Dün sabah saatlerinde Bostancı isoparkın orda kaza yaptım arkadaşlar. Kız arkadaşımla beraber ufak bir gezintiye çıkmıştık. Gidip aldım kız arkadaşımı. Erenköy ışıklardan sahil yoluna doğru döndüm. Bostancıya geldim ve ilk ışıkları geçtim. İleride yol ikiye ayrılıyor, sol taraf bağdat caddesi ve küçükyalıya doğru döner, düz devam ederseniz pendik kartal istikametidir. İstanbullu arkadaşlar bilir. Ben Bostancıdaki ilk ışıkları geçtikten sonra ileride yol ayrımının olduğu o ikinci ışıklara doğru sol şeritten yaklaşık 50km/h ile yaklaşırken orta şeritteki bir özel halk otobüsü bir anda sola doğru sinyalsiz bir şekilde direksiyonu kırdı (sol tarafta otobüslerin garı var, oraya girmek istedi). Ben de ilk önce arka freni sıktım fakat pek işe yaramadığını, otobüse çarpmak üzere olduğumuzu görünce ön frene asıldım. O panikle sanırım çok sıktım ve olanlar oldu. Ön tekerlek kaymaya başladı ve direksiyon sola doğru döndü. Hakimiyeti kaybedip ikimiz birden yere düştük. Çok kötü bir andı, Allahım kimseye yaşatmasın. Ben dizlik, kask, eldiven, korumalı mont ve bellikleydim. Yani tam korumaydım. Kız arkadaşımda da kask ve mont vardı. Düşerken artçının ayağını bastığı yer sol bacağımın üst iç yanına girdi sanırım. Çok derin bir yarık ve morarmalar oluştu. Toplam 7 dikiş atıldı. Kız arkadaşımda ise hiç bir yara izi yok, sadece hafif sürtünmeden kaynaklı kızarıklıklar var. Bir de çenesini yere vurmuş sanırım, yara olmuştu ve burnu kanıyordu.
Düştükten sonra kız arkadaşım geride kaldı ve gözlerim sadece onu arıyordu. Ayağa kalkıp kaskımı çıkarttım ve yanına gittim. Canı çok acıyordu, ben kırık veya çıkık olmasından şüphe etmiştim o an. Sonra polisler geldi ve ardından da ambulans. Hemen Göztepe Devlet Hastanesine kaldırdılar bizi, röntgen filmlerimiz falan çekildi. İfadelerimiz alındı. Çok şükür ikimizde de kırık olmadığı tespit edildi. Şükürler olsun ki kız arkadaşımın durumu benden daha iyi. Yürüyebiliyor, ufak tefek ağrıları dışında sorun yok. En çokta buna seviniyorum. Ben sol bacağımın üstüne basamıyorum şu an. Boynum fena halde tutuldu, kız arkadaşımın da boynu ağrıyor biraz. Montumun sol kolu param parça olmuş. Benim kaskımın vizörü çizilmiş ve birkaç yerinde ufak tefek çizikleri var. Kız arkadaşımın da kaskının vizörü çizik. Motosikletimin sol tarafı tamamen haşatmış. Neyseki bizde çok önemli bir problem yok, mala gelen cana gelmesin. Biraz kendime geleyim, fotolarını paylaşırım sizlerle.
Bu benim ilk kazam oldu. Ne kadar acı birşeymiş. Korumalarımın önemini bir kez daha anladım. Eğer montlarımız olmasaydı şu anda çok daha farklı bir durumda olabilirdik. Kasklarımız takılı olmasaydı, söylemek bile istemiyorum siz tahmin edin artık. Düşünün, sadece 50km. hızla gidiyorken bu kadar sert bir düşüş yaşadığıma göre, daha yüksek hızlarda neler olabilirdi düşünmek bile istemiyorum. Hani bazı arkadaşlarımız var, yaptıkları süratlerle övünüyorlar. Tabiki mükemmel bir duygu, tarifi yapılamaz bir zevk. Sakın beni kimse yanlış anlamasın ama hiç birimizin hayatı bu kadar ucuz değil, olmamalı! Hala görüyorum, arkadaşın altında 1000RR var. Kaskını koluna takmış E5'te arabaların arasından makas ata ata gidiyor. Çok üzülüyorum. Lütfen biraz daha bilinçli olalım. Bu makinede yüksek hızlarda kurtuluşumuz yok. Hele ki korumasızsak.
Bundan sonra motosikletimi hobi amaçlı, kısa gezilerde kullanmaya karar verdim. Aileme bundan daha büyük bir acı yaşatmak istemiyorum. Ara sıra işe gidip gelirken de kullanırım belki ama yine de kendimi biraz sıkmam, uzaklaşmam lazım bu makineden. Ama hiç bir zaman tamamen bırakamam. Allahım hiç birinize bu tür acılar yaşatmasın, çok ama çok dikkatli olun olur mu?
Biraz uzun oldu ama napalım, okuduğunuz için teşekkür ederim. KAZASIZ SÜRÜŞLER hepinize...
Bunlar da kazadan sonra korumalarımızın hali, şimdi çektim;
Bu benim kaskım, sadece vizörü çizilmiş. Bir de üst kısmında hafif bir çizik var o kadar.
Bu da kız arkadaşımın kaskı. Bunun durumu daha vahim ama görevini başarıyla yaptı çok şükür.
Motosikletim şu anda arkadaşımın servisinde. Onlar geldi aldı sağolsunlar. Yürüyebilecek duruma geldiğimde onun da fotolarını çekerim. Şimdilik dinlensin bakalım.