Suzuki Inazuma'yı alalı 20 gün olmuş ve hala rodajı bitirememekten şikayetçi olmam sebebiyle her fırsatta arkadaşlarla mini turlar yapmaya çalışıyorum. Geçen hafta cumartesi günü sıkılmışlığında verdiği etkiyle bir kaç arkadaşı aradım ve biraz gezinmek istediğimi katılmalarını istedim. hazırlıklarımızı tamamladık tam yola çıkacakken sağanak yağmurun başlamasıyla bu gezi yatar dedik ama bir saatlik yağmurun ardından Yalova'da yağmur durmuştu. Yalova'dan üç motor olarak geziye başladık. Benim inazuma, kymko dink200 ve honda cbr125. Ana asfalttan önce Orhangazi'ye yollandık ancak yolda aşırı rüzgar sebebiyle diğer arkadaşlar çok etkilendiklerini rüzgardan rahatsız olduklarını söylediler ve biraz mola verdik. (her ne kadar ben inazuma ile etkilenmesemde onların etkilenmiş olması beni de sürüşte hem yavaşlattı hem de molaya mecbur bıraktı. Sanırım inazuma'nın ağır olması ve daha kalın lastiklere sahip olması rüzgardan daha az etkilenmesini sağlıyor.) Molanın ardından rotamızı Gemlik'e doğru çevirdik, oradan da Kumla istikametine doğru dönüp Narlı köyünde mola vermeyi hedefledik.
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Ancak daha sahil yoluna yeni girmemizle birlikte telefon çalıyor ve güzel manzarayı kaçırmamak için telefonun çalmasını bahane edip duruyorum. (normalde motordayken telefon çaldığında durmuyorum) Kumla Narlı yolunda manzara eşsiz.
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Gelen telefonda Yalova'dan bir arkadaşımız daha yola çıkacağını öğreniyorum ve Narlı köyünde sahilde büyük çınar ağacının altındaki kafeteryada buluşmak üzere sözleşiyoruz ve yola devam ediyoruz. Yoğun rüzgar ben hariç diğer arkadaşları oldukça rahatsız ediyoruz. Rüzgarın şiddtini ancak şöyle anlatabilirim; bazen ters rügara denk geldiklerinde aldıkları rüzgarla şeridin sağından soluna savruluyorlar ve hızları 40-50 km olmasına rağmen. Yine de ben yol yapmanın verdiği mutlulukla hiçbirşeyi hissetmiyorum. Fotoğrafta da görüldüğü gibi tam koruma yol alıyorum. Korumalı mont ve dizlikleri bu tarz gezilerde ihmal etmiyorum. Zira internet üzerinden izlediğim motosiklet kazalarında genelde korumalı olanlar ya birşey olmadan ya da küçük hasarlarla kalkarken korumasız olarak sürüş yapanlar ise ya kalkamıyor ya da oldukça kanlı manzaralar meydana geliyor. Bu sebeple emniyet esastır sözünü sürüşte düstür edinmiş bulunmaktayım.
Biz yolumuza devam ediyoruz ve Narlı Köyü'ne geliyor ve bahsettiğimiz kafeteryada solulanıyoruz. Bu arada Narlı Köyü'nde güzel kahvaltı ve köfte seçeneklerinin olduğu birkaç mekan var sahilde. Fiyatları da normal sayılır. Kahvaltı tabağı 10 TL, serpme kahvaltı 15 TL. Kahvelerimiz içmemizle birlikte diğer arkadaşımızda geliyor ve hep birlikte çay eşliğinde sohbet ediyoruz. Ardından güzergah belirliyoruz. Bir yanımız sahilden Armutlu-Esenköy-Çınarcık Yalova derken diğer yanımız dağ yoluna vurup Yukarıda Selimiye Köyü'den tepeyi aşıp Delmece Yaylasına oradanda Dipsiz Göl ve Çifte Şelaleye gidelim diyoruz ve Bu seçenek ağır basıyor. Çayların ardından bu istikamette yolumuza devam ediyoruz.
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Ve Selimiye Köyü'ndeyiz. Organik domates ve incir almak için beş dakika mola verip yolumuza Delmece Yaylasına d
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Yolda gelen telefonlarla Yalova'dan dört arkadaşla daha görüşüyoruz ve mangal için malzemeleri alıp Teşvikiye-Şelale Yolunda Dilek Ağacı adlı mangal mesire yerine gelmelerini söylüyoruz. Yalova'dan çıkan ekip ise Yalova-Çınarcık istikametinden Teşvikiye'ye geliyor ve sözleştiğimiz yerde buluşuyoruz. Artık bi hayli acıkmıştık. Çınarcık Şelale ve Delmece Yaylası istikametinde Dilek Ağacı gibi bir kaç yer daha bulmak mümkün. Ancak yılların tecrübesi ile en memnun kalacağınız yerlerden biri olan Dilek Ağacı'nı veya motorcular için adeta bir buluşma noktası olan teşvikiyenin hemen çıkışında bulunana Zindan Cafe'de tercih edilebilir. Zindan Cafe'de de özellikle kahvaltı çok güzel oluyor. Yine burada mangal edinme şansınız var ayrıca diğer yemek seçenekleriyle tüm ihtiyacınızı karşılayabileceğiniz hizmeti güzel bir mekan. Bu arada Teşvike'de Çınarcık sahil tarafından gireceklerin yolunun üzerinde bulunan Koza Kafe Mangal yerinden özellikle uzak durmak gerekiyor.Çok yüksek fiyatı, yetersiz ve kötü hizmeti ile gittiğimize pişman olduğumuz yerler arasındadır.
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Artık karnımız tok. Dönüş zamanı geldi. Hep birlikte Yalova'ya doğru yola çıkıyoruz. En son Deprem Anıtı'nın yanında bulunan Genç Kafe'de semaverde çaylarımızı içip bu güzel günü tamamlıyoruz.
Uploaded with ImageShack.us