Aslında başlarda ben bile inanmıyordum gideceğime, illa bir problem çıkar diyordum.. Ama Çıkmadı Yürüdüm gittim.. Yol Bitti Altımda..GEzi Boyunca Bana yaptığı arkadaşlık ve destek için Sitemizden SAmetrix nickli SAmet ARkadaşıma Teşekkürlerimi bir borc bilirim..
Geçen sene sezonu bitirdiğimden beridir hep içimde bir istek vardı şu muratlıdan (tekirdağ/muratlı) Bi Çıksam, Bi Koyulsam yola 1 hafta 10 gün gelmesem vursam kendimi yollara diye. Hatta Çoğu arkadaşım bilir cüzdanımda sürekli olarak bi Türkiye haritası taşırım..
Herneyse Takvimler 11 ağustosu gösterdiğinde artık benim zamanımın geldiğini ve tatile çıkmamın yerinde olacagını düşündüm zaten haftalar öncesinden SAmet ile konuşmuştuk ve ayvalıkta buluşup, oradan dvam edcektik. 11 ağustos saat 16 yı gösterdiğinde muratlıdan ayrıldım ve yola cıktım. Bir Buçuk saatte KEşana Vardım hiç durmadan.
Saat 17.30 u gösterirken Keşan Migrosta sakinleşiyordum. yol Rüzgarlıydı ve gelene kadar hızlı olmama rağmen epey bi sersemleştirmişti.
18 de oradn cıktıkdan sonra 19.30 civarında eceabattaydım fakat tercihimi kilitbahir feribotlarından yana kullandım.ve karşıya geçtim. MAkine full dolu oldugundan herkes bana bakıyordu.
Bazı Abiler sordular ;" Nereye gidiyorsun?" Dİye.MArmarise Bodruma Deyince Bi Acayip Bakıyorlar adama
DEpo üstü Çantamı da yanıma alarak yukarıya çıkıyorum bikaç güzel kare bulma umudu ile sagıma soluma bakarak resimlik bi kaç manzara arıyorum
İngilizleri Boğaza geldiklerine bin pişman eden Nusret MAyın Gemisi Gözüme çarpıyor..
Biraz Çanakkalede SAllanıyorum. Ezineye Yakın bir benzinlikte dursam iyi olacak Bİraz Sıkıştıgımı hisssediyorum. Durduğum benzinliktki arkadaş Çanakkaledeki Akrabalarımızın Yakın Tanıdııgı cıkıyor. Muhabbte doyamıyoruz diğer yandanda tatile çıkana kadar sürekli çalıştıgım için ruhumu bastıran yorgunlukla başa çıkmaya çalışırken o benzinlikte kalmaya karar veriyorum. Gece 1 gibi Tulumu açıp benzinlikte yatıp uyuyorum.SAbah ERkenden Uyanır yola koyullur ayvalıktan SAmeti Alır MArmarise Geçeriz Diye Plan yapıyorum .
SAbah 05.45 te ayrılıyorum benzinlikte önümde ezine kaz dağları var. sabahın karanlıgında siyah camla yoluma başlıyorum
260 km olmuş muratlıdan buraya..
Dvam edelim Başkan
KAz DAğlarında Tırmandığım TEpe Noktalarında Bi Sürü Manzara Gözüme CArpıyor. öte yandan Samette Bekliyor Ayvalıkta FAzla sallanmamalıyım ve ona Yetişmeliyim
BU yol Nereye Gider ya?
Bu arada Bİraz Gürültü ETmiş Bizim motor TIrcı Abiler Araçlarının içiinde uyuyolarmış, Chopper ın HOmurtusunu duyunca Kafaları Uzattılar CAmdan Dışarı
İŞte Şu yoldan Gİdeceğim Abi Devam Etsem iyi Olacak SAmeti kaçırıcaz yoksa zaten ADamda KAwa Var Bi Kaçırırsam Hiç Yetişemem ADama
SAat 07.30 civarında mola veriyorum ama mola yerimi unuttum simdi. fotoraf çekmiyorum onun yerine kahvede bi bardak çay içiyorum sıcak sıcak kendime geliyorum resmen.
Saat 09.30 gibi ayvalıktayım ..Hemen Samete Ulaşıyorum bulundugu koordinatları veriyor oraya gidiyorum oradanda Şeytan sofrasına geçiyoruz..
AYvalık belkide sabah oldugundan beklentilerime göre sönük geldi bana..
Nihayet bizim adamla bulusuyoruz.. ve yolumuza koyularak şeytan sofrasına gidiyoruz.. ve Buluşma anı
Burada Ne Yesek Ne yesek derken Bİ kahvaltı tabağı soruyoruz; 15 lira diyolar. İkimizde Bİliyoruz Tabakla beraber satın alsak bu kahvaltıyı yinede o para etmez
VE Şeytan SOfrası ...
Manzara KArşısında REsmen MEst Oluyorum.. Kahvaltı Tabağını Pas GEçip TOstun Bize Yeteceğini DÜşünüyruz ve TOst SÖylüyoruz.
o Esnadada Manzaran NAsipleniyoruz..
Aslında buraya gelen insanlarında acayip inanışları var şeytanın ayak izi diye tabir edilen yer burası. para falan atmışlar. Bi sürüde euro 1 liralık falan vardı. bence burada gerçek şeytan Buranın Bekçisi AKşam Olunca Cukkayı KApıyodur
YOlumuz Uzun.. Sametin bi Sözü VArdı Gezi Boyunca Aklımdan Çıkmayan; " YOl Durarak DEğil Giderek Biter" Dedi O gazla aksam 6 ya kadar Aydına Vardık..
Yanından GEÇtiğimiz YOl TAbelaları Ümmet Perkitan TArzında Bİ Poz Vermeye Zorluyo Bizim Gibi ADamları
Şu İzmir TAbelasında Bİz Poz Verelim dedik; Fotoraf Çekmeye calısırken Oradan Geçenler Bize dAlıp KARşıdaki Trafik Lambalarını Unuttu en az 5 defa trafik kazası tehlikesi atlattılar Çok İlgi Çekiyoruz TAbi Birimiz 59 Bİrimiz 34 Olunca ...
VE İzmire Girmedn Çevreyoluna SApıyoruz.. Aydın Otobanına bağlanıyoruz oradanda.. Hayatımın en geçmeyen kilometrelerinin içinde buluyorum kendimi.. hava sıcak,trafik yogun.. sürüş zorlaşıyor. bizde otobanın ortasında bi yerlerde mola veriyoruz. bi ymek yiyoruz saat 4 civarı. herhalde vücudun ihtiyacı varmıs yemeğe
AKşam üstü 17.30 gibi otobandan cıkıyoruz ve aydına giriyoruz.. Bi yerlerde oturmak lazım 2 çay içmek lazım sulamak lazım Şaseyi
Koçum benim Gezi boyunca Hep böyle uslu uslu durdu yanımda
Aydın DEğişik Bİ Yer SAnki.. İnsanlar Çok Bakıyorlar... AMa GÜzel Gelişmiş bi Yer..
Tüm YOrgunlugu sildi süpürdü şuncacık küçücük bişeyy
Yalnız şunu hiç unutamam. Çay İçtiğimiz yrden Çıktıktan sonra ışıklarda bir Gelin arabası denk geldi;
CAmı AÇık; daha Gelin almaya gitmemişler belli
"Plakayı Okudun mu?" Dedim, " Evet" dedi TEkirdağdan değilmi FAlan dedi DAmat
"Doğrudur dedim, Bak DEdim Bekarlık Sultanlık Evlenme bırak bi motor al sende Katıl Bİze DEdim Öyle Baktı Kaldı ARKamızdan FAkirim yüzündeki Acayip bi gülümsemede CAbası TAbi
Akşam saatleri Yaklaşıyor.. Geceye Kalmadan Varmak LAzım en azından Muğlaya diyorum kendi kendime.. 12 saattir motor üstündeyim.. Kritik Saatler Başladı ARtık.
CAnavarlar Bekliyor YOlda;
YOla cıkıyoruz.. YOllar Yükseliyor DAğları GEçitleri Geçiyoruz öyle bi yerdn geçerken manzara yine beni alıkoymaya başlıyor yolumdan.
Duruyoruz..
Ege Fatihi..
Özellikle şu 2 fotoraf çok hoşuma gitti. Güzel Kareler..
Buradan Sonra Yolumuza devam ediyoruz.. Yol haritada Dümdüz bir Yol Olarak GÖzüküyor. Çİnede Bir Benzin Molası veriyorz, Çorlulu bir Abi ile KArşılaşıyoruz.Gayet Sıcak 2 Nereye Gİdiyorsun SOhbeti Ettikten Sonra Devam Ediyor.
Bu arada Samet Sizin Orada Bİrlik Çok diyor..Ben ne zaman 59 plaka görsem yolda kornama basıyorum selamlaşıyorm illa Onu Kastediyor Bİzimki
Muğlaya Geliyoruz ORadanda Hİç Durmadan MARmarise Geçiyoruz saat 21 civarı mugladayız. Oradan SOnra Haritada DÜm düz GÖzüken Yollar Vİrajdan geçilmiyor.Bayır Cıkıyoruz İniyoruz FAlan ama AŞağıdaki fotoraf çekilinceye kadar epeybi YOruluyoruz. 15 Saatti aşkındır motor üstündeyim.Pilim Bitmek üzere
Pansiyonu daha Önceden Oradaki Bİ ARkadaşımız Ayarlamıştı. Oradan Haber Beklerken Tüm Gözlerin Üzerimizde Oldugunu Hissetmek GÜzel Bir Duyguydu hem Samet Hemde benim için. Her TAraf Turist Kakılı
O GEce FOtoraf Makinesini Evde Bırakıyorum.Keşke bırakmasaymışım bi Sürü Rus Kızla ARkadaş Oldum
ERtesi Gün DEnize Gİrmek için Akyakaya gidiyoruz..Fakat Acayip DAlgalı Berrak Olmayan GÖzümüze biraz pis görünen bi deniz Karşılıyor bzi. Orada Biraz TAkıldıktan sonra Marmaris İçmelere Rotamızı çeviriyoruz.
-Ama Akyakaya varmadan öncede sunlar takılıyor flash ımıza..
DÖnerken Orada GÖzümüze Kaya Mezarları çarpıyor..
aGA vALLA ben Niyet Edipte Sıktırıp Gİremedim İçeri
Bizim Bu Eskilerde Bi Acayipmiş Yni. Bi MEzar için bu kadar Uğraşılır mı CAnım ? KAz Oraya bi Çukur Tamam işte
Neyse Bİz Yolumuza devam edelim...Giderkende Şunları ÇEkiverelim...
İçmelere DOğru DEvam Ediyoruz.. İçmelerde DEnz Harika Tertemiz VE Dalgasız.. İnsan DEnize Girip Bulandırmaya Kıyamıyor Valla
İçmelerde iyice bi DEnize Gİrdik.. 2 gündür yollarda oldgum için o kadar ferahlatıcı geldiki anlatamam vallahi.. Ordan İçmelerin ilerisindeki Aşıklar Tepesine Gidelim dedik,Tamam Aşık Değiliz Ama Oluruz Belki ORada FAlan
Bide Şu yabancıların bazı huyları cok hosuma gidiyor,Bizim Burada küçük bebekleri Yok Üşüyecekmiş yok oymuş yok buymuş diyerek hiç bir Yere Çıkartmazlar,adeta gözlerinden sakınırlar .. Onlar ise Baksanıza cocuklarını bebeklerini nasıl hayata hazırlıyorlar..
DEnizden Çıktıgımızda Makinemize Yansıyanlar.. Gün İçinde gelseydik Herhalde kalabalıktan fotoraf çekemezdik burada.
VE Tepeye cıkıyoruz.. KArşımızda Marmaris merkez SOlumuzda İçmeler Duruyor Manzara muhtesem..
Ve Tepeden Fotoraflar. Harika Manzara Vardı buradada..
SAmet Ne tarafa Bakacağını Şaşırıyor
Şuradaki Yazılara baksanıza,Allahım AŞk Nelere Kadir ADam Kayanın en Tepesine yazmış sevdiğinin ismini Biz Genelde YOllara Yazarız
Buralara Gidipte Şu Adacıklara giden Günlük FEribot turlarına katılamadım. O Bakımdan Cok Üzgünüm bu konuda. Ama Aklıma Koydum seneye yeniden gideceğim buralara..
MArmaris GEceleri Bir Başka Oluyor,Barlar Sokağı Benim İçin Çok Eğlenceliydi AÇıkçası.. Bİrde İnsanın Yabancı Dİli,Bar ve Club Ortamlarına DÜşkünlüğü olunca Daha Bi Keyifli Oluyor.
Gezmeye devam ediyoruz.. İşte sadece başını çektiğim barlar sokagından bikaç fotoraf. burada Daha Fazla Video ve fotoraf ÇEktim ama Sİteye Koymayacağım bilerek CAnınız Rus Falan İstemesin Şimdi Ramazan Ramazan
O gece Saat 1 e Doğru Samet Eve Geçiyor Epeybi Yoruldum abi diyor.Tekirdağlı Değilmiyiz Akşamcılık var biraz Kanımızda, Ben Biraz Daha Dışarıda kalıyorum
Ertesi SAbah Toplanma VAkti GEliyor Ben Bodruma SAmet İse İzmire Gİdecek.Milasa KAdar Beraber DEvam ediyoruz. Milastan Ayrılıyoruz GEzinin ikinci Kısmı Benim İçin Başlıyor..
Sabah Saatlerinde Evden Manzara..
Canavarlar Yola Hazır abi
GEce Gelirken Bizi çok YOran Yollar Bunlarmış meğersem..
Biraz Hızlanmamız gerek Yoksa Samet Aksam Üstü İzmire Yetişemeycek.Hızlanıyoruz fotoraf makinesinide çantanın derin bi noktasına koyuyoruz iyice alışkanlık yaptı meret Her Yerde Şık Şık Yapıyoruz
Yolumuza Devam Ediyoruz Abiler..Her yaştan Yurdum İnsanının Kulağına çalınan bir Türkü VArdır Bİlirsiniz.. İsmi Ormancıdır Türkünün.. Oraya Kadar Gitmişken Belen Kahvesinede bir Çıkalım dedik.Çıktık Güzel Türkülerin ARasında Hala O Anın Matemini Yaşayan Senelerin Kahvesi Belen..
Hikayesi İse Şudur;
Gevenes Köyü'nde 1922 yılında dünyaya gelen Mustafa Şahbudak, ağa çocuğudur. Köy Muhtarı Tevfik Cezayirli, Mustafa'nın en yakın arkadaşıdır. Bu ikili her akşam köy kahvesinde ''dama'' maçı düzenler, iddialı ve dostça yapılan bu karşılaşmalar, kahvehanedekiler tarafından ilgi ile izlenir. 1946 yılının bir Temmuz gününde, Mustafa Şahbudak ve Muhtar Tevfik Cezayirli, yine dama tahtasının başına otururlar. Oyunun yarısında ''Sarı Memet'' lakaplı Orman Memuru Mehmet İn, çıkagelir. Mehmet, sarhoştur. Bir gün önce, komşu olan Çiftlik Köyü'nde yangın çıkmıştır. 1946 seçimlerinin evrakı Yatağan'a gönderilecektir. Seçim evrakını Yatağan'a, köy bekçisinin götürmesi zorunludur. Ormancı ise, yangın evrakının bir an önce ilçeye götürülmesi için bekçiyi muhtardan ister. Muhtar Cezayirli, ''Olmaz, daha acil olan seçim sonuçlarının ulaştırılması gerekiyor. Bekçiyi gönderemem'' diye cevap verir. Bunun üzerine ormancı ile muhtar arasında tartışma başlar. Muhtar Tevfik Cezayirli, ''Ayıp ediyorsun Mehmet, bize müsaade et'' der. Ormancı kahveye geri döner, dama masasını bir yumruk atar. Mustafa Şahbudak, bu davranışa tahammül edemez ve ormancıyı tokatlar. Olayın büyüyeceğini anlayan köylüler, ormancıyı sakinleşmesi için kahvenin arka tarafına götürürler. Ormancı bağırarak küfürler savurmaktadır. Küfürler Mustafa Şahbudak'ın tahammül sınırını daha da zorlar. Şahbudak, yerinden kalkar, ormancının üzerine yürür. Ormancı Mehmet, kamasını çıkarıp Mustafa Şahbudak'ı kolundan yaralar. O zaman, Mustafa Şahbudak ormancıyı korkutmak için, belindeki tabancayı çıkarır, yere doğru ateş eder. Muhtar, ormancının ikinci kez kama vurmaması için elini tutar. Fakat, Mustafa tetiği çoktan çekmiştir... Ormancı Mehmet İn, bunun üzerine kaçmaya başlar. Mustafa Şahbudak kaçmasın diye, bir el daha ateş eder. Bu ateş de öldürmek için değil, kaçmasına engel olmak içindir. İkinci atışta Mehmet İn, yere düşer. Arka cebinde tabaka olduğu için, ona bir şey olmaz. Ama, Mustafa Şahbudak, kaza kurşunu ile dostu Tevfik'i vurmuştur. O günlerin imkansızlıkları içerisinde Tevfik'i, tahta bir sal üzerinde köyden 23 kilometre uzaklıktaki Muğla Devlet Hastanesi'ne götürürler. Tevfik, çok kan kaybetmektedir. Mustafa, Doktor Veli Bey'e, ''Babamın selamı var, bu adamı iyileştir'' diye yalvarır. Doktor Veli Bey, ''O ölecek, önce senin kolunu saralım'' diye yanıt verir. O sırada Tevfik eliyle işaret edip Mustafa'yı yanına çağırarak, ''Ben ölüyorum, hakkını helal et'' dedikten sonra can verir. Yıllardır her şeyi unutmaya çalışan Mustafa'ya bir gün arkadaşları, Tahir Usta adında bir değirmenciden bahsederler. Bu değirmenci, annesinin akrabasıdır. Değirmenci Tahir Usta aynı zamanda türkü de bestelemektedir. Gevenes Köyü'nde yaşanan bu acı olay, Tahir Usta tarafından bestelenmiştir. Düğünlerde okunan, herkesin diline düşen türkü, ORMANCI'dır...
hala O anı Yaşıyorlar.
Kahvemizi yudumluyoruz..
Türküde bahsedilen Ova..
YOlumuza DEvam Ediyoruz .. Milasa Geliyoruz ARtık Milastan SAmet DÖnecek Oradan Sökeye ve oradanda izmire DEvam Edecek.Birbirimize Teşekkürlerimizi Sunuyoruz ve bir Sonraki GEzi İçin Yine SÖzleşiyoruz.Yalnız Ondan ayrıldıktan sonra varacagı yere gidene kadar aklım onda kalmadı desem yalan olmaz yani.. İnsanın aklı kalıyor arkadaşında.
Bu arada 1000 km'yi deviriyorum
SAmeti yolcu ettikten sonra Azcık Nefesleniyorum ve yoluma devam ediyorum istikamet Güllük. Oradaki ARkadaşımı Ziyaret edeceğim.
Güllüğe geliyorum lakin orası bi acayip Şu Çoğunluğu İngilizlere SAtılan yerler güllükteymişte haberim yokmuş.
Onat Arkadaşımın DEdesi Ve Anneannesinide Çektim SAğolsunlar cok Yardımcı oldular. Hayretle karşıladılar beni vallahi
VE Sabah Bodruma Devam Ediyorum..
Oradaki Muratlılı bi Tanıdıgım olan CEmil Abi ile Buluşuyorz..Ve oradnda İçmeler Gezmesine Çıkıyorum Onun minibüsü ile.. bu arada amma Çok İçmeler var yahu
Bu tekne Kaleci Volkanınmış..
O günü Öyle Geçiriyorum. Akşam oluyor Yemek Yiyorum Gümbete gidiyorum.Ertesi Gün Yeldeğirmenlerine çıkmayı planlıyorum ve çıkıyorumda..
Hayat Aşağıdakilere Güzel
Bu ARkadaşın Burada ne işi Varsa? İpek Yolunumu şaşırdı naptı ?
Yeniden Kumsala Geliyorum Nihayetinde..
Makineler Çekilmiş Kumsala İntruderler.Dragstarlar.Bizimkiside ARada Yeşillik
ERtesi Gün DÖnüş YOluna Geçiyorum Ve BOdrumdan Cıkarak Milasa,Oradan Sökeye ve oradan izmir,aliağa,bergama yapıyorum.
Yalnız Bergamada Her taraf Cup motor DOluBi yerlerden cup motor cıkıyo herhalde petrol,su niyetine
Herneyse oradan SOmaya Geçiyorum Soma'danda Savaştepe ve Balıkesire GEçiyorm.Bu arada Mümkünse Savaştepe Yolunu pek kullanmanızı tavsiye etmem.Daracık yol DAğ yolu Ve Acayip virajlar var..
Herneyse buradanda Balıkesir Susurluk ve Erdeğe geçiyorum. ORada Bitiyor yolculugum...
Bafa GÖlü...
15 saat Motor Kullandıktan sonra Son Fotorafım
Buraya kadar sabır edip okudugunuz için teşekkürler 1900 km yaptım 1 haftada ve 190 ytl benzin yaktım... İnşallah yeni Gezilerde Yine Görüşürüz.. Tekirdağdan Selamlar