Öncelikle merhaba ,
Elimden geldiğince ve Türkçe'min yetebildiği kadar son yaptığımız seyahate dair bilgiler paylaşacağım .
Elimizdekiler sırası ile .
2012 CBF1000 nam'ı değer #karatosun , sevdiceğim ve ben .
Çanta olarak topcase shad sh48 yan çantalar sh36 tercih ettik .
Lastikler ise avrupa'da en efsane seri olan pirelli angel gt ( yola çıkmadan 2 gün önce taktık yolda rodaj yaptık . Lastiklerin temini için izmir'den Burak21 'e tekrar teşekkürler
Pasaport en az 1 ay süresi olan , ( 150 ile 600 tl arası )
Vize (shengen mümkün ise ) en çok kalacağınız şehire yada ülkeye göre almanızda fayda olacaktır. ( 60 ile 90 euro arası )
Uluslar arası ehliyet ( turing den alınıyor , çoğu şehir efsanesine göre istenmiyor denilse dahi bu gezide özellikle soruldu ) ilk sefer için 420 tl yenileme yarı ücreti 210 tl
Green sigorta ( çıkış sürenize göre , çıkış yapacağınız gümrük kapısında ilgili acenta tarafından yapılıyor ) 15 gün için 40 euro 1 ay için 60 euro
Yurt dışi çıkış harcı ( daha önce bankadan yapmanızda fayda var sınırda zaman kazanırsınız ) 15 TL / kişi
Az çok plan dahilinde yol yapmak istesek dahil memleketten ayrılma tarihimiz olan 19 ve 20 temmuz tarihlerine dair rezervasyonumuz mevcuttu . Geri kalanlar booking yada hotels veyahut tripadvisor üzerinden yaptık .
Önce kısaca yaptığımız rotayı özetlemek gerekir ise ,
19 temmuz İstanbul çıkış , selanik , makedonya ohrid , arnavutluk vlore , arnavutluk ksmail , yunanistan ionnian , yunanistan halkidiki ve yunanistan dedeağaç 26 temmuz öğlen vakitlerinde memlekete giriş yaptık .
Şimdi neden yukarı kadar gitmiş iken biraz daha yukarı hırvatistan yapmadın diyenleri duyar gibiyim . Lakin geçen yıl kullandığım rota ile kotor ve hırvatistan gezisi yaptığım için ve biraz daha sahilde , sevdiceğimle zaman geçireyim ve daha virajlı yollarda gezmek için bu rotayı tercih ettim .
Gün 1 . İstanbul - Kavala - Selanik
Pazar günü sabah saat 8 gibi güneş çok tepemize çıkmadan yola çıktık . Saat 11 gibi ipsala kapısında idik .
Daha sonra ilk mola yerimiz kavala'da durduk ve bir şeyler atıştırdık . Ki burada çok komik bir durum yaşadık . Daha önce mesajlaştığımız ve o gün aynı bölgede olduğunu bildiğim Ali ve Emre ile aynı yerde bir şeyler yiyoruz fakat durumu selanik'te fark ediyoruz
Sonra yolcu yolunda gerek diye , tekrar yola devam ve otelimiz Astoria 'ya vardık Artık bizim için yapılacak şey çok net'ti ouzo & meze için full to meze 'ye koşar adım gittik
Tüm bunlar için 37 euro ödedik
Biraz sahilde gezmeler ;
Gelmişken liman'da selfie olmadan olmaz
Buradan namı değer eski bit pazarı civarındaki 800 yıllık han'a geçtik , Arkadaşımız Agellos tatilde idi onun yerine kuzeni ve master şefi Doğan abi bizi ağırladı . Mekanın ismi okunuş şekli ile Tripia Potiria https://www.e-table.gr/en/restaurant/trypia-pothria
Bu arada ali ve emre ile burada buluşabildik . Ve o müthiş ızgara mantar feta ve çeşni üçlemesine kavuştuk
İkinci gün malum akşam az içtiğimiz için biraz geç başladı . Yolumuzda var ve sıcak lakin bizim tek derdimiz ohrid gölünde denize girip akşam çarşıda turlamak Yanı hava sıcakmış yok güneş varmış bize ne ...
Resimler biraz büyükmüş düzeltmeye başladım
Güm iki ; selanik - üsküp yolu üzerinden makedonya ohrid gölü
Yorucu bir seyahatin ardından planladığımız üzere otelimize vardık . Villa boban işletmecileri çok sevimli bir çift ve toplam 4 odaları mevcut . Bir odasında başka bir Türk çiftin kaldığını öğrendik falan tanışmak nasip olmadı ...
Bu arada işletmeci enteresan düzeyde entelektüel bir çift ve bölge hakkında bize çok fazla bilgi verdi .
Aynı zamanda bir bmw z4 sahibi :p
villa'da bir adet küçük havuz'da mevcut bizim ilgimizi çekmedi fakat girişteki çardak muhteşem ve bir frappe içmeden odamıza geçmedik
Resen bölgesinden sonra yavaş yavaş virajlar ve ısınma turları başladı
Macedonia bölgesi ohrid ile ilgili çok anlatılabilir bir durum yok gelindiği zaman kesinlikle old town bölgesine gidilmeli , bunun dışında göl'ün sol tarafında bir kaç tane güzel beach club var . Fiyatları çok pahalı değil fakat yer bulmak sorun . Biz saat olarak biraz geç gittiğimiz için sorun olmadı fakat erken saatler için bir gün önceden rezervasyon olması gerekiyor .
Bölgede bir çok tarihi olgu , dönemlere ait eserler ve içilebilecek seviyede temiz suyu olduğu iddia edilen plaj bulunuyor .
Bizim için yine kritik belli idi , belvedere restaurant 'a gittik http://www.tripadvisor.com.tr/Restau...rn_Region.html garsonları tamamen yavşak sürüsü lakin mutfak bir o kadar başarılı bunlar bir yana biz cabernet savignon ve müzik eşliğinde güzel bir yemek faslı geçirdik .
Şehrin tam merkezinde mehmet efendi camii bulunuyor . Bölgede Türklere rastlamak mümkün sabah kahvaltısı için tercih ettiğimiz Quenn pub'ın işletmeciside Türk idi .
Buda merkeze ait fotoğraf ....
Gün 3 : Ohrid'den çıkış yaparak arnavutluk sınırını geçerek vlore bölgesine yani başka bir deyiş ile bakir adriyatik denizine gitmek istiyoruz
3 üncü gün gezimizin yavaş yavaş ısındığı zor fakat eğlenceli bölümler .
Aslında bir nebze tırsıyor idim . Geçen sene bir arkadaşım ile arnavutluk'ta sürer iken küçük çaplı bir kaza yapmış idim . Yollar güzel fakat memleket tehlikeli ve bu sefer kız arkadaşım ile gittiğim için daha bir tedirgin idim.
Kafamda bu sorular ile yola koyulduk tabi bunlar sadece benim kafamda dönüyor bir ben , birde yaradan biliyor !!!
Malumunuz sabah iş güç , bu tarzı sevmem ama arkası yarın diyorum