Herkese merhabalar.
Aslında bu hafta dört motor çıkacaktık. Biraz uzun mesafe fikride vardı kafamızda. Biri hastaydı birine ulaşamadık derken iki kişi kaldık. Hava soğuk olduğu için gitmektende vazgeçiyorduk işin aslı. Dün baya yağmur vardı. Bugünde kapalıydı hava ara ara atıştırıyordu.
Sonra Turan'a gel evin orda dururuz diye çağırdım. Geldi yanıma. Hıdırellez şenliği varmış Hasandağında oraya gidelim dedi. İyi hadi gidelim dedim çıktık yola. Hava soğuk ama neyse idare ederiz dedik.
Hasandağı İç anadolunun en büyük ikinci dağı. Etrafında mesire alanı var. Antik şehirde var. Üç dört sene önce oraya motorla gitmiştik bişey yok. Adı antik şehirde yani baya bakımsız. Bizden başkada giden yoktu sanırım.
Hasandağının eteklerinde Helvadere kasabası var. Kaynak suyuyla meşhurdur. Rivayete göre şişeye koyulup eve gelsede bir hafta soğumaz. Çok soğuk ve tadı güzel o suyun. Aksaray'da mahallelerde tatlı su çeşmesi var. Helvadereden gelen su akar. İçme suyu ihtiyacını çoğu kişi onlardan giderir.
Bugünde orda hıdırellez şenliği varmış. Baya kalabalıkmış gidince gördüm.
Önce Turan'ın evine gittik. Kask bile takmıyordu da artık biraz zorlayınca evden alalım dedi.
Yolda pek fotoğraf çekemedim. Helvadere kasabasına geldik. Buda o bahsettiğim suyun bi çeşmesi. Ordan şişe doldurduk.
Hasandağının etekleri bayağı kalabalıkmış. Orayı ben böyle hiç görmemiştim. Bugün hıdırellez var diye herkes akın etmiş. Baya trafikte vardı. Motorla rampa yukarı dur kalk yapmak zor oldu.
Ordan hasandağına biraz tırmandık. Bozkurt Düzlüğü denilen bi yer var. Oraya gittik.
Ateş yakmak için ağaç topladık ama yaş olduğu için çok uğraştırdı. Motordan benzin çektik o bile fayda etmedi. En son yerdekileri bırakıp ağaçların kuru dallarını budadım. Onlar biraz yandıda yakabildik ocağı.
Karşıda görünen Hasandağı. Aksaray'ın her yerinden görünür.
Turan ateşle uğraşsın ben dinleniyorum.
Vee mangal.
Tabi çayda demleniyor bir yandan.
Biraz vakit vardı. Ordan Hasandağının taksi çıkmayan yerlerine çıkalım dedik. Cros motoru deneyeyim dedim bende. Turan biraz zorlandı lastik yüzünden. Benim dişli lastik işe yaradı. Dağ taş dinlemedim çıktık baya yukarı.
Dün yağan yağmur suyu kalmış. Mezarlardaki suluk gibi.
Malum volkanik dağ. Bunlarda geçmiş zamanın eseri.
Fotoğraf pek kaliteli değil. Oralarda köyler görünüyor aslında. Baya yüksekteyiz.
Gezi boyunca aksilikler peşimizi bırakmadı. Önce benim benzin bitti. Turan'dan takviye yapa yapa devam ettik. Yemek yerken benzin damladığını farkettik. Karbüratör arızalı benzini hava filtresinden atıyor. Öylece bitirmiş yol boyunca.
Onla uğraşırken çalışmadı bi daha motor. Bobinin fişi emanet duruyormuş çıkmış yerinden. Sorunu bulduk ama el girmez bi yerde bobin. Deponun altında ve onu sökecek 13 anahtar yoktu. Turan baya uğraştı tutturdu yerine. Dönüş yolunda da aksilikler devam etti. Karbüratör sorunu başa bela oldu. Olur olmaz yerde stop etti. Benzini kapatıp biraz bekleyince çalışıyordu. Sonra benzini açıp devam.
Bi petrole geldik depoyu doldurmaya.
Petrolde çağlalar olmuş. Motor yine sorun yaptı onu beklerken baya çağla yedik.
Sonrasında da eve geldik atölyede motorla uğraştık. Ama sorun hallolmadı. Yarın sabah erkenden kalkıp onla uğraşacağım inşallah. Geçen sefer gayet güzel gidip gelmiştim. Bugün her yerinden ayrı sıkıntı verdi. Yarın komple bi dağıtmayı düşünüyorum sağını solunu.
Geçenki geziye göre bu biraz basit kaldı. Yinede bir günü dolu dolu geçirmiş olduk.
Selametle.