Merhaba herkeze iyi günler. Elimden geldiği kadar yazmaya çalışıcam bu benim ilk gezi yazım umarım sıkmam sizi okurken.
Biz iki motosiklet ile biri ybr125 diğeri xj6 istanbuldan çıkıp sırası ile kavala-selanik-üsküp-belgrad-zagreb-ljubljana-venedik-floransa-pisa-roma-bari-igoumenitsa-kavala-istanbul olarak bir gezi yaptık. Sırasıyla gittiğim yerleri anlatmaya çalışıcam.
4 ağustos:
Planımız sabah erken çıkmaktı fakat kuzenim Ankara'dan çıkarken gecikti ve yola çıkmamız yaklaşık 14:30 sıralarında oldu önce eve yakın olduğu için viaport a uğradık karnımızı doyurduk bankamatikle olan son işlerimizi hallettik ve yola çıktık. Tekirdağ'da kuzenin internet ihtiyacı için bi internet kafeye uğradık benzinlerimizi doldurduk ve tekrar yola koyulduk. İpsala sınırkapısına vardığımızda saat 19:30 civarıydı sınırda bi sorun çıkmadı ben hemen geçtim gerekli evrakları gösterip kuzeni x-ray'e yolladılar ben dutyfree de alışverişimi tamamladığımda oda gelmişti yunan gümrüğüne doğru aradaki nehir üzerinden köprüden geçtik ve yunan sınırındaki görevli türk pasaportunu görünce hemen damgayı vurdu hiç bekletmedi. Hemen sınırı geçer geçmez sınırdan depolarımızı tekrar doldurduk çünkü Yunanistan'da otoban üzerinde benzinlik olmadığını duymuştum ve hiç görmedikde. otobana girerken gişe yok sadece otobanın ortasında tek giçe oluyo ve geçerken sadece para veriyosunuz arka arkaya iki giçe olduğu bile oluyo ikisinde de 1-2 euro verip devam ediyosunuz. İlk gün hedefimiz üsküp olmasına rağmen yola çıkmakta geciktiğimiz için ancak Kavala'ya kadar gidebildik zaten benzinlerimiz de bitmişti Kavalaya girdik saat 1:00'ı geçiordu. açık benzinlik bulamadık şehir çıkışında otomatik benzinlik bulduk onu da çalıştıramadık :D benzinliğe gelen cup tarzı modifiyeli egzozlu motor grubu çocuklar yardım ettiler benzin koyduk idare etcek kadar bide orda yatcak yer sorduk bize plajı gösterdiler. Gecenin bi yarısı otel bulamadık ama bi kamp alanı bulduk. bende otelde kalcağımızı varsayarak havanın da sıcak olmasına güvenerek son dakka çadırı boşuna taşımamak için bırakmıştım. Kamp alanında uku tulumlarını serip uyuduk ama sinekten böcekten uyumak ne mümkün yarım yamalak bir uyku oldu.
5 ağustos:
sabah 6:30 da uyandım zaten gözüm ve üst dudağım balon gibi sokulmuşum :D Kuzeni uyandırdım sokuk kremi varmış yanında yarım saatte eski halime döndüm :D kaldığımız yer çadır olsa baya güzel bierdi plajı mükemmel ve havuzuda vardı ve fiyatı 6 euro civarıydı sanırım. Ben çıkıp kahvaltı için bir pastane bulup kavala kurabiyesi börek meyvasuyu aldım kahvaltımızı yapıp şehir merkezine indik motorlarla. Orada merkezi kısaca bir dolaşıp yola çıktık. Hava sıcak yol güneşli ve güneş gözlüğüm yoktu gerçi iki türlide farketmio gözlükle ışıksızlıktan uyku geliyo gözlüksüz gözleri kısmaktan arada durup kafamıza su dökerek hallediyoduk işi. Selanik'e yaklaşırken durduk acıktığımıza karar verip Selanik'e girdik birşeler atıştırıp merkezde yürüyüp yola çıktık. Yunan sınırında çıkışı yapıp Makedon sınırına gittik Türk pasaportunu görünce hoşgeldin komşu dedi sınırdaki görevli bi an idrak edemedim Türkçe beklemiyodum :D Makedonya'da benzin ucuz olmasından dolayı insan daha bi mutlu gezio :D Makedonya'ya girince yol ilk başta gidiş geliş ama tenha olduğu için sorun olmuyo hatta çok güzel tünellerden geçiyosunuz eski. Daha sonra otobana çıkıyosunuz. Üsküp'e vardığımızda saat 21:00 civarıydı. Yola çıkmadan önce otel adreslerini kaydetmiştim iphone'u da jailbreak yapıp bi tane internetsiz navigasyon yüklemiştim benim ybr de de telefon tutma ve usb şarj olduğundan adres ve yolda sıkıntı olmuyordu otele gittik eşyaları yerleştik duş yaptık kuzen uyudu ben taksiye bindim Üsküp gece hayatına :D baya eylenceli kalabalık ve güzel bi gece hayatı vardı yaklaşık sabah 5:00 a kadar eğlendim fiyatlarda ucuz olunca nekadar harcadığını bile hesaplamıyo insan.
6 ağustos:
sabah 10:00 civarı uandık motorlarla merkeze indik şehri gezdik kaleye çıktık oldtown gördüğümüz heryere gittik eskiçarşı zaten türkçe konuşuluo ve mükemmel köfteleri var ayrıca çok ucuz. Matka diye bi baraj varmış oraya gittik pek birşey yoktu ama doğal güzellik vardı. Tetex hamburgercisine kesinlikle uğranması lazım kocaman hamburger ve mükemmel bir tat. akşama kadar gezdik akşam ine çıktık ama makedonyanın off günüymüş heryer kapalı bizde saat 12 civarı döndük ve dinlenmek için yattık.
7 ağustos:
Sabah uyanıp tekrar çıktık Belgrad'a doğru. Sınıra vardık Makedon tarafından sorunsuz çıkıp Sırp tarafından sorunsuz hemen girdik girince sağ tarafta paralarımızı çevirdik ve yola devam ettik burdada benzin ucuzdu. ol ilk başta biraz sıkıntı ama daha sonra otobana çıkıyosunuz. Otobana çıkmadan önce sırp köylerinin yanından geçtik çoğu sadece tuğla sıva boya yok evlerde. Akşamüstü hava kararmadan Belgrad'a ulaşmıştık otel aradık ve bitane hostele yerleştik. Biraz otelde dinlendikten sonra duş alıp hazırlanıp çıktık. Pizza yaptırdık bi pastanede 24 cm pizza ve kutu kola yaklaşık 3.75 tl tuttu ve çok güzeldi ( bimden dondurulmuş pizzayı alamıyoruz bu paraya) :D *gece taksiye bindik gece kulübüne gittik buranın gece hayatı Üsküp'e göre daha lüks fakat biraz daha pahalı (herşekilde Türkiye'den ucuz). Otele döndüğümüzde saat 5:30 civarıydı uyuduk*
8 ağustos:
ölene doğru uyandık kaleyi-şehri gezdik bişeyler atıştırırken kuzen hadi burda kalmayalım yola çıkalım dedi. Ani plan değişikliğiyle otelden eşyaları toplayıp akşamüstü 19:00 civarında yola çıktık Hırvat sınırına geldik sıra vardı çünkü türkiyede bayram bitmişti gurbetçiler dönüyordu. Hırvatistan!a girdik bir iki saat kadar ilerledik otobanda biraz uykumuz geldi ve bir benzinliğe girdik birsürü tır çekmiş uyuyordu. bizde benzinliğin aydınlık bi köşesine çektik. kuzen arkada ben önde motorların dreksiyonlarına ayaklar uzatılmış kafalar topcaselerde biraz sonra arkadan horlama sesleri gelmeye başladı :D ben önde etrafa bakıyodum hırsız gelcekmi yanımıza diye nitekim iki tane kız yavaş yavaş bizim olduğumuz tarafa gelmeye başladılar. Hemen gözümü kıstım uyuyomuş gibi bekledim napcaklar diye yanıma kadar gelince ben motorun üstünden fırladım kaçtılar tırların arasına doğru. çünkü bizim olduğumuz tarafta bizden başka kimse yoktu tenha köşeye durmuştuk. Daha sonra bende uyudum 2 saat orda kalmışız bi uyandım kafam topcase nin köşesine gelmiş uyuşmuş ama nasıl bi mala bağlamışım naptığımı bilmiyodum beynim uyuşmuş öle böle derken yola çıktık hava hala karanlıktı bir sonraki benzinliğe zor girdim kafam uyuşuk olduğundan giderken görüntü kayması gibi hatalar verdi beyin:D sonraki benzinlikte ben bir saat kadar busefer HAVLU KOYDUM ve uyudum :D uyandığımda hava hafiften ayıyo gibiydi yola çıktık.
9 ağustos:
Sabah 9 civarında Zagreb'e indik bi hostel buldum ve gittik fakat herkes uyuyodu otelin sahibi ve bi kişi arka bahçede akşam parti yapmışler sanırım masanın halinden belliydi orda da uyuyakalmışler uyandırdık oda 12 de boşalır dedi bizim zaten hemen uyumamız lazımdı işimize yaramıyodu. Merkeze indik kahvaltı yaptık yürüyerek bi dolaşıp tekrar yola çıktık umduğumuzu bulamamıştık :D saat 14:00 civarı*ljubljana'ya vardık. Çok güzel sakin ve huzur dolu bir şehir. Dolaştık ve bi restorana oturduk makarnalarımızı söyledik bir yağmur bastırdı sağnak. bende kaskı motorun üstüne kilitlemiştim ama ters asmıştım kova gibi :D yemek bitti yağmuru bekledik oda bitti motorların başına gittik. baktım giren su kaskın tepesindeki havalandırma deliğinden çıkmış içi hafif ıslak tabiki tekrar yola çıktık :D güneş açmıştı biz venediğe doğru gidiyorduk paralı yoldan gitmeme kararı aldık ve çok büyük bir hata yaptık. Çünkü italyada otoban haricindeki yollar gidişgeliş ve kasabaların içinden dolanıyo. gece hava karadı öle böle venediğe geldik motorları otoparka koyduk( üsküpteki otel parasını verdik rahat uyusunlar diye 15 euro). Kuzenin telefonda internet olduğu için booking den otel bulup rez. yaptık ve otele başladık yürümeye elimizde yan çantalar ağır ve motor montları üstümüzde eziyet gibi dura dura yürüdük sonunda otele vardık ama yol yapmaktansa o bavullar canımıza okudu. Otel beklediğimden iyiydi san marco meydanının bi arkasındaydı ve oda çok güzeldi (free minibar bile vardı). Gecelik 100 tl tabi olcak okadar :D tuvalette yıkama zımbırtısını görünce çok sevindim en çok özlediğim şeydi Türkiye'den beri :D ben duştayken kuzen uyumuş. Ben çıktım gezdim sokakları sakin di bazı sokaklar kalabalıktı sadece güzeldi hayalim Venedik'e motorla gelmekti ve bunu başarmıştım ybr125'im ve ben ordaydık böyle düşük cc bi motorla orda olabilmek inanılmaz mutluluk verdi.*
10 ağustos:
Sabah 10 da uyanıp otelin kahvaltısını yakaladık zaten 3-4 odalı bi oteldi ama tekrar ediyorum çok beğendim yine gitsem yine orda kalırım cadel nobile adı tavsiye ederim. Kahvaltıdan sonra venedik turu attık dükkanları şehri gezdik kanalların arasından. Otele dönüp çantalarımızı aldık. Bu sefer yürümedik ve toplutaşıma kullanıp tekneye bindik. Otoparkın orda durak varmış indik orda motorlara çantaları takıp yola çıkmadan önce pizza yedik pizza yerken kuzen floransada kalcak yerimiz var dedi hayırdır derken bir ay kadar önce boluya gitmiş giderken gişelerde durunca bi italyan çift gelmiş ogs hakkında bi sorunları varmış adam normalde motorcuymuş arabayla gelmişler motoru görünce kuzene gelmiş kuzen adamın işini halletmiş bide bizde gelcez diyince adam bize gelin demiş. Adama faceden yazdı adam da ben iş dolayısıyla alplerdeyim eşim evde söledim yataklarınız hazır diye cevap attı adresle birlikte biz yok otelde kalırız desekte adam ısrar edince verdipi adresi telefona girdim çıktık yola bu sefer otobandan :D Floransa'ya 30 km kala navigasyon bizi otobandan küçük bi kasabaya çıkarttı ordan da toprak ormanın içinde ıssız bi dağ yoluna çıktık. Ulan aklıma kötü kötü şeyler gelmeye başladı:D topraktan yavaş yavaş giderken bikaç ev ormanın arasında gördük ve durduk navigasyon bitti. kadını aradık daha aşşağı dedi indik bize kapıyı açtı evin bahçesine sokturdu motorları indik tanıştık. Eşyaları koyduk bize makarna hazırlamış ve mükemmeldi tadı daha sonra içecek verdi baya oturup sohbet ettik bize verdiği odada uyuduk.
11 ağustos:
Sabah uyandık bize kahvaltı hazırlıcaktı kuzen bize bırak dedi ve motordan pastırma çıkarttı :D yolda yeriz bozulmaz diye kapalı kutu almış bikaçtane hemen pastırmalı yumurta yaptı ohh mis gibi yedik oda çok sevdi :D pastırmayla kalsa iyi bide helva getirmiş bide üstüne helva :D Çok iyi bi insandı burdan Tekrar teşekkür ederim. Hazırlanıp vedalaşıp yola çıktık Floransa' nın merkezine inip dolaştık köprüsünden geçip tekrar bindik motorlara benzinliğe uğradık benzinlikten tam çıkarken iki kız ellerinde roma yazıyo kuzene baktım alsakmı olduk gittik konuştuk geliriz dediler. Birer sırt çantaları varmış benim motor zaten hem yançantalar hem topcase full bide yan çantanın üstüne kızın çantasını bağladık ohh 125cc nin vay haline :D çıktık pisa ya doğru yola ama ne çıkmak kızların ayaklarında terlik yok çıplak ayak bi şort bi t-shirt bide güneş gözlüğü. sonradan bide kafalarına t-shirt bağladılar oh. Pisaya vardık yaklaşık 90 km kızlarda tık yok bizden sağlamlar :D kuleyi görüp resim çekip tekrar çıktık yola sahilden. Yolda benim motorun yağ değişim zamanı gelmişti yanıma almıştım yağımı. Benzinlikte durduk bekledik motor soğudu havada kararmıştı. Ice-tea şişesi 1 lt venim de motorda 1 lt yağ oldupundan şişede kısa olduğundan açtım tapayı koydum şişeyi doldurdum yağyla :D kapadım yapayı doldurdum yeni yağı :D Çıktık yola Roma'ya vardığımızda saat baya geçti hatırlamıyorum:D kızları roma tren terminalinda bıraktık mcdonalds ta karnımızı doyurduk otel bulduk booking den gidip yattık.*
12 ağustos:
Sabah uyandık Roma'yı gezdik*collesium, vatikan filan akşam kulüp eğlence otele döndük. Roma inanılmaz pahalı.
13 ağustos:
sabah kahvaltıdan sonra Ostia'ya gitmeye karar verdik Roma'ya yanlış yahırlamıyosam 60-70 km civarı orda denize girdik. Plaj ve deniz güzeldi. Otele döndük hazırlanıp akşam yine çıktık eğlendik.
14 ağustos:
Sabah kahvaltıdan sonra yola çıktık Bari'ye doğru. Otobanda 350 km civarı gittik Italya bizim gibi giriş çıkış usulü ama çıkış gişesine geldiğimde görüğüme inanamadım 31.5 euro otoban ücreti. Otobanın neden boş olduğu orda anlaşıldı:D Bari'de gidip limandan biletleri aldık zor bulduk son dakka ama superfast ferries de bulduk allahtan hızlı oda 10 saat :D motorları feribota yerleştirdik uykutulumu iyeceklerimizi aldık yukarı çıktık çok kalabalıktı herkes bir yere uyku tulumu sermiş çadır kurmuş bizde helikopter pistine çıktık uyku tulumlarımızı serdik yiyeceklerimizi yiyip uyuduk.
15 ağustos:
Uyandığımızda feribot yanaşıyodu apartopar motorların başına indik motorları feribottan indirdik iskelede yerleştirdik eşyaları. Tekrar Kavala'ya doğru yola çıktık. Yolda adını bilmediğim bi kasabaya girip kahvaltı yaptık. hava kararmadan Kavala'daydık. Busefer otel bulduk ve eşyaları yerleştirdik. İlk gün kuzen el yapımı bi tekne beğenmişti onu aldı bende birkaç alışveriş yaptım. Otelde hazırlandıktan sonra gece metaksimas diye bi taverna tarzı biyere gittik. ortam çok güzeldi aileler vardı uzo balık yaptık mezeler kalamarlar ben hesaptan korkuyodum 4 tane 20 lik uzo içtik hesap toplam 30 euro geldi :D kostas diye bi çalışan vardı son şişe benden diyodu zaten. canlı müzik yapan bi grup vardı bzim şarkılarla aynı onlar Yunanca biz Türkçe söylerken bi baktım bize Türkçe konyalım söylüyolar kaldırdılar oynattılar. gecenin sonunda otelin yolunu zor bulduk...
16 ağustos:
Sabah kuzenle konuştuk Türkiye'ye dönüyoruz nasılsa sen beni beklemek zorunda kalma sen bas git dedim. Kavala'da vedalaşıp yola çıktık. Ben İstanbul'a vardığımda hava kararmıştı oda Ankara'ya varmıştı.*
Ben ertesi gün çıkıp Balıkesir-Gönene gittim bir gece orda dayımda kalıp ertesi gün Didim'e dedemlere geçtim iki gün de orda kalıp Fethiye'ye ailemin yanına geçtim. 4-5 gün orda kalıp arkadaşla birlikte benim motorla Kaş'a geçtik. Okulun açılmasınada az kalmıştı arkadaşla aynı sınıftayız. Oda gelcekti istanbula gel beraber gidelim dedim geze geze. Kaş'ta 3-4 gün kaldık büyük çakıl plajında şezlonklarda (duş restoran herşey var) Tekrar Fethiye'ye döndük. 2 gün kalıp yine Didim'e geçtik o akşam orda yatıp ertesi gün Kuşadası'na aquaparka gidip döndük Didim'de yatıp ertesi gün Gönen'e geçtik dayım bize mangalı yakmış sofrayı hazırlamış ohhh :D orda da bir gece kalıp İstanbula sağ salim döndük.
Güzel ve eğlenceli bir yazdı baya yol yaptım. İnşallah bidaha amsterdam tarafına doğru gitmek istiyorum şartlarım uyarsa *
Bu gezide bana destek sağlayan başta ailem olmak üzere yardım eden babam Rıdvan KOLSAL, abim Derya KOLSAL, amcam Erhan KOLSAL ve motorun bakım tamirinde yol öncesi bana yardımcı olan Yamaha Yıldız Ticaret Ümraniye'ye çok teşekkür ederim.
resimleri yükleyemiyorum nedense imageshack önerilmiş fakat gösterildiği gibi değil ve deneme süreniz doldu diyo resim seçemiyorum yüklemek için yardım ederseniz sevinirim...