Geçen hafta Kaş'a gitmeye karar vermiştim. Giderken de biraz yolu uzatıp Orta Anadolu'dan dönmeyi düşündüm.
Gün olarak 11 Haziran 2014'ü seçtim ve düğmeye bastım.
Hatay (Antakya) - Kahramanmaraş - Kayseri - Yozgat - Kırıkkale- Polatlı - Afyon - Burdur - Kalkan - Kaş
1.666 Km.
Rotam aşağıdaki gibiydi
Yoldaşımı bir gün önce hazırladım.
Çıkıştan 15 dakika önce yakıtımı aldım.
11 Haziran 2014 günü saat 03.30 cıvarında çıkış için planladığım gibi Honda Bayii'nin önündeydim.
Ve sürüşüme 11 Haziran 2014 saat 03.31 itibariyle odometre 12.905 km.de iken Antakya'dan çıkışla başladım.
İlk durak yerim Kahramanmaraş.
Kahramanmaraş'ın içine girip yakıtımı alıyorum.
Yönüm Kayseri yolu. Sabah saatlerinde yolda çok güzel manzaralar vardı.
Vakit sabah olunca kahvaltı zamanı diyorum ve bir kamyoncu lokantasında duruyorum.
Masadaki yerimi alıyorum ve sıcak bir çorba içmeye niyetleniyorum.
Çorba bol acılı olmalı.
Püren Geçidi.
Yolum üzerinde Göksun var.
Güzergahım dağlık bir bölge. Bol bol geçit geçiyorum. Dokuzdolanbaç Geçidi.
Çoban Dayı ile kısa ama hoş bir sohbet geçiyor aramızda. Beni evine kahvaltıya davet ediyor. Teşekkür edip motosikletime biniyorum.
Bulunduğum noktadan Kayseri'ye 120 km. mesafem kaldığını görüyorum.
Pınarbaşı. Saat 08.06
Muhteşem görünüşüyle Erciyes'i görünce Kayseri'ye yaklaştığımı anlıyorum.
Yolda olmak çoook güzel.
Kayseri'deyim.
Odo. 13.337 Saat 09.06
Kayseri'den yakıt almam lazım ama girdiğim çevreyolunda 41 km. Yozgat istikametine gitmem gerekti. Daha önce benzinci yok.
Yozgat yolunda bulduğum bir çeşme. Biraz soluklanıp taze suyla susuzluğumu gidermek için duruyorum.
Aynı sebeple duran tırcı bir arkadaş çekti.
Sinek mezarlığına dönmüş.
Kayseri-Ankara yolunda Yozgat sapağına kadar hiçbir tabelada ''Yozgat ismine rastlayamadım.
Ve Yozgat'tayım.
Selfie denemesi.
Yozgat'ın içine girip yakıtımı alıyorum.
Yozgat sonrası istikamet Kırıkkale. (Orta Anadolu'nun Bozkırları)
Kırıkkale'deyim.
Saat öğleyi geçmiş.
Öğle yemeğim börek ve çay.
Kırıkkale sonrası Gölbaşı'nı geçip Polatlı'ya varıyorum. Lakin girişte Polatlı tabelasını bulamıyorum. Ben de Polatlı Sanayi girişini ve,
Polatlı çıkış tabelasını görüntülüyorum.
Bir sonraki durak Afyonkarahisar.
Aslında şehitliği ziyaret etmek vardı ama...
Ve Uşak'ın Banaz İlçesi'ndeyim. Buradan yönümü Güney'e çevireceğim.
Biraz erken acıktım herhalde. Bisküvi ile geçiştiriyorum.
Burdur istikametine girdiğimde hava kararmaya başlamıştı. Lakin yol dar ve bozukmuş.
Keçiborlu. Saat 21.21
Burdur. Saat 21.59
Burdur'u geçtikten sonra bir tesis bulup dalıyorum. Saat 22.51
Sucuklu yumurta. (Ben istemedim. Garson teklif etti.)
Keyifim de yerine geldi ama.
Yemeğimi yedikten sonra tesiste biraz zaman geçirdim. Nasılsa yol bitmiş, zaman gani. Sanırım biraz fazla zaman harcamışım. Yola çıktıktan kısa süre sonra üşümeye başladım. Durup yağmurluğumu ve kışlık eldivenimi giydim. Az daha gidince yağmur damlaları bana selam verdi. Ama sadece selam vermekle kaldı. Yağmadı. Yerler ıslak. Yağmur bulutu önümde gidiyor. Asfaltta yer yer yağmur göletleri oluşmuş. Böyle bir ortamda Kaş sapağını kaçırıp Fethiye'ye doğru yol almışım. Fethiye Şehir Merkezi beni kendime getirdi ve geriye dönüş yaptım. Kaş sapağından dönüp Kalkan'a doğru yol aldım.
Kalkan'dayım. Az bir yolum kaldı.
Ve son durak Kaş...
Saatim 03.24 ve odometre 14.571 km. göstermekteydi.
23 saat 53 dakika ve 1666 km. ile sürüşümü bitirdim.
Sonrasında sevgili dostum Ömer Eryetli ile buluştuk.
Ömer'le buluşma sonrası eve gittik. Bir-iki saatlik sohbetle sabahı bulduk.
Kaş sabahı.
Öğleye doğru kalktım ve balkon sefası esnasında yamaç paraşütçülerini izledim.
Ömer uyandı.
Daha sonra çarşıya indik. Daha önce konuştuğum Ağabey'imin eşi Sara ile buluştuk.
Derken akşam Red Point'teydik.
Ertesi gün...
Sevgili Ömer ve Lale'ye bana evlerini açtıkları ve gösterdikleri alaka için çok teşekkür ederim.
Balkon sefasıyla devam edelim.
Hergün atlayış var.
Yunan adası Meis.
''Bre Yorgo'' diye bağırsam duyacaklar.
Meis'e biraz daha zoom yapalım. Bu arada Fujifilm manyak zoom yapıyor. (Çok seyrek kullanıyorum.)
Tekrar çarşıdayız. Lale'yi işyerinde ziyaret ettik.
Biz mi ? Bugün tekne var.
Kaş meydanında bir kovboy Ömer.
Teknedeyiz.
Ömer personeli toplayıp getirmiş. Bugün stres atma günü.
Dalış malzemeleri hazır.
Red Point personeli hazır.
İlk kez dalacak arkadaşlar hocadan brifing alıyorlar.
Etraf.
Hoca.
''Hazırız'' pozu.
Hazırlık.
Ve tekne kıyıdan ayrıldı.
Dalış ekipmanı kuşanmak, bizim motosiklet ekipmanlarını kuşanmamızdan kat kat daha zor.
Dalışın yapılacağı koy.
Ekip suya indi.
Koyda yüzenler var.
İlk kez dalacaklar için hoca nezdinde hazırlıklar.
Bu güzel koy durur da ben durur muyum..!
kaş'ta su buz gibi. Fena serinletti.
Ekip dalıştan döndü.
Gözlüklü dalış.
Denizde yoga daha rahatlatıcıymış.
Tekne herkesi topladıktan sonra dönüşe geçecek.
Çay kahve faslı.
Dalış sonrası muhabbet.
Dönüşe geçtik.
Eve dönüyoruz. Ömer yemek işinde de usta.
Bu arada günü bitirdik.
Red Point'teyiz.
Bu arada Kaş Kültür ve Sanat Festivali'nin açılışı yapılmış. Meydanda havai fişek gösterileri var.
Ertesi sabah erken yola çıkacağım.
Gecenin ilerleyen saatlerinde Red Point personeli ile vedalaşıyorum.
Çok teşekkürler arkadaşlar.
Lale ile vedalaşıyorum.
Kaş'la vedalaşıyorum.
Geceye dair son fotograf.
Sabahın ilk ışıkları. Henüz ay tepede.
Kısa sürede hazırlanıp yola koyuluyorum.
Tepeye geldiğimde bir kez daha durup Kaş Yeni Liman'ı fotograflıyorum.
Meis.
Hadi Efe'm, gidelim...
Km ve saat çekmeye alıştım sanırım.
Dönüş rotam.
Henüz yürümüşken güneşi karşıladım.
Finike virajları. Keyifini çıkarıyorum.
Buradan geçmediyseniz geçmenizi tavsiye ederim.
Sabahın erken saatinde Kumluca'ya ulaşıyorum.
Sabah sabah serpme börek iyi gider diye düşündüm.
Antalya.
Çok sıcak. Henüz sabah saat 09.00 ama şimdiden bunaltıyor.
Alanya'ya yaklaşıyorum ama yolda gördüğüm yerlerde durup su molası veriyorum.
Keyifimi sıcak bile bozamıyor.
Alanya girişinde durup Cenk'i arıyorum.
Ve Cenk'in yanındayım.
Cenk sağolsun Ersin'e ve Sedat'a haber vermiş. Hepbirlikte bol sohbetli bir saat geçirdik.
Veda vakti geldi. Vedalaşıp Alanya'dan ayrılıyorum.
Anamur virajlarındayım.
İnsan ihya oluyor valla.
Virajlar çok güzel...
Ama maalesef kaplama asfalt iyice erimiş. Yol vıcık vıcık.
Bizim karayolları ise bu erimeye çözüm üretmiş. Yola toprak-kum seriyor. Yani motosikletler umurlarında değil. Aslında her araç bu zeminde kayar. Kaplama asfalttan vazgeçmek lazım. (Sanırım dünyada kalmamıştır.)
Anamur çıkışında yer alan Mamure Kalesi.
Virajlara devam.
Silifke.
Atıştıracak bişeyler ve çay molası için durdum.
Aslında Mersin ve Adana'nın sıcağını geçiştirmeye çalışıyorum. Biraz oyalanırsam sıcak bölgeleri güneş battıktan sonra geçerim.
Çay da enfes gitti.
Tarsus Opet.
Adana Park Mıstık.
Ve evimin garajı.
Motosikletimin odometresine göre 2598 km. yol yapmışım.
Efe bu km.yi yaparken 672.98 TL. yakıt harcamış.
Güzel bir turdu.. Adeta resetlendim.
Herkese sonsuz teşekkürler...
Sevgiyle...