediği yanlış olamaz sonuçta

    Bu arada abicim sarıtepe kampüsünü biliyosun dimi?
    Caner KIRMIZI
    [Zonguldak-MT]

  13. #33
    Kocaeli İl Temsilcisi piyanist_irf - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Mart 2011
    Şehir
    kocaeli- karamürsel
    Motosikleti
    kawasakı versys,honda wın-go
    ohhhh bana yazacak bir şey kalmamış ne güzel
    caner6776 bunu beğendi.
    | ▌▌| ▌▌▌| ▌▌| ▌▌▌| ▌▌| ▌▌▌|
    |_|_|_|_|_|_|_|_|_|_|_|_|_|_|_| http://www.irfmotor.com/

  14. #34
    caner6776 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Eylül 2011
    Şehir
    İstanbul/ Kilyos
    Motosikleti
    Honda Cb125e '13
    Alıntı piyanist_irf adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    ohhhh bana yazacak bir şey kalmamış ne güzel
    Kalmadı abi kalmadı. Hallettik abiler sağolsun
    Caner KIRMIZI
    [Zonguldak-MT]

  15. #35
    abdullah_03 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    28 Mayıs 2008
    Motosikleti
    YOK
    uzun uzun hayat dersi vermeye gerek yok ama tek bi söz söyleyeyim mutlu olamazsın
    caner6776 bunu beğendi.


2. sayfa BirinciBirinci 12

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)