Öncelikle herkese selamlar bu foruma ara sıra girip konulara göz atan birisi olarak başımdan geçen kazayı anlatmak istiyorum. Bundan yaklaşık 1 ay 10 gün önce r25 ile çok saçma bir kaza geçirdim. Normalde açık konuşmalıyım agresif kullanan biriyim ancak bu kadar düşük bir hızda kaza yapıp bacağımı kırmam ve zorlu hastane süreci hem çok saçma oldu hemde çok şey öğretti. 19 yaşındayım öncelikle şuana kadar 3 motorum oldu toplamda 14.000 km tecrübem var diyebilirim. Kaza anını çok hatırlamıyorum ancak rüyalarımdan da çıkmıyordu ilk zamanlar, kısaca şöyle anlatabilirim. Sol şeritteyken bir anlık dikkatimin dağılması sonucu iki yolu birbirinden ayıran taş bariyer deniyor sanırsam, biraz yüksek ve ortasında çimenler var ne dediğimi anlamışsınızdır, karşı yol ile benim yolumu birbirinden ayıran ortadaki taş bariyerlere motor sola yatık şekilde çarptım ve elimi gazdan çekemedim, yaklaşık 7-8 saniye sonucu bacağım sıkışık şekilde motorun gitmesi sonrası sonunda motor savruldu ve ileri doğru gitti nereye gittiğini bile göremedim, daha sonra kafa üstü çimenlere de değil gene refujun taş kısmına düştüm tam hatırlamıyorum ancak vizörüm açıktı kaskım da çok sağlamdı diyemem çünkü yaşadığım yerde düzgün kask satan bir yer bulamamıştım gerçekten küçük bir yer ve olayın yaşandığı hafta, haftasonu ailemin yanına kendi şehrime gidip düzgün bir kask alacaktım ancak nasip olmadı. Her neyse vizörüm açıktı ağzımın kenarı ve kaşım yara oldu yani yüzümde ufak bi yaralanma meydana gelecek şekilde kafa üstü düştüm, sonrasında takla atarak karşı yola savruldum. Sonrası tabii insanlar etrafıma toplandı ambulansı falan aradılar bacağımı hareket ettiremiyordum o anda anladım zaten kırıldığını. İlk düştüğümde kafamı kaldıramadım birkaç saniyeliğine sesler bile garip gelmeye başlamıştı ama sonradan hafif kendime geldim 1-2 dakika sonra. Ambulans geldi hastaneye gittim. Travma bölümüne aldılar oradan röntgene ama röntgende bacağımı sağa sola yatırıyorlar, düzlüyorlar inanılmaz bağırıyorum ve acı çekiyorum. Bacağımda çok fazla morluk ve açık yara olduğu için enfeksiyon kaparsa bacağın kesilmek zorunda kalınabilir dendi bu sebeple günlerce her saat başı buz uyguluyordum. Akciğerlerim baya bir kapanmış sürekli ateşim çıkıyordu o sebeple üfleme topu verdiler zar zor nefesle onu da üflüyordum. Doktorlar veli nimetimiz işini düzgün yapan herkese saygım var ancak oradaki bazı stajyer hekimler çok sert davranıyordu tutup bir anda bacağı çekmeler vs. oradaki bütün hastalar şikayetçiydi. Yani demem o ki o insanlara muhtaç kalmak dünyanın en kötü hissi gerçekten, kendi işini kendin görememek, tuvalete gidememek, ayağa kalkamamak. Sanki hayvana muamele edermiş gibi gelip (bazıları için söylüyorum) size hayvan gibi davranan hekim bozuntularına küfür etmek isteyip edememek ve daha bir sürü saymadığım şey. Eğer kask takmadan ekipman giymeden motora binen arkadaşlar varsa bir gün çektiğim tarifi mümkün olmayan acıları çektiklerinde kendilerine çok kızacaklar. Bende ekipmanlar vardı ancak benim bacağım sıkıştı bir anlık dikkatsizlik sonucu oldu o sebeple yapılacak bir şey yoktu. 1 hafta boyunca bacağım kırık kaldı 1. haftada ameliyata aldılar 12 tane platin takıldı ve 3. gün ise taburcu olup kendi şehrime ambulansla döndüm. Dikkatsizliğimin bedelini çok ağır ödedim. Ortopedi servisinde anlıyorsunuz her şeyin dalga konusu olmayacağını, özellikle sağlığınızın. Orada uvuzu kopanlar mı dersiniz, bacağı kesilenler mi daha neler var neler. Bu süreçte uzunca zamandır biriktirdiğim paramın büyük bir kısmını harcadım aileme para harcatmamak için ve harcatmadım da. Maddi olarak büyük bir kaybım oldu. Buraya açıkça her şeyi yazıyorum ki okuyan büyüklerimiz arkadaşlarımız haddime olmasa da bir şeyler çıkarsın. Psikolojik kaybım olarak ise ilk birkaç hafta neredeyse her gün kaza anını farklı açılardan, hatta inanmazsınız mobese görüntüsü olarak bile rüyalarımda gördüm. Her gün ya kaza anını yada farklı motorlarla kaza yaptığımı görüyordum. Motorun halini merak edenler için otoparka çekildi sahibiyle görüştüm fotoğraf videolar aldım, blokta şaside sorun yok gibi duruyor ben bir şey göremedim. Onun dışında sol grenaj tamamen sapsarı bir boya olmuş sanırsam bariyerin yada asfaltın izi çıkmış. Sol grenaj aldım çamurluk aldım sağ grenajda ufak çizik vardı titiz birisi olduğum için onu da aldım, bayadır istediğim mavi renkli bir stop lambası vardı onu falan aldım, motoru tekrar toplayıp seramik kaplama yaptırıcam istediğim jant şeritlerini yaptırıcam, arka şasi uzantısına yazı ekleyip eskisinden daha güzel bana özel hale getiricem makinemi ve kaldığım yerden binmeye devam edicem. şuan 38. gündeyim 1 hafta sonra kontrolüm var, doktor yürü yürüme vs. diyecek çekilen filme göre ancak benim hiç ağrım kalmadı. Sadece bacağımın bazı yerlerinde hissizlik var. 31. günde ayağa kalkabildim desteksiz şekilde şuanda ayağa kalkıyorum ancak yürümem yasak olduğundan değneklerle yürüyorum tek ayağımla. Sonuç olarak beterin beteri var bunu unutmayın ben ilk 2 hafta abartısız günde en fazla 2.5 saat uyuyabiliyordum ağrıdan uyunmuyordu, bağırıyordum sürekli alçı değiştirirlerken, bacağıma temas edildiğinde. Ancak çok daha kötü şeyler var hayatta. Ben hiçbir şeyden memnun olmayan ukala tiplerdendim ancak bu kaza bana şükretmeyi öğretti. Birkaç saniyelik dalgınlık hayatınıza, bacağınıza, sakat kalmanıza neden olabilir. Bana ilk günlerde bir daha motora binemeyeceğimi, bacağımın kesilebileceğini, akciğerlerimden dolayı ateşim düşmezse felç geçirebileceğim yada ölebileceğimi söylediler. En çokta motora binemediğim için ağlıyordum ve o acılar içindeki halimde bile bir an olsun motordan vazgeçmedim vazgeçmeyi de düşünmüyorum. Gerçekten başınıza gelmeden anlamıyorsunuz bunu da iyi bilin isterim. Önemli olan başınıza gelmeden benim gibi insanların hikayelerinden bir ders çıkarmanız, önlemlerinizi almanız ve dikkatli kullanmanız. Benim en çok ailem ve en yakın 2 dostum yanımda oldu onların kıymetini çok daha iyi anladım. Umarım en yakın zamanda yürüyebilir ve motoruma geri dönebilirim. Son 5 gündür her gün rüyamda yürüdüğümü görüyorum, umarım rüyalarım gerçek olur. Buraya kadar dinlediyseniz teşekkürler.