Tombul gelin Medeniyet, ustelik de tek disli
Reklamlar
-
bir kamyon varsayalim, motorcunun ustune suruyor sIkIstiriyor. yada
sen onu sollarken karsidan arac geldigi halde gaza basiyor.
bir de bir baska kamyoncu hayal edelim. aranizdaki orantisiz
guc-cusse iliskisini ve sizin iki yani ucurum ince bir hat uzerinde
gittiginizi anlayip, tehlike yaratmak bir tarafa, uzerinize
titriyor, aman bir zarar vermeyeyim diye.
birinciyle ikinci arasindaki fark, birincinin anlayamamasi(her halukarda bir seyler "anlasilir" olsa da) ikincinin de
farkli bir anlayis ve duyusa sahip olmasidir.
peki birincisi neden durumu ikincisi gibi anlayamaz/duyamaz.
bir kasikla ilk defa karsilasiyor olalim. onun anlamini nasil kesfederiz?
ya fiziksel ozelliklerinden hareket ederek, kendi cevherimizle, yada
bir baskasindan gorerek. ama bu anlama da bir cerceveye ihtiyac
duyacaktir. mesela onun yemek yeme araci olarak anlam kazanmasi
icin sofra basindalik gerekir -yemek yiyeni gormek-. yada sofrada yanlizizdir
tabagin yanina da kasik konmustur. aradaki iliski anlama yetenegimiz
tarafindan kurulur. gelgelilim sofra basindalik baglami yoksa o bir burun karistirma nesnesi
yada tamir araci yada matrizdeki gibi kendinle hemhal olmalik olarak anlamlanabilir.
hangi anlamin (neyin) zuhur edecegini baglam belirler.
tabi su da denebilir "ama olur muuuuu kasik kasiktir" kasik sadece bir kelimedir.
her dilde de farklidir binanaleyh kasik diye bir sey "yoktur"!
baglamlar ve anlamlarla kurulan niteliksel iliskiye gore dort ana
renk:
1. ne fikren ne kalben baglamsal/anlamsal cesitlilikle iliski kuramayanlar.
bunlarin dunyasi kendilerinin (self) dis dunyaya bir projeksiyonundan
ibarettir. baglamlarlari dolayisiyla anlamlari hakkiyla idrak edemedikleren (fikren ve manen) icinde bulunduklari dunyanin kendilerinden ibaret oldugunu anlayamayarak
ne baskalarini ne de kendilerini anlama imkani birakirlar.
2. fikren idrakinde olanlar. bunlar kelimeleri bilir ama yasamda karsiligini bulamazlar.
3. kalben farkinda olanlar. bunlar meseleyi kelimelere dokemeseler de kalben yasarlar. dagdaki coban bile olabilir.
4. hem fikren hem kalben yasayanlar.
bu dort tip arasinda da sonsuz ara renk bulunsa gerek. ve bunlar arasinda seyahat edenler, cogu kisi gibi biz de bunlardan biriyiz herhalde.
1. tip ve buna yakinlar ne kadar coksa o yorede yasamak zorlasir. ustelik bir araya geldikleri takdirde de dunyanin canini cikarirlar. yada iste sohbetleri katlederler. yayginlastiklari oranda islerin zor -kelimelerle yada fiziken- kullanilarak cozumu, siradanlasir. bunlarin humanisti ayri sekerdir, mesela "siddete karsi savas acar". anlami an(la)mazlar da tapusunu yine de kendilerinde bilirler -icerikler araciligiyla-. gozleri burunmustur(donmustur) ortada olani gormezler.
3 ve 4'unse gezgin ruhlar, kendilerinden sen ve senden otede olana da aciktirlar.
kisaca soylersek anlamlarin kapisi kiymetli bir kapi olabilir. belki de Bati kapsindan daha kiymetli/hakiki. (bu Batiya yonelik bir elestri degildir.)
herkes icin gelsin cal baco: http://www.youtube.com/watch?v=Q8DkmzIcDeA
salgam sulari benden, coq'a da arslan sutu.
oyle yada boyle aptala(ben) malum olmus olabilir.
Reklamlar
-
Yahu arkadaş bi mesele ancak bu kadar sakız gibi uzatılır.Bi kamyoncu varmış motorcunun üstüne sürüyomuş.Başka kamyoncu dikkatli davranıyomuş.Bunu anlatmak bu kadar mı uzatılır.Zaten imla kuralları tepetaklak olmuş , bi de klavyede türkçe karakterler yok galiba.Ben de kafa patlatıp ne anlatmaya çalışıyo diye okuycam iki saat.10 kere okusam da anlamam zaten.Bu kadar saçmalanmaz ki.Önüne gelen , kafası iyi olan konu açıp saçmalamaya başladı.Forumun konu dışı bölümü serbest sallama edebiyat eserleri bölümü haline geldi.Edebiyat eseri de denmez ki , öyle olsa en azından imla kurallarına dikkat edilirdi.
-
Motosiklet Eğitmeni
Ulem ne oldu bu adama diye dusunmeye baslamistim.
Neyse basimiz sag.
Tahlillerini okurken benim bir turlu analiz edemedigim noktayi fark ettim.
Bazi insanlari tahlil ederken bir turlu neden sorusuna cevap bulamadigim bir detay acikliga kavustu.
Kelimelerin anlamini bilmek ama iliski kuramamak mevzusu.
Bu cok iyi bir tespit.
Benden once yazan arkadas da konunun ornek 1_A
kismini olusturmus ki cuk oturmus.
Devam edecegim ama konu mesakkatli,
kapasite yetersiz,
bir de ustune cep telefonundan karinca duasi yazmak var.
Ama tartismaya acmak lazim mevzuyu.
-
Benden önce yazan arkadaş beni de direksiyonu motorcu üstüne kıran kamyoncu katogorisine sokmuş ya helal olsun.Ben ki arabamın direksiyonuna geçince motora yol veren insanım.Nedir bu katogorize etme merakı anlamıyorum.Beni katogorize etmeye çalışanlar o şıklar arasında bulmazsınız.Ben yaradılanı yaradandan ötürü sevenlerdenim.Bi de şu direksiyonu motorcunun üzeine kıranların hümanist olanları varmış.Nasıl yani?Adam motorcuya kaza yaptırdıktan sonra cesedini kucağına alıp seviyo muymuş.Bi tarafımla güleyim bari.
Ancak bu katogorize etme merakının altı da yatan gerçeği biliyorum aslında.Çünkü bu insanlar kendini bi katpgoriye sokamamış boş insanlar.Kendi özünü bırakıp başka yapay şeylerin peşinde koşanlar , o katogorilerin aslında kendini kabul etmediğinin farkında olmadan ortalıkta boş boş dolaşırlar.Ben insaları seviyorum.Ancak kendini boş katogorilere sokmaya çalışanları da gördükçe üzülüyorum.Herşey bizim özümüzde saklı.Kendi özümüzü doğru anlayıp iyi tahlil edelim ki ortalıkta serseri mayın gibi dolaşan hiçbir şeye bağlı olmayan boş insanlardan olmayalım.
Şu yazdıklarınızı ayık kafayla bi okusanız ne kadar saçma olduğunu daha iyi anlarsınız.
-
hayvanlarda sade nefs, meleklerde sade akıl var
insan ise bunların her ikisine de sahip. bir yanıyla hayvan bir yanıyla melek
kelimelerin manasını kurcaladığımızda bizden evvelkilerin doğaya yüklediği tanımlar yol gösterici oluyor
"hayvan" can sahibi demek mesela
can sahibi, can endişesi taşıyor, bilinçaltında hayatta kalma içgüdüsü var hatta başka hayvani tavırlar da var
şehrin bu yakası (esfel-i safilin mahallesi) hodbin davranışlar sergiliyor, diğer hayvanlar gibi
işte bir insan buraya ne kadar yakın ikamet ediyorsa o kadar hayvan oluyor
diğer yakası ise "ala' yı illiyyin" olarak adlandırılıyor ki buranın en ucunda meleklerden bile daha üst bir seviye var
bizler daha çok ortadirek misaliyiz sanırım
şehrin güzel semtlerinde yaşamak için çok çalışmak gerek
alfavings emmi, birkaç satır aşağıdaki konuda mevzuyu tek taraftan, "psikopatlar" olarak irdelediydi
-
Motosiklet Eğitmeni
NoMotorNoCry adlı üyeden alıntı
Benden önce yazan arkadaş beni de direksiyonu motorcu üstüne kıran kamyoncu katogorisine sokmuş ya helal olsun.Ben ki arabamın direksiyonuna geçince motora yol veren insanım.Nedir bu katogorize etme merakı anlamıyorum.Beni katogorize etmeye çalışanlar o şıklar arasında bulmazsınız.Ben yaradılanı yaradandan ötürü sevenlerdenim.Bi de şu direksiyonu motorcunun üzeine kıranların hümanist olanları varmış.Nasıl yani?Adam motorcuya kaza yaptırdıktan sonra cesedini kucağına alıp seviyo muymuş.Bi tarafımla güleyim bari.
Ancak bu katogorize etme merakının altı da yatan gerçeği biliyorum aslında.Çünkü bu insanlar kendini bi katpgoriye sokamamış boş insanlar.Kendi özünü bırakıp başka yapay şeylerin peşinde koşanlar , o katogorilerin aslında kendini kabul etmediğinin farkında olmadan ortalıkta boş boş dolaşırlar.Ben insaları seviyorum.Ancak kendini boş katogorilere sokmaya çalışanları da gördükçe üzülüyorum.Herşey bizim özümüzde saklı.Kendi özümüzü doğru anlayıp iyi tahlil edelim ki ortalıkta serseri mayın gibi dolaşan hiçbir şeye bağlı olmayan boş insanlardan olmayalım.
Şu yazdıklarınızı ayık kafayla bi okusanız ne kadar saçma olduğunu daha iyi anlarsınız.
Ah be abicim!!!
Adam neden bahsediyor,
sen hala kamyondasin.
Bir de hala cevap yetistirmeye calisiyorsun.
Tigerin yazdiklarini da bir oku belki bir isik cakar.
-
mevzuya arapçada şehirlilik" manasına gelen "medeniyet" kelimesi üzerinden bi sorti yapalım.
konunun özü olan anlamak fiili düşünsel bir faaliyet.
ve taşralılık düşünsel faaliyetleri uyuşturmaya eğimli bir hal, bihaberliğin yerel örgütü.
şehirlilik desen bıçak sırtı; bi tarafta bilmenin serin pınarları, öte yanda nefsi kırmızı halılarla çağıran harlı ateşler.
buradaki şehirlilik ve taşralılık nüfusa kayıtlı olduğunuz yer ibaresi değil, sembolik kavramlardır.
düşünmeye, bilmeye, anlamaya açıklığı, tüm bunları başlatan uyaranlara yakınlığı ve yatkınlığı ifade eder.
"bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?"
"laubalilikten hoşlanmam, ciddiyeti severim, disipline hayranım!.."
-
Moderatör
KUVVETMİRA adlı üyeden alıntı
mevzuya arapçada şehirlilik" manasına gelen "medeniyet" kelimesi üzerinden bi sorti yapalım.
konunun özü olan anlamak fiili düşünsel bir faaliyet.
ve taşralılık düşünsel faaliyetleri uyuşturmaya eğimli bir hal, bihaberliğin yerel örgütü.
şehirlilik desen bıçak sırtı; bi tarafta bilmenin serin pınarları, öte yanda nefsi kırmızı halılarla çağıran harlı ateşler.
buradaki şehirlilik ve taşralılık nüfusa kayıtlı olduğunuz yer ibaresi değil, sembolik kavramlardır.
düşünmeye, bilmeye, anlamaya açıklığı, tüm bunları başlatan uyaranlara yakınlığı ve yatkınlığı ifade eder.
"bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?"
Ankara dil tarih cografya fakultesinde mi yaladin murekkebi diyecegim ama, muyendiz adamin ne isi olur orda.
-
KUVVETMİRA adlı üyeden alıntı
mevzuya arapçada şehirlilik" manasına gelen "medeniyet" kelimesi üzerinden bi sorti yapalım.
konunun özü olan anlamak fiili düşünsel bir faaliyet.
ve taşralılık düşünsel faaliyetleri uyuşturmaya eğimli bir hal, bihaberliğin yerel örgütü.
şehirlilik desen bıçak sırtı; bi tarafta bilmenin serin pınarları, öte yanda nefsi kırmızı halılarla çağıran harlı ateşler.
buradaki şehirlilik ve taşralılık nüfusa kayıtlı olduğunuz yer ibaresi değil, sembolik kavramlardır.
düşünmeye, bilmeye, anlamaya açıklığı, tüm bunları başlatan uyaranlara yakınlığı ve yatkınlığı ifade eder.
"bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?"
Arkadaş bu nedir ya. Beynim yoruldu. Konunun kendinden kaçtım doluya yakalandım resmen
Ucuz motor olmaz , Sorunlu motor olur.
-
Dilbilgisi kurallarına uyulduğu takdirde yazılanlar daha anlaşılır olur. Açıkçası noktalama işaretleri ve büyük küçük harf ayrımına dikkat etmeden yazılanlar bişeyler anlatmaya çalışsa bile sonunda anlamaya çalışanlara bişey ifade etmeyebiliyor.
İnsanın savunma mekanizması herşeyi bunlar ya da onlar diye ayırmak, siyahla beyaz görmek şöyleymiş de böyleymiş de. Yazılanlar kısaca basite kaçmak. Şu var hepimiz insanız, bir şekilde hepimiz bir ananın karnından doğuyoruz. Asıl farklı bir beşinci "kategori" oluşturup insanları kategorilere ayırmamayı öğrenmek gerek.
Önemli olan nereye varacağın değil, yaptığın yolculuktur.
-
kuvvetmira
failatun failatun mefailun
acayüp adlı üyeden alıntı
Arkadaş bu nedir ya. Beynim yoruldu. Konunun kendinden kaçtım doluya yakalandım resmen
bunda anlaşılmayacak ne var?
"aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık, taşı tarağı toparlayıp köye yerleşelim" diyor işte
-
Lucas adlı üyeden alıntı
Ankara dil tarih cografya fakultesinde mi yaladin murekkebi diyecegim ama, muyendiz adamin ne isi olur orda.
şurda iki fikir teatisi yapıyoruz. yalamak malamak, ayıboluyo ama.
acayüp adlı üyeden alıntı
Arkadaş bu nedir ya. Beynim yoruldu. Konunun kendinden kaçtım doluya yakalandım resmen
hamlamışın abi, her sabah açık havada 15 dakka bulmaca çözmek lazım.
düşünme işlerini tetiklemek lazım, sade işçilik maliyetini bile kurtarmıyo. (şair burada anlamsız, ezberden yaşamayı hayat işçiliği olarak betimlemektedir )
"laubalilikten hoşlanmam, ciddiyeti severim, disipline hayranım!.."
-
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)