Öğretmenlerin, öğrencilerin maymunu haline getirildiği bir toplumda
kodu mu oturtan nesiller yetiştirildiği zamanımızda
doktor da öldürülür, hastane de yakılır, olur bunlar, normal.
Derse almadı diye öğretmeni bıçakladı
Öğretmenlerin, öğrencilerin maymunu haline getirildiği bir toplumda
kodu mu oturtan nesiller yetiştirildiği zamanımızda
doktor da öldürülür, hastane de yakılır, olur bunlar, normal.
Derse almadı diye öğretmeni bıçakladı
fransada yaşayan bir fransız olmasada turk var adı üstünde horoz (coq)
horozum gözüm fransada kac günde bir doktor döverler
kac günde bir doktor öldürürler
kac günde bir doktorlar grev yaparlar
saygılarımla
Ben genelleme yapmak istemiyorum ama örneğin hastası olan adam acile koşuyor doktor adamın suratına bile bakmıyor,bir soru soruyorsun ters ters cevaplar.Ya kendilerini çok çok üstün görüyorlar,ya da karşıdaki insanı cahil yerine koyuyorlar...Ben hastaneye ne zaman gitsem kendi yaşadığım ve gördüğüm izlenimler hep bu yönde oldu.Herkes sinirlerine hakim olmayı başaramıyor ve doğal olarak olaylar patlak veriyor.Ondan sonrada şiddet görüyoruz diyorlar...Birazda aynaya bakmak lazım,herkes işini iyi yaparsa bu olaylarda yaşanmaz.
Ama siz yanlıs yapıyorsunuz eger acıbadem hospıtal zıncırlerınden bırıne gıtseydınız sızı kapıda kırmızı halı ve buzlu bademle karsılarlardı. Boylece ortaklarından bırıde oldukca mutlu olurdu kim oldugunu ben solemıcem sız bulun.MuratZF adlı üyeden alıntı
Biri ile aynı düşünceyi paylaşmak "Başkalarının Cümlelerini Kopyalamak" oluyor yani, ilginç.
Bu durumda sen de; Başbakanın sözlerini eleştirenlerin cümlelerini kopyalayıp kendi yaratıcı zekanın ürünü olduğunu zannediyorsun.
Söylediklerinden bu çıkarım doğru mu?
Açıkçası hemen yanı başımdaki hastahanede, doktorlar 100 lerce kişiyi geri gönderdiği gibi,
şu saate kadar kendilerine çay ve çekirdek servisi yapıyorum....
Hayır benim korkutuğum, 85 yaş ve üzeri hastalar için ameliyat kararı vermelerinde herhangi bir kararsızlık yaşarlar mı?
...."Ulan sakata gelmeyelim?"....
Eylem var arkadaşım. Aciliyeti olan hastalara bakılacağı onun haricinde eylem yapılacağı belirtilmişti zaten.
Hekimler çay içemez çekirdek yiyemez mi?
Mesleğin ne bilmiyorum ama eğer buysa bunları servis etmekten gocunuyorsan o işi neden yapıyorsun?
İstersen ameliyat endikasyonlarını sen yaz senin dediğin gibi uygulayalım.
Hastalara yapılabilecekler ve riskleri anlatılır hasta ve yakınları tercih eder.
Doktorun önerisini kabul etmezlerse zaten doktor bir şey yapamaz.
Allah uzun ömür versin bir gün 85 yaşında olursan,
Allah korusun ameliyat yapılabilecek bir hastalığa yakalanır ve
ameliyat olmak istersen lütfen bu yazdıklarını hatırla olur mu?
Ben Sayın Başbakandan "bu mesleğin fıtratında var bu" şeklinde bir açıklama bekliyorum.
O zaman ona da katıl.
Arasında pek fark yok. İkisi tam bütün oluyor...
Çünkü birincisinde kışkırtma ikincisinde kıvırma var.
Buna da katıl ki yarım kalmasın.
Anladığından bu çıkar. Ama söylediğimden bu çıkmaz.
Örneklemek gerekirse şu an sokaktaki adama "Benzin zammı neden oluyor?" diye sorduğunuzda şu cevabı veriyor: "Petrol fiyatları artıyor."
Ya da, "Kıdem Tazminatı kalkıyor. Nedeni nedir?" Cevap: "Dünyada başka örneği yok."
Halbuki bu 2 bilgi de doğru değil.
![[Turan] - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)](https://www.motosiklet.net/forum/customavatars/avatar65734_22.gif "[Turan] - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)"){kind=avatar}
Hiç Kimse, görmek istemeyenler kadar kör değildir. ( Jonathan Swift )
Savaşta bile doktor öldürülmez,hastane bombalanmaz.
Bizleri yönetenlerin emriyle çalışan ;Toplum mühendisleri tarafından, toplumun demografisinde, sosyal dokusunda, tarihten gelen yapısında değişiklik yapmak, tepkilerini, nefretlerini, isteklerini, sevgilerini, tutkularını ve kitlesel şekilde ifade ettiklerini, duygularını yönlendirebilmek, kontrol altında tutabilmek, paralize edebilmek amacıyla yıkanmış beyinlerin neler yapabilecekleri,ne kadar tehlikeli veya duyarsız olabileceklerinin canlı örnekleri bunlar.
Üstünüze alınmayın ama;
Genelde
doktorlarla sürekli çatışma eğiliminde olan
ne derse desin kendisini haklı gören
sürekli hakkının yendiği paronayasında olan
ve kendisinin olmayan hakkı arayan
hasta ve hasta yakınlarıyla sorun yaşanıyor.
çok şükür ki onların oranı az.
Ama onlar hem kendi gibi olan kişileri çok zannediyor
hem de doktorların genelini suçlama eğiliminde oluyor.
Bu benim hastane içindeki gözlemim yanlış da olabilir doğruda...
Sonuçta bir doktor adayı olarak
2 senelik stajyerlik ve 1 senedir internlük yaparak edindiğim
3 senelik gözlem bu.
Belki de malesef biraz omurgasızız.
Yüzüne hatalarını söyleyemediğimiz ya da şikayet edebilecekken
sırf işim görülsün bana dokunmasın diye etmediğimiz insanların arkasından
Atıp tutuyor ve onların hatalarını onun grubundaki insanların tümüne yansıtıyoruz.
Neyse kalın sağlıcakla...
keşke herkes bir doktor kadar olabilse...
adamlar bir meslektaşı için işi bırakıyor
ya biz? 10larca motorcu kardeşimizi abuk sabuk yollarda kaybetmedik mi?
hergün kuruş kuruş benzin hesabı yapan yine biz değilmiyiz?
vergininde vergisinin alındığını her ortamda dile getirmiyormuyuz?
kusura bakmayında doktorları bu konuda eleştirmek yapılan tek güzel şeyin önüne taş koymakdan öte değildir.
keşke toplumun her kesimi böyle olabilse. keşke anarşik yaftasını yemekden polisin biber gazından jopundan korkmadan haklarını aramak için sokaklara dökülse.. cesurca hakkını arasa..
doktorların yaptığı bu eylemi gönülden destekliyor ve toplumun geri kalan kesimlerinede örnek olmasını diliyorum...
eğer gerçekten bir takım düzenlemeler yapılıyor ve düzenlemeler halk doğru hizmet alsın diye yapılıyorsa ben buna karşı değilim..
fakat bu düzenlemeler bazı kişi veya kurumların işine gelmiyorsa haksız kim se bence protesto etmekte haksız ..
ben sadece adam gibi doktor benimle ilgilensin istiyorum bi vatandaş olarak
doktor da hasta ile adam gibi ilgileniyorum hakkımı istiyorum diyorsa hakkını arasın..
Söylenecek çok söz var ama kendimi tutuyorum olabildiğince.
Motosikletli ölümüyle doktor ölümünü kıyaslamanız çok büyük hata olmuş; duygusal,iyiniyetli ancak yanlış bir kıyaslama.
Doktorların yaptığı eylem neden ve nasıl ses getiriyor öncelikle sosyolojik açıdan incelenmesi gereken bir konudur.
Madem doktorların eylemini bu derece etkileyici buldunuz neden sağlık bakanlığı haricinde doktor eylemi olmadı?Farklı kurumlar ve özel hastanelerin arkadaşı değil miydi ölen arkadaş?
Arkadaşlar yapılan her eylemin vitrin görüntüsüne bakarak lütfen sürecin akışına kaptırmayalım kendimizi.
Madem doktorlar bu kadar haklıydı neden kendisi de doktor hem de profesör olan sağlık bakanı rahmetlinin cenazesine katılmadı?
Neden doktorlara destek veren etkileyici bir çıkış yapmadı?
Bugün yapmayacaksa ne zaman yapacak bu açıklamayı?
Farklı bir soru;
Doktorlar yıllardır halkın gözündeki yerlerinden dolayı şikayetçiler (Haklı veya haksız olarak) ve sağlık bakanlığını az çok bilen herkes bakanlık koltuğunun her zaman tıp doktoruna ait olduğunu bilir.Yıllardır tıp doktorunun doldurduğu o koltuklar, yıllardır bakanlığın en önemli koltuklarına oturan doktorlar neden sisteme müdahale edip doktorları rahatlatmıyorlar? Bu rahatlamada maaşa vurgu yapmıyorum hastanelerdeki uygulama ve işleyişlerle ilgili.
Cümlelerimden halkı kapalı gözlerle savunduğum düşüncesine kapılmayın lütfen.Ben gerçeğe dikkat çekmek istiyorum; bu sistemin yön verenleri doktorlardır ve gidişatı değiştirecek olanlar da onlardır.
Halkın doktorlara bakış açısı ayrı bir başlık konusudur.Hatta bu konu sosyoloji kürsülerinde incelenmeli,araştırma konusu olmalıdır.O konuda söyleyecek çok sözüm var ama unutmayalım hiçbirşey göründüğü gibi değil.
Son bir soru;
Görevi başında öldürülen sağlık bakanlığı personeli "doktor" değilde "hemşire","sağlık memuru","att" olsaydı acaba gündem olur muydu?Garanti veriyorum kesinlikle ama kesinlikle olmazdı.Sağlık bakanlığı kurumlarında çalışanların en büyük handikapı budur.Tıp bayramı olur doktorların bayramıdır,vefat olur doktorların vefatıdır,sosyal haklar konusunda avantajlar olur doktorların haklarıdır.Sağlık bakanlığı çalışanlarının öncelikle eşitlikçi olmaları ondan sonra ölenin arkasından ağlamayı öğrenmeleri gerekiyor.
Tüm samimiyetimle yazıyorum ki vefat eden arkadaşın arkasından akıtılan göz yaşları bugünün coşkusudur.Bu haftasonu bu konu unutulup gidecek.
Lütfen ama lütfen hiçkimse "Bir doktor kolay yetişmiyor" klasik mantığı ile savunma yapmasın.Bu eskimiş,lise seviyesindeki cümle kafası çalışan hiçbir insan tarafından anlamlı bulunmaz.Bu abuk savunmanın cevabi sorusu ; "O halde doktor olmayanlar kolay mı yetişiyor?" şeklindedir.Bu memlekette hangi işi yaparsa yapsın hiçbir evlat kolay yetişmiyor.Maddeci,materyalist bir ifadeyle ego tatminini pekiştiren cümleler her zaman tepki çekmiştir.Bu cümleyle savunma yapmak her zaman kaybettirir her zaman.
Sözlerimi kısa kesiyorum.Kimseyi kırmak veya incitmek değil amacım.
Rahmetlinin mekanı cennet olur inşallah.Amin!
Rızkının peşindeyken hayatını kaybetti,bu ülke bir evladını daha pisi pisine kaybetti aynen haksız yere motosiklet üstünde can veren kardeşlerimiz gibi.
Selamlar.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
nç.
THICKHEADED MAN DOESN'T WEAR HELMET
