Bendeniz de şöyle birşey gönderdim, umarım amacına uygun olmuştur.
Sayın Yurtsan,
Hürriyet Gazetesinin Kelebek ekinde, Caddelerde Motorcu Terörü başlıklı yazınızı okudum ve bu mektubu yazmak zorunda olduğumu hissettim.
Yazınızda eleştirdiğiniz bir çok konudan biz motor sürücüleride mustaribiz. ancak yazınız genellemeler ile dolu olduğundan, trafikte 4 tekerlerden çekmediği kalmayan bizleri üzmüştür. Hergün bir motorcu ölüyor diyorsunuz ama, sanırım motorculuğa yabancı olduğunuzdan neden olduğunu sorgulayamıyor veya göremiyorsunuz. Bendeniz size yardımcı olmak adına bir iki şey söyleyeyim.
4 teker sürücüleri:
Sıra düzeni olmuş akan bir trafikte arkandan korna çalarlar, neden diye dönüp baktığında bir de el kol hareketleri ve hakaretleri ile çekilmenizi isterler.
Sizi sollamaya kalkmaz, yanınızdan teğet geçerler. O an bir çukurdan, taştan kaçmaya çalışabileceğinizi ya da rüzgardan etkilenip yana kayabileceğinizi hesap etmezler.
Kavşaklarda geldiğimizi göre göre ve bile bile yola çıkarlar, yol hakkı sizin olsa bile. Zaten sürekli yanan farlarınızı, selektör yapmanızı hatta korna çalmanızı umursamazlar.
Park etmek için yolun kenarına yanaşırken arkanızdan basarlar kornaya, başlarlar bağırışmaya. Park için neden kaldırımı kullanmıyormuşuz diye.
ışıklarda durduğunuzda, nasıl bir şaka anlayışı ise, tamponları ile dokunurlar. Tartıştığımız zamanda Motorcular işte, serseri gibi kavga ediyorlar derler. Yolunuza çıkar, önünüze kırarlar direksiyonu.
Yolda yağ, yakıt, su birikintisi gibi bizler için ölümcül tehlikeler içeren bir şeye rastladığımızda fren yaparız dellenirler, olmadı ani bir hareketle sağ-sola kaçarız dellenirler.
Çoğu bilinçsiz 4 teker sürücüsü bu yazdıklarımdan kat kat fazlasını her zaman, sanki aralarında anlaşmışlar gibi sürekli yaparlar. Daha biraz önce ofisime gelirken 2 kaza atlattım yukarıda yazdıklarımın benzeri şeyler yüzünden.Bizlerin trafikten, önlerinden, sağlarından sollarından Buhar Olup Uçup gitmemizi isterler. Motorcular trafikte sadece bir figürdür çoğu için. Bizlerinde o an onlar kadar trafik ile cebelleşen, çoluğu çocuğu, işi güc, olan kimseler olarak algılayamazlar. Kapalı Çelik bir kaportanın altında ne kadar güvencede, bizim ise ne kadar kırılgan olduğumuzu bilmezler. araçları ile yaptıkları orta boyutlu bir kazada bile en fazla keyifleri kaçar, kaskoyu aralar olur biter. Bizim bedenlerimizin kaskosu olmadığını anlamazlar.
Sayın Yurtsan,
Motorcular olarak dertlerimiz bir değildir ve sadece 4 teker sürücüleri yüzündende değildir. Trafik yönetmelik ve kanunlarında doğru düzgün bir motor tanımı yoktur. Bu yüzden Otomobil muamelesi görürsünüz. Otoyol ve köprülerde otomobiller ile aynı ücreti ödemek zorunda bırakılırsınız ki bize çok koyar. Haklı olduğumuz kazalarda bile devletin memurları doğrudan haksız muamelesi yapar. Kanunları bilmeyen trafik polisleri, artçımız ile seyehat edemeyeceğimizi iddia edebilecek kadar abes uygulamalar yapar, güzelim tatil planınızı mahveder ve sizi yollarda çaresiz koyar. Bilinçli bir motorcu olmak isteyenlere, bizlere fahiş fiyat ile güvenlik ekipmanı satarlar. Ortalama bir kask 400 Eurodan, mont 300 eurodan kakalanmaya çalışılır. Çaresiz alırsınız motorculuğun yaygın olduğu ülkelerde dörtte bir fiyatında olduklarını bile bile. Toplu gezilere çıkarsınız, her türlü güvenli sürüş organizasyonu ile, yolda size terörist muamelesi yaparlar. Polisin biri, ''Gezmek tabi yasak değil, ama tek tek gezin, böyle olur mu'' gibi enteresan bir cümle ile gurubunuzu afallatabilir her an. Yol güvenliği kavramı sadece otomobiller içinmiş gibi, bizleri öldüren standartlar ile karşılaşırız. Bariyerler bedenlerimizi parçalar, mıcırlı yolda hız kesmeden ilerleyen araçların fırlattığı taşlar en iyi ihtimalle kask camlarımızı kırar, kaza yapmamıza neden olurlar.
Yazabilecek o kadar çok derdimiz var ki. Sizden ricam, bunları biliniz. yazılarınızı kaleme alırken, arabanızı sürerken, yolda gördüğünüz bir motorcuya bakarken bunları aklınızdan geçiriveriniz. O zaman bizler ne kadar bilinçli motorcular olmak istiyorsak, sizlerde o kadar bilinçli sürücüler-vatandaşlar olacaksınızdır.
Bu mektubu, yazınız
www.motosiklet.net sitemizde konu edildiği için yazdım. Sitemize girip, arzu ederseniz katılıp bizlerin uğraşlarını görebilirsiniz. Ülkemizde yeni yeni yaygınlaşan Motorsiklet Kültürü, emekleme dönemindedir. Bendeniz dünya denizlerini ve ülkelerini gezdiğim dönemlerde, bizde neden motosiklet bu kadar yaygın değil diye hayıflanırdım. Şimdi kıpırdanmaya başlayan Motorculuğa destek vermenizi arz ederim. Çalakalem oldu, umarım vakit ayırabilirsiniz.
Saygılarımla