Yazıma nasıl başlayacağımı bilemedim.Öncelikle biraz kendimden bahsedeyim. 22 yaşındayım ve selçuk üniversitesinde kontrol ve otomasyon teknolojisi okuyorum 2. sınıfa geçtim. Geçen sene bu zamanlardı. Bir arkadaşım beni abisinin düğününe çağırdı ve gittim orada bi kaç ortak arkadaşımız daha vardı. Hep beraber bir masaya oturduk yemek yedik vs. Sonra içlerinden birinin motorsiklete bindiğini öğrendim. Havalı bir yamaha ceketi vardı. Motorunu göstermesini istedim kendiside beni kırmadı otopark alanına gittik birde ne göreyim yamaha yzf r125. (Geçen sene benim için çok şey ifade ediyordu.)Biraz gezdirdi beni çok keyif aldım.Bu motorsiklet üzerine kurulu hayaller kurmaya başladım.Daha sonra yarım saat kadar daha sohbet ettik ve ayrıldık.
O günün akşamından itibaren motorsikletleri araştırmaya başladım ve bu forumu keşfettim. bugüne kadar hemen hemen her gün forumda takıldım araştırmalar yaptım vs. birçok youtube kanalının videolarını izledim. Sürüş teknikleri. teknik tabirler. ufak bakım tamirat hakkında şeyler izledim. Daha sonra yzf r25 alayım ben dedim çünkü r125 küçük cc kategorisinde bir motosikletti ve insanlar bu motor hakkında belli bir süreden sonra sıkılırsın falan diyordu. Bu zamanda ekipman araştırmaya başladım kasklarda sharp testleri diğer korumalarda ece 1-2 sertifikalarını falan öğrendim az çok.
Ocak ayında ehliyetimi aldım.
Daha sonra sons of anarchy'i izledim ve biraz onlara özendim. cruiser sınıfındaki motosikletler ilgimi çekmeye başladı.Bu süre içindede super sport bir motorsikletin şehir içi genel kullanımda gereksiz olduğunu düşündüm. Çünkü ülkemiz trafik bilinci yetersizliği asfalt durumu ve yolların genel hali (çukurlar yamalar aşağıda yada üstte kalan rögar kapakları).Yani öyle bir motorum olursa viraj yapmak isterim.Virajda motosikleti yatırırsam düşeceğim belli.(Şehir içi değilde şehirler arası yollarda düşünüyordum bu viraj olayını ama yinede çok tehlikeli olduğunu düşündüm.karşına ne çıkıcağı belli değil. Yolu iyi analiz edemeyip viraja hızlı yaklaşıp karşı şeride geçen arabalar.
Yamaha bolt xv 950. bir sonraki hayallerimde bu motosiklet vardı. Harley ıron 883 ile bunu kıyaslıyorum falan.Boltun daha iyi olduğunu öğrendim bazı konularda. Sonrasında tarihler mayısı gösterirken ikinci el bir mondial 150 mr vulture motosiklet aldım ve onu kullanmaya başladım.İlk başlarda harley gibi gelmeye başladı sonra ben mondialim dedi ayrı mesele. Şuanda 3000 km şehir içi ve uzun yol tecrübem var. Bütün bunların dışında otomobil ehliyetim var trafiği biliyorum.
Bu 4 aylık süreçte motosikletimle gerçekten güzel zamanlar geçirdim.Uzun yol yaptım konyadan kütahyaya kadar. yolda sağnak yağışa yakalandım içliğim ve ayakkabılarımın içi sırılsıklamdı. Montumun kapşonundan omuz kısmından gelen sular sırt çantamdan geçmiş belime gelmiş böyle saçma bir şekilde ıslandım. Çok iyi bir motosiklet değil belki ama benim ilk motosikletim. 3 kere düştüm kendisiyle.1 kerede bensiz düştü. 1-Viraj yapayım derken ayak peglerindeki ağırlığı ters yöne vermektense viraj yaptığım yöne vermekten(trafiğe kapalı bir yerde). 2-Sanayide 15 km hızla dönerken ön freni sıktığım için. 3-Çarşıda şekil yapayım derken biraz hızlı kullanıp bazı şeyleri öngöremediğim için arabanın arkasına girmek gibi.
Motosiklete bağlandım gibi birşey oldu.Sadece yaz mevsiminde sıcak koşullar değilde kışında sürmek gibi bir düşüncem oluştu. Hal böyle olunca sadece zevk alayım değilde araziyede girsinmi? çantası olsunmu(şuan arada sırada lazım oluyor sırt çantamla gidiyorum gitmek istediğim yere.) uzun yolada gelsinmi?(yılda 1 kez belki yaparım olursa) gibi şeyler düşünmeye başladım. Sürekli motosiklet kullanan bir insan rahatına düşkün olmalı yakıta önem vermeli ne bileyim alacağı motosikletin bagaj hacmini hesaba katmalı vs. Bu sebepten mütevellit Endurolara karşı biraz ilgim oluştu.Ayrıca kuzenim var kendiside beni enduroya teşvik ediyor oda xt 660t kullanıyor. Benelli nin trk 502 modeli ilgimi çekiyor lakin forumda pek te iyi şeyler okumadım. Endurolarda araziye tel jant. asfalta çelik jant yapıyorlar.Bunun sebebini anlamadım sonuçta insan enduro alıyorsa araziymiş asfaltmış düşünmeyecek değil mi?? Benim düşüncem sadece şehir içinde kullanmak değil arada sırada atlayıp dağa piknik yapmaya gitmek vs gibide düşüncelerim var.
Arada sırada düşüncelerim değişiyor cruiser alıcam diyorum sonra enduro diyorum ruh halim değişiyor niye böyle oluyor?
Biraz borca girip ikinci el bir africa twin alayım diyorum bunu şehir içinde rahatlıkla kullanabilirmiyim? 85-87 sele yüksekliği var.Arkama artçı alayım desem birde yukarı yokuşta ışıklara durayım desem kesin düştüm gibi birşey. en azından 83cm sele yüksekliği olsa idare ederim.1.80 boyum var.
Neden africa twin napıcan 1000cc motoru falan derseniz ben takıntılı bir insanım şimdi araştırmalarıma göre enduro tarzı motosikletler 8000 devir görüyormuş ve ben arada 180-200 kmh görmek istiyorum rahat bir şekilde. Şehir içinde olmamak şartıyla tabiki Bu yüzden yüksek cc yakın model yılı ve uygun fiyat deyince africa twin aklıma geldi(ducati'ye bmw'ye yamaha'ya ktm'ye göre). Bana neler söylemek istersiniz ? Ayrıca bu tel jant çelik jant olayı nedir?