evet daha önce 650 dragstarım vardı sattım şimdi bagger projem var bütçem ise 17-18 civarı. 2004-2005 shadow mu yoksa 2000-2001 dragstar 1100 mı almalıyım
evet daha önce 650 dragstarım vardı sattım şimdi bagger projem var bütçem ise 17-18 civarı. 2004-2005 shadow mu yoksa 2000-2001 dragstar 1100 mı almalıyım
Shadow için değmez kardeşim. Al bir Dragstar 1100 hemen hemen aynı paraya, hiç olmazsa biraz güçlü, doğru dürüst giden bir motosiklet olsun. Kafa karenajını da mümkünse fiberden (polyester) yapmamaya çalış. Hayırlı olsun şimdiden. İlerleyişi de burada paylaşmanı isterim.
Road never ends but life does. Ride to live, live to ride.
İkisini de kullandım.. Alınabilecek motorlar.. Dragstar 1100 de kronik sorun olarak marş rublesi sorunu var.. Eğer değişmemişse muhakkak değişmesi gerekecek.. Shadowda kronik bi sorun yok.. Rivayete göre motor büyük ve hava soğutmalı olduğu için arka silindir patlıyomuş..(mış lı - muş lu anlatımlar)
Bu rivayeti sağdan soldan çok duydum ama ben öyle bir sorun yaşamadım, yaşayana da denk gelmedim..
Bu arada ses olayına gelirsek Shadow bana daha tatmin edici geliyo.. Pistonlar tek krank pinine bağlı olduğu için harbi harbi v-twin dir..
Hele bir de cobra egzoz düşünürsen bildiğin canavar oluyo
Güzel günler göreceğiz çocuklar, güneşli günler göreceğiz... Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar, ışıklı maviliklere süreceğiz... Açtık mıydı hele bir son vitesi, adedi devir. Motorun sesi.
fiberi neden önermiyorsunuz? Vinilesterden yapılacak benimki. Gönlüm yakıt ve konfor bakımından shadow diyor ama 1100 dragstar hakkında pek bilgim yok
Öncelikle eski bir XVS1100 A ve şu anki motorumu almadan önce tipini beğenmediğim halde sırf millet nesini seviyor diye 2005 Honda Shadow VT750 sürdüm. Dragstar ile 1 sene boyunca o elim kazaya kadar yaklaşık 8000 km yaptım. O kadar konforlu bir alet ki son motorum olur diyordum. Bu 8000 km'lik kullanımda buji, lastik ve yağ değişimi dışında hiçbir ek bakım yapmaksızın sorun yaşamadan geçinip gittik. Hepsinde aynı sorun var mı bilmiyorum ama aküyle ilgili sıkıntı yaşayan çoktu. Aküsünü düzenli şarj etmediğinizde sabah çalıştıramayanlarından tut da 1 haftada 3 akü değiştirenleri bile duyduk. Benim başıma hiç böyle bir şey gelmedi.
Shadow'da ise bana en çok itici gelen çamurluk ve şasi tasarımı. Ayrıca çok alçak ve çelimsiz duruyor. Üstelik performansını hiç beğenmedim. Ağır kalkıyor, kötü ivmeleniyor. Virajlarda da diğer kullandığım cruiserlara göre çok hantal. Sahibi olduklarım dışında sürdüğüm, kullanma şansı yakaladığım motosikletlerden bahsediyorum. Alanların sırf ismi "Honda" diye kemikleşmiş "cruiser dediğin hava soğutmalı olur" mantığından aldığını fark ettim. Sorunsuzluk hikayedir. Bir motosikleti çok seviyorsan sorunlarına katlanırsın. Ayrıca sorunların büyük çoğunluğu genelde kullanıcı hatasıdır.
Ülkemizdeki vergi sistemine de değinmek istiyorum. 650-1199 cc arası aynı vergiyi ödüyorsun. Hele de 12-15 yaş arası bir 1100 cc cruiser'a yılda 112 TL öderken, 7-11 yaş arası 750 cc cruiser'a 175 TL vergi ödeyeceksin. 63 TL'lik fark belki çok büyük bir meblağ değil ama fiyatlar da orantısız. XVS1100A bariz şekilde VT750-C'lerden ucuz. 2. eli çıldırmış. Katiyen değmez o paraya.
Fiber konusuna gelince, plastiğe göre çok ağır, öte ağır. Kırıldığında tamiratı çok zor lifli olduğundan. Tekneciler belki yapabilir (Eski motorumun karenajında ufak tefek izler kaldı maalesef). Yani düşsen, çarpsan yeniden kalıplatman gerekebilir. Bu da tekrar bir masraf, tekrar mesai. Üstelik olası bir kaza durumunda kırıldığında vücuduna batma ve ve ciddi yaralanmalara sebep olabilir. Yaşanmış ve sonucu ölümle noktalanmış bir ihtimalden bahsediyorum. Belki milyonda 1 ihtimal ama oluyor işte. Ama genel olarak tamirat, ağırlık ve her bölgesine eşit dağıtamadığın elyaf ve polyesterden ötürü dengesizlik ana problem. Bu hususa çok dikkat etmen lazım. Vinilester sıcaklık ve kuvvet altında daha dayanıklı polyestere göre. Nasıl bir sonuç çıkar bilmiyorum cidden. Hiç kullanmadım da böyle bir malzeme. Yalnız uzun ömürlü olmadığını söylemeliyim. Biz yüzer vasıtalarımızda yalıtım için kullanıyoruz. Ama deniz şartlarından da olabilir bilmiyorum sebebini, senelik yenileme istiyor.
Sonuç olarak yakıtta XVS1100A Shadow'a göre 100 km'de 1-1,5 lt fark edecektir. Konfor olaraksa Shadow'a göre daha iyi kesinlikle. Sürüş zevki arasında da ciddi fark var. Standart gelen heel-toe shifter + floorboard ile uzun yolda daha keyiflidir Dragstar. Ben iki modeli de denemiş, birine sahip olmuş biri olarak tercihimi XVS1100A'dan yana kullanırdım. Elbette yazdıklarım subjektif şeylerdir. Ben virajını, gidişini sevmedim dediğim yerde bir başkası hayır süper eğlenceli de diyebilir. Benim fikrim, gönlüm ve oyum XVS1100A Dragstar'dan yana.
Road never ends but life does. Ride to live, live to ride.
yazılarınız için çok teşekkür ediyorum ve geçmiş olsun.
Teknik olarak dragstar daha önde ön teker çift disk arka fren disk oluşu benim gözümde bir avantaj. Shadowun tipini bende sevmiyorum almamın tek sebebi konfor ve yakıt bu ikisi haricinde bir artısı yok shadowun. 650 dragstarım rahat değildi açıkcası cbf 150 binmiştim o daha rahattı belki benim motorum sorunluydu ama bilmiyorum ve yakıt konusundan çok çektim 6 litre altına düşmüyordu sakin kullandığım halde. Shadow da 4 litre civarı olduğunu biliyorum dragstar 1100 ise uzun yolda 6 yakar en iyi ihtimal tabiki torku gücü tartışılmaz. Yakıt konusuna bu kadar takılmamın sebebi ise ben hiç durmadan yol yapmak istiyorum kısacası benzinde durup benzinlik var mı diye kontrol etmekten de bıktım. Dragstarın 1100 ün tek problemi de marş olduğunu bende duydum ama benim sürekli aküyü şarj edebilecek bir garajım ya da durumum yok
yaptıracağım adam uzun süre gideceğini söyledi ne kadar doğrudur bilemiyorum bütçe de sıkıntılı malum.
Konfor olarak ds 650 ile ds 1100 arasında dağlar kadar fark var yalnız. DS 1100 bambaşka bir motor.
Benim makine, ki performans modifiyeli olmasına rağmen uzun yol yakıtı 5 lt bile gördüm. 6 lt sehir içinde kışın görüyorum. Modifiyesiz hali daha az yakıyor. Deposu büyük olduğu için menzil sorunu da yasamazsin. Zaten 100 km de bir durman da gerekecek. Ne kadar konforlu olursa olsun, depo menzilini molasiz gormek biraz deli işi olur
Aku sarj cihazın olduğu anda ki pahalı bir şey değil o mars sorunu yasamiyorsun. Kapalı Garaj ihtiyaci yok, akuyu sokmek 5 dk sürüyor. 1 kış sezonunda en fazla 2 defa sarj etme ihtiyaci duyarsin. Yazın sarj etmeye de gerek olmuyor.
ben 650 de sıkışık trafikte denizli sıcağında ki 40 derecenin üstünde olduğu zaömanlar bile oldu hararet ya da şişme gibi bir durum olmadı 1100 yapan da duymadım hiç. Siz motora 6 litre ki hele kışın benim 650 lik sorunluydu o zaman hocam. İkisine de binip denemem lazım artık
Tabi ikisini de denemekte fayda var. Benim yakıt rakamlarim gerçek anlamda motorun stilinde yani sakin sürüş ile alınmış rakamlar ona göre
Gene de nacizhane madem böyle bir modifikasyon yapacaksın. Daha büyük cc olana bunu yapmakta bence fayda var. Arkadaşın dediği gibi degsin yani cc olarak.
Peki konfor olarak hangisi sizce ? Ses olarak Shadow daha iyi gibi en azından videolarda öyle gözüküyor zaten ağırlık artacağı için yakıtta artacak
HAZZILHAR konfor işini daha iyi anlatır ben sadece ds 650 ve 1100 sahibi oldum. Shadow nedir ne yapar bilmiyorum. Ama Mantıken ikisi de ayni sinif ve konfora yönelik yapılmış motorlardan küçük cc olanın büyükten daha konforlu olmaması gerekir.
Ses konusunda shadow un rolanti tinisi harley gibi çıkacaktır. Ama seyir hızı devrinde tini olarak arada fark olmuyor. Bununla beraber sesin derinliğine bakarsak cc farkından dolayi ds daha tok ve baskın ses verirken shadow biraz daha çiğ kalır. Aslında shadow 750, ds 650 nin kalemi bir makina. 1100 ile farklı kulvarda kıyas yapmak haksızlık da oluyor biraz.
Bütçem olsa xvs950 alıp yapmakta çok fayda var ama malum bütçe birde o kadar eski bir motorlara bagger yapılır mı sizce ?
Bagger işi çok kolay değil, bir motor parası daha masrafı çıkar
5 bin anlaştım bir yerde ama makina da kararsızım
Selam ahali. VT750 ve XVS1100 performanslarının birbiriyle kıyaslanması ne saçma. Hacim, farkı %50... XVS650 ve VT750 kıyaslamalarını anlarım da... XVS650 ve VT750 viraj, manevra olarak tartışılamaz derecede farklı birbirinden. Dragstar sahibi bir arkadaşla istanbul trafiğine çıkalım, farkı beraber görelim (tabi kullanım kabiliyeti de değişiklik gösterecek). Ama söyleyebileceğim şu: ön takım mesnet açısı, trail/rake shadowda bariz daha tumturaklıdır. (http://www.custom-choppers-guide.com/rake-and-trail.html - http://www.motorcycle-superstore.com/4125/mngr/rake-and-trail-explained.aspx)
Düşük hız - yüksek hız manevralarında shadow'un tepkimesine bahis koyarım...
Hani rakamlar?
Trail/Rake
Shadow: 161mm/34'
Dragstar 650: 144mm/33'
1100: 137mm/33'
Dragstar'ın virajda kendini kaldırmaması, ayrıca ters yöne kontra istemesi, düşük hızda gidonda az güçle manevraya girerken manevrayı sürdürmek/tamamlamak için bütün vucudu işin içine katmak zorunda kalmak, Rake/Trail'in düşük olmasından kaynaklanıyor. Yani Gidonda yapacağımız harekete tepkime düşük rake-trail le artıyor ama motor kendini toplamıyor. Bu benim gibi her gün şehir içinde süren birisi için acayip yorucu. Shadow'umla yaptığım kıvrak hareketlerle bir naked'ı arkamda bırakabiliyorum. Ama Dragstar'la şehre çıktığımda ilk düşündüğüm şey aman makine dik dursun, yatırıp manevra yaparsam çok yorulucam...
Uzun yolda ise Shadow'la virajlara iki parmakla girebilirim, düzgün asfaltta motorun kendini toplaması için (tabii ki tehlikeli muhalefet için yorum yazmayalım) gidonu tutmama bile gerek kalmayacak, ama dragstar'ın gidonuna her daim sıkı sıkıya sarılmak durumundayım çünkü viraja yattığım gibi çıkmak için de kendim kaldırmalıyım. E tabi göreceli, kimisi kontrol tamamen bende olsun der, kimisi motorum benim bir parçam, benimle işbirliği yapsın der...
HP
Shadow: 33.7 kW @ 5500 rpm
650: 29.2 kW @ 6500 rpm
1100: 45.2 kW @ 5750 rpm
Dragstar'ın yakıt tüketiminin -bazen- Shadow'dan dahi yüksek olmasının büyük ölçüde sebebi, Dragstar'ın en yüksek beygir gücünü üretmek, yükünü itebilmek için Shadow'dan 1000rpm daha yukarı çıkma ihtiyacı. 1100'de rakamlar Shadow'la daha kıyaslanabilir.
Tork:
Shadow: 64.2 Nm @ 3000 rpm
650: 50.9 Nm @ 3000 rpm
1100: 85 Nm @ 2500 rpm
Yani Shadow'un tork namına 350 CC'de kaybettiği 20,8 Nm'nin %64'ünü (13,3 Nm) Dragstar 100 CC'de kaybediyor. Dragstar 650 ve virago 535'in krank ve benzeri mekanik aksamlarının aynı olmasından herhalde... Farklı modelleri aynı parçayla halledelim kafası sanırım bu.
Shadow'un bilinen kronik hiç bir problemi yok.
Dragstar'ın (sahiplerince kronik kabul edilmese de) sıkça görülen ve benim kronikliğinde ısrarcı olacağım birkaç problemi var... Ticari sebeplerden ötürü de hala kronik olarak tutuluyor, yedek parçalar -ne hikmetse- sorunsuz. Ama yenisini alıp takıyorsunuz yine de.
650-1100 karışık şöyle: yüksek ısıdan ötürü: üst silindir kapağı contası yakma-yağ akıtma sorunsalı, statör sargısı yakma sorunsalı. genel: konjektör, marş rublesi, marş rölesi, marş kömürü... tahrik şaft contalarının yağ kaçırması, umursanmadığında veya farkedilmediğinde şaftı koltuk altında eve götürtmesi...
Maalesef elektrik tesisatı şımartılmadığında önce konjektöre, sonra statöre ve marş bileşenlerine sıçrıyor...
Velhasılkelam... Kıyaslamaları yaparken biraz rakamları ve oranları göz önünde bulunduralım. Gerçekçi olalım, objektif olalım. Evet yorumumda Shadow'u biraz kayırmış olabilirim, pişman değilim...
Valla Kawa gözlemediğim kadarıyla VN750 de büyük s*çmış, vn800 ve vn900 de prestij yapmış. VN1600 ü kullandım 2009 modelini, yaklaşık 300-400 km yaptım. ivmelenme vs sürekli tahrik ediyor çok performanslı ve cüsseli makine, acayip hantal aman diyim zıpırlık yapmaya gelmiyor... bir konu vardı suzuki, kawa, dragstar kıyaslamıştım bildiğim kronik sıkıntılarını yazmıştım da bulamadım şimdi yorumumu. kopyala yapıştır yapardım da, iş güç şimdi daha çenemi düşüremiyorum )
edit:vz800 suzukiyi alan iflah olmuyor artıparantez...
---------- Mesajlar birleştirildi - 13:41 ---------- bir önceki mesaj zamanı 13:26 ----------
Aşağıdaki yorumu yazmışım... Eklemeyi unutmuşum. Dragstar 650 - VT 750 selefleri makinalarda yağ haznesi 2,6-3 lt gibi yağ alırken, VZ800 1,7 lt (yanlış hatırlamıyorsam) yağ alıyor. AŞağıdaki su kaçırma, yüksek devir gibi sebeplerden zaten bir avuç olan yağ daha çabuk deforme olunca uzun vadede yatak sarma, hatta kol çıkarma sorunları işten bile değil. daha önce temelde yatak sarma kol çıkarma problemlerinin kronik olduğunu düşünüyodum, ama kronik olan makinenin mühendisliği vesselam.
---------------------------------------
Suzuki VZ800 malesef kronik sıkıntılı bir motor. mekanik aksamında meydana gelen sıkıntıları görmezden gelir ilgilenmezseniz konu yatak sarma, kol çıkarmaya kadar gidebiliyor (krank milinin bağlı olduğu ana yataklar krankı zaptedemeyecek kadar aşınuyor, silindir kollarının yatakları kuru kaldığı ya da bozuk yağa maruz kaldığı için aşınıyor ve bir süre sonra bu kollar kırılıyor vs...)
peki bunların sebebi? yapı olarak VZ800 yüksek devir kullanılan, gücü seleflerine göre daha yüksek devirde üreten bir motor.
bkz...
Honda VT750C4
Max Power
33.7 kW @ 5500 rpm
Max Torque
64.2 Nm @ 3000 rpm
Suzuki VZ800
Max Power
36.4 kW / 50 hp @ 6500 rpm
Max Torque
65 Nm / 6.63 kgf-m / 47.9 ft.lb @ 5000 rpm
Kendi motorum VT750C4, maksadım üretilen güçleri değil bu güçlerin hangi devirlerde üretildiğini kıyaslamak.
Gelelim sonuçlarına... Halihazırda motorun su devridaim pompası fabrikasyon olarak sıkıntılı. Bir süre sonra contaları su salmaya, yağa su karıştırmaya başlıyor. Soğutma için antifriz/saf su kullanılmazsa zaten içi "bok" bağlıyor pompa iş görmez hale geliyor.
Nispeten yüksek devirde kullanılması, daha fazla basınç, daha fazla ısı, daha fazla aşınma demek. Bu da özellikle üst kapak contalarının nispeten daha çabuk aşınmasına sebep oluyor, bir süre sonra aynı devridaim pompasında olduğu gibi, pistonların içine soğutma sıvısının karışmasına sebep oluyor. yağı bozuyor, mekanik aksamı haşat ediyor...
Sebebini bilmiyorum da servislerde ya da çevremde ne kadar VZ800 gördüysem hepsinde eksantrik zincir sorunu var... Eksantrik gergileri sorun çıkarıyor, zincirler bollaşıyor... Dolayısıyla kranktaki dişlilere yükleniyor, dişlileri sıyırıyor ya da kırıyor.
Ekstra özen gösterilmemiş bir VZ800 50-60.000 km ye geldiğinde motorun kalbinde krank haznesinde sorunlar göstermeye başlıyor. Kırılan subapları, sürekli kaçan karbüratör ayarını, teke düşmeleri vs saymıyorum bile, şu sorunlara göre ufak problemler bunlar...
Honda ise VT750'nin motor bloğu için, kitapçığındaki bakım çizelgesi takip edildiği ve yetkili serviste bakımları yapıldığı takdirde motor bloğuna 350.000 km garantisi koyuyor avrupada...
bunları anlatma sebebim canınızı sıkmak, motorunuzdan soğutmak değil de... bu sıkıntılardan herhangi birisi baş göstermeden, maddi ve zaman olarak imkanlar dahilinde elden geçirin motoru... ileride sıkıntı çıkarmasın, önlem alın.
Ulan bi vakit ayırıp adam akıllı okuyamadım yazılanları. Güzel yazılar var gibi, ilk fırsatta okuyacağım.
Yalnız net bir bilgi vereyim size beyler. Shadow.
ben şimdiye kadar tüm yazdıklarını okudum shadow diyo başka bişey demiyo teşekkürler mikail_06. (konuyu da ben açmışım gibi oldu )
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)