iki gündür yollardayım....

[art-niyet]

cumartesi günü öğlen ailem yayalaya gidecekti ki benide çağırdılar ...maksat ailecek gitmek...
bense ,arabaya binmeyi hiç istemiyordum...onlar arabayı garajdan çıkarana kadar ben çoktan yola koyulmustum bile....

kuzenim hasan garaj girişinde beni bekliyor...



uzun zamandır görmemiştim yaylayı,hiçde özlememişim işin aslı...biraz bakındım çevreme ve evin arka tarafındaki patikaya gözüm ilişti

patika dediysem öyle düzdür en fazla dardır diye düşünmeyin bu yola benzer uzunluk genişdi ama düz değildi ,taş, kaya , toprak bilimum madde yol denilen şeyin içindeydi,kısacası keçi yolu ! ama en inatcısını bile bezdirecek cinsten.. zaten üzerinden 2 gün önce şiddetli bir yağmur geçmiş varın halini siz düşünün...

işte mevzuuu bahis yol...



yolun en önemli kısmı benim için ilk 20 metreydi.....ya tamam ya devam diyebilmek için...biraz gittikten sonra ayaklarımı yere koydum motoru kapattım ve arkama baktım....arkamda ,bir canavarın homurtusu derin derin nefes alıpveriyor...manzara uzaktan güzel ama beton canavar yakınına gidipde tenine dokununca hiçde insaflı davranmayabiliyor...burada olma amacım zaten ona haber vermeden şu "uzun ince yol" dan yol almak...
o nu hep huzurumuzla çocukluğumuzla yalnızlığımızla gençliğimizle yıllarımızla besledik ,o bize karşılığında telaş huzursuzluk karmaşa ve sorumluluklar verdi..
artık anlaşmayı bozma vakti tekrar marşa bastım...



biliyorum ki motorum bir cruiser yavrusu, ne bir enduro ne de cross...bu yollar için tasarlanmamış, belki yarı yolda bırakacak ve pes edecek ,belkide beni üzerinden atıp bir kenara seriliverecek...kimin umrumda

"soluk benizli sabahlarda büyüttüm umudumu
akşamdan hazır bir seferi gibi
başımda kırlangıçlar çığlıkla
bu ilk yolculuğumdu / çocukluğumdu
zemheride ilkyazlı düşlerimi büyütmüş gibi
dallarından kiraz çaldım inatla
eşit değildi aşk da yolculuk da
benim payıma yüreğinin patikaları düştü
bir gerilla gibi geçerken ıssızlığından
içimde eskiyen yalnızlığımdı"


adım adım, çoğu zaman ayaklarımı yere koyacak kadar yavaşlayarak ,bazen durup kalkarak devam ettim yola



canavardan uzaklaştıkca resimlerini çektim ...uzaklaştıkca, onun nefesine benzemeyen temiz havayı içime çektim..

resimde görülen vericilerin ve antenlerin olduğu tepe Mersin den yani deniz sevyesinden görülebilen en yüksek yer diye düşünüyorum manzara çok güzel burada tabi şu dağın kalbine saplanmış hancerler gibi duran antenleri saymazsak...



yaklaşık olarak yarım saat gittikten sonra motorumu biraz dinlendirmem gerekliydi ,bana öyle kızgındıki sanki ateş çıkıyordu teninden, bnde suyumu içtim ve bir sigara yakıp sessizliği dinlemeye başladım..



manzaralar tarif edemeyeceğim kadar güzeldi....



yollarda yörük çadırları obaları gördüm ama daha fazla yaklaşmak istemedim, bilirsiniz çoban köpekleri misafirperver olmayabiliyor bazen...

ve işte... yine bir mola sırasında taşın üzerine oturmuş dinlenirken ve dinlerken sessizliği kanat sesleri ile irkildim , başımın üzerinde bi kaç tur attıktan sonra beyaz bir yırtıcı kuş yaklaşık 20 metre yakınımda durdu.



bir süre izledikten sonra yanına yaklaşmaya karar verdim, benim kadar hevesli değildi tanışmaya ve kanatları havayı dövmeye başladı...kanat çırpışıyla çıkan ses okadar güzeldi ki..
kuşun büyük olduğu belliydi ama asıl büyüklüğünü havada süzülmeye başlayınca farkettim..asıl özgürlük hissi bu olmalı..uçmak.



yol kenarındaki bir çeşmede yörüklerle karşılaştık , aynı aşirettenmişiz , ortak tanıdıklarımız bile çıktı , misafir etmek istediler misafir olmak istedim bende ama oralara bir alışırsam birdaha dönmemekten korktum teşekkür ettim ve ayrıldım...yinede açık kapı bıraktım tabi motosikletim pes ederse gelecem yanınıza dedim...




traktörle kafakafaya vermişti atım... bende o sırada muhabbet ediyordum , teknolojiden tamamen uzak yaşıyorlar televizyon ve gazete yok sadece yaşlı bir amcanın elinde pilli radyo gördüm...zehir gibi işleyen zekaya sahip herbiri ve sanki birazda ermişlik var en gençlerinde bile.Konusurken kendilerinden gayet eminler , bir ara felsefe tartıştık konustukları konunun felsefi bir sohbet olduğunu isim olarak bilmiyorlardı ama medyada gördüğümüz birçok insan müsvettesinden daha derindiler; bakışlarıyla, tavırlarıyla...
keşke resimlerini çekseydim ve sizle paylaşsaydım diyorum ama ozamanda doğallıkları samimiyetleri gidecekti elden ,yemeğe de davet ettiler ama ben manen doymustum ve bu yeterliydi...




yol kenarında bir mezar , nekadarda huzurlu ,söylenenelere göre bir dervişin mezarıymıs ,bu yöreden değilmiş , benim gibi dağtaş dolaşırken burda vermiş son nefesini!!



artık güneş batıyor yavaşca...şekiller daha bir bulanıklaştı ama manzara da bir okadar güzelleşti... tül gibi yumuşak görünüyordu sis ve
dağların üzerine yavaşca çökmekteydi...



o yoksullukta ve imkansızlıkta bir kuran kursumu eksikti acaba? ne bir sağlık ocağı ne bir karakol ne bir haberleşme imkanı oralarda bir insan rahatsızlansa , hadi rahatsızlığı geçtim böcek bile ısırsa hastaneye yetişene kadar defalarca ölür , din gerekli ama önce hayatta kalmalıyız ve insanca yaşamamamız için gerekli olanlara sahip olmalıyız , temiz yürekli köylüler ve yörüklerden daha kendileri bile beton bir yapıya sahip olamadan dağın başına kuran kursu yapımı için kendilerinden para istenmiş , oldukcada fazla para vermişler , ama şimdi kapısından içeri bile giremiyor kızları türban takmadıkları için...yörük adamın türbanla işi ne "geçiden mi saklayacam anamı bacımı, gardaşımdan obamdan mı?" diyorlar..




"Memleketim.
Memleketim ne kadar geniş :
dolaşmakla bitmez, tükenmez gibi geliyor insana.
Edirne, İzmir, Ulukışla, Maraş, Trabzon, Erzurum.
Erzurum yaylasını yalnız türkülerinden tanıyorum
ve güneye
pamuk işleyenlere gitmek için
Toroslardan bir kerre olsun geçemedim diye
utanıyorum.

Memleketim :
develer, tren, Ford arabaları ve hasta eşekler,
kavak
söğüt
ve kırmızı toprak. "
N.H

dönüş yolu ,
şu virajı alamasamda uçup gitsem şurdan ....
mersine giden son 15 km tamamen asfalt hiç bir sorun yok ve mükemmel bir manzaraya sahip zaten daha öncede mersin grubu olarak gelmiştik buralara
http://www.motosiklet.net/forum/show...FCnc%FC+mersin..

bir kızılderiye sormuşlar ; yolculuk nezaman biter diye kızılderili "yolu hatırlayan kimse kalmadığı zaman..." demiş , ben unutmadım sizde unutmayın hiç bitmesin...




son olarak eve geldim tabiki, rüya bitti
akşamda haftasonları toplandığımız tribu bardaydık yedik içtik eğlendik ve benim d.günümü kutladılar saolsun arkadaşlar , çok güzeldi herşey.



ilerleyen saatlerde sezai-filiz de teşrif ettiler saolsunlar...




cumartesi gününü burda noktaladıktan sonra....pazar gününe girmiş bulunduk
bu hafta için topluca bir plan yoktu ,bir ara avanos tarafına gidelim dedik ama uzak kalır bize. eğlencemize baktık konseri izledik...yedik içtik.

fakat çağrı, ısrarla yarın sabah 9 da kalkalım ve yapraklı koy a gidelim diyordu ama saat oldukca ilerlemişti ,benim için sorun yoktu ama çağrının kalkacağından şüpheliydim ben
tahmin ettiğim gibi oldu saat 12 civarı uyandı ve beni aradı , o sırada kerim de boş durmamıs Mado önünde motorcularla buluşmuştu Kerim le de konustuk ve hep beraber Mersin Mado önünü buluşma yeri olarak belirledik ...



oldukca fazla ve oldukca güzel motorlar vardı ve tabi birçok da "kask kafalı"



tanıştık ve iyi yolculuklar dileyip yola koyulduk..yolda Kerim ve yer yer Çağrının önderliğinde ,grup sürüşü kurallarına uyduk..( http://www.motosiklet.net/forum/showthread.php?t=17282 ) sorunsuz bir seyahat olacak gibiydi...



" life s a journey not a destination "
bu mantıkla yola çıkıp birçok yerde durduk en güzeli narlıkuyu civarındaki kılçadırdı, çayımız demlendi buz gibi sularımızı içtik yoldan geçen motorcuları selamladık, iyi bir dinlenme oldu bizim için..



çağrının telefonu hiç susmadı sürekli ömerowenla iletişim halindeydi ..



keyifler yerinde ama dinlenme biraz uzunmu sürdü ne!?!?!



ha haaa yapraklı koydayız işte bitek yaprağımız eksik , Kerim ısrarlarımıza rağmen denize girmek istemediğini söyledi ve bekledi biz gelir gelmez üzerimizi değiştirdik..


yapraklı koy , tam bir doğa harikası suyun rengi mükemmel, kumsal yok kayalıklardan merdivenle iniyorsunuz denize ama suyun dibi kum..

ufacık koyun çevresinde içiçe geçmiş onlarca tesis var hepsi birbirinden berbat!
temizlik diye birşeyden bahsetmek bile istemiyorum ,yok! "çıtçıt çaybahcesinin" şezlonglarında oturduk "doğan çaybahcesininde" masalarında Doğan biraz daha iyi gibi geldi bana...



bu güzelim doğa neredeyse suyun kenarına kadar betonlaşmış , denizin içinde sayılabilecek yerler nasıl şahısların işletmesinde oluyor anlamadım , eğer bu doğa Ege tarafında olsaydı nasıl değerlendirilirdi tahmin bile edemiyorum....yöremizin zaten birçok doğal ve tarihi güzelliği bilinçsiz kişilerin elinde yok olmakta..torunlarımız hiç memnun kalmayacak bu durumdan ve herbirimiz çevreyi kirletenler kadar buna engel olamadığımız için suçluyuz...en azından bizler gittiğimiz gezdiğimiz yerlerde insanlara örnek olmaya çalışalım

Narin tenlerimiz güneşten etkilenmesin diye güneş kremi sürme faslına geçtik....



ve kendimizi sulara attık , teknik imkansızlıklardan dolayı suyun içinde fotograf çekilemedik ama birsonraki haftaya bunuda gerçekleştirmeyi planlıyorum...

"denize dönmek istiyorum!
mavi aynasında suların:
boy verip görünmek istiyorum!
denize dönmek istiyorum"
N.H.

suyun içinde uzun süre kaldık , çağrı oldukca yorulmustu ,çıkıp kendimizi gölgeye attık....



işte burasıda yapraklıkoy dan bir manzara , görüntü güzel ama suyun içindeyken bir koku duyulmuyor değil sanırım restorantlardan gelen atık kokularıydı...

dünyada başka bir millet yoktur ki girdiği suyun içerisine atık su bıraksın yada başka bir devlet yoktur ki buna izin versin.Sadece narlıkuyu için demiyorum bunu hepimiz biliyoruz ki ege de ki bikaç yerin dışında özellikle akdenizin doğu kısımlarında tamamen bir denetimsizlik ve başıboşluk hakim.. insanları ne sanıyorlar ki kimse b katliama ortak olmak zorunda değil...



arka plandaki yerde kayaların üzerinde bir kuyu mevcut bildiğimiz kuyu! içinde buz gibi su var ve bu su denize karışıyor "mükemmel karışım"



sözü geçen kuyu işte bu...



Buraya gitmek isteyenler için doğru adres şöyle :"Mersin'in Silifke İlçesi'ne bağlı Atakent Beldesi Yapraklı Koy"

son olarak şunu söylemeliyim ki yapraklı koy mükemmel biryer olmakla beraber , "TÜKENMEK ÜZERE" sanıyorum ki böyle giderse birkaç seneye kalmaz çöplükden ibaret olacak...

hele ki akkuyu ya yapılacak olan nükleer santralden sonra değil yapraklı koy , hiç bi koy kalmayacak buralarda ,toroslardan deliler gibi akan onlarca ırmak dururken yabancı güçlere verilen sözleri yerine getirmek adına yine yabancıların yaptırıp , yaktığımız elektirikten nesillerce para kazanacağı nükleer felaketlere gebe bir yer olacak sahil şeridimiz...

işte burasıda nükleer santral için uygun görülen yer yani büyükeceli beldesi...



Ben buralarda yaşayan , yazlıkları olan yada sadece günübirlik gezilere gelen insanların bu rezilliğe dur diyebilecek güçte olduğuna inanıyorum.Mersin ve civarında hergün bilinçli olarak elektrik kesintisi yapılıyor amaç ve verilmek istenen mesaj şu :
" bakın elektriğimiz yetmiyor biz nükleer santral yapalım elektiriğiniz bol olsun"
YAPAMAYACAKLAR.



şu midyelerin güzelliğine bakın, tazecik, üzerine limonuda sıkıyorsunuz yanında birayla insan sabaha kadar yese yine doymaz..



midyeci arkadaşın ismi "cesur" Mardin den gelmiş buralara ,ekmak parası için yaşı 15 ama 25 gösteriyor,bidahaki sefere gelince seni nasıl buluruz dedik ve bombayı patlattı , cebinden çıkardığı oldukca şık görünen kartvizitini uzattı bizlere
çok ilginçtir Türkiyenin neresine gidersem gideyim midyecilerin hepsi Mardin li.



neredeyse akşama kadar kaldık burada, hava kararıyordu ve Çağrının ailesi amerikadan gelen teyzesiyle birlikte yan restorantta oturuyormuş onların daveti üzerine oraya gittik..
Kerim iyice geç kalmıştı ama telefonla bildirerek durumu kurtardık...



dönüş yolunda mükemmel kostümümle herkesin ilgi odağı oldum :p soyunma kabinleri okadar pis ki şortmayoyla yolculuk yaparım daha iyi demiştim ...




limonluda bir arkadaşımızın sahil kenarında bar açtığını duymustuk uğrayıp ,süpriz yaptık ,çok sevindi ve saolsun bizi çok güzel ağırladı, en kısa zamanda tekrar uğrayacaz yanına...



amman diim çağrı hoca, dikkat et , tamam mutluyuz ama uçamayız ki biz ..

"ne olursun durduğun yerde dur kendini martılarla bir tutma senin kanatların yok düşersin yorulursun"



son olarakda Mersin Mesko da mola verdik , ışıklar ve lazerler çok güzeldi, orada çağrının kuzen duygu ve gamze karşıladı bizi onlarada selamlar...



Şehir içine geldikten sonra Kerim bizden ayrıldı ve eve gittik artık evde bir süpriz daha bu hafta içinde tam 4 kez doğum günüm kutlandı!!!! sevindim ama bi yandanda yaşlanıyoruz ....



bu haftalık mersinli motorculardan bukadar...

sevgiler...

[fatoşşş]

art-niyet güzel gezmişsin.. paylaşım için teşk.
pazar günü biz de 4 motor yapraklıdaydık.. fotolardan anladığım kadarıyla sizin oturduğunuz yerin tam üzerindeki yerde oturduk yemek yedik ve döndük..
dediğin gibi süper bir yer ama orası için daha fazlası yapılabilir..

[PcKopatGhostRider]

ellerine sağlık başkanm..

[davulcu]

Alpercim cok guzel olmuş eline diline yuregine saglık.kandim yaşadım gitim gezdim gordum ama senin gozlugunle bakınca daha bir hoş oluyor. Nice mutlu gezilere... Bu hafta Arslanköydeyiz gelmek isteyeni bekleriz.ÇAĞRI:

[Guwencin]

alperim valla çok güzel.. ellerine sağlık. abukat-şair kişiliğinle ortalığı yıkıp geçiricen... yolunda açık olsun farında..

[art-niyet]

arkadaşlar foruma açılan mesajın başlığını nasıl değiştirebiliriz???

[mehmet ali]

harbiden güzel olmuş

[fatoşşş]

arkadaşlar foruma açılan mesajın başlığını nasıl değiştirebiliriz???

değiştir butonuna bas...

[davulcu]

değiştirme guzel olmuş

dikkaT EHLİYET SORUNU OLAN ARKADAŞLAR MERSİN DE MOTORLAR TOPLANIYOR. mAALESEF MOTOTYUNUS KARDEŞİMİZ MOTORUNU KAPTIRMIŞ.

[art-niyet]

değiştirme guzel olmuş

dikkaT EHLİYET SORUNU OLAN ARKADAŞLAR MERSİN DE MOTORLAR TOPLANIYOR. mAALESEF MOTOTYUNUS KARDEŞİMİZ MOTORUNU KAPTIRMIŞ.

yunus , kardeşim geçmiş olsun..yardım istersen ulaş hemen bana...

[Jazzbass]

Ama yaaaa... Yaz olunca bizim gibi şehre mecburi hapis olanlara böyle resimler yollamayın kardeşim ühürühürü

[gazman]

paylasimin icin tesekkurler ustad..nice mutlu yillara..

[keskinh]

Gerçekten çok güzel yazıp anlatmışsın. nice mutlu yillara..

[CenkKeskin]

hakketten hocam herseyi cok iyi yansıtmışssın bize kendimi sizlerin arasında gibi hissettim...

[Dragonchaser]

Fotoroman gibi bir yazı olmuş Zevkle okudum gerçekten..

[hunter2]

ne kadar güzel gezi olmuş paylaştığın için teşekkürler

[benkaan]

gezi güzel olmuş anlatımlar zaten güzel.
ama yunus olayı canımı sıktı okadar uyardık...

[pazer]

Sizi kutluyorum,bundan sonraki gezi raporlarınızı da sabırsızlıkla bekliyorum.Bu arada art-niyet ikinci bir motor olarak cross düşünüyor musun?

[art-niyet]

Sizi kutluyorum,bundan sonraki gezi raporlarınızı da sabırsızlıkla bekliyorum.Bu arada art-niyet ikinci bir motor olarak cross düşünüyor musun?

düşünmüyordum ama artık düşünmeye başlıycam cross değilde , enduro yada touring olabilir...

[davulcu]

Alpercim chopper dan şaşmayalım lutfen . ben sana uygun bir dragstar bulacam sen merak etme.