Arkadaşlar bugün biyerde okudum.. İlgimi çekti.. sitede de aradım böle bi topic görmedim... aynen şeyttiriyorum
Ekim 2003 tarihinde Türkiye pazarında satışa sunulan YBR125 kısa sürede sınıfında en çok satılan ve aranan model oldu. Aynı YBR125 Ekim 2002 tarihinde de Çin pazarında satışa sunulmuştu ve ilk senesinde 100.000 adet satarak zaten güvenirliğini ve sağlamlığını kanıtlamıştı.2003 senesinde Yamaha Mühendisleri YBR125’in dayanıklılığını ve sürüş kabiliyetini en zor şartlarda test etmeye karar verdiler. Yamaha çalışanlarından bir ekip üç YBR125 ile dünyanın en yüksek dağı olan Himalayalar’ın 5.250 metredeki, zirveye tırmanacak dağcıların konakladığı son nokta olan, “ana kamp” bölgesine gideceklerdi...
Üç YBR125’ten öncü motosikleti, oldukca fazla yarış tecrübesi olan, Yamaha Sürüş Okulu eğitmenlerinden Mr.Nomoto kullanacaktı. İkinci motosikleti, bir çok yarış motosikletinin geliştirilmesinde çalışmış Mr.Shiohara, üçüncü motosiketi ise Yamaha Çin Fabrikasının servis bölümü şefi ve YBR125’i baştan sona çok iyi tanıyan biri olan Mr.Takeda kullanacaktı.
Çin fabrikasından üç YBR125 bu seyahat sırasında karşılaşılacak yüksek rakım ve bozuk yol şartlarına göre ufak değişiklikler yapılmak üzere Japonya fabrikasına gönderildi. Yamaha mühendisleri bu değişiklikleri yaparken motosikletlerin mümkün olduğu kadar standartlarını bozmamaya çalıştılar. Bu üç motora sadece; yüksekliğe göre otomatik olarak karbüratör ayarı yapan bir sistem, toprak lastikleri, daha geniş gidonlar, ön süspansiyona hava yastıkları ve karter muhafazaları takıldı. Daha sonra YBR125’ler Çin fabrikasına, oradan da Tibet’in başkenti Lhasa’ya gönderildi.
15 Ekim 2003, saat 11.00’de üç maceracı Japon YBR125’lerle Potale Palace’ın önündeki meydandan Everest’e doğru yola çıktılar. Yükseklik arttıkca bitki örtüsü azalıyordu. 3500 metreye gelindiğinde ise yerde sadece ince bir ot örtüsü kalmıştı. Sürücüler rüzgarın kaldırıp savurduğu tozdan korunmak için kasklarının altına çift kat maske takmışlardı. Zaman ilerledikce ve yükseklik arttıkca, YBR125’ler hiç problemsiz yollarına devam ediyorlardı ama sürücülerde sağlık problemleri baş göstermeye başladı. Sürücüler sık sık durup tıbbi destek almak zorunda kalıyorlardı.
Üçüncü gün sonunda şartlar iyice zorlaşmış ve sürücüler için tehlikeli bir hal almıştı. YBR125’lerin yapılan kontrolleri sırasında ise sadece ve sadece hava filitreleri değiştirildi, motosikletlerin herşeyi mükemmel çalışıyorduDördüncü gün daha hava ağarmadan yola çıkıldı. Hava sıcaklığı –5 dereceydi, taşlarla kaplı zeminde ilerlemek çok zor oluyordu ve sürücüler sadece 2. ve 3. vitesi kullanabiliyorlardı. Saat 8.00 sıralarında ekip hedefledikleri ana kampa varmaya başardı. Hava açıktı ve bir tarafta 8.848 metredeki Everest tepesi, diğer taraftaysa, yamaçların altında Nepal gözüküyordu. Sürücüler normal nefes alabilmek için bir süre oksijen maskeleri taktılar. Daha sonra kahvaltı eden sürücüler hep beraber bir anı fotoğrafı çektirerek dönüşe geçtiler
Dünyanın en üst noktasından geri dönmek, o noktaya gitmek kadar zordu. Daha yolculuğa başlamadan Mr.Tomoto çadırında baygın bulundu ve oksijen çadırına kondu, dönüş yolunda Mr.Takeda oksijen yetersizliğinden bir an gözleri kararınca düştü. Bütün bu zorlukları aşan ekip sonunda planlandığı gibi 20 Ekim günü başlangıç noktalarına döndüler
1.370 km.’lik 6 gün süren bu yolculuk sırasında doğa şartlarına dayanmakta zorluk çeken ve zaman zaman ilerleyemeyecek duruma düşen insanların yanında YBR125’ler bütün seyahat boyunca hiç problemsiz çalıştılar, hem de hiç ciddi bir bakım görmeden. Böylelikle Yamaha ürünlerinin kalitesi - ister Japonyada üretilsin, ister Çin fabrikasında üretilsin- bir kez daha kanıtlanmış oldu.