Honda NC750S DCT Test Ettim
Reklamlar
-
03 Haziran 2016, 15:38
#1
Bugün Honda Ankara test günleri çerçevesinde Honda NC750S DCT test ettim. Etmez olaydım. DCT ne kötü bir şeymiş öyle. Hiç beğenmedim. D modunda, olması gereken vitestin 3 vites yükseğinde gidiyor. S moduna alınca 1 veya 2 vites yukarıda kalıyor. Viraj öncesi yavaşlarken vitesi düşürmekte geç kalıyor. Virajın içinde vites düşürüyor. Yüksek viteste kaldığından gazı açınca titreyerek ilerlemeye çalışıyor. Vites yükseltmeleri de düşürmeleri de hissediliyor. Yokuş aşağı inişlerde sürekli fren kullanmak icap ediyor. DCT'nin motosikletlerde yaygınlaşması için daha çok yol kat etmesi lazım.
En iyi yanı manuel gibi de kullanılabiliyor olması. E manuel alırım o zaman.
Reklamlar
-
03 Haziran 2016, 16:08
#2
Bu sorunların kaldırıldığı söyleniliyordu
-
03 Haziran 2016, 16:11
#3
Honda'nın bugün yaptığı şu test günleri: https://honda.com.tr/honda/haberler/...nleri-basliyor
Yenidir diye tahmin ediyorum ama motorlar kaç modeldi bilmiyorum. Test gününe eski model motor getirmiş olabilirler mi bilmiyorum doğrusu.
-
03 Haziran 2016, 16:15
#4
sattığımız jetta da vardı çok keyifliydi motorda belki iyidir hoştur ama kullanmam diyordum çünkü vitesi kendim atmayı çok seviyorum yüksek viteste gitmesi yakıt tasarrufu yapmasını sağlayabilir fakat virajlarda vites düşürmekte geç kalması ve titremesi bir takım sürücülere güvenlik sorunu yaşatabileceğini düşünüyorum.
-
03 Haziran 2016, 16:21
#5
Burada da tam tersi yorumlar mevcut.
-
03 Haziran 2016, 16:22
#6
Motosiklet sürücülerinin güvenliği ve sürüş konforu açısından gelmiş geçmiş en büyük ve önemli özelliğin DCT olduğunu düşünüyorum. Umarım alt segmentteki motorlarda da yakın dönemde görmeye başlarız. Özellikle Africa Twin'deki gibi offroad odaklı geliştirilmeye devam edilirse harika olacak. DCT benim çok eskiden beri arzuladığım bir şeydi ve yakından takip ediyorum bu teknolojiyi. Yurtdışındaki Africa Twin kullanıcıları "artık yola çok daha fazla odaklanabiliyorum" diyorlar; scooterla offroad takılan birisi olarak içimden gülüyorum bu yazılanlara. Yol ve aşırı teknik olmayan her tür offroad patika tarzı sürüşler için manuel debriyaj kullanımına gerek yok artık. Motocross-enduro yarışlarında bile sürücülerin pek çoğu Rekluse tarzı otomatik debriyajlar kullanıyor. Hem motorları stop etmiyor, hem de arka freni gidona taşıyarak olabilecek maksimum hakimiyete sahip oluyorlar.
Vites geçiş noktalarının profiller şeklinde kullanıcı tarafından motor üzerinde ayarlanıp kaydedilmesine, ve bu sayede bu işin daha kişiselleştirilebilir bir hale sokulmasına imkan sağlayabilirlerse asıl o zaman çok dehşet olacak. Bu kadar sofistike bir uygulamayı Japonlar yapar mı bilmiyorum ama KTM falan işin içine dahil olursa çok acayip şeyler ortaya çıkabilir. Öyle bir DCT'yi bir kez tecrübe eden o saatten sonra bir daha eski debriyaj-vites ikilisine geri dönmek istemeyecektir bence.
-
03 Haziran 2016, 16:38
#7
Hangi bayide test sürüşü?
-
03 Haziran 2016, 16:44
#8
RiDeR_2 adlı üyeden alıntı
Hangi bayide test sürüşü?
Dün Efe yaptı. Bugün Bora. Atom Karınca'nın yerindeydi. Bitmek üzeredir.
---------- Mesajlar birleştirildi - 16:44 ---------- bir önceki mesaj zamanı 16:42 ----------
Anayola bağlanacağız mesela. Durunca bire iniyor. Bağlanıyor ve dönerken gazı açıyorsun ya hemen vites değiştiriyor. Motor yatıkken bi yığılıp vites yükseltiyor.
-
03 Haziran 2016, 16:45
#9
zaferce adlı üyeden alıntı
Dün Efe yaptı. Bugün Bora. Atom Karınca'nın yerindeydi. Bitmek üzeredir.
Randevu almak gerekiyor muydu test için?
-
03 Haziran 2016, 16:54
#10
zaferce adlı üyeden alıntı
Bugün Honda Ankara test günleri çerçevesinde Honda NC750S DCT test ettim. Etmez olaydım.
DCT ne kötü bir şeymiş öyle. Hiç beğenmedim. D modunda, olması gereken vitestin 3 vites yükseğinde gidiyor. S moduna alınca 1 veya 2 vites yukarıda kalıyor. Viraj öncesi yavaşlarken vitesi düşürmekte geç kalıyor. Virajın içinde vites düşürüyor.
Yüksek vites yakıt tüketimini düşürmek için şart, otomobildeki VW DSG gibi düşünün... Bir bakmışsın 7'nci vitestesin :D
Viraj öncesi konusuna katılıyorum ama yavaşlarken viraja girdiğimi DCT'nin tahmin etmesi için açı sensörü olmazı lazım, Barkın 2016 modellerde böyle bir şey var diyordu.
Ayrıca DCT'nin enteresan bir özelliği var: D modunda bile kullanıma göre az biraz adapte oluyor. Kısa süreli test ortamında rastlayamamış olabilirsiniz ancak uzun süreli kullanımda fark ediliyor. Agresif kullanmaya başlayınca D modunda bile karakter biraz değişiyor.
zaferce adlı üyeden alıntı
Yüksek viteste kaldığından gazı açınca titreyerek ilerlemeye çalışıyor. Vites yükseltmeleri de düşürmeleri de hissediliyor. Yokuş aşağı inişlerde sürekli fren kullanmak icap ediyor.
Bu iki durumu ben de yaşadım, gazı ani açınca titreme kısmı can sıkıcı ama çok takılmıyorsunuz bir süre sonra. Yokuş aşağıda evet fren manyağı oluyor insan.
Gittiğiniz parkuru önceden biliyorsanız yokuş aşağıda manuele almak en iyisi.
Viteslerin hissedilmesi ise bence normal kayışlı CVT değil sonuç olarak BMW gibi takır tukur değil en azından
-
03 Haziran 2016, 17:07
#11
Motosiklet camiası yüksek cc ve agır toruing motosikletler harici otomatikleştirilmiş şanzıman konusunda 10 üzerinden 10 performansı yakalayamazlar...
Motosiklet otomobil gibi değil çok daha esnek ve keskin seyir dinamikleri sözkonusu.. Özellikle bol virajlı ve trafik içeren yollarda DCT teknolojisinin sürücünün kullanmak istediği seçimleri yapması pek mümkün değil..
Bir motosiklet için vitesli kullanım çok önemli bir sorun değil. Çünkü trafiğe takılmıyor motosiklet. Hatta gereken durumlarda keskin ve net hamleler yapabilmek için motosiklette kesinlikle manuel şanzıman olmalı... Motosiklet için trafikte 10 cm lik bir alan otomobil için 2-3 metreye eşdeğerdir.
Ha bmt k1400 LT kullanıyorsam otomatik isterim. Yaylana yaylana giderim. Ancak şehir içi motosikleti için manasız..
İsteselerde şuan o kadar hızlı ve akıllı bir şanzımanı motosikletere koyamazlar çünkü yok...
Şuanda otomobillerdeki çift kavramalı şanzımanların bile sürüş esnasında bazı sıkıntıları var ve bunu otomobil tolere ediyor. Ama motosiklet tolere etmez...
-
03 Haziran 2016, 17:30
#12
Sevgili Zafer,
Kişisel deneyimindir saygı duyarım. Ancak ;
Kısa bir deneme sürüşü ile DCT yi böylesine kötülemek yerine DCT sistemini daha iyi çözebileceğin daha uzun bir deneyim yaşadıktan sonra karar verseydin oldukça sağlıklı olurdu. Senin gibi akademik kariyere sahip bir bilim adamının hazırlıksız ve araştırmadan yapmış olduğu test ile karar vermesini çok yadırgadım.
Yaklaşık olarak 40.000 km dir DCT sistemini kullanan bir kullanıcı olarak şikayetlerin için kendi yorumlarımı aşağıda paylaştım. Bu yorumlar ışığında DCT sistemini tavsiyelerimi göze alarak tekrar test edersen , sisteme haksızlık etmiş olduğunu göreceksin.
Şikayetlerine gelirsek ;
Şikayet 1
D modunda, olması gereken vitestin 3 vites yükseğinde gidiyor.S moduna alınca 1 veya 2 vites yukarıda kalıyor.
Yorumum
DCT sistemi senin gaz kullanımına göre vites değişikliğine karar veren bir sistemdir . Eğer sakin bir gaz kullanımın var ise motosiklet üreticinin sağlıklı gördüğü en alt devirlerde vites büyüterek ilerleyecektir. Eğer sert bir şekilde gazı açıp ilerlemeyi deneseydin motorun çok daha yüksek devirlerde vites değiştirmeye başlayacağını gözlemleyecektin. D modu ile S modu arasındaki fark ,S modunda devir ile paralel olarak vites düşürür ancak D modunda motorun hızının alt limitlere kadar inmesini bekler ve blok vites düşürür.
Şikayet 2
Viraj öncesi yavaşlarken vitesi düşürmekte geç kalıyor. Virajın içinde vites düşürüyor.
Yorumum;
Motosikletin önünde viraj olduğunu algılayan bir sistemi henüz yok . Bu sebeple sen viraj öncesi hızını düzenlemek için gazı kapatırsan bunu sadece yavaşlamak için olduğunu düşünüyor ve konforu bozmamak için vites düşmüyor. Ancak viraj için gereken vitese geçebilmesi için Honda mühendisleri küçücük bir hile yapmışlar DCT sisteminde. Eğer viraja yaklaşırken uygun vitese düşmesini istiyorsan fren manetine dokunman yeterli , fren lambası devreye girecek kadar bile fren yapsan (yani aslında fren yapmasan) motorun anında uygun vitese düştüğünü görecektin. Viraj içerisinde vites düşmesi diye bir sorun yok , kullanıcı virajda gaz kullanmayı bilmiyor ve viraj içerisinde gazı kapatmaya devam ediyor ise doğal olarak motor vites düşm eye çalışıyor. Halbuki en az benim kadar iyi biliyorsun ki viraj boyunca gaz sabit veya artan hız ile kullanılır güvenlik ile ilgili bir durum olmadığı sürece kapatılmaz.
Şikayet 3
Yüksek viteste kaldığından gazı açınca titreyerek ilerlemeye çalışıyor. Vites yükseltmeleri de düşürmeleri de hissediliyor.
Yorumum;
Yukarıda yazdığım sebeplerden dolayı kullanıcı viraja doğru vites ile girememiş ise tabiki gazı açtığında motor düşük devirle ilerlemeye çalışıyor. Eğer böyle bir duruma yakalanırsan sol el baş parmağının altındaki düğmeye dokunman yeterli motor yarım saniye sonra uygun vitese düşmüş oluyor ve bunu hiç sarsılmadan yapabiliyor , sen bu yöntemi kullanmadan gaz ile motora yüklenmeye çalışırsan doğal olarak değişim vuruntulu oluyor.
Sevgilerimle
-
03 Haziran 2016, 18:39
#13
oocan bey durumu daha güzel özetlemiş.
Viraj öncesi fren maneti numarasını ben de bilmiyordum :D
-
03 Haziran 2016, 20:44
#14
manuel vites bundan daha kolay değil mi, oocan beyler?
-
03 Haziran 2016, 21:57
#15
dct den ilk defa bu kadar şikayet eden bi kullanıcı
adamlar integra da 4 yıldır kullanıyor ve sistem yeni modellerde daha da geliştirildi
kullananlar memnun eskisini kullanıpta yenisini alanlar daha da çok
-
03 Haziran 2016, 22:08
#16
shruikan adlı üyeden alıntı
manuel vites bundan daha kolay değil mi, oocan beyler?
Değil dostum...
DAHA GİDİLECEK ÇOK YOL ,ÖĞRENECEK ÇOK ŞEY VAR
-
03 Haziran 2016, 22:17
#17
Ben bir forumun tescilli eğitmeniyle yazıştığımda sonuç benim için genellikle acı oluyor. Hadi hayırlısı, deyip yine de yazayım. Sevgili Okan Hocam, DCT’yi araştırmadan gittiğim doğru çünkü ben araştırılacak bir şeyi olduğunu bilmiyordum. Zaten DCT’li bir motosiklet test etmek için de gitmemiştim. Esasen DCT’yi merak da etmiyordum. Honda test gününün tanıtım broşüründe test motoru olan NC750S’in DCT’li olduğu yazılı değildi. Benim niyetim daha önce denediğim NC700X’ten farklı olup olmadığını anlamaktı. (Bkz: http://www.motosiklet.net/forum/test...x-denedim.html) Daha önce NC700X’i denediğimde verimli torklu aralığının dar olmasından ve süreli vites değiştirmek zorunda kalmaktan rahatsız olmuştum. Yeni motorda eklenen 50 cc, bu sorunu çözdü mü, onu merak ediyordum. Test alanına gittiğimde DCT’li olduğunu gördüm. Bunu deneme imkanı olacak diye sevinerek denedim. Hatta benden önce deneyen bir arkadaşım da memnun olduğunu söylemişti. DCT ile karşılaşmam bu minvalde oldu.
Sayın hocam akademik kariyer filan demişsin, duyan da atomu parçalıyorum sanacak. Basit bir eğitim bilimciyim. Türk tipi akademisyen işte. Ekşi Sözlük’te başlığı vardır, eğlenceli başlıktır. Hem motosiklet forumunda meslek veya benzeri şeylerin söz malzemesi olmasına pek gerek yok. Bir de karşıdakine söz anlatmak için meslekle bağlantı kurmak motosiklet eğitmenlerinden bir ikisinde gördüğüm pek de sevimli veya işe yarar bulmadığım bir yöntem. Argüman neyse söyleyip geçmek daha efektif. Bak şimdi sen balıkçısın ya deyip oltayı beklerken tutuyorsun ya işte o esnada tuttuğun gibi tutacaksın gidonu. Oltayı atarken gitmesini istediğin yere bakıyorsun ya işte öyle bakacaksın… Hem gerek yok, hem de çoğu zaman doğru olmuyor. O meslekten olan kişi de motosiklet eğitmenine o işin öyle olmadığını anlatmaya üşeniyor. Konunun aslını anlamaya veriyor enerjisini. Motosiklet eğitmeni de karşıdakinin hayatından örnek verdim, analoji yaptım sanım eğitim bilimlerine uygun iş yaptığını sanıyor. Amma lakin ki öyle değildir. Mesela DCT’li bir motosiklete ben şu şu girdileri yaptım, bu girdiler sonucunda motor da şu şu tepkileri verdi. Ben de bu tepkileri beğenmedim. Şimdi bu bulgular yanlış olursa, yani bir başkası aynı girdileri verdiğinde veya ben deneyi daha uzun yaptığımda aynı girdilere karşı motorun tepkisi değişiyor olsa dediğin gibi “hazırlıksız ve araştırmadan yapılmış kısa bir test le haksız sonuca” varmış olurdum. Oysa durum bu değil.
Senin değerli mesajından öğreniyoruz ki benim girdilerimi değil de başka girdiler verince motor başka tepkiler veriyormuş. Bu ek bir bulgu. Yani önceki bulgularla çelişmiyor. Dolayısıyla, esasen yadırgamaya yol açacak veya “ancak” ile bağlanacak bilgiler değil. Genel olarak yadırgamak da karşı taraf bakımından pek hoş bulunan bir davranış değil. Meslek üzerinden yadırganmak ekstra bonus.
Sayın hocam, fren videosunda motorun hızını ayarlamayı öğrettiğin parkurda bir de DCT’li bir motor sürsen o motorda hızın ayarlanmasının farklarını (bana göre eziyetlerini) anlatsan, varsa avantajlı yanlarını, insanların DCT’ye neden ödemek isteyebileceklerini açıklasan ne güzel olur. Keyifle izleriz. Motobaba’nın “ama Beşiktaş, ama Beşiktaş” demesine rağmen ısrarla istifini bozmadan düzgünce anlatmaya çalıştığın sahne gözümün önüne geldi. )
İlk şikayet ve yorumla başlayayım. Yanlış anladığım veya aha iyi anlaşılması için eklemek isteyeceğin yorumlar olursa yazarsan ne güzel olur.
“Eğer sert bir şekilde gazı açıp ilerlemeyi deneseydin motorun çok daha yüksek devirlerde vites değiştirmeye başlayacağını gözlemleyecektin.”
Makbul olan benim gözümde gaz ile motorun arka tekerine giden güç arasındaki ilişkinin doğrudan ve doğrusal olması. Yani yarım saniye bir saniye geç değil, hemen olacak ve lineer olarak artacak. Ben gazı yumuşak açarsam yumuşakça hızlanacak, ben sert açarsam sert hızlanacak. Şimdi sürüş tekniği olarak makbul olan benim gözümde gazın yumuşakça açılması ve motorun yumuşakça hızlanması. Artçı rahat edecek, ben rahat edeceğim, ön arka taraf dengesi bozulmayacak, ben rahatsız olmadığım için daha uzun yolu daha diri, daha sakin, daha az yorulmuş olarak gideceğim. Vardığımda mekanın güzel lezzetlerini tatmak için enerjim olacak. Ama DCT bana bunu yapmaya imkan vermiyor. Ya gazı yumuşak açacağım o titreyecek ya da ben gazı sertçe açacağım o ilk yarım saniye motoru öne yığıp vites düşürmekle uğraşacak ardından sertçe hızlanacak. Beğenmedim. Hiç beğenmedim.
İkinci şikayet ve yorum viraj öncesi vites düşürmesi için fren manetini kullanmayı kapsıyor. Fren maneti de var, soldaki düğmeler de var da şimdi ben düğmeyle düşüreceksem otomatiklik nerede? Debriyaj da var aynı şekilde.
İkinci yorumun sonunda “viraj boyunca gaz sabit veya artan hız ile kullanılır güvenlik ile ilgili bir durum olmadığı sürece kapatılmaz.” bilgisini aktarıyorsun hocam. Ama hepimiz insanız, hata yapıyoruz. Diyelim ki ben bir eğitim alıyorum. Eğitmenim virajlarda motorumu yeterince yatıramadığımı görüyor. Dolayısıyla bir sağ virajda daha virajın ortasında kasılıyor, açılıyorum. Ve yine diyelim ki eğitmenim bana motoru yönlendirirken gazı açmamı söylüyor. Gazı açamadığım için yatırmaktan korktuğumu söylüyor. Hatta kendisi de gazı açarak o virajı benim önümde dönüyor. Ben de motoru yatırmak için gazın açılması gerektiğini sanarak sürüşüme devam ediyorum. Daha sonra bir başka sağ virajda gazı açarak yatırmaya çalışırken karşıdan kırmızı bir araba geliyor. Ben, kendi şeridimin en sağındayım. Ama o arabayı gördüğüm andan itibaren motoru sağa çekmeye uğraşıyorum. Ama yatış açım kendi kişisel limitimde olduğu için ve gazı açmaya devam ettiğim için motor çizgisini içeriye taşımıyor. Ve teğet geçiyorum.
İki günlük bire bir yol eğitiminin bitişinin ardından diyelim ki eğitmenime ne yapsaydım bu duruma düşmeyeceğimi sormuş olayım. Onun verdiği cevap da “gazı biraz kapatman yeterliydi” olsun. Gerçi bunu eğitimin içinde öğrenmeyi becermiş olmak daha tercih edilir ama bazen her şey insanın istediği gibi olmuyor. Dert değil. Cevap aslında sezgisel olarak da anlaşılır. Motor sabit bir yatış açısında, diyelim ki sürücünün yatırmayı be*****eği en yüksek açıda yavaşlarsa çizeceği dairenin yarıçapı daralır. Yani ben bir cahillik edip viraja gereğinden hızlı girdiğimde çizgimi içeri almak için yapacağım ilk iş gazı yumuşakça kapatmaya başlamak. Süper. Peki kullandığım motor DCT’li olursa ne olacak? Gazı kapatınca motor hem yavaşlamayacak, hem de virajın ortasında zaten başını dertten kurtarmaya çalışan sürücüyü bir de vites değiştirip stabiliteyi bozarak iyice zora sokacak. Diyelim ki vites düşürmesinin stabilite bozmasından etkienmedik. Yine de hızı düşürmek, motoru içeriye almak çin arka frene dokunmaya başlayacağım. Bu sefer de motor ön frene dokunmaya başlayacak. Honda’nın CBS’si Yamaha’nınki gibi olmadığı için yalnızca arka fren yapmak mümkün değil. O da kötü.
Ne istiyorum? Gaz kolunu kapattıkça içeri dalsın istiyorum. DCT’li motor dalmıyor. DCT’li motor ne istiyor? Virajda gaz kapatılınca hem hızını kesmemek, hem de vites düşürmek istiyor. Hiç beğenmedim. DCT’li motor Okan Hoca gibi sürücü istiyor. Ohoo bizim ömrümüz yetecek mi acaba öyle sürmeye…
Bu arada Okan Hocam, bir cahillik edip viraja olması gerekenden hızlı girdiğimizde yapılacaklara dair bir videoyu da izlemekten zevk duyarım. DCT’siz ve DCT’li motorlarda bu durumda yapılması gerekenleri merak eden çok izleyici vardır bence.
Üçüncü şikayetin ilk kısmına değinildi, tekrar etmeyeyim. Ama ikinci bölümle yani vites yükseltme ve düşürmelerin hissedilir olması ilgili açıkaman virajla ilgili olmuş hocam. Motorum vites değişimleri normal normal düz yolda giderken de hissediliyor. CVT pürüzsüzlüğü yok. Yani motor benim hiç zamanını kestiremediğim bir anda gazı kesip vites değiştiriyor. Düz yolda hızlanırken de yavaşlarken de bu değişimler hissedilir biçimde belirgin yaşanıyor.
Keşke bu mesajını daha önce yazmış olsaydın sayın hocam. DCT’nin böyle bir şey olduğunu senin yazdıklarından öğrendikten sonra boşuna test etmeye gitmezdim.
Sürücünün motoru her zaman doğru konumda, doğru hızda ve doğru viteste olacak ya, DCT’ye bırakırsan her zaman yanlış viteste olacak. Ama ben fren manetiyle veya gaz kolunun amacıma aykırı kullanımıyla müdahale etmek zorunda kalacağım. E manuelden farkı ne oldu?
DCT’li motor alır mıyım? Belki sistemin geliştirilmesine destek olmak için alınabilir. Mesela Honda Civic sedanlarına yokuş aşağı giderken vites yükseltmesin diye akıllı bir şeyler eklemiş. Bunun gibi geliştirmelere destek olmak, veri sağlamak, kullanıcı yorumu sağlamak için ücreti mukabilinde DCT’li bir motor kullanabilirim. Mesela 5000 TL daha ucuza verirse birkaç ay tahammül edebilirim. Bu kadar… Nasıl desem? Saçma sapan demeyeyim de… Gereksiz de demeyeyim de… Bana uygun olmayan bir sistem için insanlar ek parayı neden öderler? Avantajları nelerdir? Belki de buraya yazmak yanında bu konuda da bir video çekilebilir. İzlemekten mutlu olurum.
-
03 Haziran 2016, 22:53
#18
7500 km'dir Nc750D kullanıyorum. O kadar alıştım ki bundan sonra alternatif bulamadığımdan motoru değiştiremiyorum. Kesinlikle yola daha iyi adapte olmanızı sağlıyor. Bana daha çok güven veriyor. Bu arada ben şehir içi sürekli olarak sport modunda kullanıyorum. Tuşlarla da manuel kullanır gibi sürekli müdahale ediyorum. Bence Honda mühendisleri iyi iş çıkarmış. 2016 modelleri eminim ki daha da iyidir
-
03 Haziran 2016, 22:58
#19
motorda otomatik vites nedir yav?arabada bile alışamadım gitti.not:şahsi görüş
-
03 Haziran 2016, 23:38
#20
Bu aleti bende test ettim. Ben sizdeki kadar sorun falan görmedim açıkcası. Tabi bu kişiden kişiye değişir. Ben bmw yi almadan önce africaya baya gittim geldim alacaktım. hatta dct falan düşündüm ama yok ben yapamıyorum dct yi. Çünkü vitesle oynamayı seven bir insanım ve elim ayağım hep debriyaja vitese gitti...
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)