Aha!!!!
DD Zeus Altar'i geri istemeye gitmis.
Aslanim DD.
Aha!!!!
DD Zeus Altar'i geri istemeye gitmis.
Aslanim DD.
Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)
Nereye kayboldun ustam yaaaaa..
Negüzel anlatiyordun..
Bu arada sunuda belirtmek isterim..
ikinci dünya savasindan kalma daha okadar patlamamis bomba varki almanyada..
Radyoda halen duyarim bilmemnerede su semt bosaltildi bomba bulundugu icin..
Koca semtler bosaltilir ve bombalar etkisiz hale getirilir..
Bu radyoda duyduklarim sadece bana yakin bölgeler.
Bütün almanya kimbilir ne durumda..
o zamanda patlamamis okadar cok bomba varki daha almanyada..
Azicik düsünüyorumda. Zamaninda yerle bir etmisler almanyayi.
Adamlar nerede biz nerede???
Garip...
Geldim geldim...
Evet pek cogunuzun bildigi yada tahmin ettigi gibi “Bergama Sunağı”, “Zeus Altari” Zeus Sunagi” bati dillerinde “the Great Altar of Pergamum-Pergamon-yada Zeus” adli tarihi yapinin yerinde yeller esiyor. Motosiklet forumu cercevesinde, hani genel kultur babinda azicik eseleyeyim bakalim nedir ne degildir gibilerden…
Evvel zaman, kalbur saman icindeyken Bergama Kralligi diye bir ulke varmis…
Bunlarin hemen dogusunda da (Bak yukardaki harita) taaaa Ingilterelerden, Fransalardan gelip yerlesmis Galatalilar… Yani Keltler, yada Celtler… Hani su Celtic muzigin mucitleri. Hani danslari ayni bizim lazlarin danslarina benzeyen Keltler. Bunlar astigi astik kestigi kestik manyak savasci sert mizacli maco bir toplum. Bergamalilarla habire savasiyorlar.
Herneyse gunun birinde Bergama Spor Galatasarayi .. pardon Bergama Kralligi, Glalatalilari fena hezimete ugratip hadlerini bildririyor ve soylenti o ki bu Altar insa ediliyor.
Iste Bergama sehri, o zamanlar tabii… Temsili…
Sagda ustunde duman tuten yapi iste bu Zeus Altari
Incilde “Seytanin Tahti” diye anilan bu yapinin fonksiyonu henuz bilinmiyor. Sunak degil, Altar degil, Tapinak hic degil, mezar desen o da degil… Adamlar yapmis…
Ne zaman yapilmis o da “pek” belli degil. Yaklasik olarak MÖ 160 deniliyor, diyenlerin yalancisiyim.
Muzeye, Bergama Muzesi, giripte Altari gordugunuzde agziniz bir karis acik kaliyor…
Iste Altar…
Bu linkte de Altarin bulundugu salonun 360 derece bir panaromik fotografi var, (tiklayayim goreyim) Wiki sagolsun.
Uzunlugu ~135m olan “eser” in ustunde tarif edilmez canlilikta kabartmalarla mitolojik tanrilarin dunyayi istila etmeye calisan ve “devler” diye anilan edilen yari insan turlu mahlukatla verdikleri buyuk mucadele ve zafer tasfir ediliyor. Bu konuda internet fotograf ve bilgi dolu merak edenleriniz Turkce olarak buldugum http://www.tabut.net/Pergamon-Altari...i--t88673.html web sitesinden baslayip Google (tikla da gor) ile devam edip tarihin engin denizinde kaybolabilir.
Inceden bu eserin Almanyada ne aradigina da degineyim…O yillarda Anadoluda yol ve tren hatti insaatinda gorevli Carl Humann arkeolojiyede cok merakli, Bergamadaki bu harabeler cok ilgisini cekiyor. Civar koylerde, evlerde de inanilmaz kabartmali taslar, heykel parcalari filan gorunce Osmanlidan izin ve Alman hukumetinden de destek alip kollari siviyor. 1879 ve 1907 de yaplan kazilar sonucu muazzam eser ve onu susleyen kabartmalar, heykeller ortaya cikiyor.
O yillar Osmanlinin gittikce zayifladigi ve gravatini isteyenin eline verdigi yillar. Aymaz padisahlar elinde oyuncagiz.. Soyle ki mesela Assos harabelerini yuruten yabancilari devlete sikayet eden vatandasa soyle bir ferman-mail gelebiliyor… mealen…“ey millet memleketimiz tas doludur. Bu ecnebiye onlari alip goturmelerinde kostek olacagina bilakis destek oluna”… ba ba ba ba ba…
Neyse Carl derinlere inip de cukleri kirilmamis, gozleri oyulmamis heykeller kabartmalar gorunce dayanamiyor herhalde ve Almanyaya gidip sponsorlugu ayarliyor, Osmanlinin da zaten seyinde degil, veriyor “gavur isi tas yigini”ni Almanlara. Onlar da alip goturuyor.
Imdiii… Ben bu olaya once cok sinirlendim, vay zurnalar, hirsiz adiler filan hissiyatindayken Berlin muzesinde o eseri toplayip o sunum ve korumaya getirinceye degin verilen emek, harcanan goz nuru, o bilgi birikimi, ustune titrenen goz yasartici hassasiyet karsiliginda dedim ki.. “Ulan insallah biz de bir gun bu seviyeye gelir, elimizdekilerin kiymetini bilir, adam oluruz o zaman bu Almanlar derki siz oldunuz alin bu altari koyun yerine, gunes gorsun, Egeyi solusun. O zamana kadar biz buna gozumuzun ici gibi bakariz”…
Aslinda belki Osmanli da bizim dusundugumuz gibi aymaz degildi ve "biz bunlarain kiymetinden bi haberiz, bunlar alsin kurtarsin bari bu canim eserleri, burada heba olup gidiyorlar" diye de dusunmus olabilir. Yani ihtimaldir diyorum, kimbilir...
Aslinda Almanlar da az esseklik etmemisler. 2DS da burayi iyi koruyamamislar. Altara bir sey olmamis ama muze eni konu buyuk tehlike atlatmis. Sonra ustelik Ruslar Berline girdiginde tutmuslar bu altari taaa Petersburg (Leningrad) a tasimislar. Yani olacak seyler degil bunlar…
Her neyse, Kruscef zamaninda -1956- Altar Berlindeki yerine tasinmis yine. Tabii orasi Sovyet kontrolundeki Dogu Berlin olmasaydi Altar simdi Petersburgda Hermitaj muzesini susluyor olacakti o baska…
Hitler de girmis Altarin sahnesine. Altari cok begenen Hitler Nazi toplantilari ve govde gsterilerinin yapildigi Zeplin meydanindaki kursusu icin bundan esinlenmesini istemis ve mimarlar de “Heil Hitler” deyip sunu yapmislar…
Bir de tarihe sıkıcı derler… Peh…
Var tabii devami, olmaz olur mu?
ilgiyle takip ediyorum , eline saglik , yüreğine sağlık ...
CTRLALTDEL
Bizim topraklarımızda yüzeydekiler kadar toprak altında cevherler var..
Elbet birgün günyüzüne çıkartılacaklar...
..İslam kadını dişiliğiyle değil, kişiliğiyle var olandır..
Gülün dikene katlanması, onu güzel kokulu yaptı. - Mevlâna Celâleddin-i Rûmî
su almanların tarihi naziler hep ilgimi cekmiştir bununla ilgılı fım cd. lerini hiç kacırmam alırım . c 47 lerınde hıkayesını seyretmiştim oldukça muhteşemdi o gecmiş yıllar acılarla dolu imiş ama bır buyusü var beni hep büyülemiştir.Aynı şekilde yazınızı hayranlıkla okuyor fılm izlemiş gıbı hayale dalıyor sahneler gözümde canlanıyor devamını beklıyoruz teşekkür ederim.
Bu gece pek devam edecek gibi degilim ama soyle bir acilis yapalim bakalim devran ne gosterecek...
Evvel zaman icinde kalbur... yahu bunu ben pek sik tekrarlamaya basladim galiba, neyse, efendim bir vakitler Babil Imparatorlugu adinda kocaman bir devlet hukum surermis Mezopotamyada...
Bassehri Babilin asma bahceleri dunyanin yedi harikasindan biriymis, hatta sehrin kapisi da bu yedi harikadan biriymis ama derecesini daha sonradan Iskenderiye feneri ne kaptirmis...
Yukardaki temsili resimde goruyorsunuz bu dunya harikasi kapiyi... Mavi kapi...
Iştar Kapısı....Dunyaca unlu "Ishtar Gate". Dogurganlik, ask ve sex tanricasi Ishtarin adi verilmis kapiya. Ishtar isveli bir tanrica, daha sonralari Afrodit olmus adi, gezegenler isim olmus "Venus" diye... Venus e "kadinlar" gezegeni denmesine o sebep olmus...
O kapinin da yerinde toz bulutlari dolasiyor...
Ama kapinn oldugu yerde tozun zerresi yok :unsure:
Evet burasi yine ayni muze, Pergamum Museum... Koskoca Ishtar Gate tugla tugla tasinmis, burada yeniden insa edilmis.
Insan karmakarisik duygulara boguluyor...
Oyle bakakaliyor iste...
Emeğinize sağlık, görsellikle süslenmiş tarihsel anlatımınızla ilgiyle okuyorum başlığınızı, bildiğim şeyleri tazeleyip bilmediğim yeni şeyler öğreniyorum sayenizde, çok teşekkürler.
abi paylaşımın için teşekkür ederiz, çok keyifli topik açmışsın emeğine sağlık
Üstad ben şimdi bu anlatımdan sonra bu atların canlı olduğunu ve ölümsüzlük iksiri içtiğine inanmaya başladım. Bergama doğup 2200 yıllardır yaşayan ve önce Almanyaya ordan St.Petersburga ordan tekrar Berline seyahatleride bu fikrimi kuvvetlendiriyor. Haksızmıyım?
Dilin söylediği veya kalemin yazdığı bütün üzücü kelimelerin içinde en üzücüsü şudur,KEŞKE"
Bu kapıyı da Irak'tan taşıdılar demek
..İslam kadını dişiliğiyle değil, kişiliğiyle var olandır..
Gülün dikene katlanması, onu güzel kokulu yaptı. - Mevlâna Celâleddin-i Rûmî
Çok gezen mi çok okuyan mı ? Ben gezerek öğrenmeyi yeğlerim ama sizin bu anlatım biçiminiz beni oralara götürdü zaten Emeğinize sağlık, devamını heyecanla bekliyorum.
Babilin unlu Iştar kapisini geride birakip, daha dogrusu o gordugunuz kapidan gecip yeni bir salona geciyorsunuz…
Burada gordugunuz sey karsisinda şaaak diye dusup bayilabilirsiniz… Bunyeniz bu kadarini kaldirmayacaktir. Donald amcaniz olarak buyrada ulvi bir gorev yapiyor ve ilerde bu muzeyi gezecek olan siz forum okurlarimi uyariyorum. Bunu unutmayin, bunu da sorabilirim…
Karsinizda simdi bu var…
Al gozum seyreyle…
Turkiyede birkac antik sehir/ kalinti gormus biri olarak bakinca ne kadar tandik geliyor degil mi?
Milet antik sehrinin carsi kapisi bu. MS 1100 yilinda bolgeyi sarsan bir depremle tamamen yikilmis… 19YY sonunda yine Alman arkeologlar butun parcalarini toplamislar, Padisahtan izin de alip doogru Berline tasimislar. Yillarca calistiktan sonra butun parcalar (bulunabilenler tabii) biraraya getirlmis ve eser butun ihtisamiyla karsiniza serilmis.
“Bergama Muzesi” tabii bunlarla bitmiyor, ama siz bitiyorsunuz. Hem gorduklerinizin yarattigi karmakarisik duygular, sabahtan beri suren turist yorgunlugu, jet-lag, uyku, bilgiye bogulma duygusu ile basedemiyor ve muzeye “birdaha , ve hatta bir daha bir daha gelmek uzere elveda diyor otelin yolunu tutuyorsunuz. Ustunuze bir suskunluk cokuyor.. Biliyorsunuz ki gorduklerinizi hazmetmeniz belki de aylar alacak…
Ilk gun otobus gezisinde Berlinin hemen hemen her yerini yalap sap dahi olsa gorduk. Daha fazlasini beklemiyordum zaten. Hem bu gezinin amacini bir ön-keşif olarak koymustum. Bu surede baska bir sey yapmanin imkani yoktu ve kendimizi paralamanin da manasi olmayacakti.
Ertesi gun bir tekne gezisi planlamistik. Ayrica Amerikadan 7 yildir en iyi motosikletci arkadasim olan Norvecli Lars da kiz arkadasini ziyaret etmek uzere Berline geliyordu, onunla bulusacaktik... Gunlerden Cumaydi, kizcagiz calistigi icin butun gun Larsla beraber gezecek sonra onlari hafta sonu icin basbasa birakacaktik.
Sabah bulusup bir kafede hasret giderdikten sonra “Spree” nehri uzerinde 1 saat surecek tekne gezimize basladik...
Arka plandaki sac fakiri 2m lik adam arkadasim Lars oluyor. Kendisi olimpik yuzucudur, fiziksel olarak masallahi vardir yani…
Evet tekne gezimizde cektigim birkac fotografla devam ediyorum. Bu gezi ozellikle Berlinin modern mimarisine yakindan bakma acisindan cok yararli oldu. Hava da harikaydi bira da (teknede surekli bira servisi var)… Insan kafa mi ceksin fotograf mi ceksin karar veremiyor dogrusu…
Tekne gezisinden sonra sehrin buyuk meydanlarindan birinde kurulmus dev bir “Oktoberfest” cadirini gorduk ve oraya dogru seyirttik…
Oktoberfest, ekim daha dogrusu hasat ve sonrasinda rahatlayan ciftcinin bayrami. Eylul sonu baslayip Ekim ortalarina kadar hergin bayram… Oh vur patlasin cal oynasin.
Iste boyle buyuk cadirlar kuruluyor, bira, sosis esliginde devamli Alman folk havalari ve polka calan bir orkestra esliginde lay lay lom yeniyor iciliyor.
Bu festival cadirlarinin ozelligi bira servisi yapan kizlar… Daha dogrusu onlari bira tasima marifeti. Bir defada kac tane tasiyabilecek diye bahislere giriliyor, yarismalar duzenleniyor. O bardaklarin her bir tanesi yarim litrelik. Daha kucuk porsiyon yok buralarda…
Fotografi internetten googla bulup aldim…
Bizde bu cici hanimlardan biriyle bir fotograf cektirme firsatini kacirmadik haliyle
Keyfiniz, keyfimiz daim olsun…
Seninde keyfin daim olsun üstat
Dilin söylediği veya kalemin yazdığı bütün üzücü kelimelerin içinde en üzücüsü şudur,KEŞKE"
bu güzel gezi paylaşımı için çok teşekkürler. emeğinize sağlık. şuan niye bitti diye surat asıyorum devamını merakla bekliyorum. keyfiniz daim olsun
HAYATLA DALAŞMA :)
Emegine saglik Donald uste... Inanki zewkle okuyoruz hepimiz..
Ama seni üzülerek bir yerde düzeltmem gerek..
O biralar yarim litre degil 1 litre.
Ben herzaman sasarim o kadinlar nasil tasir onlari diye..
Her babayigidin yapabilecegi sey degil nekadar kolay gibi gözüksede..
Birde sunu belirtmek isterim.
Oktoberfest böyle etkinliklerde dünyada en büyügü..
Bu sene sadece 6 milyona yakin insan gelmis. Yakiniyorlardi..
2008 de 8 milyona yakinmis..
Icilen birayi duymak istermisiniz?
6,5 milyon Maß bira
Maß= O bir litre lik bardaklarin ismi..
Hayatin icin bir saniyeni harca.
Hayatini bir saniye icin harcama.
Remzi, duzeltme icin tesekkur ederim. Evet o bardaklarin (Remzinin dedigi gibi Mass larin) beheri 1 litre. 1/2lt den kucugu yok demek isterken yanlis yazmisim.
donald duck paylasim icin coook tesekurler....sizin birde maine geziniz vardi onuda cok zevkle okudum bu yaz maine gidip gorebildim cok guzelmis gercekden.....berlien cok gittim ama hic bukadar detayli gezmedim size cok tesekkur ederim....
Nehirde ciscibildak yuzup, bi de ustune bira içeni Allah na böyle tas yapar iste.
Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)
Şu an bu konu içerisinde 2 kullanıcı var. (0 üye ve 2 misafir)