Merhabalar
Sizlere ilk kez gerçek bir motosiklet görüp, motosiklet olayının sadece ucuz ulaşım aracından ibaret olmadığını anladığım anımı anlatmak istiyorum.
Sanırım 9-10 sene önceydi. O zamanlarda babamın ve annemin çalıştığı kurumlar sebebiyle Şanlıurfa'da küçük bir yerleşim yerinde yaşıyorduk. Nüfus 1500 kişi ya var ya yok. Okula bisikletle gidip geliyorum o zamanlar. Etrafımda motosiklet olarak gördüğüm taşıtlar ilgimi çekmiyordu. Genellikle ulaşım amacıyla köylere gidip gelmede kullanıyordu insanlar.
Asıl olay babamla beraber bir gün şehir merkezine gittiğimizde oldu. 2 arkadaşıyla beraber oturuyorlardı ve arkadaşları "Bir çılgınlık yapıp arabalarımızı sattık. İkimiz de motosiklet aldık" dediler. Yüksek hızlara çıkan büyük motosikletler olduğunu da öğrenince hemen görmek istedim. Babamın da motosikletlere ilgisi olduğunu, fakat korktuğu için asla bulaşmadığını o gün gözlerinde görmüştüm. Beraber garaja gittik ve 2 motor da brandaları örtülü bir şekilde oradaydı. O zamanlar ne marka biliyorum ne model tabi. Söylemişlerdi ama unuttum. Tek hatırladığım bizim dışarı çıkardığımız ve benim üzerinde fotoğraflar çekildiğim motor daha yavaş olandı. Öyle söylemişlerdi. Motoru garajdan iterek çıkardım. Fren diye iki maneti de sıktım bekliyorum. "Bunu bırakabilirsin. Bu debriyaj." diye gösterdiğinde şok olmuştum. "Bunlarda bir de vites mi atıyorsunuz o hızlarda giderken?" gibi bir tepkim olmuştu sanırım. Tabi suratta o kocaman gülümseme ile gözüm motordan başka hiçbir şeyi görmüyor. Kaskı takıyorum. Ceketi giyiyorum. Fotoğraf çekilip duruyorum. Babam da en az benim kadar heyecanlı. Ama çaktırmıyor. Çünkü bir gün benim de böyle bir şeye binmemden korkuyor. Arkadaşlarını tekrar satmaya ve arabaya dönmeye ikna etmeye çalışıyor filan.
"Eğer istersen ufak bir tur atalım" diyor motorun sahibi. Benim kalp yerinden çıkacak. Nasıl binilir, nasıl durulur bu kadar hızlı motosikletlerin üzerinde diye düşünüyorum. Ama tabi ki o motora binme arzusu daha ağır basıyor. Sitenin içinde minik bir tur atıyoruz beraber ve benim motosiklete olan gerçek aşkımın o an başladığını görüyorum bugün geriye baktığımda.
Bu anıların büyük bir bölümünü fotoğrafları bulduktan sonra hatırladım. O günle ilgili hatırladığım şeyler motorun kırmızı bir Honda olduğuydu. Tabi bir de motora bindiğim. Kask ve ceketle fotoğraf çekildiğimi bile hatırlamıyordum. Üzerinden gerçekten uzun zaman geçmiş.
Çok uzun süre ben bu fotoğrafları aradım. "O motor neydi, nasıl görünüyordu" sorularının cevabı için eski bütün cd leri tek tek takıp dosya dosya aradığımı biliyorum. Günlerce eski hard diskleri kurcaladığımı hatırlıyorum.
Dün akşam ise kız kardeşim ve kuzenim bir micro sd nin içinde buluyor şans eseri.
Biraz fazla uzun oldu sanırım Özür dilerim. Bunları sizlerle paylaşmak istedim.
Aradan o kadar yıl geçti ve 3 hafta önce ben de bir CBR aldım CBR 250 ile bu serüvene ben de katıldım. Onun üstüne bu fotoğrafları bulmak benim için çok daha anlamlı oldu.