Okey Baba!
Okey Baba!
KALMAK KADAR ESKİ, GİTMEK KADAR YENİ OLMAYANDIR ÖZLEMEK!
BEDDUALARI DENEDİM, HİÇ BİR İŞE YARAMIYOR!!!
KEŞKE, KÜFÜRLERE DE DUADAKİ GİBİ, "AMİN" BENZERİ BİR ŞEY DİYEBİLSEK....
benkaan adlı motor sürücüsüne,
duyan da gerçek sanacak,
ben olmasam kim senin anahtarını çekip kaçacak ışıklarda?
ben olmasam kim sana cemil ipekçi deyip bıyıklarını çekecek
ben olmasam ki senin sakallarını yolacak
ben olmasam kim senin elcik püsküllerini çekecek
ben olmasam kim senin arkanda seni koruyacak?
ben olmasam kim seni arı soktuğunda çırpındığını görecek?
ben olmasam sen kiminle sert nescafe içecek akşamları?
ben olmasam sen kimin yanına uğrayacaksın akşamları?
ben olmasam kim senin sırtına binip videoya kaydettirecek?
ben olmasam kim redbull içip seninle şakalaşacak?
ben olmasam...
daha sıralayacağım birçok şey var. yazmakla bitmez ki
ben olmasam kime böyle şeyler yazacaksın nette kim sana benim gibi cevap verecek
ben olmazsam edi'sini yitirmiş büdü olup kalıverirsin olum...
sen olmasan rahat rahat ışıklarda durabilirim
sen olmasan bıyıklarımda sakallarım da rahat durur
elcik püsküllerim sen olmadığın zaman daha huzurlu
arkamda dolaşma çocuk öldürürüm seni
arılarla bile daha mutluyum sen yokken
sert nescafe için evet lazımsın yalan yok
erenin yanınada uğrarım sorun değil
videolara gelince onu bilare sölerim
redbul iflas eder sen olmasan
ne diim alpi.....
Allah seni nasıl biliyorsa öyle yapsın...
seviyorum seni keltoşum .varlığın ayrı dert yokluğun ayrı
[B][SIZE="2"]yaşamam için, motor sürmem lazım. motor sürmem içinse yaşamam!!![/SIZE][/B]
ben de seni seviyorum kardeşim
iyi ki varsın
senin de varlığın ayrı bir dert yokluğun ayrı bir dert
ben attık gerı dondun buralara hepınıze selamlar zaten hepınızle hergun selamlasıyoruz gorusuyoruz buralara yazmasamda ıykı varsınız nezıhe ayrıca tesekur etmek ıstıyorum bemı bu haftakı gezıdem mahrum bırakmayıp artcısı yaptıgı ıccıım hepınız sıkı dostlarsınız
arkadaşlar hepiniz çok iyi sıkı dostlarsınız. alper ve kaan ne yaparsanız yapın ayrılmaz ikilisiniz. hepinizi seviyorum.
adanalı dostlar yolunuz açık olsun. umarım yine görüşürüz.
görüşmek umuduyle
stunc -honda titan -honda twister
motosiklet özgürce yaşamak, rüzgarla yaşırmak tır.
sana bundan sonra bond mustafa diyelim
aramıza yeniden hoş gelin musti
saolasın salih abi bizde seni çok seviyoruz
[B][SIZE="2"]yaşamam için, motor sürmem lazım. motor sürmem içinse yaşamam!!![/SIZE][/B]
günaydın sevgili arkadaşlaaaarrr. ben de hepinizi seviyorum. gülü bir gün sizi her gün seveceğim....
ayrıca, bugün 30 ağustos Zafer Bayramı. kendini adam gibi adam olarak bilenlerin bayramını kutlarım.
sevgiyle ve yürekçe...
YÜREKÇEKALIN!
KALMAK KADAR ESKİ, GİTMEK KADAR YENİ OLMAYANDIR ÖZLEMEK!
BEDDUALARI DENEDİM, HİÇ BİR İŞE YARAMIYOR!!!
KEŞKE, KÜFÜRLERE DE DUADAKİ GİBİ, "AMİN" BENZERİ BİR ŞEY DİYEBİLSEK....
30 ağustos zafer bayramınızı kutlarım.
dün de konuşuldu keşke daha önceden organize olsaydık da şöyle bayraklarla güzel bir şehir turu yapsaydık.
vallahi ben her an hazır ve nazırım biliyorsunuz.
eğer yapalım derseniz ben,eren,muzo,sencer ok demişti.
elleri görelim
[B][SIZE="2"]yaşamam için, motor sürmem lazım. motor sürmem içinse yaşamam!!![/SIZE][/B]
akşama bak kaç kişi olucaz sencer abi. şimdilik 4 ama geçer
[B][SIZE="2"]yaşamam için, motor sürmem lazım. motor sürmem içinse yaşamam!!![/SIZE][/B]
KALMAK KADAR ESKİ, GİTMEK KADAR YENİ OLMAYANDIR ÖZLEMEK!
BEDDUALARI DENEDİM, HİÇ BİR İŞE YARAMIYOR!!!
KEŞKE, KÜFÜRLERE DE DUADAKİ GİBİ, "AMİN" BENZERİ BİR ŞEY DİYEBİLSEK....
önümüzdeki sene statda da geçiş yaparız sen bana bırak
[B][SIZE="2"]yaşamam için, motor sürmem lazım. motor sürmem içinse yaşamam!!![/SIZE][/B]
Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
Akdenize bir kısrak başı gibi
uzanan bu memleket bizim.
Bilekler kan içinde,
dişler kenetli, ayaklar çıplak
ve ipek bir halıya benzeyen toprak, bu cehennem, bu cennet bizim. Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın, yok edin insanın insana kulluğunu,
bu davet bizim...Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim...
N.H.
Büyük Zafer
MAHMUT Esat Bozkurt, Kemalist devrimin kurmaylarından ve düşünürlerindendir. Hepsi bir yana, iki yıl öncesine kadar uygulanan Medeni Kanun'un başmimarıdır. İsviçre'de hukuk doktoru olduktan sonra vatanın işgal edildiğini duyan arkadaşları Şükrü Saracoğlu ve Kâzım Nuri beylerle memlekete dönmüş, Milli Mücadele'ye katılmış ve Büyük Millet Meclisi'ne İzmir milletvekili olarak girmiştir.
* * *
MAHMUT Esat Bozkurt "Büyük Zafer"den önceki Sakarya Savaşı'nı anlatır; askerlere moral vermek için gönderilen Meclis heyetinin içindedir; anlatır:
"Kıt'ayı Meclis namına cesaretlendirecektik. Erlerin birçoğu başı açık, yalınayaktı, pantolonları lime lime idi. Ceketleri yoktu, üzerlerindeki silah ve cephane bellerinden göğüslerine kadar, onlara elbise vazifesini görüyordu. Bunlarla hem bağımsızlığı koruyorlar hem ısınıyorlardı. Bu kadar meşakkate göğüs geren bir ordunun erlerine ne söylenebilirdi ki!" (x)
* * *
BİR yıl sonra, 1922 yılı, Bakanlar Kurulu Atatürk'ün başkanlığında toplanır, "Büyük Taarruz"un kararı imzaya açılır. Mahmut Esat Bozkurt ve diğer bakanlar sırayla imzalarlar, Adliye Bakanı Çankırı Milletvekili Neşet Bey yaşlı bir insandır, kalemi eline alır, elleri titreye titreye imza atar ve duasını ihmal etmez:
"Allah, askerlerimizin birini bin göstersin!"
* * *
MUSTAFA Kemal Paşa "30 Ağustos Zaferi"nin akşamını şöyle anlatır:
"Güneş mağribe (batıya) yaklaştıkça ateşli kanlı ve ölümlü kıyametin kopmak üzere olduğu bütün ruhlarda hissolunuyordu. Bir an sonra cihanda büyük bir yıkım olacaktı ve beklediğimiz kurtuluş güneşinin doğabilmesi için, bu yıkım lazımdı. Hakikatin semanın karardığı bir dakikada Türk süngüleri düşmana doğru sırtlara hücum ettiler. Artık karşımızda bir ordu, bir kuvvet kalmamıştı."
Atatürk, "Büyük Taarruz"un sonuyla "Büyük Zafer"in başını böyle anlatır.
* * *
MAHMUT Esat Bozkurt da o günün İzmir'ini anlatır:
"İzmir'de titrek kandilli camilerde, titrek eller, titreye titreye Tanrı'ya doğru kalkıyor, ak sakallardan süzülen gözyaşları yıllarca süren bir hakaretin öcünü istiyor, genç gelinler, genç kızlar, alınlarını yüksek tutmaya alışmış Türk delikanlıları hep bunu bekliyor:
- Geliyorlar!"
* * *
MAHMUT Esat Bozkurt, Amerikalı bir tarihçinin "Dünya Savaşı'ndan Sonraki Tarih" adlı eserinde "Avrupa, bütün bir tarihin yürüyüşünde Türkler önünde bu kadar rezilane dize gelmedi" dediğini yazar.
Ya şimdi?
Mahmut Esat Bozkurt der ki:
"Hayat bir kavgadır. Bugün yapmakta olduğumuz büyük bayram, zaferle taçlanan bu kavganın verimidir."
Bugün öyle bir davamız ve kavgamız var mı?
[I][COLOR="Indigo"]Sen düşünceden ibaretsin, geriye kalan et ve kemiksin.
Gül düşünürsün, Gülistan olursun; Diken düşünürsün Dikenlik olursun. (Mevlana)[/COLOR][/I]
KALMAK KADAR ESKİ, GİTMEK KADAR YENİ OLMAYANDIR ÖZLEMEK!
BEDDUALARI DENEDİM, HİÇ BİR İŞE YARAMIYOR!!!
KEŞKE, KÜFÜRLERE DE DUADAKİ GİBİ, "AMİN" BENZERİ BİR ŞEY DİYEBİLSEK....
erenin veya ciksin orda saat 7 falan gibi toplanalım.kaç kişi gelirse çıkarız bayraklarla
[B][SIZE="2"]yaşamam için, motor sürmem lazım. motor sürmem içinse yaşamam!!![/SIZE][/B]
okuyalım hatırlıyalım ve unutmayalım.
http:// www. meb. gov. tr/ belirligunler/ 30agustos/ yazilar/ anlam.htm alıntıdır
30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI
GÜNÜN ANLAMI VE ÖNEMİ
Birinci Dünya Savaşı sonunda imzalanan Mondros Mütarekesi ve Sevr Antlaşmasıyla yurdumuz tamamen elimizden alınıyor, vatanımızda hür olarak yaşama hakkımıza son veriliyordu. Yüzyıllardır üzerinde bağımsız olarak yaşadığımız bu topraklar düşmanlara veriliyor, bizim de bunu kabul etmemiz isteniyordu.
Türk milletinin bu durumu kabul etmesi elbette mümkün değildi. 19 Mayıs 1919'da Atatürk'ün Samsun'a çıkmasıyla, lideriyle kucaklaşan Anadolu, Atatürk'ün önderliğinde Kurtuluş Savaşı'nı başlattı. Amasya Genelgesi'nin yayınlanmasının ardından Erzurum ve Sivas Kongreleri yapıldı. Daha sonra 27 Aralık 1919'da Ankara'ya gelen Atatürk, 23 Nisan 1920'de TBMM'yi kurdu. Böy-lece hem memleketin yönetimi halkın iradesine verilmiş oluyordu. Hem de Kurtuluş Savaşı'nın merkezi Ankara oluyordu.
TBMM meclisi yaptığı görüşmelerde yurdun durumunu ve kurtuluş çarelerini aradı. "Misak-ı Millî sınırları içinde vatanın bir bütün olduğu ve parçalanamayacağı görüşü"nden hareketle, düşmanla mücadele kararı alındı. Oluşturulan düzenli ordularla savaşa girildi. İlk başarı, Doğu'da Ermeni çetelerine karşı kazanıldı. Daha sonra, Batı cephesinde, Yunanlılarla, I. İnönü ve II. İnönü Savaşları yapıldı. Bu savaşların kazanılmasıyla Yunanlılar'a büyük bir darbe indirilmiş oldu. Bunun üzerine Yunan ordusu yeniden saldırıya geçti. Saldırı üzerine Mustafa Kemal, or-dularına: "Hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır. Bu satıh, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz." emrini verdi.
Türk askeri, büyük bir azim ve fedakârlıkla bu karara uydu. 23 Ağustos ve 12 Eylül 1921 tarihleri arasında yapılan Sakarya Meydan Muharebesiyle, Türk milleti 1699 Karlofça Antlaşmasından beri ilk defa toprak kazanmaya başlıyordu. Sakarya Savaşı, Türk milletinin savunma durumundan taarruz durumuna geçtiği önemli bir savaş olarak da tarihe geçti. Bu zafer sonunda, TBMM tarafından, Mustafa Kemal'e "gazi" unvanı ve "Mareşal" rütbesi verildi.
Türk tarihinin dönüm noktalarından biri olan Sakarya Savaşı'ndan sonra, büyük bir taarruzla düşmanı tamamen yok etme kararı alındı.
1922 yılı Ağustosuna kadar, hazırlıklar tamamlandı. Güneydeki Türk birlikle-ri, büyük bir gizlilik içinde Batı cephesine kaydmld". İstanbul'daki cephane depolarından silah ve cephane kaçırıldı. İtilaf Devletleri tarafından tahrip edilerek kullanılmaz hâle getirilen toplar onarıldı. Yeni silâhlar satın alındı. Ordumuza taarruz eğitimi yaptırıldı. Bu hazırlıklardan sonra, Gazi Mustafa Kemal'in başkomutan-lığını yaptığı ordumuz, 26 Ağustos 1922'de düşmana saldırdı. Bir saat içinde düşman mevzileri ele geçirildi. 30 Ağustos'ta düşman çember içine alındı. Sağ kalanlar esir alındı. Esirler arasında Yunan Başkomutanı Trikopis'te vardı.
Bu savaş, Atatürk'ün başkomutanlığında yapıldığı için Başkomutanlık
Meydan Muharebesi olarak adlandırıldı.
Büyük Tarruzun başarıyla sonuçlanmasından sonra düşman, İzmir'e kadar takip edildi. 9 Eylül 1922'de İzmir'in kurtarılmasıyla yurdumuz düşmandan temizlenmiş oldu. Hain düşmanın, haksızca ve alçakça işgaline "dur" diyen ve kanımızın son damlasını akıtmadan yurdumuzu bırakmayacağımızı dünyaya ispatlayan bu büyük zaferi her yıl, 30 Ağustos günü, bayram yaparak kutluyoruz.
tüm ulusumuzun bayramını kutlarım
görüşmek umuduyle
stunc -honda titan -honda twister
motosiklet özgürce yaşamak, rüzgarla yaşırmak tır.
elleri kırılsın,
anlamsızca yaşayan, bilinçsiz insanların topluluğu bugün faaliyetteydi.
bugün terör mersindeydi.
pozcu kushimato sokağının ilk sola sapağı olan şok marketin sokağına bomba konulmuş. ağır parça tesirli bir bomba çöp kutusunun içine konulup şarapnel amacıyla kullanmışlar çöp kutusunu. binaların camları inmiş.
işn kötü tarafı çöp kutusunun 3 metre arkasında gençlerin gittiği bir internet cafe var. bombanın muğdat ve adese nin oradan bile duyulumuş.
ölü durumu henüz ulaşmadı ama yaralılar var .
allahım hepimizi ve tüm sevdiklerimizi esirgesin.
kendinize dikkat edin.
kendinize dikkat edin.
Şu an bu konu içerisinde 2 kullanıcı var. (0 üye ve 2 misafir)