PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Istanbul'un Trafik Kuralları



Ö.Z.€.R
25 Eylül 2008, 00:57
* YoL verilmez, alınır. Eğer bir garajdan ya da otoparktan direkt yola çıkacaksanız, araçların size yol vermesini beklemek hayalcilik olur. Burada kural, bodoslama yola fırlamaktır. Merak etmeyin, hızla gelen araçlar "Zınk!" diye duracaklardır.

* Mecbur kalmadıkça kimseye yol verilmez. Amaç ulaşılacak yere bir an önce varmaktır. Asla yol verilmez. Çok mecbur kalınırsa hafiften hız düşürülür. Yavaşlamanıza sebep olan araçlara bağırmak en tabiî hakkınızdır.

* Yeşil ışığın yanması asla beklenmez. Işıklarda beklerken vites asla boşa alınmaz. Birinci vitese takılır ve bir ayak debriyajda tutularak araba bağırttırılır, iyi bir istanbullu yeşilin yanacağını hisseder ve yanmadan geçer. Yeşil ışık birkaç saniye sonra nasıl olsa yanacaktır. Eğer ışıkta bekleyen diğer araçlar sizin önünüzdeyse, sarı yanmadan koraya köküne kadar basılır ve "Hadi be, yürüsene!" diye bağırılır.

* En sağ şerit emniyet şeridi değil, acelesi olanların şerididir. Eğer trafik tıkanmışta en sağ şeritten huzur ve güven içerisinde gidebilirsiniz.

* Sinyal vermek delikanlılığa sığmaz. Durmak isteyen veya dönüş yapmak isteyen istediği zamanda ve yerde durabilir ya da dönebilir. Arkadan gelen araçlar bunu altıncı hisleriyle hissetmelidirler. Hissedemezlerse arkadan vururlar ve suçlu duruma düşerler.

* Ağır vasıtaların yeri en sol şerittir. Sadece onlar değil, bütün ticarî araçlar sol şeritten giderler. Küçük ve hafif binek otolar onlara her zaman yol vermeli ve saygıda kusur etmemelidirler.

* Ambulanslar acelesi olanlar için faaliyet göstermektedir. Sirenlerini açmış, son hızla giden bir ambulans görürseniz hemen arkasına takılın. En kısa zamanda varacağınız yere ulaşırsınız. Bu son derece doğal ve sık başvurulan bir uygulamadır, zaten o ambulans da âcil servise hasta değil, televizyondaki maça taraftar taşımakta veya Ramazan'daysa iftara oruçlu yetiştirmektedir.

* Korna çalmak en tabu hakkınızdır. Onu sık sık kullanın. Dünyanın parasını verip fıstık gibi bir araç satın almışsınız. Kornasını yeteri sıklıkta çalmazsanız oksitlenme yapabilir. Ayrıca az korna çalanlar istanbul trafiğinde hemen farkedilir ve dışlanırlar. En son korna makamlarını minibüs şoförlerinden öğrenebilirsiniz.

* Sollayacaksan önce sıkıştır. Bir araç sollanacaksa, arkadan sellektör yapılmalı ve aracın tamponuna değecek kadar yanaşılmalıdır. Böylece sollanacak kişi arkadakinin niyetini anlar ve kenara çekilir.

* Yol çizgileri sollama zevkini artırmak için vardır, istanbul'da kesinlikle tek bir hat üzerine yol alınmaz. Devamlı şerit değiştirilerek sollama yapılır. Yoldaki çizgiler sollama yapmamızı kolaylaştırır.

* Farlar hava iyice kararmadan yakılmaz. Gündüz vakti farlarını yakanlar olursa, diğer sürücüler tarafından anında uyarılırlar.

* Selektör şoförün eli ayağıdır, her zaman kullanılmalıdır. Bazen bir teşekkür, bir uyarı, kızgınlık için sellektör yapmadan araç kullanan iyi şoför olamaz.

* Bayan şoförlerin İstanbul'da trafiğe çıkmaya hakları yoktur. Erkek sürücüler her fırsatta bu kaideyi hatırlatmalı, bayan sürücüleri devamlı sıkıştırarak zor durumda bırakmalıdırlar. Bu kurallara dikkat edelim, uymayanları uyaralım.

* istanbul'da hız sınırlaması yoktur. Mahalle aralarında pati çekilip spin atılabilir, son sürat gidilebilir.

* Sürücüler her zaman haklıdırlar. Yayalar yayalığını bilmeli, ona göre davranmalıar. Yaya geçidi, yayaların geçiş üstünlüğü gibi kavramlar istanbul'da geçerli değildir.

ALINTIDIR

KUVVETMİRA
25 Eylül 2008, 01:01
ankarada sür'atle istanbullaşmaktadır.

cem_ali
25 Eylül 2008, 01:02
işte zavallığın başlıca belirtileri

schumacher__
25 Eylül 2008, 01:04
kesinlikle doğru, uygulamalı bir hikaye için :

http://www.motosiklet.net/forum/moto-sohbet/46992-ilk-uzun-yol-maceram-hem-de-istanbul-trafigine-e-yazdik-okuyun-bari.html

atos0707
25 Eylül 2008, 08:23
ben de katılıyorum istanbula gitmeme sebeplerimden birisi de trafik çilesi

modify
25 Eylül 2008, 08:26
:))

doğru tabi. eksiği yok fazlası var yazının :)