kuzenimle uzun zamandır planladığımız eskişehir seyahatini ancak geçen haftasonu yapmaya fırsat bulduk.8 ekim cumartesi günü yollara düştük.hava durumunda marmara bölgesinde gün içinde yagmur bekleniyordu.fakat sabah hava pırıl pırıldı.
rotamız
https://www.google.com.tr/maps/dir/Kadik%C3%B6y,+%C4%B0stanbul/Eski%C5%9Fehir/@40.4175542,28.7498987,8z/data=!4m14!4m13!1m5!1m1!1s0x14cac7b749c9ecdf:0x41e bb6401d7dbb82!2m2!1d29.08227!2d40.980141!1m5!1m1!1 s0x14cc3e08220c0e5f:0xbc89395938049a08!2m2!1d30.52 56311!2d39.7667061!5i2
cuma günü motoru konşuk serviste 6000 bakımını yaptırmıştım.saati 7.30 a kurmama ragmen bir türlü yataktan kalkamadım 9.30 gibi ilk marşımızı yapıyoruz vira bismillah
bir sonraki mahallede oturan kuzenimi de aldıktan sonra yola çıkıyoruz
ben kahvaltı yapmadığım için kurtköy mehmetcik vakfı tesislerinde ilk molamızı veriyoruz
motorlarımızı şubat ayındaki fuardan almıştık.aynı vakitlerde kadıköyde tescil ettirdik.sağolsunlar kadıköy gibi bir yerde ts plaka verdiler
kuzenimin motorunda sağolsun bagajda olmadığı için tüm yük bende.otelde kalacağımız için iki çantamız var onlar da arka çantada.ön bagajda ise özel çantalarımız var
otobandan yolumuza devam edip sapancadan sonra bilecik antalya istikametinden çıkış yapıyoruz.burdan sonra coğrafya ve iklim değişiyor.irili ufaklı tepeler eşlik ediyor.hava soğuyor ve ikinci mecburi mola.biraz üstümüze takviye yapıyoruz
kayalık şeklinde tepeler ve daglar
yine tingir mingir yolumuza devam ediyoruz.yolda ben gaza gelip solu kapatıp gidiyorum bir süre sonra malum 125 lik kuzen geride kalıyor ve sağa geçip kamyoncu dayılarla takılıyorum
bileciğe yaklastıkça yagmur damlaları vurmaya başlıyor.ilk benzinlikte yagmurlukları giyiyoruz
söğütün oralarda kayı boyunun sembolu olan ıyı anıtında hatıra fotografları
ögle vakti karnımız acıkıyor.bozüyük şehir merkezine giriyoruz.dümdüz bir yol sağlı sollu dukkanlar var hiç birinde duramadık.daha doğrusu yagmur hızlı yağıyordu.soyunup dokulmeye usendik halbuki sağda anayola baktığımızda köfteci yusuf ve mc donalds varmış ama iş işten geçti tabi.o hırsla bastık direkt eskişehire.eskişehire yaklaştıkça yollar düzleşti,hava açıldı.
şehir merkezine geldik bu sefer de oteli arama derdine düştük.otel yeni açılmış pek kimse bilmiyor.haritadan bakınca yunus emre kampüsünün karsısındaymış.öyle sorunca hemen bulduk tabi
otelimiz bu.ramada
150 liraya bir gece 2 kişi kahvaltı dahil.otelden çok memnun kaldık tavsiye ederim.eşyaları attıktan sonra yemek yemek için çıkıyoruz.
yalnız şunu söyleyim eskişehirin berbat bir trafiği var.ışıklar en az 2 dakika sürüyor.şehri bilmiyoruz gezdiren de olmayınca odunpazarı evleri tabelasını görüyoruz.onu takip ediyouruz.
odunpazarı eski tarihi evlerin korunduğu bir bölge.bursa cumalıkızık a benziyor.burda meşhur balaban köfte yiyoruz.iskenderin köftelisi
atlıhan çarşıda el işi ve hatıra eşyalar satılıyor.bir iki magnet alıyoruz.biraz daha dolanıp otelimize dönüyoruz
akşam kuzeni arkadaşıyla buluşmak için gidiyor.ben otelde kalıyorum.gece bir çıkıp yürüyorum.şehir öğrenci agırlıklı kafeler ve eglence mekanları çokça mevcut.sabah otelde mükellef bir kahvaltı yapıp yollara düşüyoruz
eskisehirden cıktıktan sonra
dönüşte inegöl bursa yolunu tercih ediyoruz.o yolu da beğendik dagların arasında virajlı bir yoldu.üşengeçlikten daha foto çekmedik
ve akşam sağ salim eve varıyoruz.620 km lık güzel bir yolculuktu,herkese tavsiye ederim