Kürşat abi ile yaptığımız eğitim sürüşlerinin farklı ve önemli bir etabı olan
Çöl Sürüşünü kamplı ve iki gün olarak planlamıştık…
Fakat planda bir değişiklik yaparak günübirlik yapmaya karar verdik.
Gezimize katılarak bizi şenlendiren Konyadan Osman ve Caner beylere,
Mut’dan onca yolu gelerek katılan Ertan ve Cem beylere
çok teşekür ediyorum…
Rota Kürşat abi hariç hepimizin ilk deneyimi olacaktı…
Karapınar bölgesi ; eşsiz güzellikteki Acıgöl ve Meke gölüyle birlikte,
volkanik kayaçlardan oluşmuş yükseltileri ve
yine volkanik kumullardan oluşmuş çölüyle
nadide bir coğrafya…
Bu kumulda kendine has otlar yetişiyor ama
bir o kadar kaygan,bir o kadar yumuşak…
Ekip muhteşemdi;
herkes uyumlu,aynı şeylerden keyif alıyor,maceracı
ve her şeyden önce DOST…
Yeni sürüş tekniklerini deneyeceğimiz,
adrenalin ve eğlencenin tavan yapacağı gezimiz için
18 eylül Pazar sabahı Konya dan Karapınar’a doğru gaz açıyoruz…
Karapınar yolunun kenarındaki tarla yollarını görünce
Kürşat abi antremana başlayalım diye hemen aşağıya indi…
Önce o toprak yoldan ben asvalt yoldan …
Adam araziyi görünce kontrolden çıkıyor…
Ben onun fotoğraflarını çekemedim ama paralel sürüşümüzde
O yolda 140km/h yaptı…
Sonra bana sıra sende dedi…
O kadar hızlı olamadım ama fena da değildi herhalde…
Ben yolun keyfini çıkarırken gezi boyunca fotoğraflarını eksik etmeyen
Kürşat abiye teşekürler…
Karapınar yakınlarında bize katılan Ertan abi ve Cem kardeşimle ekip tamamlanıyor…
Karapınar da markete uğrayıp son hazırlıklarımızı yapıyoruz…
Karapınar çıkışında önce Acıgöl e uğruyoruz…
Mavinin ender bir tonu var bu gölde.Volkanik bir göl olması ,derinliği ve taşıdığı mineraller renginin sırrı…
Profesyonel dalışlarda bile dibine ulaşılamamış,
Derinliği bilinmiyor…
Gölün derinliğini merak eden biri daha…
Sırada Meke gölü var.Göle doğru sürüyoruz ve hakim bir tepeden Meke manzarası…
İstikameti Meke ye doru çevirip dalıyoruz araziye…
Çölle ilk karşılaşmamız…Kum çok yumuşak,
yavaşlayınca TA bütün ağırlığıyla kuma gömülüyor…
Her yer kum,kaya, birde bu dik iniş…
Ve eşsiz Meke deyiz…
Bilinçsiz sulamadan dolayı,yer altı sularının çekilmesi Meke yi de vurmuş…
Çekilen su ortadaki adaya geçiş veriyor…
Mola zamanı…
Sıcaktan ve araziyle boğuşmaktan suyumuz çıktı şimdiden…
Cem in zincir ayarını yaptıktan sonra yola devam ediyoruz…
Krater çukurunun yanında mola veriyoruz…
Burası TransAnatolia rallisinin en gözde parkuru.
Motorlar ve araçlar burayı bir seferde inip çıktıklartında ekstra puan alıyorlar…
Kürşat abi bu çukuru gözüne kestirdi…
Güneye doğru çölü boydan boya geçme kararı veriyoruz…
İlk defa araziye çıkıyorum diyen Cem kardeşim gayetbaşarılı…
Ertan abi 1150 GS ile kumun üzerinde dans ediyor…
Caner SCU ile kumda sörf yapıyor.Tekerlerini hiç göremedim…
Osman abi yine biryerlere gazlamıştır,o hep açık ara önde…
Kürşat abi yine her zaman olduğu gibi tetikte.Sürekli ekibi kontrol ediyor,
Rota planlaması yapıyor…
Kuma saplananlara yardım ediyor(çoğunlukala bana)
Bu kadar holayıp zıplamaya GS nin yan çantası dayanmıyor…
Aşağı inerken ekipten ayrılıp vurmuşum kendimi çöllere…
Etrafta kimse yok,ekip karşı tepenin üzerinde ben çölün ortasında…
Güneş Eylül falan demeden ortalığı acımasızca yakıyor.
Temmuz-Ağustosu düşünemiyorum..
Çölde yavaşlayınca motor gömülüyor.Hele TA…
O yüzden kendini arkaya verip olabildiğince hızlı gitmek lazım ki
ön teker hep havada olsun.
Başlangıçta zorlandım ama doğru yöntemi uygulayınca
kumda gitmek müthiş bir keyif.
---------- Post added at 02:30 ---------- Previous post was at 02:26 ----------
Kürşat abi tepeden beni çağırıyor…
Direk çıkmam mümkün değil ,onun için karşı tepelere sürüp zikzak yapmam lazım…
Kaptım ya tekniği,yükleniyorum gaza…
Kum tepecikleri,ot kümeleri ne gelirse uçuyorum üzerinden…
Hoplaya zıplaya giderken ,tepeye de az kalmışken tümseğin birinden zıplayıp daha büyük olanına takıldım.TA karnının üzerine oturdu ve kımıldamıyor…
Tabiî ki hemen acil destek ekibi imdadıma koşuyor..
Çoook eğlendik Çoook….
Buda ekibin sevimli afacanı…!!!!!
Cicilerini severken…..!!!!
Eyvah kaçın Ertan abi ( RedLine ) a girdi…
Cem le kardeşliğimizi ilan ederken…
Biz motorun gölgesine başımızı sokmaya çalışırken…
Bazıları çölde de lüksü yaşıyor…
Daha çok yolumuz var,oturarak bitmez deyip sürüyoruz…
Çöldeki tek canlı emaresi…
Güneye gitmeliyiz ama burası neresi?
---------- Post added at 02:33 ---------- Previous post was at 02:30 ----------
Bu yol nereye gidiyor ki ? ,diye sürdük…
Baktık yolun sonu yok ,sürdük yine araziye….
O gün altı demir atlı çocuklar gibi şendik…
Çölde son molamızı verdik.Karnımız da acıktı ama bitirelim şu geçişi dedik…
Çölün sonu göründü ,şu kanalı da aşınca bu iş tamam…
Artık bir yol var,sanırım medeniyete yaklaştık…
Kürşat abi pardon biraz tozuttum galiba…
Gezinin kahramanı geliyor…
Dağın dibinde bir çeşme bulup yemek molası veriyoruz…
Artık yola çıkma vakti…
Ayrancı ya varmadan köylerin içinden geçiyoruz,ihtiyar heyeti tekmil orada…
Artık güneş battı.Ertan,Cem ve ben Karaman üzerinden gitmek için ekipten ayrılıp vedalaşıyoruz..
[IMG]http://i1225.photobucket.com/albums/ee393/musezen/col%20surusu%20son%2018%2
0eylul%202011/225.jpg[/IMG]
Güzel dostlarla tadına doyulmaz,paylaşım ve kazanımlarla dolu bir gündü…
Sevgiyle kalın…