Evet arkadaşlar Geçen C.tesi 08.10.2006 akşamı saat 21.00 da evden Çıktım.
İlk Kilometremizin resmini Çekmeyi ihmal etmedim.
Emre benden önce çıkmıştı.Beni Ümraniye de bekliyordu.Saat 22.00 de Ümraniye ye vardım.Emreyi aradığımda Teyzesindeydi ama motoru yanında değildi.Çünkü motorunu Ümraniye ye giderken arka lastiği patlamıştı.Ben Teyzesinin evine gittim emre yi aldım.Emre Motoru Benzincide bırakmıştı Onu aldıktan sonra beraber benzinciye gittik.Motoru aldık.Ama saat 23.00 olmuştu bu saat te de motorcu bulamazdık.Ama kafaya koymuştuk gitmeyi.lastikçiye gittiğimizde bende anahtarı yok yapamam dedi.
Bizde Bir tamirci bulup kendimiz yapmaya karar verdik Çünkü aklımızda Bursa Vardı kimse tutamazdı lastik bile..Niheyet bir tamirci bulduk Anahtarlarını kullanabileceğmizi sorduk saolsun izin verdi.Yaklaşık 3 saat te lastiği söküp yaptırdık.
Artık yola Çıkabilirdik.Benzinlerimizi Full ledik.E6 ya çıktık.Eskihisar a doğru yol aldık.
İstanbul İl sınırını nihayet geçebilmiştik.Gebzeyide geçtikten sonra eskihisar a vardık.Çok geçmeden Feribot a bindik.
Feribottan indiğimizde saat 03.00 dı.Çok Güzel bir feribot yolculuğu yapmıştık.Ama Darıca soguktu Ben maskemi bile takmıştım.Emre benle dalga geçti soygun yapmaya mı gidiyoruz diye.Ama Kendiside Üşümüştü.Yalova ya doğru devam ettik.Ortalama hızımız Soguk olduğuı için 60-70 km/h hızda devam ediyorduk.Yalovaya varmıştık.Sahur a yetişmek için yalovada durmamıştık.Saat 04.00 oldu.Orhangazi ye Emre nin halasına doğru yol aldık.Ancak Emre 8 Yıldır Gidemediği için Yolları çok iyi bilmiyordu Çünkü Karışık bir yerdeydi.Benzincide Köyün İsmini Sorduk Sorduğumuz kişi Emre nin Kuzeninin Arkadaşı Çıktı.Sonra uzun çabalardan sonra eve 05.00 De vardık.Donmuştuk adeta.Eve girdik bizi bir sofra bekliyordu önceden haber vermişti Emre.Sonra Yemeğimizi yedik Çayımızı İçtik 05.35 de yattık.Yorgunluk üzerimizdeydi.Sabah Uyandığımda saat 09.30 du.Emre Uyuyordu ama oda uyanmak üzreydi yatakya oyalanıyordu .Emre kalktı Ellerini yüzünü yıkadı.Sonra bende Yıkadım.İznik gölü Yoluna çıktık.ve burda da bir kaç fotograf çektik manzara gerçek ten çok güzeldi.
İznik gölüne vardık.Muhteşem bir görüntü vardı.Sabah Olduğu halde Sis Gölün üstüne çökmüştü.Bu arada Ben motoru Kumsala koyduğum için ayaklık kuma battı Motor sola yattı ve düştü.Küçük bir parça kırıldı.Ama benimde kalbim kırıldı:(.
orhangaziden ayrılma vakti gelmişti.saat 10,30 da yola çıktık çok güzel bir hava vardı orhangazide
orhangaziden sonra gemlik teydik.buranın zeytinleri çok güzeldir ama bizim fazla zamanımız olmadıgı için yola devam ettik.
gittikce gidiyorduk yol bitmek bilmiyordu buda bize daha çok zevk veriyordu.uzun yolu severim hele bide motorla olursa bendeki zevk ikiye katlanır. çünkü ben motorla gezmeyi bilmedigim yereler gitmeyi çok isterim ve bunu da bugün yaptık.pek uzak olmasada bu ilk uzun yolculugumuz olmuştu.gitmekten yorulmamıştık ama bizdeki motorlar bizi nereye kadar götürür onu bilemiyorduk.çünkü emre nin motorun lastigi patlamıştı sıcaktan atmasından korkuyordum.gidecegimiz yere kadar getirsin yeterdi bizi bu muhteşem maceranın ortasında bırakmaması gerekirdi.
ve sonunda bursa ya gelmiştik.çalıştıgım işyeri için hemen hemen ayda 4 kere bursaya geliyordum, ama orhangaziye kadar geliyordum ve bursa da buraya 50 km vardı sonunda BURSA tabelasını bulmuştuk.
tabi bu tabelalarda da fotograf çekmeden olmaz hele ben..
bursa merkeze geldigimizde bi kaç tur attık.ama motorla gezecek fazla yer yoktu.ışıklarda durdugumuzda emre ye dedim nereye diye bilmem dedi.emre solumdaydı ve sagımda da münübüs vardı, adama dedim abi uludag kaç km diye, 40 km dedi emreye baktım oda bana göz kırptı.hemen anladı nereye gidecegimiz ve durmadan devam ettik.
nereye mi; ULUDAG a çıkmak için gaza bastık ve kendimizi bursa nın tepesinde bulduk, burdan bakınca bursa nın heryerini görebiliyorduk,camileri,halısahaları,boş arazileri,yani neyi görmek istiyosan net olarak belli oluyordu...
bu foto da emre nin bursaya uçuş şekli, ben burdan bursa nın üzerine uçarım dedi, etme gitme dediysem de beni dinlemedi.. ve aşaya indi :D :D
ve birkaç fotograf çektikten sonra, bursa ayaklarımızın altındaydı, burda heryer net olarak belli oluyordu,camiler,boş araziler yüksek binalar vs. vs. yani görüntü çok güzeldi.daha görecegimiz çok güzel yerler vardı.
burdan bakınca bursa ayaklarımızın altındaydı sanki.süper bir manzara derim ki fotograflarla gerçekler arasında dünya lar kadar fark var ama ne yapalım siz bunlarla idare edin...
uludaga dogru tırmanışımız devam ederken benim benzin göstergesi aşaya dogru iniyordu, çünkü hep rampa çıkyorduk,motorları da zorladıgımız için benzin daha çok gidiyordu,ve benim de benzin bitmek üzereydi. ama telaş yapmadım uludaga çıktımmı depoları doldururuz dedim. :D :D :?:
emre bi ara duraklamıştı.bende durdum baktım gelmiyo, bi an telaşa kapıldım acaba lastigimi patlamıştı, veya motoru mu bozulmuştu.gerçekten bunu düşünmek bile istemiyordum.uludagın tepesine çıkmayı o kadar istiyordum ki ikimizin motorları bozulsa bile yaya çıkmayı bile göze almıştık.
yine bi tabelaya gelmiştik.bende tabela hastalıgı vardır hemen durur fotograf çekerim.bunun için özel bi albümüm bile var .burda bi 10 dakka bekledikten sonra uludaga kalan 26 km lik yola devam ettik yol gittikce uzuyordu sanki yoksa biz motor zevkini almak için yolumu uzatıyorduk....
sanırım uludaga yaklaşmıştık ki bi otelin önünden geçmekteydik,ama bu hotel acayip bişeydi .villa ya benziyordu daha çok..
evet sonuda hedefimize ulaşmıştık yani ULUDAG daydık.ne mutlu bize.hemen burda da bir kaç foto çekiyoruz ve benzinciye gidiyoruz.
uludagdan bir tane fotograf bunlar sizin için ...
son bir fotograf çektikten sonra saate baktıgımızda saat 14 dü ve gitme zamanı gelmişti,çünkü iftarı evde yapmayı planlıyorduk.zaten herşeyin planını yapmıştık,ama kötü talihsizlikler peşimizi bırakmıyordu. Dün gece ki lastik patlaması bizi etkilemişti. Tam çıkyorduk ki benzimin bitmek üzere oldugunu gördüm ,bi ara düşündüm hatta ya burda benzinci yoksa :?: o zaman hapı yuttuk dedim hemen aşaya dogru indik hotelin önünde duran adama sordum burda benzinci varmı? dedim adam hemen cevabı verdi YOK. heeh şimdi hapı yuttuk dedim ama bende yedek benzin vardı ikimize yetmezdi. nerde var dedik bursada merkeze de dedi. kötü talihsizlik peşimizi bırakmıyordu .bi ara bekledim ve devam ettik çünkü gelirken hep rampa çıkmıştık, bizde aşaya inerekn motorları stop ettik. aşaya inmek yukarı çıkmaktan zordu,çünkü u dönüşü yapması gerektiren virajlar vardı. Tam 45 km aşaya motorlar stop halinde indik,frenleride fazla kullanmamıştık kendi halinde indi motorlar.ama aşaya inmek daha zevkliydi, bunu yaşamadan zevkini alamazsınız.bide bedava olunca zevki ikiye katlanıyo.
derken bursaya gelmiştik bu arada saat de15,30 olmuştu. Yalovadan feribot 17,30 yenikapıya kalkıyordu bu feribota binersek iftaımızı evde açıcaktık ve yola devam ettik.
ve bursaya elveda deme zamanı gelmişti gerçekten güzel bi memlaketti zamanımız olsa burdan eskişehire gidicektik,çünkü biz gezgin motorcuyduk ve diger arkadaşlarımız eskişehirde kamp kurmuştu gitmeyi çok istiryorduk ama malum yarın iş vardı.
kader bize küsmüştü aksilik peşimizi bırakmıyordu.tam bursadan çıkmak üzereydik ki emre nin arka lastigi yine patladı.durduk baktık lastik çok ısınmıştı.çünkü lastigi yaptıralı 12 saat olmamıştı heralde sıcak tan yamayı attı.ne diyelim şansımız yokmuş bizim,ama saatte ilerliyordu 17,30 feribotunu kaçırmamalıydık.her benzincide lastige hava basarak devam atmek zorundaydık.Benzinciye geldigimizde hava bastık ama lastik hava almıyordu.sanırım patlayan yer daha çok açılmıştı.
yola patlak lastikle devam ettik.emre biraz motoru kontrol etmekte zorlansa da gidiyordu.
20 km gittikten sonra emre yine durdu.ne oldu neden gitmiyon dedim .anlamıştım bu sefer motor bozulmuştu. motora gaz veriyordu ama motor gitmiyordu.ben motordan aşya indim emre ye baktıktan sonra biraz güldüm :D :D ne yapıyım sinirlerim tepeme gelmişti.aksilik üstüne aksilik baktım motorda kayış denen bişey kalmamış yani paramparça olmuş kayış. zaten bu motor benim kiyle aynı motor ama kasası büyük oldugu için agırlıgı kaldıramıyordu ve kayışı,motoru zorluyordu.45 dakka kalmıştı feribotun kalmasına ve daha80 km yolumuz vardı bende çeki halatı vardı(malum motot çin malı olunca insan bunları düşünüyo ) hemen benim arka selden bagladım emreninde ön amörtisörlerinden bagladıktan sonra geçtim motorumz gaz basıyom benim motor gitmiyo alla alla dedim emre nin arkasında çanta vardı en az 40 kilo gliyordu halsında iken elmaları doldurmuştu.çantayı benim motora bagladıktan sonra emrenin motoru biraz olsun hafiflemişti.yavaş yavaş gaza bastım ama emrenin motoru benimkinin iki katı. Neyse zor bela kalkmayı başarmıştım. 50,60 km hızla gidiyorduk ama 17,30 feribotuna yetişemezdik .
yolavaya gelmiştik nihayet ama saat18,30 olmuştu ve birazdan ezan okunmak üzereydi.feribot iskelesine yanaştık ve 19,30a yenikapı ya iki tane motor için bilet istedik ve fiyatı 22 ytl .biletleri aldık.ben demeden duramadım benim arkadaşın motor bozuk dadim ona indirim varmı diye .kasadaki kız güldükten sonra :D bizde indirim yok dedi. :D
iftarımızı açmak için benim motorla fırına gidip pide aldım, bakkaldan kola peynir aldık,emrenin halasından bir şeyler almıştık .karnımızı doyururdu allah şükür.sonra sahile inip bir bank aradık kış aldugu için heryer boşdu.yazın akşamları burda boş yer bulmak gerçekten kolay olmazdı .herkez sahile inerdi gece geç saate kadar burda otururlardı.ve ezan okundu iftarımızı yaptık.
ve saat 19,30 olmuştu emrenin motorunu kaptanın yardımı ile iterek feribota koymuştuk. ardından bende bindim ve istanbula dogru kaptanımız yol aldı.
feribota çıkıp biraz olsun dinlenmek istedik. ama oturur oturmaz uyumuşum. çünkü motor bizi yormuştu.ne kadar şans bizden yana olmasa da biz pes etmemiştik.
Yenikapıya geldigimizde daha gidecek yolumuz vardı. bide emre nin motoru çekme işi devam ediyordu istanbul trafiginde o motor çekmek biraz zor olucaktı.feribottan indik halatı yeniden bagladıktan sonra motorcunun dükkanına gitmek için anlaşmıştık emre ile. motorcunu dükkanına geldigimizde yagmur yagmaya başlamıştı.Giderek hızlanıyordu motor bırakabilecegimiz yer arıyorduk.eve benim motorla devam edip yarın motorcuya verecektik motoru .derken bi motorcu yanımıza yanaştı ve bi baktık bizim motorcu bu. :D :D
neyse hemen dükkana gidip durumu izah ettik ama adam inanmıyorki taa bursadan beri çekiyorum motoru. adam motorda ne var dedi ne yok ki :D kayış parçalandı,lastik yarıldı ,debriyac balatası bitti .fren müşürleri arızalı.
motor bırakıp eve gittik saat olmuştu 22,00 ben emre yi evine bıraktıktan sonra bende evime gittim .
çok güzel bi gezi olmuştu bizim için. her zaman böyle uzak yerele gitmeyi isterim .ama bu motorlar bizi yolda bırakıyo ya bir gün benim motoru pizzacıya satım alıcam bi tane racing 1000cc bak o zaman beni kim tutabiliyor.yorucu iki gece yaşamıştık .geze yola çıkmak ayrıcalık bence ben ve emre gece yolda gitmeyi daha çok severiz.Altımızda iyi bi motor olsa biz her hafta sonu geziye çıkarız her hafta degişik illere gideriz.çünkü bizim motor sevdamız 10 yaşında bisikletle başlamıştı . ben zaten emre yi bisiklet tamir cisinde tanımıştım bundan yaklaşık 8 sene önce. bisikletle gitmedigimiz yer kalmamıştı(çatalca,kilyos,gebze,hereke, günde 200 km yol yaptıgım bile olmuştu)
zaman zaman böyle degişik geziler yapmaya devam edecegiz.
Motor artık bizi yaşama baglayan ikinci bi kalp olmuştu bunu kimse önleyemezdi(allahtan başka)
bizim için gözlerinizi yordugunuz için teşekkür ederiz.
ve son olarakta yaptıgımız ilk ve son km yi koymak istiyorum....................
yolculugumuz 515 km geçmişti .