bizim memlekette bir ikna yöntemi vardır bize özel.
mesela çay kanserojen değildir diye bakan çay içer,
grip aşısı gerekli diye sağlık bakanı aşı olur,
su içilebilir diye kentin belediye başkanı musluktan su içer,
old üstadda katkı maddesini içsin inanalım.
old üstad anlayışına sığınırım.
Bu yazıda bor yağlayıcının Ali Erdemir adına patenti:
---------- Mesaj ekleme zamanı: 02:33 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 02:26 ----------
Bahsettiklerin içilecek şeyler.Bor katkısı motorlar için ve ben her iki motoruma ve iki otomobilime de koydum ve devam ediyorum.Bu durumda motora koyarken çekilen resim mi yayınlayayım?The Dude adlı üyeden alıntı
Hala bu şeytan işi veya ben bulmadıysam iyi değildir düşüncesinden kurtulamamış olmamız beni üzüyor.Matbaa kaç sene sonra gelmiş memleketimize.
MOTORLARDA PLAZMA SPREY KAPLI SİLİNDİRLERİN
TRİBOLOJİK ÖZELLİKLERİ
Özgen AKALIN
İTÜ Makina Fakültesi
Bu teknikte boron-nitrat gibi üstün sürtünme ve asınma özelliklerine sahip katı yağlayıcı
metal tozları da dahil birçok toz metal kolaylıkla kullanılabilmektedir. Segman hareketi
sonucunda boron-nitrat parçacıkları silindir yüzeyine sıvanarak sürtünmeyi önemli ölçüde
düsüren katı yağlayıcı bir tabaka olusturur. Dökme demir silindirler honlanmıs yağ tutucu
yüzeye ihtiyaç gösterirler. Bu honlanmıs yüzey sürtünmeden kaynaklanan ısıyı yayarak
asınmayı önler. Pratikte dökme demir yüzeyler için 0,3 m m dan daha küçük yüzey
pürüzlülüğüne sahip silindirler kullanılamaz. Özellikle üst ölü nokta civarındaki yüksek gaz
basıncı nedeniyle bu honlanmıs yüzey asınarak motorun ömrünü kısaltır. Diğer taraftan, katı
yağlayıcı içeren kaplamalar için yağ tutucu kaba honlanmıs yüzey gerekli değildir. Ayrıca,
plazma sprey yöntemi ile olusturulan gözenekli yapı yağ tutucu bir özelliğe sahiptir.
Böylelikle, bu yöntemle çok düsük yüzey pürüzlülüğüne sahip yüzeylerle hidrodinamik yağlama
rejiminde çalısma ve daha yüksek asınma dayanımı sağlanabilir.
Bu paragraf bu linkten alınmıştır:
http://www.mmo.org.tr/resimler/ekler...k.pdf?dergi=19
---------- Mesaj ekleme zamanı: 03:24 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 03:01 ----------
Futrue Work
The current trend in automotive industry is to replace heavy ferrous materials to lightweight
non-ferrous materials in various components such as engines and other mechanical
transmissions. As the commercial lubricants currently available are unable to form adequate
tribofilms on non-ferrous materials, the risk is then a lake suitable lubricants that can provide
proper and efficient lubrication of these new materials.
A possible solution of this technical problem is to invoke boron based ionic liquids (IL) as
lubricant additives for non-ferrous materials. IL may form stable tribofilms on non-ferrous
materials, because of their unique chemical properties. IL have a number of important
characteristics: negligibly low volatility, low flammability, high thermal and chemical
stability, a low melting point and a good miscibility with both organic solvents and base oils.
Recently, it was found that IL can act as versatile lubricant additives for different non-ferrous
sliding pairs of surfaces and exhibit excellent friction-reducing and anti-wear performances,
as well as a high load-carrying capacity. Molecules of IL have an intrinsic electric dipole
moment and, therefore, they can be easily adsorbed on sliding surfaces in tribological
contacts operating in a boundary or mixed lubrication regime. Subsequently, an effective
boundary film would form reducing friction and wear. These properties are highly desirable
in mechanical systems.
There is an ample future opportunity for developing of IL as additives in lubricants for nonferrous
Üstteki satırlar İsveç'de bir üniversitede yapılan araştırma sonucu.Özetle,yeni motorların demir yerine daha hafif metallerden yapılmaya başlandığını,bu tip motorlarda bordan üretilen ionik sıvıların yağ ile birlikte kullanılmasının aşınmayı azalttığının görüldüğü.
Tamamını okumak isteyenler için:
http://pure.ltu.se/ws/fbspretrieve/3350614
---------- Mesaj ekleme zamanı: 03:49 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 03:24 ----------
Motor Silk'in Amerika tanıtımı.
http://www.greenenergyproductsme.com...riction_PP.ppt
---------- Mesaj ekleme zamanı: 03:53 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 03:49 ----------
Türkçe anlamıyanlar için İngilizce tanıtım:
http://www.1expired.com/Boron-CLS-Bond.html
arakdaşlar ben bu ürünü arabamda ve motorumda kullandım.
bilgi vermek gerekirse kesinlikle bir sorun çıkartmadı hatta motor daha sessizleşti desem yeridir. ben bu ürünü sivasta sanayiden 70.00 tl ye aldım ucuzmu pahalımı aldım bilmem ama gerçekten işe yarıyor. kullandığım ticari aracım :(vw transporter 2004 t5) 197.000 km de şuan ve bu bor katkısını koyduktan sonra daha verimli çalışmaya başladı diyebilirim. sattığım motorum ise hyosung gt 650 comet 2006 idi yağ değişimi zamanı geldiğinde filtre ve yağ ile birlikte değiştirdik. ancak yağı koyduktan sonra hemen bu katkıyı katamıyorsunuz ben bir yarım saat kadar gezidim dolaştım tam çalışma ısısına geldikten sonra bu katkıyı kattık ve 1 saat kadar daha gezdim bu şekilde motor içinde aktive olabilen bir urunmuş. sonuç olarak kesinlikle tavsiye edilebilecek bir ürün ancak türk milletinin bir özelliğidir her kullandığı üründen resmen mucize bekler sakınha o şekilde bir beklenti içerisine girmeyin. dedikleri rektefeye gelmiş motorlarda işe yaramayabilir.
16 yıl deneyimli makine mühendisiyim, kendi fikirlerimi yazacağım. Kıymet veren dikkate alır, beğenmeyen yok sayar, kendi bileceğiniz iştir.
- Bu gibi ürünleri pazarlamak için, çeşitli yöntemler kullanılıyor. Türk uzmanın buluşu gibi milli duygulara hitap etmek de bunlardan biri. Ben olsam, somut olarak bana sunduğu faydaya bakarım.
- Klasik bir yöntemdir, yerli veya yabancı bir kuruluşun, laboratuvarın adlarını verirsin de test ettiler dersin. Hangi laboratuvar? Bu laboratuvarda bu testleri yapmaya yeterli donanım var mı? Acaba bu laboratuvar neyi test etmiş? Tarafsız mı? Akredite mi? Raporda neler yazmış? Çevreye zararlı etkisi ... gibi sorulara cevap bulmak ve dikkatli okumak lazım. Sözgelimi sürtünmeye olan etkisini test etmiş, fakat motorda yağ dolaşımına olumsuz etkisi olup olmadığına hiç bakmamış dahi olabilirler.
- Zararlı olmaması, faydalı olacağı anlamına gelmez. Farklı bir yaklaşım, kimi faydaları olması farklı zararları olmayacağı anlamına da gelmez. Örnek, yüzlerce kapsamlı araştırma sonucu geliştirilen tıbbi ilaçların yan etkileri..
- Sıradan otomobiller için motor ömrü 300.000 km.'ye ulaşmış. Motosiklet için de 50.000 km diyelim. Sürekli çıkan yeni modeller ve bunlarla sunulan yenilikler, ekstra özellikler, baştan çıkarıcı kampanyalar derken; kaçımız bir otoyo veya motoyu, kullanacağımız katkıdan fayda elde edecek kadar uzun süre kullanıyoruz?
Lütfen,yardımınızı rica ediyorum.Konuya hakim eğitim ve deneyiminiz olduğuna göre arama motoruna "boron tribology" yazdığınızda çıkan sonuçları inceleyip bulgularınızı paylaşırmısınız?
Aşağıda amerikan patent dairesinin belgesi var.Bu inanılmazmıdır? Inventor-Mucit kısmında Prof.Ali hocamızın ve başka bir Türk kişinin isimleri var.Bu belgeye yukarıdaki iki kelimeyi yazarak ulaştım,kimse bana göndermedi.Bu keşfi Castrol yapmadı diye şüphelenmemiz mi gerekiyor?Motorda sürtünmenin azalması faydasız bir olgumudur?
Sizi forumdaki yazılarınızdan tanıyorum ve saygı duyuyorum.
İnternette araştırma yaptığımda Sayın Prof. Ali Erdemir'in ABD Enerji Bakanlığı'na bağlı bir AR-GE biriminde görev yaptığını; triboloji (yağlama ve sürtünme konularını inceleyen bilim dalı) konusunda saygın bir bilim adamı olduğunu görüyoruz. Bor ve bor içeren kaplamalar ile sürtünmeyi azaltmak ve aşınma direncini arttırmaya yönelik başka bilimsel çalışmalar da dikkatimi çekti. Gerek diğer araştırmalarda kaplama için plazma-iyon yöntemi gibi zahmetli teknolojilerin kullanılması, gerekse Prof. Erdemir'in görev yaptığı Argonne Laboratory'nin internet sayfalarında triboloji alanındaki çalışmalarını anlatmaya yönelik içerik bende şu izlenimi uyandırdı: Bu buluş henüz bilimsel-laboratuvar çalışması olup ticari hale gelmedi.
Ayrıca; Bor Power adlı ürünü satan firma, bende pek güven uyandırmadı, ne yalan söyleyeyim. Ticaret Odası'na 2008 yılında kayıt yaptırmış, 15.000 TL sermayeli bir şirket.
Şahsen, forumda bahsedilen ürünün vadettiği faydaları sağlayamayacağı düşüncesinde; ama motorunuza büyük zarar verecek risk de taşımadığı düşüncesindeyim. Önceki mesajımda belirttiğim üzere "ortalama bir motor ömrü süresince aynı aracı kullanmaktan zaten sıkılırım, bu arada çıkan yeni bir model ile değiştiririm"; bu sebeple ben bu yağ katkısını kullanmayı düşünmüyorum. Kullananlara da "aman sakın, motorunuza zarar verir" diyemem; ama beklediğiniz faydayı göreceğinizi sanmıyorum.
Konuyu ilgiyle basindan sonuna kadar okudum, acikcasi en basta kafam ne kadar karisik idiyse sonunda da o kadar karisik bir sekilde bu yorumu yazmaya karar verdim.
Bor degil ama daha once baska bir motoryagi katki maddesi kullanmis birisi olarak sunu belirteyim. Bahsettigim aidini ve markasini unuttugum maddeyi (tekrar ediyorum, bor degil, zaten 3-4 sene oncesinden bahsediyorum) gerek o zamanki eski motorumda (honda cbn 250 idi), gerekse dizel arabamda kullandim yaklasik 1 sene muddetince. Bariz bir fayda gormedim (gerci bu gibi maddelerin faydasinin uzun vadede goruldugu soyleniyordu) ama zararini da gormedim.
Ben konuyu ilk okumaya basladigimda ne guzel bir baslik, bakalim sonu ne cikacak diye merakla baslamistim. Acikcasi okudukca bazi yorumlardan (yazani da yazilani da tanimamama ragmen) rahatsiz oldum.
Dolayisi ile benim yorumum da "yorumlar" uzerine olacak.
Zannediyorum Koroglu'na atfedilen bir laf var: "Silah cikti mertlik bozuldu" diye. Farkli versiyonlari yapildi ise de bende kendi versiyonumu yazayim: Internet cikti, mertlik bozuldu.
Gordugum o ki, sanal ortamda olmanin verdigi rahatliktan olsa gerek, bazi arkadaslar gereksiz yere, cok sert usluplar kullanabiliyorlar. Bence bu yanlis. Yapilan yorumu oncelikle kisisel almamak lazim, bu ne yazik ki (ben dahil) hepimizin fazla yaptigimiz bir hata.
Bir diger konu, buranin birinin digerine ustunluk saglamaya calistigi bir yer de olmamasi lazim. Ben sahsen admin olsam bazi arkadaslari uyarirdim ama adminlerin kendi bilecekleri konu, o yoruma girmeyeyim.
Konuyu fazla uzatmadan (yeterince uzadi ya) bir kac gorus daha bildireyim. Bir kimsenin A veya B konusunda egitim almasi onun o konuda uzman oldugu anlamina gelmez (bakin sahislar ustunde durmuyorum). Bizde nedense bu hata da cok yapilir. Adam Makina Muhendisidir (kimse alinmasin), her turlu makina da uzmanligi varmis gibi konusur. Veya Jeoloji Profesorudur Ekonomi konusunda ahkam keser. Bunlara da dikkat etmek lazim yorum yaparken.
Acikcasi bu sitede okudugum baska yorumlar da beni rahatsiz etti. Ornek vereyim, yine boyle bir konu tartisiliyor, cok degerli bir arkadasimizin yorumu "Ben 10 senedir motosiklet kullaniyorum" diye basliyor. Gidip bilgilerine bakiyorsun, degerli kardesimiz 18 yasinda, yani 8 yasinda motora baslamis, iyi mi? Gulermisin, aglarmisin.
Bir baska yerde kendi gorusumu belirten bir yorum yazdim, birisi "Bak arkadasim" diye baslayan bir yazi yazmis. Vatandasi daha onceden tanimamam bir tarafa (ben 40 yasimdayim) benden 10 yas filan kucuk.
Eskilerin deyimi ile bir adab-i muaseret vardir ama soyledigim gibi bazilarinin semtine pek ugramamis galiba. Ne yapalim, onlar da kardesimizdir.
Son olarak, OLD rumuzlu Mustafa beye gerek verdigi bilgiler ve linkler, gerekse seviyeli uslubunu bozmadigi icin sahsen tesekkur ederim.
Bu arada, konuya donersek konunun baslarinda 600cc lik motoruna (Hondaydi galiba) bor katki maddesi koydugunu yazan birisi vardi (rumuzunu hatirlamadim da). Ona sorsak izlenimleri nedir diye?
Benim şahsi tecrübemi de ekleyim bu vesile ile.
Mondial MCT 250nin motor yağına yarım kutu katkı maddesi ilave ettim ve binlerce km kullandım.
Bir akşam iş dönüşü Karşıyakadan otoban'a çıktım.Tünelleri az geçtikten sonra motorun devir ve sesi değişme gösterdi...Pınarbaşı yokuşunu tırmanırkende ses daha da arttı ama umursamadan devam ettim...bu arada yaklaşık 10km yol almış oldum...Buca yol sapağında motorun sesi daha da inceldi ve sanki elektri motoru kullanıyormuş gibi bir hisse kapıldım...bir lamba direğinin altına kadar yürüdüm ve stop ettim.
Motorun arka alt kısmından,arka jant ve lastiğin tümü yağ içindeydi...lastik izine bakınca da yağ kaybettiğim kesinleşti.
Solda bulunan vites mili üstündeki keçe atmış ve tüm yağ boşalmıştı.Isı göstergesi olmayan bir motoru yaklaşık 15km yağsız çalıştır ondan sonra tekrar konuşalım.Bu olayı yaşadığımda motosikletiyle Türkiyenin İLK lisanslı MotoCross'çularından Cross Mehmet vardı.Motosiklet bu olaydan sonra hala HİÇ BİR parça değiştirmeden %100 faal olduğuna şahitdir ayrıca MT İzmir üyesi olan harkes MCTmi bilir.
MCT250 ye gelince.Keçe taktım,yağ koydum ve yalaşık 30.000km kullandım satmadan önce şu anada sanırım 50.000km ve üstünde.Hayvan gibi güçlü ve sağlıklı.
Antalyada yeni sanayide özel Mercedes servisinde kendi gözümle şahit oldum yüksek devirde mavi duman atan araba cillop gibi çalısmaya başladı ne sibop sesi ne başka ses tıkır tıkır çalısıyordu
Sade yorum.KatılıyorumBu yazıda bor yağlayıcının Ali Erdemir adına patenti:
---------- Mesaj ekleme zamanı: 02:33 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 02:26 ----------
Bahsettiklerin içilecek şeyler.Bor katkısı motorlar için ve ben her iki motoruma ve iki otomobilime de koydum ve devam ediyorum.Bu durumda motora koyarken çekilen resim mi yayınlayayım?
Hala bu şeytan işi veya ben bulmadıysam iyi değildir düşüncesinden kurtulamamış olmamız beni üzüyor.Matbaa kaç sene sonra gelmiş memleketimize.
---------- Mesaj ekleme zamanı: 23:30 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 23:24 ----------
Nacizane fikrimi açmama müsade ederseniz.
Bence yağ firmaları katkı maddelerinden ''uzak durulması'' tavsiyelerini sadece ve sadece pazar kayıbından korktukları için yapıyorlar.
Katkı maddeleri metal üzerine kinetik bir enerji ile tutunmakta ve asıl yağlamayı yapması gereken sıvıyı metalden izelo ederek sadece sağutmaya destek miş gibi pasifleştiriyor...yağ olmasa bile katkı maddesi metalin aşınmasını uzun bir süre engelliyor...bu da bir gerçek.Yoksa motorum bloke olur kalırdı değil mi? daha çok örnek var.
Cog kardeşim,
Buradaki linkleri Fransız arkaşlarına iletibilirsin,orada ismi başka olabilir.Terminolojiyi görünce hatırlayabilirler.Bursa Gemlik'de Castrol'ün yağ üretim tesisi var,ama,ne kadar yerli malzeme kullanılıyor bilemeyiz.Ayrıca,ben çok eminimki büyük yağ üreticileri mutlaka bu ürünü tek başına veya kendi yağlarına karıştırıp test etmişlerdir.Elbette patentli bir ürün olduğu için yorumlarını bizlere açıklayamıyorlar.
Ben de ozellikle sqrm rumuzlu arkadasin cbr600f motorunun performans ve yakit tasarrufu bilgilerini merak ediyorum. Onceki mesajinda bor katki maddesi kullandigini yazmis da.
Gerci mesaji daha yeni yazmis, herhalde ilerleyen gunlerde izlenimlerini bizlerle paylasacaktir.
Old hocam.
çok ciddi bir arastirma yapamadigim için çok ozur diliyorum.
Son bir-iki aydir çok yogunum.
Motosiklete dahi binemiyorum.
Ama aklimin bir koseesinde tutmaya çalisacagim ve firsat buldukça tanidigim inandigim kimselere danisacagim.
Bir noktaya kendi gorusumu ilave etmek istiyorum.
Yag firmalari, herhangi bir urunun yani katki urununun satilmasindan urkmezler.
Yani boyle bir urun herhangi bir yag markasinin pazarini daraltmaz.
Sonuç itibariyle hangi katki maddesini kullanirsaniz kullanin,mecburen o motor yagini satin alacaksiniz.
Yani olaya bu tur bir komplo teorisi ile yaklasmak yanlis.
Bizim burda tartismamiz gereken sey, paramizi sokaga atip, atmayacagimizdir.
Tabi yararli bir urunse, bunu bir Turk yapti diye gururlanmamiz da cabasi.
Benim izlenimlerimi göremedin sanırım.EN 500 Kawasaki motoruma 13.000 km önce kattım.Islak debriyaja olmaz uyarılarına rağmen.Şu anda motor 7.000 devirde 150 km.sürat yapıyor.Ses azaldımı?Motor yapı olarak bol zincirli,başınızda kask varken ne kadarını duyabiliyoruz?Durduğu yerde gaz versen nereye kadar?Ne kadar yakıt tasarrufu elde ettim,ölçememki?Benim isteğim sürtünmeyi azaltmak,makinenin ömrünü uzatmak.Bu özellik yüzlerce bilimsel deney sonucu tespit edilmiş.Bunun yanında bana çalışma kolaylığından dolayı bir miktar geri dönüş yapıyorsa,eyvallah.Makine mühendisi kardeşim " Ben aracımı uzun süre kullanmayı planlamadığım için kullanmam" diyor. Ben ise uzun yıllar kullanmayı planladığım için tercih ediyorum.Ford Escort aracım 1997 model 170.000 km.de aldığımdan beri castrol,çıktığından beri castrol magnatec ve yine iki yıldır bor kullanıyorum.
BBRR
Süper Moderatör
BBRR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Offline
Üyelik tarihi: 12-06-05
Bulunduğu yer: marmaris
Motosikleti: HYOSUNG RX125
Kan Grubu: A Rh+
Mesajı Moderatöre bildir
"Bor power" yeni yağ katkı maddesi - 13-07-2006, 19:44
Barış bile pişmandır bu başlığı açtığına...
Şahsen motorumu limitlerini aşmadan, zorlamadan kullanır 70-80 liramı benzin parası yapardım....
Bilfiil hem arabamla hemde motorlarımla bu piyasanın içinde olduğum halde bu katkı maddesinden koyan pek görmedim... 1-2 kişi duymuştum..Ama pek bir faydasını görmediklerini söylemişler....
Konunun 3 yıl önce açıldığını düşünürsek konunun neden gündeme geldiğini merak etmekteyim...
Çok haklısın,ürün tek başına kullanılamıyor.Hatta bir tanesi diyebilse ki bu ürün benim falan yağımla daha iyi sonuç verir,test sonuçlarım budur.Bunu kastetmiştim söyleyemezler diye.
---------- Mesaj ekleme zamanı: 00:17 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 00:12 ----------
Bence sebebi,ortama yeni katılan,zorlukla motor sahibi olabilmiş kardeşlerimizin soruları nedeniyle gündemde kalıyor.Aynı şekilde nasıl daha fazla aydınlatma elde ederiz konusuda her daim canlı.BBRR
Süper Moderatör
BBRR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Offline
Üyelik tarihi: 12-06-05
Bulunduğu yer: marmaris
Motosikleti: HYOSUNG RX125
Kan Grubu: A Rh+
Mesajı Moderatöre bildir
"Bor power" yeni yağ katkı maddesi - 13-07-2006, 19:44
Barış bile pişmandır bu başlığı açtığına...
Şahsen motorumu limitlerini aşmadan, zorlamadan kullanır 70-80 liramı benzin parası yapardım....
Bilfiil hem arabamla hemde motorlarımla bu piyasanın içinde olduğum halde bu katkı maddesinden koyan pek görmedim... 1-2 kişi duymuştum..Ama pek bir faydasını görmediklerini söylemişler....
Konunun 3 yıl önce açıldığını düşünürsek konunun neden gündeme geldiğini merak etmekteyim...
Bu arada tecrube paylasimi da yapalim.
Benim de yasadigim bir olay var aslinda.
Bir de gozlemim var ikisini de yazayim.
Bundan 15 yil kadar once Turkiye'de bir otomobil almistim.
Sanayiden bir arkadasim bir katki maddesi tavsiye etmisti.
Yanlis hatirlamiyorsam adi Power Up olmasi lazim.
O zamanin parasi 25 milyon gibi bir para vermistim.
O donem 2milyona arabanin yagini degistiriyorlardi.
Satin aldigim urun 3 ayri parçadan olusuyordu.
Birinci urun yagin içine konulan katki maddesi.
Ikinci urun, radyatore konulan, civaya benzer kuçuk bilyelerden olusan bir madde.
Uçuncu urunse, bez gibi bir seydi.
Hiç kullanmadim onu ama sanirim silecek lastikleriyle ilgili bir urundu.
Birinci urunu yani katki maddesini hemen kullandim.
Sanirim yag degisiminden sonra taze yaga konuluyordu.
Efendim bir gun sehir disindaydim.
Arabam acaip yag eksilten cinsten bir araçti.
Yasadigim sehre dondugumde artik bende bir aliskanlik oldugundan, hemen yagini suyunu kontrol ettim.
Yagda yine eksilme vardi ama bekledigim kadar degildi.
Sonra radyatorun suyunu kontrol ettim.
Bir de baktim ki bir gram su yok.
Belki de onca yolu (yaklasik 80km) susuz gelmistim.
Su koymaya kalkisinca, radyatorun delik oldugunu fark ettim.
Hem de oyle az buz delik degil.
Suyu ustten koyuyorum, alttan bosaliyor.
Tamirhanesi olan bir arkadasimi aradim.
Tamirinin mumkun olmadigini soyledi.
Biraz spesyal bir modeldi ve radyatorun yenisini almak zorundaydik ve isin kotusu yenisinin bir haftadan once gelmesi imkansizdi.
Aklima satin aldigim urunun radyatore konulan ikinci parçasi geldi.
Fakirin ekmegi umut diyerek, suyla birlikte radyatore bosalttim.
Birkaç dakika sonra sizinti kesildi ve radyatoru su ile doldurdum.
Bu benim için resmen bir mucizeydi.
Yaklasik 10 gun hergun radyatoru kontrol ederek o vaziyette arabami kullandim.
Simdi dusununce belki de ben 80km yolu susuz donmustum ve arabama bisey olmadi.
Belki de radyatordeki delik daha yeni olmustu.
Bir yorum yapmam imkansiz.
Basimdan geçen budur.
Simdi tespit ettigim baska birseye gelelim.
Yillar once boyle bir katki maddesini yagsiz motora koyup, motoru dakikalarca sorunsuz çalistiran bir sov gormustum.
Prensip ayniydi.
Oldukça iddialiydilar ve televizyonda da reklamlari donuyordu.
Ama biz hala motorumuza yag koymaya devam ediyoruz.
Onca reklama ragmen o urunde tutmadi.
Yani kafamin bir yarisi, yeniliklere açik.
Ama diger yarisi, bu gune kadar gorduklerinden tedirgin.
Mantigim bana diyor ki;
sen bugune kadar onlarca motosiklet kullandin aldin sattin.
Simdiye kadar bir problem yasamadin.
Ne seytani gor, ne salavat getir.
Benim 63bin km de sorunsuz sattigim ve bugun 90 kusurbin km de hala tikir tikir çalisan, hem de yaris motoru olan motorlarim vardir.
Hiç birinde hiç bir katki maddesi kullanmadim.
Hiç birinde motorla ilgili bir sorun yasamadim.
Sattigim adamlar da yasamadilar.
Yani gerek varmi? sorumun kaynagi budur.
Ama anlattigim gibi yasadigim pozitif bir ornekte var.
Iki ucu b...tan degnek dedikleri bu olsa gerek.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
