o mehteran'ın yazışma tekniği
Coğrafi keşif dedikleri aslında sömürge faaliyetinden başka bişey değil.Coğrafi keşif diye dünyaya yutturuyolar ama amaçları keşif yapıp sömürmekti.Osmanlı'nın hatası Akdenizi avrupalılara dar etmesi , hatta bununla yetinmeyip avrupayı onlara dar etmesi olmuştur.Onlarda kendilerine yeni toprak bakmaya başladılar.Coğrafi keşifleri ve sömürgeleşmeyi , kolonileşmeyi hızlandıran bu olmuştur.Osmanlı hiç bir zaman sömürgeleştirme faaliyetinde bulunmamıştır.Fethettiği topraklara aldığı vergiden daha çok yatırım yapmıştır.
Cidden bu konu tatışılıyor ya ahah kütük sen yapma be abi, makaraya aldın galiba milletti ahaha
Bilgi Üniversitesi Motosiklet Kulübü Kurucu üyesi.
Lütfen cevap yazdığınız yorumumu beğenin. Yazdıktan sonra bakmayı unutabiliyorum.
Osmanlıyı sürekli araplarla, iranlılarla bir tutmak da enteresan. Gerçek anlamda ilk rasathane, M.Ö. 150 yılında rodos adasında kurulmuştur. Matematik konusunda da mevcut sayı sistemini İranlı'lar, Hindistan'daki matematik sistemini kullanarak geliştirmiştir; çok sonraları da Batı dünyasına geçmiştir. Osmanlı'da 3. Murat döneminde 1577'de kurulan bir rasathane var; o dönemlerde bir kuyruklıyıldız gözlemlenmiş. Üçüncü Murat bunun ne anlama geldiğini sormuş. Astro(nom)log bunun İran'ın fethi anlamına geldiğini söylemiş de İran fethedilememiş; üstüne bir de ülkenin dört bir yanında veba salgını ortaya çıkmış. 1580'de de rasathane macerası sonlanıyor böylelikle. Trajikomik biraz. Osmanlı'da bilimsel gelişmeler oldukça kısıtlı; elde edilen gelişmeler rasathane örneğinde de olduğu gibi saçma sapan nedenlerle, batıl inançlara bağlı olarak sonlandırılmış çoğu durumda; ya da Ali Kuşçu gibi bireysel olarak ortaya çıkmış bilimadamlarını yetişterecek biçimde bir bilim geleneği oluşmamış; bağnazlığın içinde de bunu yerleştirmek zor zaten haliyle.. Mesela 4. Murat da Hezarfen Ahmet Çelebi'nin yaptıklarından korkup "bu adam herşeyi yapabilir" diye Cezayir'e sürüyor Evliya Çelebi'nin anlattığı şekliyle. Zaten bilimsel, endüstriyel gelişmelere de ayak uyduramaması yıkılmasının en önemli nedenlerinden Osmanlı'nın.
Önemli olan nereye varacağın değil, yaptığın yolculuktur.
Arkadaş Osmanlı'da hurafe batıl inanç varsa hristiyan avrupada bunun daha beteri vardı.Gallileo dünya dönüyo dedi diye idam cezasına çarptırılmadı mı?Avrupada öyle bir inanış vardı ki , aykırı bişey söyleyen insanı cadı ilan ederler ve günlerce işkence yaparlardı.Eğer cadı olduğunu itiraf ederse hemen öldürülerdi.İtiraf etmezse itiraf edene kadar işkence yapıp öyle öldürürlerdi.
Osmanlı endüstriyel gelişmelere ayak uyduramaması gerizekalılığından ya da batıl inançlarından değil.Avrupalılar da bu endüstri savaşını kazandıysa süper zeka olduklarından değil.Bu endüstri denilen şey öyle kendi kendine olmuyo.Bi hammadeye ihtiyaç duyuyo.İşte o hammadde petroldür.Osmanlı da boşuna Almanlarla ittifak yapıp hicaz demiryolunu kurmadı.Ancak köroğlu'nun dediği gibi silah icad oldu mertlik bozuldu.Mayınlar , tanklar , toplar , tüfekler şu anki Türkiyemiz'de bile f16'larımızla övünürken , avrupanın en büyük ordusuna sahip olmakla övünürken , 3-5 tane çapulcu PKK'lıya her gün şehit veriyoruz.Bi de Osmanlı'yı düşünün.Bünyesinde barındırdığı 66 tane milleti , hristiyanı , yahudiyi , ermeniyi , sırbı düşünün.Hergün bu hainlerin eline batılılarca silah verildiğini ve arabistanlı Lawrence gibi ajanlarla ayaklandırma başlatıldığını düşünün.Osmanlı'nın batması kadar normal bi durum yoktur.Artık gerilla savaşları dönemi başlayıp meydanlarda göğüs göğüse orduların çarpıştığı dönem sona ermiştir.Avrupalı şerefsizler de Lawrenc'ları arabistana gönderip sizi özgürleştireceğiz diye ayaklandırırken diğer yandan afrika halkını gemilere doldurup kendilerine köle yaparak , yeni keşfettikleri topraklardaki yerli halklara katliamlar yaparak medeniyetlerinin temellerini oturtmuşlardır.Bu teknoloji , bu medeniyet dediğiniz şey çok canlar almış , dünya savaşları görmüş , eli kanlı bir medeniyetin eseri.Osmanlı ise hiçbir zaman sömürmemiş , katliam yapmamış , bu medeniyet savaşında elini kana bulamamıştır.Ancak şu an bu medeniyetin doruk noktasında olanların elinde çok kan var.Hiroşima ve nagazakide milyonlarca sivili 5 dakikada yok eden atom bombasının kanı var.
o Coğrafi keşifler sayesinde İpek yoluna alternatif deniz yolları bulundu,tarihi İpek yolunun önemi azaldı,dolayısı ile Osmanlının gelirleride azaldı.Osmanlının gelirleri azalırken sömürgeci dediğimiz Avrupalıların keşfettiği topraklar sayesinde refah düzeyi arttı.bu da zamana yayılarak gittikçe Osmanlının aleyhine bir durum oldu malesef.yanlış hatırlamıyorsam colomb Amerikayı Hindistan'a ulaşmak isterken bulmuştu.keşke cihadı okyanus ötesine yapsaymışız, sadece Avrupa'ya değil.
And those who were seen dancing were thought to be insane by those who could not hear the music.
Kardeş Osmanlı neden bu batılıların sömürgeleriyle uğraşsın.Osmanlı saplamış hançerini avrupanın kalbine.Roma'ya kalmış kilometreler.Osmanlı top atsa Roma sallanıyo.Viyana düşse Roma kendiliğinden düşecek.Osmanlı Viyanaya yardım eden Fransız ve Almanlara kızmış , ordusunu üzerlerine salmış.Karşısına çıkmaya cesaret edecek ordu bulamamış.Hep kalelerin arkasına saklanmış bu batılı korkaklar.Başka da saklanacakları pek bi kale kalmamış.Osmanlı'nın bütün avrupayı ele geçirmesine az kalmış.Onlar da okyanus ötesinde kolonileşmeyi ilerletmişler , belki kaçıp kurtuluruz diye.
İpek yoluna alternatif dediğiniz ümit burnundan geçen yol , koskoca afrikayı dolaşan bi rota.Oysa ki süveyş kanalı kestirme bi yol.Süveyş kanalı projesini de başlatan Osmanlı.Osmanlı çökünce devam ettiren ingilizler.
aids in açılımıyla ilgili fıkra tarzında bir şey vardı Allah'a isyan eden deyyusların sonu diye demek ki o deyyus bu deyyusmuş ))
Sadece Koruyacak Beyni Olanlar Kask Takar !
osmanli yaparsa fetih olur, digerleri yaparsa isgal olur tamam da mogollarin sucu ne? niye onlarinki istila oluyor...
Moğollar barbardır.İşgal etmek istedikleri ülkeye elçilerini yollar , iki seçenek sunar.Ya savaşmadan teslim olacaksın , ya da katliamın tadına bakacaksın.Bazı ülkeler savaşmayı tercih ettiğinde , moğollar savaşı kazandıktan sonra her yeri yakıp yıkar , insanları kılıçtan geçirir ve bütün dünyaya dehşet saçar.Böylece bir sonraki işgal edeceği ülkeyi savaşmadan alır.Amaç dünyaya dehşet salmak ve savaşları savaşmadan kazanmaktır.Türkleri batıya göçe zorlayan da moğolların akınları ve Orta Asya'daki çetin savaşlardır.Batıya göçen türk boyları burada islamla şereflendikten sonra bu sefer başka bir barbar millet olan avrupalılarla tanışmıştır.Bu bölgede de çetin savaşlar ve iktidar mücadelesi vardır.Avrupalılar sık sık toplanıp haçlı ordusunu kurar ve kudüsü ele geçirmek için yaptıkları savaşlarda önüne çıkan bütün şehirleri yakıp yıkar , insanları kılıçtan geçirir.Barbar Roma imparatorluğu kölelik düzeni üzerine kurulmuş bi medeniyettir.İnsanları köleleştirmekle kalmayıp arenalarda birbirine öldürtüp halkına izleten kan emici bir imparatorluktur.Türk milleti de Roma imparatorluğu yıkmak için and içmiş bi millettir.Türklerin Roma İmparatorluğunu yıkıp Avrupanın ortalarına kadar fethedip onlara avrupayı dar etmeleri yetmemiş , bu sefer okyanus ötesi ülkelerde kolonileşip buralardaki yerli halklara katliam yapmışlardır.İspanyollar Peru'yu keşfettiklerinde 10 milyon yerli halkı kısa sürede kesip 1 milyon insan bırakmıştır.Afrika halklarını gemilere doldurup kendilerine köle yapmış , kuzey amerika yerlileri , kızılderililerini katliama uğratmışlardır.
Umarım işgal ve fetih arsındaki farkı anlatabilmişimdir.Barbarlara karşı kazanılan zafer fetihtir.Türk milleti de hiçbir zaman katliam yapmamış , barbarlık yapmamıştır.Sadece ordularla savaşmış , sivil halka hiç bir zaman dokunmamıştır.Onların inançlarına hiç bir zaman müdahale etmemiş , özgürce yaşamalarını sağlamıştır.
Avrupanın şu anki zenginliği nedeniyle o zamanki durumunu kafamızda canlandırmakta zorlanıyoruz.Avrupa o zamanlar sefalet ve fakirlik içerisindeydi.Şimdi yunanistanın fakir bir köyündeki çocuğu alıp dünyanın en büyük ordusu olan Osmanlı ordusu mensubu yapmak kötü bişey mi?Şimdiki zamanda nasıl afrikadaki insanlar açlık ve sefalet içerisinde yaşıyosa , biz gidip ordaki fakir çocuklardan birini alıp Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir askeri yapsak kötü mü olur yani.Hem bu devşirme olayı o kadar abartılacak bişey değil.Osmanlı önüne gelen çocuğu ailesinden almıyodu.Mesela bir mahalleden bir çocuk seçilir , ailesi de ödül olarak vergiden muaf tutulurdu.Yani bu durum ailenin de işine gelen bi durum.Sanıldığı gibi zorla ailesinden koparma gibi bir durum olduğunu ben hiç sanmıyorum.O zamanki şartları kafada iyi canlandırmak lazım.
Cariyelik mevzusuna gelince yine o zamanın şartlarını iyi düşünmek lazım.Şiddetli savaşlar sonucu bir çok erkeğin öldüğü ve kadınların erkeksiz kaldığı bir dönemden bahsediyoruz.Öyle savaşlar olurmuş ki bazen bi şehirde hiç erkek kalmaz , bütün kadınlar dul ya da erkeksiz kalırmış.Şimdiki zamandaki gibi bir kadının özgürce toplumda yaşayamıyacağı dönemlerden bahsediyoruz.Şimdi bir kız üniversitesini okuyo , işini buluyo , evini kiralıyo , kendi başına yaşıyabiliyo.Ama o zamanlar bi kadının erkeksiz yaşaması ne mümkün.Köle pazarına düşmesi uzun sürmez.Osmanlı'nın hüküm sürdüğü o geniş toprakları ve o topraklarda yaşayan çok büyük insan topluluklarını düşününce bunlardan 10-15 tanesinin saraya cariye olarak düşmesi çok da yadırganacak bi durum olmamalı.İnsanların sahipsiz kalıp sokaklarda açlıktan öldüğü , sosyal güvencelerinin olmadığı zor dönemlerden bahsediyoruz.O zor şartlarda bile şu anki kölelik düzeninden daha adil bir dönem olduğunu söyleyebiliriz.Şu an fabrikalarda karın tokluğuna çalışan insanları , kariyerinde yükselmek için vardiye şefiyle yatmak zorunda olan kızları , yani modern kölelik anlayışını düşündüğümüzde ben geçmişi çok da fazla yadırgıyamıyorum.
Padişahın dul kadınları kendisine eş aldığını sanıyorsan çooook yanılıyorsun. 20 yaş altında Kafkas veya Slav genç kızlar cariye seçilirdi. Günümüzde de bu trendi Aksaray'da görebilirsin
Senin mantığına göre ABD de Irak'tan fakir müslüman çocukları alıp, hıristiyan yapıp, ömürleri boyunca terhis şansı olmadan ABD askeri olarak savaşmaya zorlayabilir. ABD'li zenginler Afganistan'da savaşta ele geçirdikleri kadınları ülkelerine götürüp evlerinde alıkoyabilirler, istedikleri gibi seks yapabilirler.
Bu dediğim 1600'lerde mantıklıydı ama günümüzde değil. Ben bunları utanarak falan söylemiyorum. Atalarım döneminde kölelik vardı, bu normaldi. Toplumsal yargılar zamanla değişebilir, o dönemde normal olan kölelikti. Osmanlı, diğer devletlere kıyasla kölelik konusunda çok daha temiz bir sicile sahip. Osmanlı Devleti köleliği 1830'da kaldırdı, ABD'de ise köleliğin kağıt üzerinde kalkması 1865'te, kanunen ırk ayrımcılığının sona ermesi ise 1960'larda oldu. Yine de o dönemin köleliği bugünkünden daha adil falan değil. Eski dönemde hiçbir köle sahibinden kaçamazdı, bugün ise işini sevmiyorsan bırakırsın, kimse seni zorla çalıştıramaz.
@NoMotorNoCry
Sayende Osmanlı'yı öğreniyoruz, hep yanlış öğretmişler bize.
YERSEN :)
Nasıl bir tarih anlayışı.
Şu yobaz tarihcilerle yobaz dinciler yokmu. İşine geldiği gibi yorumlayıp birde millete yutturmaya çalışıyorlar sapık , yüzsüz , absürt bakış açılarını.
Birde batmış bir medeniyeti kurtarmaya gücü olan şuanki mevcut meleketi kurtarsa daha bir hayra geçer sanıyorum.
Diyeceksinki okuma ozaman , fakat merak ediyor insan en fazla nekadar zırvalanabilir. Merak işte o değilmi cennetten eden bizi.
Birde gülüp geçmeyi öğrenebilsek. Konu ne geldiği yer ne arkadaş. Ne kompleksli millet olduk çıktık...
Bu arada dünyanın en büyük ordusu amerikada rica et seni amerikan askeri yapsınlar. Bu mantalite ile onur duyarsın sanıyorum.
.
Ucuz motor olmaz , Sorunlu motor olur.
Bizler tarihcilerin yalancılarıyız.bu kadar fikir beyan olunan bi yerde çatışmanın olması kaçınılmaz.konuyu açan arkadaş böyle devam etmesini istemezdi.bazen eğlence devam etmeli keyif almalı.yoksa birbirimizi yer bitiririz.
Çok güzel açıklamışsın...
Ama sanırım hayale dayanıyor...
Çünkü şimdiye kadar bizim öğrendiklerimizde bunlar yoktu...
Hep iyimser yazmışsın...
Cariyelik ten köleliğe ne kadar yumuşatılmış bir anlatım...
Neyin ne olduğunu herkes biliyor...
İlkokul çocukları bile herşeyin farkında...
Madem atalarımız diye böbürleniyoruz , gerçekleri neden inkar ediyoruz?...
Kendinizi kandırmayın arkadaşım...
Hep kıvırmaca , hep kandırmaca....
T Ü R K İ Y E. . . .T Ü R K L E R İ N D İ R
N E ... M U T L U... T Ü R K Ü M... D İ Y E N E
beyler bu konu amacını aşar
Bilgi Üniversitesi Motosiklet Kulübü Kurucu üyesi.
Lütfen cevap yazdığınız yorumumu beğenin. Yazdıktan sonra bakmayı unutabiliyorum.
Bilgisayar denen meret Fatih'in zamanında çıksaydı gümrüksüz girerdi osmanlıya ama sonrakiler için aynı şeyi söyleyemem! Coğrafi keşif falan diyor bazı arkadaşlar ama medresede coğrafya dersinde harita göstermek caiz mi diye tartışmaya girmiş adamlar.. Ne Lagari kalmış ne Hezarfen sürülmedik.
Girişteki uydurma tamlamalar komik gelebilir ama saraydaki aylaklar aynen bunu yapıyorlardı. Farsçadan arakla, arapçaya uyarla.. Sonuçta anan nası diye sorana kadar bir paragraf.. Babasını da sorarsa birinci sayfa bitti. Okuma yazma bilen yok, yazanlar da işte böyle yazmışlar ama sokakta halk türkçesiyle bildiği gibi gitmiş. Bu yüzden Karacaoğlanı, Köroğlunu bu gün yazılmış gibi anlıyoruz ama saraydaki bir kaç nonoşun ne söylediğini anlamıyoruz.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)