Serde enduroculuk olunca Toroslar sevdamız,Ermenek de ilgi odağımız oluyor haliyle....
Buluşalım Ermenek de deyince; hemen ulaşılabilen dostlar arandı,planlar yapıldı ve çok kısa sürede organize olundu...
Sonuçta tadı damağımızda kalan,daha şimdiden bir yenisini hasretle beklemeye başladığımız mükemmel bir buluşmaydı...
Taner ve Yağmur Hocamla daha önceden gitme kararını vermiş ve hatta bütün kamp malzemelerini hazırlamıştık...
Davetimizde bizi ikiletmeyen sevgili dostlarımız
Bahadır, Hüsamettin, İbrahim Ada ,İkbal ve Nuri beyler katılımlarıyla gezimize müthiş bir keyif kattılar...
12 Mayıs Cumartesi sabah saat 7:00 da teker döner diyerek buluşma noktamıza varıyoruz...
Rotamız:Konya ,Hadim,Taşkent,Sarıveliler,Ermenek...
Dönüşte de Mut,Karaman üzerinden Konya...
Harika bir hava var,günlerdir yağan yağmurun ardından
bu muhteşem hava sabahın ilk ışıklarıyla içimizi ısıtıyor...
Kısa bir çay molasından sonra yola çıkıyoruz...
BAHADIR: GS 1200
HÜSAMETTİN: VERSYS
İBRAHİM: GTR 1400
İKBAL: DL 1000
NURİ: XTZ 1200 TENERE
TANER: CBF 150
UĞUR: XT 660R
YAĞMUR: DL 650
---------- Post added at 02:30 ---------- Previous post was at 02:26 ----------
Sarıoğlan’da mola veriyoruz...
Konya Hadim yolunun en sıkıntılı yeri Eğiste Deresiydi...Virajlarıyla meşhur olan yolda kamyonlar zor döner ,çoğu yerde iki araba yan yana zor geçer...Ama tahmin edersiniz ki motosiklet için keyifli ve harika bir antreman yoludur...
Yeni yapılan yollar,hem süreyi hemde mesafeyi kısalttı.Kendimizi Taşkent te çınarın altında buluyoruz.Çaylar ve keyifli sohbetler...
---------- Post added at 02:32 ---------- Previous post was at 02:30 ----------
---------- Post added at 02:35 ---------- Previous post was at 02:32 ----------
Taşkent kayaların başına yerleşmiş küçük bir ilçe...Ama tarihi bir o kadar da eskidir...
Suyu ömre bedeldir.
Meşhur çeşmesine gelince,para ile alınan sular dökülür ve Taşkent suyu ile doldurulur.
Çünkü bunun önemli bir nedeni var...
Taşkente girince merkez camiinin yanında kasaba mutlaka uğrayın.
Kekikte yayılmış, çiğdem gibi keçi etini alırken elinizi korkak alıştırmayın,mesela kişi başı en az 1 kg gibi...
Çünkü biraz sonra Taşkent çıkışında efsanevi çam ağaçlarının altında,
közle buluşan etden ne kadar yediğinize inanamayacaksınız...
Hatta üzerine içtiğiniz “AB-I HAYAT” Taşkent suyundan sonra;
”Nerede kalmıştık?Şu kasaba bir daha mı uğrasam” diyeceksiniz...
Bu arada camiden aşağı inerken çeşmeye varmadan sağda
ŞENEL USTA ya mutlaka uğrayın.
Küçücük bir dükkanda iki oğlu ile birlikte tamamen
el yapımı çeşit çeşit bıçak yapıyor...
Tam bir İstanbul beyefendisi olan Şenel usta
hoş sohbetiyle molanıza anlam katacaktır...
---------- Post added at 02:37 ---------- Previous post was at 02:35 ----------
Yüksekliği 3m yi aşan kardan geriye kalanlar…
---------- Post added at 02:39 ---------- Previous post was at 02:37 ----------
Sarıveliler girişinde mesire yeri.Yerel halk piknikte…
Ekipten beş motor Başyayla üzerinden Ermenek’e doğru ayrıldılar.Bizde daha önce palanladığımız gibi bir dostu ,belediye başkanını ziyaret etmek için Sarıveliler ilçesine uğradık...
---------- Post added at 02:52 ---------- Previous post was at 02:39 ----------
Yıllardır geçerim bu yollardan...
Kapısız Williys jeep lerden,
Yolcularına poşet dağıtılan burunlu Magiruslar dan,
Bilirim bu yolları...
Stabilize yol, asvalt gibiydi benim yollarımın yanında...
Hoş yollar asvalt olsa da,
üzerinde gidecek araba mı vardı memleketimde...
Haftada bir bir araba ya gelir, ya gelmezdi.
Gelse de yer olmazdı,
Bir önceki köyde dolmuştur koltuk,bagaj...
Çuvallar,bohçalar sarkar sağından solundan,
Şansın varsa ayakta da olsa bir yer bulursun...
Ve başlarsın sağa sola sallanmaya...
Hayat zordur Torosların bu bölgesinde,
Çoğu yerine elektrik ve telefonun geldiği günü hatırlarım,
Kara sabanla sürülürdü toprak,orakla biçilirdi ekin,
Düvenle sürülürdü harman.....
Böyle idi eskiden...Ama şimdileri hızla değişiyor bölgenin kötü kaderi.
Halkının çalışkanlığı ve gayreti,
eğitim düzeyinin yüksekliği ve bölgenin yetiştirdiği değerli yöneticilerin bölgeye kattıkları çok önemli...
Sarıveliler Belediye başkanı sayın Hayri SAMUR da bunlardan birisi...
Yıllarca yaptığı üst düzey yöneticilik birikimini aktarmış buralara...
Sarıvelilere girerken dere içinde belediyenin düzenlediği mesire yeri ile karşılaşıyoruz...
Soluklanmak için harika biryer...
Yazın burada belediye başkanının teşviki ile yerel ürünler satılıyor,
Uğramadan geçmeyin....
Sarıvelilere girerken artık modern yapılarla karşılaşıyoruz,
moderliğin ve doğallığın iç içe olduğu bu güzel ilçede başkanımız bizi karşılıyor,ve makamında başlıyoruz koyu bir sohbete...
Başkan o kadar sıcak ve candan ki bu duyguyu,iletişimine ve yaptığı işlere yansıtıyor.
Kısıtlı imkanlarıyla,altyapısını yapıyor,sosyal alanlar oluşturuyor,gölet yapıp bölgenin en önemli sorununa çözüm getiriyor,
kendi elektriğini üretiyor ve hatta satıyor...
Yıllardır bildiğim bu bölgenin, başkanın vizyonu ile hızlı gelişimi beni çok mutlu ediyor.
Belki memleketim olduğu için sözü biraz uzattım ama bunun sonunda
Hepimizi ,sizleride ilgilendiren başkanımız Hayri SAMUR’un bir süprizi var...
Sarıveliler kirazı ile ünlü bir bölge.Son turfanda olarak yetişiyor ve her yerde kiraz kiraz bittiği zaman burada yeni oluyor.
Malesef bu eşsiz lezzet dalından toplanıp ihraç ediliyor,iç piyasaya girmiyor.
Sarıvelilerin 15 Temmuz da KİRAZ ŞENLİKLERİ var
.Başkan biz motorcuları bu şenlik kapsamında bir MOTO KAMP a davet ediyor…
İlçe sınırları içerisinde yer alan Taşeli Platosunda bulunan BARCIN
YAYLASI kamp alanımız.İşin güzel yanı şimdiye kadar ayak basılmamış,
yüksek rakımdaki bu yaylada vadinin arasında harika bir gölet oluşturulmuş
Buraya artık yeni yapılan yol ile ulaşım mümkün.
Etrafında Yörük yaylalarının,tarihi yerleşkelerin ve derin mağaraların bulunduğu emsalsiz bir coğrafya…
Yöresel ikramların yapılacağı , su,wc,duş,elektrik ve güvenlik gibi
her türlü imkanın belediye tarafından sağlanacağı mükemmel bir kamp bizi bekliyor…
Tarih,güzergah ve tüm detaylar görselleri ile birlikte yakın zamanda duyurulacaktır…
---------- Post added at 02:54 ---------- Previous post was at 02:52 ----------
Köyüm LAMOS a doğru görüntü almadan olmaz…
Tepebaşı’ndan geçiyoruz…Adı gibi bir tepenin başına sıkışmış şirin bir köy…