Hayatta Olmak , Yaşamdan Zevk Almak Değildir
Reklamlar
-
Yaşamak Gezisinin Rotası
Evet gezide sohbet ettiğim bir delinin (halk dilinde ) bana söyledigi '' Hayatta Olmak , Yaşamdan Zevk Almak Değildir'' Evlat demesi isim verdi bu geziye ...
Can dost ilkerle aylar öncesinden konuştugumuz ve planladıgımız bir geziydi aslında bu ama diğerlerin farklı olmasını istiyorduk evet planladığımız bir geziydi ama plansız olsun istiyorduk ileride çocuklarımıza hatta torunlarımıza anlatacagımız kendi masalımız olsun istiyorduk aslında...
Bizim Masalımızda " bir varmış, bir yokmuş" ya da " evvel zaman içinde, kalbur saman içinde" gibi ifadelerle başlayıp ,tekerlemelerle süsleyip, klasik Türk masallarındaki "Onlar ermiş muradına .. " ya da " gökten üç elma düştü." biçiminde devam ederek anlatmaktı belkide
Masallardaki kahramanlar cinler, periler, devler vb.rol alır ve biz iki melek ve iki dev .
Bu düşünceyle ben ve kardeşim Müze Kent Safranbolu'dan ve İlker ve Eşi İstanbuldan Ankara'da buluşmak üzere kalbur zamanda düşüyoruz yollara
Ama kardeşim son anda ana okulu ögretmenliği işi olunca ben tek devam ediyorum yoluma hayatımdaki en kıymetli meleğimi geride bırakarak ve üzülerek :(:(:(:(
Kalbur zmanın behlinde benimde masalım başlıyordu belkide ben bilmeden
Bundan 3 yıl önce tüm sevgilerin ve aşkların cenaze namazını kılıp , benden aldıklarının acısını çıkartma kararı almış biri olmuştım
Ankaraya geldiğimde bu Akbank gişe görevlisiyle güzel sohbetten sonra ilk durağım atamı ziyaret oluyor
Burada işte ilkerin masalı başlıyor : yolda benzinleri bitiyor sebebini denizlide anlayacagız ancak sonra bır kamyoncu benzin satıyor ama benzin diye mazot veriyor gerisini siz canlandırın aklınızda beni gülme tutuyor yazamıyorum bile bir gün boşuna gidiyor
ilker geç gelecek yollarda sürünüyor bende aç karnımı doyuruyorum bu arada
Ve Masal kahramanlarının 2 si daha geliyor sonunda ilker tiger ı doldurmuş dilek daha birşey almadım ben diyor gardolabı getirecekmiş utanmasa
ilker musa ve ben yne 3 ayrılmaz silahsör dünya ne kadar yuvarlak olursa olsun buluşuyoruz
eve yerlesme hazırlıkları
musanın yeni evine ondan önce yerlesiyoruz :=)
evde ne kadar arızalı alet varsa emine önüme koyuyor
elektrik arızalarınıda yapıyoruz birde çarpılma şakası yapıyorum evdekilerin gözü açılıyor
ve bizim için dünyanın en degerli şeyi browni buyuk paket musa alıp gelmiş biz ıptaliz üniversite yıllarımızdaki en büyük keyfimizdi browni ve süt
Dostum, yollar yürümek içindir.
Fakat, şu gerçeği de hiç unutma:
Yürümekle varılmaz, lakin varanlar yürüyenlerdir.
Khalil Gibran
birde 80 lerden bir fotograf çektirelim diyoruz .hepinizin vardır böyle bir fotografı yada ailesinin bir fotografı
Ve yolumuza devam etmek için musayı geride bırakarak devam ediyoruz...
Ankara Trafigi yan çantalı hiç çelilmiyor
Ve bundan sonra benim masalımmm başlıyor işte . demiştimya tüm aşkların sevgilerin cenaze namazını kıldım diye . gecen 3 yılda 30 a yakın kız arkadaşım olmustu ama hıc bırı yada hepsi hiç birsey degiştirememişti bende
taki 11 aydır içimde sakladıgım yada alt yapısını yaptığım ımkansızı karşımda göreseye kadar...
Hani 3 dost dedikya işte biz cidden dostuz... ilker ve dilekti benim masalımı yazanlar aslında
Dostum,
güneşe bak, toprağa bak, suya bak, buluta bak; fakat, arkana bakma....
kimin geldiği önemli değil, kimin gelmediği de...
unutma, yolcu değişir, yol değişir, ama menzil değişmez.
yolcuya bakıp, yolunu tanıma.
yola bak, yolcuyu tanı, vahim olan, yolun yolcusuz olması değil;
asıl vahim olan yolcunun yolsuz olmasıdır;
yolsuz, hedefsiz, amaçsız, şaşkın, hercai ve seyyal.....
"en doğru yol: en dikensiz yoldur" diyenler seni aldatıyorlar.
onlar, karanlık evlerinde kaybettiklerini sokak lambasının altında arayan şaşkınlardır.
aldırma....
ayağına batan dikenler, aradığın gülün habercisidir.
Ve artık yola ayağıma batan 27dikenden sonra içimde yeşeren bir sevgi cicegi ve arkamda bir artçıyla devam etmenin mutluluğunu yaşıyordum...
Bugün bana bir şeyler anlat. Susup dinleyeyim uzun bir masal olsun anlattıkların. İçine seni ve beni koy. Mavi satırlarla süslensin yazdıkların. Çocuklar gibi mutlu et anlattıklarınla.
[b]
Tut ellerimden gezintiye çıkar bir parka götür bir deniz kenarına düşsün yolumuz. Martılara simit kırıntıları atalım vapurlardan. Zamanı durdur akmasın mesafeler ayrılıklar girmesin araya.
Sen anlat ben dinleyeyim
Bendeki seni anlat.
Uzun cümleler kur bir daha aşık olayım sana bir daha aşık ol bana. Götür bilinmezliklere en derinlerinde göreyim en kuytularına sakla. Kendimi sana emanet ettim. Şekillendir ellerinle istediğin gibi.
Bir resim çiz istediğin bir yere koy ikimizi. Kahramanın olayım bileyim ki orda ki benim senin kahramanın. Hayallerini süsle ki hayallerim süslensin.
(konyaya dogru yol alıyoruz yavaş yavaş 2 dev 2 melek ve 2 demir uçan süpürgeyle )
İmkânsızmış gibi görünen imkânsızlıklarımızı imkânlandır...
Konuşmaya başlayınca sen umut doluyor içime. Kıpır kıpır oluyorum ayrı bir canlanıyor etrafım. Her sözcüğünün ayrı bir ahenkgi ayrı bir buğusu oluyor. Sen konuştukça benim hep suspus olup saatlerce dinleyesim geliyor
Bana bir şeyler anlat ne olursa işte anlat ki anlamlansın dünyam. Sarayım geçmişte kalmışların yaralarını. Sensiz geçen günlerin acısını çıkarayım zaman inat.
Susuzluğum dinsin sana kana kana sende olayım.
Nispet edeyim susturayım etrafımdakileri görsünler bizi. Bilsinler artık İMKANSIZ diye bir şey olmadığını.
Bana bir masal anlat bugün. Figüranları olup savrulmayalım oradan oraya. Saat on ikide bal kabağına dönüşmesin elimizdekiler. Hain planlar kurulmasın etrafımızda. Başrolde biz olalım. Bizi anlatsın harf harf hece hece . Biz olalım bütün ögeleri. Bize çıksın bütün yollar.
Biz bir masal olalım bizi okusun zaman.
Ankara Konya arasında bizi kazıklamaya çalısan lokantacı sayesinde tüm gezide pek lokantaya ugramadık
sonra havanın sogumasıyla giyinmek için bir benzinlige girdiğimize ankaranın 21 lik delikanlısı has adam gibi adam gibi adam olan ankara endurocularından uzun aykut görüp geliyor onlarda nevsehır kampına gitmişlerdi biz ilkerin mazot olayından yetişemedik onlara
herkes robokop oluyor bir anda hava soguk
Yoldaki molalar aşırı keyifli ve eglenceli herkesin keyfi yerinde
O Kadarki motordan inmeden abur cuburları mideye indirip eglenip dişlerimi fırçalayıp yola devam edebiliyorum
Konyaaa....
Konyadaki topragım ve motorsiklet dostu veysel hocamla hasret gideriyoruz . baba ogul gönlü geniş insanlar bayramda görüşmek üzere
KONYA Alaaddin TEPESİ zamanında padişahın konya oyasını izlemek için yaptırdıgı yıgma bir tepe ve aynı zmanda konyanın merkezi ve dünyanın en buyuk kavsagını olusturan bir tepe
SÜKÜRLERRRRR OLSUNNNNNN
abdest alma yeri seyyar yakaladın yakaladın yoksa abdestsiz kılacan
Mevlanayı anlatmıyorum bile herkesin kendine has bir düsüncesi ve yorumu vardır ama gidilip görülmeli heleki müzedeki sakalı serif koklanmalı
bizim müzisyen çalgılardan hırsını alamamış vermiş tektekeri
Konyadan Ayrılma Vakti... oguza veyssel hocama ve sercana gulen yüzleri için teşekkürler
Hayatın en güzel anı her şeyden vazgeçtiğiniz zaman sizi hayata bağlayan biri olduğunu düşündüğünüz andır.
En uzun yolculuklar bir adımla başlar. Gerçek sevgiler ise küçük bir tebessümle başlar.
Hedef Manavgat...
Dostlar ırmak gibidir; kiminin suyu az kiminin çok...kiminde ellerin ıslanır yalnızca kiminde ruhun yıkanır boydan boya.
HEDEF manavgat iken yolda tanıştıgımız ali baba bizi sideye çay içmeye götürüyor ama en son ögreniyoruzki götürdügü yer kendi restorantıymış
yiyoruz içiyoruz sohbet ediyoruz ali baba ne kadar ısrar etsekte para almıyor
Karamsar olmak zor değil. Asıl ve zor olan fırtınadan sonra bile gökkuşağı gibi gülümseyebilmektir.
Sidedeki Otelimizin Lobisi
Kucaklamaya kollarının yetmeyeceği bir ağac bir tohumla başlar.
Bir insanın yaşamından değerli bir şeyi yoksa, o insanın yaşamının da değeri yoktur. - Tagore
MUZ ÇİCEGİ
Bilirken susmak, bilmezken söylemek kadar kötüdür. – Eflatun
Manavgattan sonra veriyoruz gazı Alanyaya
deamı gelecek...
Celil özdemir
https://www.facebook.com/groups/285722234932863/?fref=ts
Reklamlar
-
Şeker nedir ki.. bal nedir ki..
Ben jack'in kalın bağırsağıyım..
-
Rocknrolla adlı üyeden alıntı
Şeker nedir ki.. bal nedir ki..
Tamam anlayamadım hocam ?
Celil özdemir
https://www.facebook.com/groups/285722234932863/?fref=ts
-
Rocknrolla adlı üyeden alıntı
Şeker nedir ki.. bal nedir ki..
Şair çok acayip güzel bir gezi olduğunu başkalaştırma sanatı ile anlatmış sanıyorum
Heil Spellcheck
-
umurcan adlı üyeden alıntı
Şair çok acayip güzel bir gezi olduğunu başkalaştırma sanatı ile anlatmış sanıyorum
bakalım cevap bekliyoruz bu arada teşekkürler...
Celil özdemir
https://www.facebook.com/groups/285722234932863/?fref=ts
-
çok güzel.... bayıldım resimlere ve imrendim size..
Fuzuliye sormuşlar "sevmek mi daha güzel sevilmek mi?" Sevişmiyorsanız ikisi de fuzuli demiş... SEMTİN HAYLAZI
-
TEKTEKER_RAMÇO adlı üyeden alıntı
çok güzel.... bayıldım resimlere ve imrendim size..
tesekkürler
---------- Mesajlar birleştirildi - 00:37 ---------- bir önceki mesaj zamanı 00:17 ----------
Manavgattan çıktıktan sonra eski antrönörüm ve çok sevdiğim bir abim olan muhsin hocamın solonuna ugruyoruz
ve tiger çalışmıyor ... komple bir elden geçiriyoruz ama sorun yerinden çıkan karburatör
motoru tamir ettikten sonra benzinlikteki tatlı ve sevgiye muhtaç bu kaplan yavrusunu seviyoruz biraz çok hoşuna gidiyor ,kimin gitmezki hoşuna zaten sevilmek ....
İlle de görmek için mi beklenir güzel günler, beklemek de güzel...
alanyada parkta çocukla çocuk olmak
akşam alanyada bir oylama yapıyoruz otel mi çadır mı diye 4 oy çadır çıkıyor o zman bakım var bu akşam deyip aklımıza ne gelirse yiyoruz ben :
kofte sonra iskender sonra kuzu incik musakka ve 2 sıcak pide yiyorum degerlerini saymıyorum bile garson abi her akşam gelin siz diyor ortak çalışıyor heralde patronla
"Kalbinizde yeşil bir ağaç bulundurun, belki şarkı söyleyen bir kuş gelir konar…"
sahilde buldugum gözlükle biraz egleniyoruz
Hayattaki en güzel şeyin çocuk olmak olduğunu bile bile, neden sorarlar ki "Büyüyünce ne olacaksın" diye...
hedef antalya ... Birde ben ilkere bunca yük ne edecen diyordum ilkerden fazlasını yapanlar varmış...
masal ile iddaya girmiştik ama çetin çıktı , AKLIMDA ....
Antalyada aşırı sıcak var , klımalı bir yer bulmak lazım yol üstünde Honda bayisini görünce birazcık nc 700 pazarlıgı yapıyorum serinlemek için
Unutmayın ki ; Her seven isimsiz birer kahramandır...
antalyadan sonra hedef Pamukkale
Ve aşk.. O omzuna yattığında, Rahatsız olmasın diye kılını bile kıpırdatmamaktı..
Aşk da önemli olan aynı elleri tutmak değil,
Bir ömür hiç bırakmamaktır...
milletin dayanacak gücü kalmayınca baktım otele yetişemeyecegiz bu gidişle ...
Denizliye 45 km kala bir benzinlige kuruyorum çadırı
gece burada yaşadıgım diyoloğ çok komikti pek temkin olmayan pompacı ile
pompacı : abi ne iş yapıyorsun
ben : askerim
pompacı : rutbe ne abi
ben : üsteğmen
pompacı : ben bildim bakın diyor yanındaki apaçi kılıklı 2 gence
ben : nereden bildin
pompacı : komutanım pantolon kamuflaj belinde tabanca saçlar kısa birde artist artis geziyon
ben : hadi ya o kadar çok mu belli oluyor diyerekten gülerek kaçıyorum
asıl meslek : eletrik elektronik gariban işçi
"Kalbi Kırıkların Hatırını Sor, Onları Sevindir. Bir gün Senin de Gönlün İncinir.."
denizli merkezde kahvaltı
Sen Benim Aşk Ararken Bulduğum Değil;
Hiç Aklımda Yokken Aşık Olduğumsun...
Dokunamadığın birini özlüyorsan,
Özlediğin kalbine dokunmuştur çoktan!..
- Küçük İskender
Pamukkaleden sonra Afyon
Özlemek elbette kavuşma ihtimali varsa güzel,
ancak ayrılıkları bile özel kılan tek şey
O'nun da bir yerlerde seni özlediğini hissedebilmek!... (C.Dündar)....
Celil özdemir
https://www.facebook.com/groups/285722234932863/?fref=ts
-
celiloglu adlı üyeden alıntı
Tamam anlayamadım hocam ?
Gezi raporunun bende bıraktığı etki.
Ben jack'in kalın bağırsağıyım..
-
Çok güzel ve doğal özenilecek bi gezi olmuş devamını bekliyorum paylaşım için teşekkürler
"HERKESİN DOĞRUSU KENDİNE DOĞRU"
eşşşşşekkkk gibi çalış insan gibi yaşa bumu la dünya?
-
süper,, şunu kesinlikle anlıyorum. böyle gezileri tek yapmayacaksın, en az iki motorsiklet ve birer artıçın olacak.
-
Çok beğendim ya, gezmişiz gibi hissettirdin gerçekten. Eline sağlık.
-
Resimler olsun , anlatımın olsun hepsi diğer yaptığın geziler gibi harika . Her insanın mutlaka geçmişte canını yakan ,acıtan şeyler olmuştur. İnsan raporu okurken eski günlere gidip gidip geliyor . Yani anlatımın çok güzel. Yüzyüze tanışmak dileğiyle
Gül Dediğin Nedir Senin? Üç Beş Diken Biraz Yaprak, Ömür varya Ömür Çok Sevdiğin Üç Beş Nefes Sonra Toprak. . .
-
cesur509 adlı üyeden alıntı
Resimler olsun , anlatımın olsun hepsi diğer yaptığın geziler gibi harika . Her insanın mutlaka geçmişte canını yakan ,acıtan şeyler olmuştur. İnsan raporu okurken eski günlere gidip gidip geliyor . Yani anlatımın çok güzel. Yüzyüze tanışmak dileğiyle
Kapım tüm motorsiklet severlere açık müze kent safranboluda buyrun beklerim
bu ara tüm yorumlar için teşekkürler
---------- Mesajlar birleştirildi - 01:04 ---------- bir önceki mesaj zamanı 01:02 ----------
Akıllı bir erkek dünyanın en güzel kadınını sevmez,
O DÜNYASINI GÜZELLEŞTİRENİ SEVER....
Saniyeler sonra ne olacağını bilmeden , Yıllar sonrasının hayalini kurduk
olsun be gülüm, varsın ölelim seninle olmanın hayali bile güzeldi ...
AŞK çabuk tükenir . Bu yüzden sevgililer günü en kısa aydadır,
Ama ben seni senenin otuzbir çeken ayında tanıdım ...
Eskişehirde yine dost rambo ile buluşuyoruz 3,5 den 4 cü eleman
Hαyαttαki en güzel şey her gece rüyαndα gördüğün kişinin yαnındα yαtıyor olmαsı ..
.Bir genc babasina sorar: "Baba evlenmek kaça malolur?" Baba cevap verir: "Bilmiyorum oglum,ben hala ödüyorum."
Canı çıkana kadar sevmeli mesela insan , Kıyafetleri çıkana kadar degil...
ve eskişehirdende ayrılık vakti hedef bursa
Seni düşünmek güzel şey, ümitli şey,
Dünyanın en güzel sesinden
En güzel şarkıyı dinlemek gibi birşey…
Fakat artık ümit yetmiyor bana,
Ben artık şarkı dinlemek değil,
Şarkı söylemek istiyorum.
yolda bir motor dostu ile kahvaltı...
Yaşlı bir adama sokakta yürürken bisikletli çarpmış ve hafif yaralanmış.
Etraftak...ilerhastaneye götürmüşler.
Hemşireler, röntgen çekerek her hangi bir kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini söylemişler.
Yaşlı adam huzursuzlanmış;"acelesi olduğunu, röntgen istemediğini" söylemiş.
Hemşireler merakla acelesinin nedenini sormuşlar.
"Eşim huzur evinde kalıyor. Her sabah birlikte kahvaltı etmeye giderim, gecikmek istemiyorum" demiş.
Hemşire "Eşinize haber iletir gecikeceğinizi söyleriz" diyince;
Yaşlı adam üzgün bir ifade ile:
"Ne yazık ki karım Alzheimer hastası hiç bir şey anlamıyor,hattabenim kim olduğumu dahi bilmiyor" demiş.
Hemşireler hayretle:
"Madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor neden hergün onunla kahvaltı yapmak için koşuşturuyorsunuz?" diye sormuşlar.
Adam cevaplamış:
"Ama ben onun kim olduğunu biliyorum"
"Seni düşünmek dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey"
demiş ya Nazım Hikmet…
O da bir şey mi?
Seni düşünmek cennetin en güzel ırmağından en güzel kevser şarabı içmek gibi bir şey
kelek kapuz satmaya çalışan ben
"Ben senin beni sevebilme ihtimalini sevdim"
demiş ya Yılmaz Erdoğan…
O da bir şey mi?
Ben senin beni sevmeme ihtimalini bile sevdim. Çünkü ben seni sevdim
“Seni düşünmek gökyüzü olmak gibi bir şey bazen, ya da rotası belli olmayan bir gemiye binip, yeni iklimlere yelken açmak gibi.
ulu camiye 4 sattir botların içinde pişen ve kokan çoraplarım yüzünden toplu katliyam yapmayayım diye girmiyorum
Kapa gözlerini ve bana bak; ’’Ben’’diye gördüğün her şey senin yokluğun. Kalemin değdi diye atamadığım şiirlerin senin yokluğun.
Şimdi sen yoksun, seni düşünmek var…”
"Gece, aydınlığın üzerine karanlığın puslu tüllerini indirip gökyüzü sergisinde yıldızların ay ışığıyla dans ettiği zamanlarda yine seni özlüyorum sevgili. Yokluğuna inat sesinin sıcaklığını, yüzünün utangaçlığını ve gülüşlerine saklanmış baharları düşünüyorum. Puslu bir hayatın hüzne sürgülenmiş vaktinde anıyorum – yüreğimle özdeşleşmiş- vuslat kokulu ismini.
Acıya inat, yokluğunda inat seni düşünüyorum özlemin en dar vakitlerinde. ... Ve ben hala seni düşünüyorum ey sevgili Ben hiç ’ben’ olmamışken... "
Sorarım şimdi;ya seni sevmek?
Seni ele avuca sığmayan umutlarımla, delikanlı çığlıklarımla, ak saçlı ruhumla, sevdalı düşlerimle ...
ilkerin neden fazla benzin yaktıgı ortaya çıktı benzin hortumları yırtılmış degiştirirken biraz benzin aktı paralarım gidiyor diye bastı çıglıgı onca km geldi 2 lira için ortalıgı karıştıyor
(yavaş yavaş raporu bitirecegim fazla foto koymuyorum artık bursada geceyi gemlikte gecirdik foto koymuyorum dediğim gibi aynı çadır aynı deniz vs... )
ve yalovaaaa...
Seni düşüncemin ince kıvrımları, aklımın bilgeliği, belleğimin konuk severliğiyle...
Celil özdemir
https://www.facebook.com/groups/285722234932863/?fref=ts
-
Sen benim hayatımda zamansız açılmış bir parantez, firari bir virgül, sabırsız bir noktasın. Aç ve arsız bir soru işaretisin. Yorgun ve çıplak bir ünlemsin. Sen içimdeki sınırsızlığın ve sonsuzluğun bilinmeyen adısın. Sen sevdamın imkansız kadınısın
istanbul kartaldayız .Ezginin sana atölyesinde. herkes aç
babamdan aldığım ögüt ; ''oğlum evin kapısı kapandımı içerideki bütün işler hatunundur bunu unutma ama kapı açılıp dışarı çıkıldımı tüm yük senin başına kalır bunuda unutma ''
babamın sözünü bu güne denk uygulamış biri olarak turda kampta fazla kaptırdım heralde kenimi buradada yemegi ben yapıyorum . Aleminyum folyoda sucuklu kaşarlı acılı melemen
Yeni bir hayatın avlusunda seni düşünüyor, seni özlüyor ve seni bekliyorum...
Tuhaf tuhaf yazılar görüyorum “Buraya çöp atan eşektir” gibi… Geçen gün bir öğrenci okumuş “hocam ” dedi “dayım dün çöp attı oraya şimdi eşek olur mu?” Sizin ailede de bu tür şeyler yapan var mı? (Kibarca sizin ailede de eşek var mı?) diyor. hem çevremize hemde sokak hayvanlarına birazdaha ilgili olalım sevgi gösterdiğinizde sizde göreceksiniz hiç bir sokak hayvanı size zarar vermeyecektir...
Uyuyorum düşlerimde sen, oturuyorum yanımda sen, şiir yazıyorum içinde sen. Sen! Sen! Sen! Bu aşkın adını Türkçe literatürde arıyorum ama bulamıyorum.
Biliyorsun, aynı çınarın gölgesinde uyuyor, aynı kar tanesinde üşüyor, aynı yağmur damlasında ıslanıyoruz. Aynı denize farklı yerlerden akan iki ırmak, aynı ağacın farklı yönlere uzanmış iki dalı gibiyiz.
1 devi ve 2 melekgi istanbulda bırakarak ben yoluma tek devam ediyorum
Belleğimin ara sokaklarında, kalbimin kaldırımlarında ve aklımın sınırsız sahillerinde sen dolaşıyorsun hep.
Ayrılık ve aşk denince sen geliyorsun aklıma
Sen benim hayatımın yaşanmış kısa ama en güzel öyküsüsün. Sen umut bahçemde boy veren özlem gülüsün
tekirdağ da polisin birine soruyorum ;
BURADA NE YENİR
köfte ,rakı sen rakı içme yolcusun köfte ye zaten havada ki anason kokusu sana yeter diyor
Anlayacağın sen benim sevda haritamda silinmez yeşil bir lekesin…
Sen benim tutuklanmış şiirlerim, sürgüne gönderilmiş dizelerimsin. Bak ta bul
Seni yüreğimin körpeliği ve serseriliği ile seviyorum.
Evet, senin için aklımı tatile gönderebilir, ruhumu çırılçıplak soyabilirim ve yaptığım her km de seni hayal edebilirim ...
işte geziye isim veren amca
1 saate yakın çok keyif aldıgım bir sohbet ettik amcayla bana çok güzel hayat dersleri verdi ...
Bir gün, adanın batmakta olduğu, duygulara haber verilmiş. Bunun üzerine hepsi adayı terk etmek için sandallarını hazırlamışlar.Aşk, adada en sona kalan duygu olmuş çünkü mümkün olan en son ana kadar beklemek istemiş.Ada neredeyse battığı zaman, Aşk yardım istemeye karar vermiş. Zenginlik, çok büyük bir teknenin içinde, geçmekteymiş.Aşk, "Zenginlik, beni de yanına alır mısın?" diye sormuş.Zenginlik, "Hayır, alamam.Teknemde çok fazla altın ve gümüş var, senin için yer yok." demiş.Aşk, çok güzel bir yelkenlinin içindeki Kibir'den yardım istemiş. "Kibir, lütfen bana yardım et!", Kibir "Sana yardım edemem, Aşk. Sırılsıklamsın ve yelkenlimi mahvedebilirsin." diye cevap vermiş. Üzüntü yakınlardaymış ve Aşk yardım istemiş: "Üzüntü, seninle geleyim." Üzüntü "Of, Aşk, o kadar üzgünüm ki, yalnız kalmaya ihtiyacım var." Mutluluk da Aşk'ın yanından geçmiş; ama o kadar mutluymuş ki Aşk'ın çağrısını duymamış. Aşk, birden bir ses duymuş. "Gel Aşk! Seni yanıma alacağım..."Bu Aşk'tan daha yaşlıca birisiymiş. Aşk o kadar şanslı ve mutlu hissetmiş ki, onu yanına alanın kim olduğunu öğrenmeyi akıl edememiş. Yeni bir kara parçasına vardıklarında, Aşk'a yardım eden yoluna devam etmiş. Ona ne kadar borçlu olduğunu fark eden Aşk, Bilgi'ye sormuş: "Bana yardım eden kimdi?" Bilgi "O, Zaman'dı" diye cevap vermiş. "Zaman mı? Neden bana yardım etti ki?" diye sormuş Aşk. Bilge gülümsemiş:
Celil özdemir
https://www.facebook.com/groups/285722234932863/?fref=ts
-
Hayatta olmak yaşamdan zevk almak değildir
Konunun başlığı gibi güzel bir gezi olmuş paylaşım için teşekkürler
-
hayatı zamanında ve tadında yaşayın.... çok güzel ,paylaşımlarınız için teşekkürler...
-
Biz ki kula kulluk edip cennete gitme kaygısıyla üç maymunu oynayanlardan değiliz.
-
böyle bir gezi görmedim imrenmek ne kelime adeta dibim düştü.Süpersiniz çok harika bir gezi olmuş.Tekerleriniz düz bassın.
Ben sana ilk aşkımsın demedim.Sen benim Cennetimsin.
-
güzel yorumlarınız için teşekkürler...
Celil özdemir
https://www.facebook.com/groups/285722234932863/?fref=ts
-
Yine bir rüya ile geldin bana. O kadar gerçektinki; Sonsuza dek uykuda kalmak istedim ama beceremedim, Uyanmak kadar berbat bişiy olamazdı..
Edirnede ne yapılır
Selimiyeye gidilir
ciger yenir
Karaağaç’ı örülür
Meriç kenarında yemek yenir
kızlarıda güzel uzun boylu duruma göre bakılabilir nede olsa güzele bakmak sevapmış
Bir gün küçük bir köpek kuyruğunu yakalamak için hep kendi etrafında dönüp duruyormuş ve büyük köpek dayanamayıp
“ne yapmaya çalışıyorsun?” diye sormuş.
Yavru köpek de,
“bana ancak kuyruğumu yakaladığım zaman mutluluğa ulaşacağımı söylediler. Ben de onun için uğraşıyorum” diye cevap vermiş.
Büyük köpek gülmüş ve
“ben de küçükken senin gibiydim. Hep kendi etrafımda döner, kuyruğumu yakalamaya çalışırdım ama bir gün durdum, düşündüm ve yürümeye karar verdim işte o zaman anladım ki zaten o benim peşimden geliyordu.”
İşte şimdi anladınız mı? Aşk; bir köpeğin kuyruğu gibidir ki ona ulaşmak için peşinden koşmanız gerekmez, o zaten her hareketinizde arkanızdan gelir.
türk sınırı
yunan sınırı
beni takip eden yağmur bulutu
istanbulda kadıköyde cumhur ve mehmet abi ile buluşuyorum ride türkey toplantısında
mecidiye köyde köprünün altında park ederken motoru deviriyorum ayagımın kayması sonucu onca kalabalıktan kimse yardım etmiyor merette kalkmıyor yerinden
hemen geçen bir polis arabasını durdurup olaya el attırıyorum
ve mecidiye köyde hayatımın en kıymetli ve anlamlı hediyesini alıyorum
Heralde bu EVET demek olsa gerek
enduroist den gamsız lakablı mustafa abinin yanına ugruyorum
çok güzel sohbetli bi bir saat geçirdik bu arada şans getirsin diye oynadığım ne loto bilmiyorumda 6 lira verdik 6.30 lira kazanmısın 0.30 manyak kar ettim
yola devam eskihisar
yıldırım motor mehmet abi ve e.c li muhtar
işte bu benzinlikte benzin alırken geri geri gelen bir araba motora çarpıyor allahtan motorda birsey neyse diyorum vardır bir hayır...
Sonrasında gerede gişelerden çıktıktan sonra yağmur , kaygan zemin , 120 km hızla viraja girmem ve en kötüsü beni sıkıştıran şahinci sonucu motor kaymaya başlıyor ,bariyerlere vurmayayım diye motordan atıyorum kendimi motor tarlaya ben asfalta keşke atmasaymışım kendimi , motor tarlada yana bile yatmıyor çamura saplanıyor benim omuz çıkmış 2 gün sonra anlaşılıyor ... motoru bir kamyona baglayıp çamurdan çıkartıp memlekete devam
GEZDİK , GÜLDÜK , EGLENDİK EN ÖNEMLİSİDE İMKANSIZI IMKANLI KILDIK BU GEZİDE
işin özeti ne derseniz ;
Belki Tanrı yanlış insanlarla tanışmamızı istedi. Doğru insanı tanımadan önce,
böylece en sonunda doğru insanla tanıştığımızda, bu hediyenin ne yüce olduğunu anlamamız için. Belki mutluluk kapısı kapandığında, başkası açılıyordur. Belki en iyi arkadaşlık, sallanan bir koltukta beraber sallandığınız, tek bir kelime etmediğiniz ve giderken bunun hayatınızdaki en iyi sohbet olduğunu düşündüğünüz kişilerde saklıdır.
Belki, elimizde olanın kıymetini kaybettiğimizde anladığımız doğru olabilir, fakat elimize gelene kadar, neler kaçırdığımızın farkına varamadığımız da doğrudur.
Birine sevginizin tümünü sunmak, asla sizi de aynı şekilde seveceğinin garantisi değildir. Sevgiye karşılık beklemeyin;
Birine çarpılmak için bir an yeterlidir, birinden hoşlanmak bir saat ve birini sevmek için de bir gün yeterlidir... Ama birini unutmak bir ömür sürer.
Görünüşe aldanmayın; kandırıcı olabilir. Zenginliğe aldanmayın; yok olup gidebilir. Sizi güldüren birini seçin. Çünkü karanlık bir günü aydınlatan tek şey bir gülümsemedir. Kalbinizi gülümsetebilen birini bulun.
Öyle zamanlar vardır ki, bazen birini öylesine çok özlersiniz ki, onu hayallerinizden çıkarıp, gerçek hayatta kucaklamak istersiniz.
istediğiniz şeyi hayal edin, gitmek istediğiniz yere gidin, olmak istediğiniz kişi olun, çünkü yaşayabileceğiniz tek bir hayatınız var. Ve tüm bunları yapabilmek için tek bir şansınız...
En mutlu kişiler, her şeyin en iyisine sahip olanlar değildir, onlar karşılarına çıkan her şeyin değerini en iyi bilenlerdir. Mutluluk; ağlayanlar, incinenler ve çabalayanlar için vardır.
En parlak gelecek, unutulmuş bir geçmişin üstünde yükselir. Geçmişinizdeki kalp kırıklıklarını ve hataları silemezseniz, hayatın içinde ilerleme şansınız olmaz.
Hadi dostlar gidin birilerine içinizde saklı tutugunuz sevgiyi söyleyin pek birşey kaybetmezsiniz ama kazanacagınız çok şey olabilir
(en fazla bir tokay yersiniz bu riske girmeye değmez mi ? )
Müze Kent Safranboludan Dolu Dolu Bir Ömür Geçirmeniz Dilegiyle Selamlar
:lol: :lol: :lol: :lol:
Celil özdemir
https://www.facebook.com/groups/285722234932863/?fref=ts
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)