Street Rocket Yamaha FJ 1200
Reklamlar
-
Zaten hoşuma gidiyordu,bir akşam şakayla karışık alalım muhabbeti oldu,ertesi akşam pazarlık yaptık aldım.
1990 model, 26,000mil yazsada 50.000 km civarında gerçek kmsi.1996 trafik çıkışlı yada tr ye 96 da girmiş bilmiyorum.son 3 sahibi tanıdık.Eski ama yorgun bitik bir makine değil.Kafa grenajı önceden beyazmış aldığım arkadaş gövde rengine boyattı yan yatma sonucu yandaki motosikletin ayaklığı kafa grenajını delince.
Arkada sıfır metzeler lastik var, aldığım sabah sanayide bakımını yapan usta sıfır ayarında birde ön lastik verdi bridgestone.muayeneyi geçen hafta yaptırmıştı aldığım arkadaş.Ben sadece 3lt yağ değişimi yapıcam dün fırsat olmadı.Yedek depo geçiş otomatiği çalışmıyor onun haricinde çalışmayan aksamı yok,zaten çalışmayacak kadar donanımda yok ya
1200 cc 130 hp 108nm tork, sıralı 4 silindir makinesi var.10.000de kesiciye giriyormuş ki 90 model 1200cc için çok bile.5 ileri vites.önde çift papatya disk var arka disk ise motosikletlerde pek görülmeyen otomobillerdeki gibi deliksiz disk ama içersinde hava kanalları var.Ayarlanabilir amortisörler ve sonradan takma 1700tl ye alınmış devil egzoslar var üzerinde şuan.Susturucu tıpaları takılıyken gazlandığında bile bağıran bir makine değil.Tıpaları sökünce 1000lik racingler gibi sesli,gece eve geldiğimde 5-6000 devirde mahalleyi ayağa kaldırırım.Racing makine değil sport touring, bugüne kıyaslarsak gsx-r 1000 değilde hayabusa gibi olduğu sınıf.Sınıfında kawasaki gpz 1100 ve suzuki gsxr 1100 ile kıyasla kilosuna rağmen yavaş sürüş ve şehiriçi kullanımında en rahat ve çevik olduğu için street rocket lakabını gördüm 1-2 yerde
Hayatımda kendi motorum olan 150lik çinli ile yaptığım 6000km(2 ayda) haricinde hiç deneyimim yoktu başka motorda.117 kg motosikletten sonra bunun 260 kg ağırlığı korkuttu biraz.Özellikle aldığımda bakım yaparken usta ile ön tekeri sökmek için burnu aşağı düşmesin diye arkasına oturmama rağmen dengeleyemememiz iyice ter yapmaya başladı bende.dükkandan çıkarırken ayaklarımla geri geri itemedim yerler mıcırlı olduğundan ve daha marşa basmadan canım sıkılmaya başladı "nabıcam ben bununla"diye.Marşa bastık ve usta"kaldırırken gaz verme alışana kadar,sen debriyajı bırak o yürür" dedi ki hakikaten öyle.Sanayiden çıktım ve 10-15 km gezindim anladımki o kadar ağır değilmiş giderken.Emniyet şeridi olmayan 2 şerit yolda ayağımı koymadan artçıyla dönüş yapabildim.Motor kullananlar daha iyi anlar bu dediğimi.Ağırlık tekrar başıma bela oldu bu sabah,garajda soktuğum kapı, oda kapısı genişliğinde olduğundan motorun burnuna geçip geri geri ittirirken 1 karış yükseklikte eşiğe çıkarana kadar canım çıktı hatta yan yatırıyordum kapının yanında duran koltuk sayesinde devirmeden tutabildim.Eski motordan sonra bunun rüzgardan etkilenmemesi çok iyi geldi.Ama yine kilo ile alakalı bir durum varki u dönüşlerinde yada dar dönüşlerde gidonu döndürmek için oynattığım an tekerlek komple dönmeye çalışır gibi oluyor ve motor haliyle içeri yığılıyor,örneğin sağa dönerken 5-10 km hızla gidonu 2 cm çekip sonrasında kendiliğinden sağa dönme hareketini arttıran gidonu sola itmekle uğraşıyorum.Alışkanlık olmadığından ve tecrübesizlikten yaşıyorum bu sıkıntıyıda.
Artçıyla bile çok rahat hatta benim boyum 195 olduğundan 150lik motorun deposunda diz koymak için yapılmış oyuklara ne yaparsam yapayım dizlerim sığmıyordu,bu alet tam bacak ölçülerime göre yapılmış gibi her yerim motorda kullanıcının tutması/yaslanması gereken yere denk geliyor.Ön cam çok büyük nimetmiş.Benim motorda 2 farklı çeşit camdan orjinal büyük olan versiyon takılı.Sele ve süspansiyon konforu eskisi ile kıyaslanmayacak seviye,çok rahat.Motoru daha zorlamamama rağmen 80-100 km hızlarda viraja hafif yatırmak çok eğlenceli.Ağır olduğu için eskisi gibi altımda kolay bacak hareketiyle değil gerçekten bir motorda olması gerektiği gibi gidon/kontra hareketleriyle manevra yapılıyor.Hidrolik debriyaj eski motorumdan daha hisli ama çok sert,eller alışkın olmadığından 60sn boyunca elim debriyajda beklemiyorum.Zaten beklememekte güvenli olan çünkü boşluğuna gelipte elimi bıraktığım an gider.Debriyaj haricinde fren maneti vearka fren pedalıda çok sert.
Eskisindeki önde tek avuçiçi kadar disk ve kampana arka frenden sonra bunda fren var.Gerçekten durmak için konulduğuda belli.Çok aşırı sert bir fren denemedim hiç ama dün sert sayılabilecek bir fren yapmam gerekti ve tatmin etti.Önceki sahiplerinden 20 küsür yıldır motora binen arkadaşım viraj kapasitesinin çok eğlenceli olduğu söyledi.Alışınca görücez
Konforu bozan en büyük şey büyük hacimlerde yaşanan sıcaklık maalesef.Motor hava soğutmalı fakat yağ soğutma radyatörü var.Fan yok.Hararet göstergesi hatta uyarı ışığı bile yok.Işıklarda dururken ve şehiriçinde dizlerimden aşağısı cayır cayır yanıyor.motorun içinden geçip dizlerden bileğe kadar olan grenajda hava kanalları var ama sadece motorun sıcağı geliyor başka birşey yok.Hatta gece ellerim ve boynum donarken özellikle ayaklarım yanıyordu.
Böyle bir motorda en heyecan verici kısımda tahmin edileceği gibi, gidişiÖncelikle kalkış çok rahat.hiç öyle aşırı güçlü makine gibi zorlamıyor.Çok daha dengeli olduğu için daha debriyajı bırakmadan ayaklarımı peglere koyuyorum.Ayaklarım yerde gitmekten zaten nefret ederim, düşeceğim noktaya kadar indirmem ayağımı motordan.Kalkıştan sonra 1. viteste biraz hızlanmadan 30-40 a gelmeden 2 ye takınca gidiş biraz sıkıntılı 2000-2500 devir arasında kalmak istemiyor makine.Zaten o devirlerde elciklerdeki titreşim bileğini sakatlar adamın ama 3500 devir ve sonra ne titreşim var ve kararsızlık.Vitesle ilgili söylemem gereken şey ise sert olduğu.Yamaha'nın vitesleri sert ve seslidir diyorlardı, kırmızı ışıkta boştan bire takıyorum herkes dönüp bakıyor noluyor diye.Ama vites düşerken debriyajı bırakmayla aragazı vererek bir alt vitese geçiş çok iyi ayarlanabiliyor.Debriyaj kullanmadan vites geçirirkende sıkıntı yok ama yormamak için şanzımanı yapmıyorum.
Hızlanma, 5. viteste bile hızlanma muazzam(benim için-şimdilik ).4 adet karbüratör var üzerinde,sert hızlanmalarda 5000 devri geçince çift boğazlı olmamasına rağmen karbüratörler, sanki çift boğazlıymış gibi hızlanma başka boyuta geçiyor.İlk 3 vites gaz çevirilmez demiştim ama 3te gazladım bugün korkutuyor gidişi.Tabi gazlamak dediğim halen tam gaz hızlanma değil.Onu yapacak *** baya bir süre olmaz gibi geliyor,gerekte yok zaten.Lazım olduğunda elinin altında güç olduğunu bil yeter.Böyle hızlı otomobil ve motora binmediğim için ne kadar deli olsamda, almış olduğumuz motosiklet eğitimlerinde söylenenler hemen frenliyor beni.Şakası yok.Racingler gibi tek teker yapmadığı söylendi bana,hayalkırıklığınada uğramadım hiç.90 model motorun havada giden ön tekerini 100 km üzeri hızlarda yere indirmeye kıyamam.180km hızda yere konan cbr 1100xx te bile içim gitti dannn diye yere vurunca.Dingil mesafesinin uzun ve kafanın racing makineye göre daha ağır olması zaten tekere engel.İlk 3 viteste bu sebepten patinaj yapıyor(muş).Patinaj bende hiç olmadı,olacak kadar gaz açamadım çünkü, götünü biraz sert sallarsa o hızlanma esnasında üzerinde duramayacağım belli şimdiki tecrübemle.
Gösterge tablosunda 1. viteste 90 km hızı geçmememiz konusunda bir uyarı var kırmızı işaretli,bunu dinliyorum bende.Gösterge tablosu dışarda mil içerde km gösteriyor.265 km kadranı indirdikten sonra 1000 devir daha kalıyormuş ama reel hızı 260ı geçmez sanırım.Yılların yorgunluğuda var tabi ama geçen sene 200km yolu +200 km üzeri hızlarda yapabilmiş durumda.Hızlanırken sağolsun önceki sahibinin cilaladığı koltukta duramadığımdan sadece gidon ile bağlıyım motora
Hızlanmanın ciddiyetini şöyle söyleyebilirim, 660hp enzo ferrarinin 0-400metre süresinden daha hızlı.
Şimdi biraz makyajını düzeltip yağ değişimi yapıp devam edeceğim.Güzel bir tank ped takıp belki seleyi kaplatabilirim.
6000km 150cc tecrübesinden sonra direk 130hp 1200cc +200kg makineye geçmek mantıklımı?Kesinlikle hayır.İlk defa 5 ay gördüm ve tipine hasta olmuştum.500cc kawasaki er-5 veya cbf 500 düşünürken daha ucuza denk geldi.100,000km üzeri otomobil kullanmış olmanın verdiği trafik öngörüme güvenerek,motora ilk başladığım hafta aldığım ciddi eğitimin çok faydasını gördüğümden ve nolursa olsun dengim olan olmayan motor-otomobille traifte gaza gelip saçmalamayacağım, sağ elimin ayarına güvendiğim için aldım.Yavaş yavaş ısınıcam.Gençlik ateşimizi 9-10 sene öncer otomobillerle saçmalayarak,sonrasında atlattığımız tehlikelerden ders çıkararak biraz ağırlaştırmıştık,son bir kaç sene kullandığım dizel ve otomatik vites araçlar bunu neredeyse iyice söndürdü.Hız güzel evet ama şuan 2 veya 4 tekerde hız açlığım olmadığı için rahatım.
Şöyle söyliyim, almama vesile olan kişi ile oturup konuştuğumuzda "ben sebebin olmak istemem benden alman için gaz vermemi bekleme" dedi.Zaten sağda solda saçma sapan gaz çekmelerimi görürsede motoru elimden alır.Şuan motordan korkmuyorum,büyük ve nispeten güçlü motor korkumu yendim, ama üstündeyken sahibi efendisi değilim kesinlikle.Sadece saygı duyuyorum ve ilişkimizi bozmayacak şekilde nazik davranıyorum.
biraz uzun oldu kusura bakmayın
Reklamlar
-
Okumasi bile bu kadar zevkliyse binmesi orgazma kadar goturur beni
-
mrb hocam öncelikle hayırlı olsun okuduğum kadarıyla akıllı bir arkadaşımızsın bence bu ilişki yürür sen ona saygı duyup korktuğun sürece yürür iyi tarafından bak daha yüksek cc li bir makina isteğin olmaz motor hacmi yüksek olduğundan motor ömrüde uzun olur diye düşünüyorum aslına bakarsan benim aklımdada ne zamandır 1000 cc ve üzeri 4 silindir var nasip bakalım
-
Sağolun, er5 cbf500 düşünürken denk geldi,iyide oldu
-
-
ön frenin, debriyajın ve gazın sert olmasının sebebi gaz telinin eskimiş/sertleşmiş, debriyaj balata yaylarının da aynı şekilde sertleşmiş/eskimiş ve hidroliğinin eskimiş olmasından, ön frenin ve tekrar debriyajın sertleşmesinin sebebi fren/debriyaj merkezinin eskimiş olmasıdır. bunlar çok maliyetli şeyler değiller... fren merkezinin tamir setini ve gaz telini zorlanmadan bulursun, debriyaj için de tercih senin ama ben olsam debriyaj yayları hariç tümünü elden geçiririm.
bu arada hayırlı olsun
vites sertliğini motul veya ipone yağ ile çözebilirsin. ayrıca tüm büyük motosikletler çalışır konumda boştan 1 veya 2 ye atınca trannnk diye ses yapar, normalde ışıklarda boşa atmaman gerekir. (debriyajı düzelttiğini varsayarsak)
-
okudum ama aldıgın fiyatı atladım sanırım ne kadara almıştın ..
-
Fiyatı yazmamıştım ama sıfır cbr 125r dan ucuz
Teller ve hidrolikler değişmişti ama fren merkezi ve debriyaj yayına bakabiliriz
-
-
23 Temmuz 2013, 21:45
#10
Türkiyede bu motorun bundan temiz olanı yoktur sanırım. Hayırlı olsun diyelim güzel motor kazasız belasız
-
23 Temmuz 2013, 22:33
#11
Sağolun arkadaşlar
@Barış
Detaylı foto çekmedim detaya inince kusurlar gözüküyor çünkü genel görüntüsü diri ama
-
23 Temmuz 2013, 22:35
#12
Moderatör
Hayırlı olsun, kazasız belasız kullan, esaslı alet
-
23 Temmuz 2013, 22:52
#13
Ne kadar güzel tasarlanmış bir göstergesi var onun öyle Hayırlı olsun kazasız belasız inş.
-
24 Temmuz 2013, 00:00
#14
Aynı model kazalı beyazını 90-91 kışında asker arkadaşımla toplamıştık. (Daha ilk kalkışta duvara vurmuş sıfır denilecek bir makinaydı)
Torklu uzayan bir motoru vardır. Karbüratör senkron ayarları çok önemlidir.
O yıllarda (nominal değerlerle) bir Tofaş Kartaldan fazla yakıt yakıyordu.
Yaktığının hakkını veren bir makinadır.
-
24 Temmuz 2013, 00:15
#15
İHTİYAR adlı üyeden alıntı
Aynı model kazalı beyazını 90-91 kışında asker arkadaşımla toplamıştık. (Daha ilk kalkışta duvara vurmuş sıfır denilecek bir makinaydı)
Torklu uzayan bir motoru vardır. Karbüratör senkron ayarları çok önemlidir.
O yıllarda (nominal değerlerle) bir Tofaş Kartaldan fazla yakıt yakıyordu.
Yaktığının hakkını veren bir makinadır.
yakıt şahbazmış.
"DoksanSekiz Beygir." Herkes hakettiği gibi yaşar.
-
24 Temmuz 2013, 01:50
#16
Senkron aklımda,nasıl gitmesi gerektiğini bilmediğimden iyi durumda olup olmadığınıda bilmiyorum ama bikaç deneyimli arkadaşım normal olduğunu söyledi
50 tl ile 100 km yi geçtim daha var içinde. 8 lt civarı yakacak gibi,ama gazlamadığım için böyle
-
29 Temmuz 2013, 00:32
#17
Bugün 400 km ortalama 110-130 birde sahilde sakin sürüşle 5lt/100km
-
03 Ağustos 2013, 23:32
#18
biraz temizlik.birazda ayrıntı
eğitim aldık yapıştırmasak olmazdı, OMM
metzeler lasertec lastiklerimiz, devil magnum egzoslar ve efes aldırmayan polisleri başımıza toplamamak için içinde takılı orjinal yüksükleri
orjinal kaynaksız,çatlaksız patlaksız gövdeyle aynı renk simli mavi yamaha/japan logolu jantlarımız ve sumitomo fren kaliperleri
orjinal koito marka farlar,sinyaller.ön sinyallerin üstü biraz kötü işçilikle sonradan karartılmış.neyseki ön farın içindeki karartma kötü değil.
geçen sene sıvıları değişmiş aisin (warner) marka debriyajımızın hidrolik kutusu.ön sol maşa başındaki plastiği düşürdüm oraya bir etiket uydurucaz
geçen sene sıvıları yenilenmiş fren hidroliği kutusu
deponun üzerinde 23 yıldır duran benzin kalite uyarısı.evet boya çok iyi durumda değil
sağ elciğin önünde grenajın içinde yıkama uyarı etiketi
koltuk altında yıkama uyarısı, normal/yüklü/hızlı sürüş lastik basınç bilgileri.ayrıca diğer bir etikette kullanılması gereken tırnak aralığı ile ngk buji kullanın uyarısı, subap ayarı ile ilgili bilgiler,rolanti devri,motor yağı tavsiyesi,şasi numarası ve mart 1990 üretim yazıları, karşıladığı emisyon değerleri ve rolanti, yüksek devir desibel ses şiddeti değerleri
grenajların metallere yakın olduğu yerlerde zırıltı yapmasın diye konulmuş süngerler
yan grenajlardaki hava filtresi girişleri
motorun heryerinde kullanımı,özelliği ile ilgili bilgilerden biri daha, vites srası, yağ kapağında 3000cc yağ uyarısı, önemli vidaların üzerinde kaç nm tork ile sıkılacağını belirten kabartmalar motorun heryerinde görmekten bıktran japan kabartmaları
ve akşam için dinlenme
-
04 Ağustos 2013, 00:36
#19
Süper alet...
KAzasız belasız...
-
04 Ağustos 2013, 01:20
#20
o tankpad ve üzerindeki logo motorun mazisi konusunda beni şüpheye düşürdü ama genelde temiz bir motosiklete benziyor. güle güle kullanın. ve allah yardımcınız olsun.
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)